Kafam çok karışık...

elizabetmerval

Yeni Üye
Kayıtlı Üye
24 Eylül 2025
10
2
1
32
Merhabalar herkese,
Ben yurtdışında okuyorum.Okula başladığım ilk dönemde çok yalnızdım. İkinci dönem sonunda bir arkadaş edindim. Arkadaşımla ortak dersler aldık ve birbirimize akademik konuda destek oluyorduk başka bir ülkede. Ben toplumun güzellik algısına uymayan, ne yüzü ne de bedeni güzel olan birisiyim. Hem kiloluyum hem de çirkin sayılabilecek bir yüzüm var. Arkadaşım çok güzel. Ben onun güzelliği ve dış görünüşünden ziyade, onun kişiliği ve ortak noktalarımızı görerek arkadaş oldum ve hiç dış görünüş üzerinden değerlendirmedim bile. Farklı bir ülkede, aynı ülkeden gelip, benzer sorunları paylaşan ve aynı dili konuşan iki kişiydik benim için. Sınıftaki kişiler bize yaklaştığında ben hep sessiz kaliyordum ve arkadaşım konuşmaları sürdürüyordu, çünkü ben bu kişilerin bizimle konuşmasının tek nedeninin arkadaşım olduğunu düşünüyordum ve nasıl olsa beni değersiz görüyorlar diye,sosyal olarak reddedilmemek için hiç konusmamaya ya da minimal cevaplar vermeye çalışıyordum.Zaman geçtikçe, az kişinin bulunduğu ve herkesin neredeyse birbiri ile konuşmak zorunda kaldığı bir ders aldık. Ve bu kişileri başka büyük derslerde de gördüğümde, tanıdık yüzler olduğu için sınıfa girerken falan gözüm takılıyordu. Bu kişiler arasında bir çocuk da vardı sürekli farklı bölümlerde,aynı derslerde karşılaştığımız. Bir gün bir grup çalışması yapıldı. Ben, arkadaşım, bu çocuk ve iki kişi daha. Bu çocuk tarih ile alakalı birşey söyledi ve benim inanılmaz ilgi duyduğum bir konuydu ve ben de kafa sallayarak ve sesli bir şekilde onayladım ama herhangi bir kelime söyleyip, konuşmak istemedim, çünkü o gün kişisel sorunlar sebebi ile kafam çok dağınıkti. Yine arkadaşım benim yerime konuştu grupta.Bu dersin bitişinde, otobüs beklerken bu çocuk bize yaklaşıp, selam verip arkadaşımla konuşmaya başladı. Ben ise yine aynı savunma mekanizması ile arkadaşımla konuşmak istiyor ve ben fazlalığım burda hissine kapılıp, tek kelime etmedim ve konuşmalarına katılmadım. Çocuk da çok istekli değildi beni konuşmalarına katmaya zaten. Onlar konuştular, ben de sadece o ortamda var oldum, dinliyormuş gibi görünmek bile istemedim. Sonra bu çocuk,arkadaşımla konuşmaya başladı, tam arkadaş değillerdi ama sınıfta konuşuyorlardı. Ben de sessiz kaldığım için,kendimi fazlalık hissediyordum. Sömestrin sonunda, son günlerde falandı. Ben bir sınava girip çıktım ve sınavı geçtim. Sonra arkadaşımı ve sınıftan birkaç kişiyi ve bu çocuğu konuşurken gördüm. Arkadaşıma doğru yürüdüm, sınav hakkında konuşmaya başladık. Bu çocuk biraz kenara çekildi, kollarını kavusturup uzaktan dinlemeye başladı. Ben de kabalık olmasın diye arada ona da bakarak konuşmaya dahil etmeye çalıştım çünkü uzaktan dinliyordu. Sonra bir ara İngilizce biraz akademik bir kelime kullandım, cümle içinde biraz garip duran-hocanın sınavdaki tavrını anlatırken, ve bu çocuk atlayıp, sarkastik bir şekilde hoca öyle dediyse dedi. Ben anlamadım, suratına dümdüz, bomboş bakıp cevap vermedim. Sonra 5 dk sonra aynı kişi biz okul bahçesinde iken yanımıza geldi. Ve aslında bölümün ikinci yan dalı gibi olan bir departmanda olmak istediğinden bahsetti. Ben de o departmana geçmeye hazırlanıyordum ve aradaki tansiyonu ve sessizliği bozmak için sadece ben de dedim karşılık olarak. Çünkü arkadaşımla bu kişi konuşurken ben sessiz kenarda durdukça, arkadaşını ona karşı dolduran ve ondan hoşlanmayan birisi gibi görünebilirim diye endişe ediyordum. Bu kişi göz teması kurmadan, gayet soğuk bir tavırla, kelime seçimimi eleştirdi bir daha. Sonra sorry, ben dil konusunda takıntılıyım dedi. Ama arkadaşımı ya da başka kişileri düzelttiğini hiç görmedim. Ben de bu aralar fazla İngilizce konuşmuyorum diye konuyu kapatmak istedim ama pratik yaparsan diye daha patronize eder bir şekilde daha küçümseyici bir tavra büründü. Ben cevap vermedim. Ama grupta konuşulan başka konularda bu kişi ile minimal olarak konuştum. Sonra bu kişi gruptan ayrıldı. Ve arkadaşımla neden böyle davranıyor rahatsız oldum dedim. Arkadaşım tınlamadan, boşver ya dedi. Ben bu çocuğun, arkadasimla daha yakın olmak için beni gruptan izole etmeye çalıştığını düşündüğüm için baya rahatsız oldum.Sonra bu çocuk ile arkadaşımı konuşurken gördüm bu olaydan, 3 gün sonra falan, yanlarına yaklaştım. Arkadaşımın omzuna dokunup Türkçe konuşup bu kişiyi tamamen yok saydım ve kenarda konuşmalarının bitmesini bekledim. Bu çocuk küçümseyici bir gülümseme atıp, arkadaşımla konuşmayı bıraktı ve etrafı ve benim hareketlerimi izlemeye koyuldu. 5 dk sonra aynı arkadaş ortamında karşılaştık. Bu kişi sınav konusu ile alakalı birşey söyledi ve bu konuda bilgisiz olduğu açıktı. Kendisi de yapamadığı söyledi. Ben de önceki hareketlerine gönderme olarak gayet akademik bir İngilizce ile bilgisini sorgulayıp(tabii ki sakin bir tavırla), sınav sorusunun cevabını açıkladım. Ona sınavla ilgili sorduğumda, hafif bir gülümseyip, kafasını kaşıyıp, kısa bir cevap verip benim cevabımı sessizce dinledi. Bu olaydan sonra bu çocuk ile karşılaşmadım çok şükür ki. Ama arkadaşım bu olaydan sonra başka olaylarda da hiç arkamda durmadığı için bir süre sonra arkadaşlığımız kopup gitti. Ben bu soruyu ileriki durumlar için soruyorum. Boyle bir durumda arkadaşımla aynı ortamda olmam suçmuş gibi hissediyordum. Acaba arkadaşlığımi bitirseydim ve onlar o çocukla arkadaş olsaydı diye düşünüyorum. Böyle bir durumda nasıl davranmam gerekiyor? Ya da bu çocuğun davranışları cidden beni izole etmeye çalışıyor gibi mi, ben mi alinganım?
 
Şimdi ablacığım canım ablacığım ben de yurtdışı PhDyim, o yüzden yalnızlık işini gayet iyi biliyorum. Yalnız olunca arkadaş olarak ne varsa ona tutunuyorsun öyle seçme şansın olmuyor sana da kötüsü denk gelmiş. Yalnız genel olarak çok yanlışlardasın, kendini aşağı çekiyorsun. Burslu gittiysen şu an demoralize olarak kendini batırıyorsun, burssuz gittiysen ailenin parasını ziyan ediyorsun. nedense akıllı bir kızsın ve burslusun gibi geldi, yanılıyor muyum Sen ordaki herkesten daha değerlisin zamanını asla öyle boş tiplere sebep ziyan etme. Derslerine çalış, sonra part-time iş bak.... Konuya gelirsem bir şekilde bu kilo konusuna sebep kendini çok aşağılıyorsun,bence tamamiyle saçmalık ama madem bu kadar takıyorsun zayıflamaya ne dersin ..Almanyadayım ben her yer park bahçe al bir spor ayakkabı haftada 2 kez jogging yap, biraz sağlıklı beslen delice zayıflarsın. Gençsin metabolizman canavar gibidir, spor yap eve tıkılma ayrıca. Bir de mümkğnse başka arkadaş var, yabancı öğrenci çok sen de başka gruplara bak.
 
Teşekkürler cevabınız ve vaktiniz için. Belki de ezik dediğiniz kişinin hayata bakış açısı sizden farklıdır. Yani tabii ki konuşmamak tercihiniz ve hakkınız ama bazen insanların sosyal anksiyete gibi kişisel sorunları da olabiliyor. Ayrıca ben belki insanların enerjisini emiyor olabilirim ama benim de insanlarla paylaşıp konuşabilecek noktalarım ve ilgi alanlarım var, fakat sadece tarzım farklı. Ayrıntılı okuduğunuzda yazımı, kendimce sohbete katilmaya çalıştığım anlarda bile geri itilmeye ve susturulmaya çalışıldim bu hikayede. Bir kişi iki kişilik bir gruba yaklaşıp sadece tek kişiye odaklanıp öteki kişiye selam bile vermiyorsa, o kişi de kendini geri cekebiliyor zamanla. Kötü ya da ezik olduğu için değil, yıllarca gördüğü zorbalık yüzünden daha fazla kırılmamak için kendine ördüğü duvarlar yüzünden. Tabii ki bunu düzeltmek karşı tarafın görevi değil, o konuda haklısınız
 
Teşekkürler cevabınız için ve vaktiniz için. Zamanım konusunda haklısınız. Şu anda tezime odakliyim ve eski arkadaş grubumla ilişkilerim yavaş yavaş kayboluyor çünkü yoğun bir dönemdeyim. Ben de kendime, eğer bu kadar yüzeyseller ise neden takiyorum diye kızmıyor değilim ama grup içinde zorbalanmak ve basit hedef gibi görülmek zoruma gidiyor.
 

En iyisi tezine odaklan, onlarla da gorusme olsun bitsin defolsunlar ..tez yazarken zaman hizli geciyor zaten varliklari yokluklari umrunda olmaz.
 
Insanlar sizi soguk, donuk ve buzdolabı gibi görüyor muhtemelen. O kadar cok defa kenarda durdum, karismadim, konuşmadim demissiniz ki. Arkadasinin yaninda süs gibi duran biri geldi gozumun onune. Siz insanlara mesafeli durursaniz kimse size yakinlik gostermez, hele ki boyle bir ortamda.

Ben Hollanda'da Erasmus yaptim. Bizim grupta da sizin gibi yanimizda oylece duran bir Macar cocuk vardi. Bir sure sonra silindi gitti cunku varlığını unuttuk. 10 kusur sene sonra herkesin adini hatirlarken cocugun adini hatırlamiyorum bile. Ki ilk tanismamizda tipi hosuma gitmisti.

Kilonuza ve fiziginize asiri takintilisiniz. Ask hayati açısından taksaniz anlardim ama arkadaslik iliskisinde oyle bir sey yok. Kimse aa bu şişko, ben buna selam vermem demez. Fiziginize guvenmiyorsaniz bilakis daha hossohbet, daha keyifli muhabbeti olan biri olarak farkinizi ortaya koymaniz lazim.

Hepimizin kendimizden guzel, uzun, zayif vs arkadasi var. Ama hicbirimiz kendimizi onun yanında ezmiyoruz. O cocuga bir kere gereken cevabi verseniz bir daha sizi bu sekilde itip kakmayi deneyemezdi.

Siz kendinizi hice sayarsaniz herkes hice sayar.
 
Bence çok iticisiniz, sevgili muhabbetleri olsa neyse diyecemde direk basit sohbet arkadaşlıkta kiloya dış görünüşe neden bakılsın. Soğuk suratsız duruyorsanız, sohbet edilirken mıh gibi susuyosanız tabiki itilirsiniz.
İkili ilişkilerde sana karşındaki bir laf atmaz sen atarsın sonra o sana atar laf lafı açar vs. Yani bana bu kadar adım adım kafanızda kurup detaylandırmanız bile çok takıntılı geldi.
Bende arkadaşlık edemem mesela sizin gibi biriyle.
 

Verdiğiniz yanıtları okudum, gayette kendinizi iyi ifade edebiliyorsunuz. Sizin tek sorunuz bunu dışarıdaki insanlara doğru bir şekilde yansıtamamak. Bunun nedeni de maalesef özgüven eksikliği. Öncelik ne isteyip istemediğinizi tespit edin. Sonrada kendi öz karakterinizi nasıl doğru şekilde yansıyacağınızı öğrenin. Ancak böyle içsel bir doyuma ulaşırsınız. Herkesle de iyi geçinmek zorunda değilsiniz. İnsanları bazı gereksiz davranışlarınız da kafanıza takmayın.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…