• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

KAYINVALİDEM HAKKINDA, ben mi abartıyorum?

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
3 ay izinde evlerinde kaldık. Orada eşimin odasında kalıyorduk. Sonuçta artık evli ve eşiyle kalıyor orada. Ama hala sanki bekarmışta elini kolunu sallayarak her şeyi yapmaya hakkı var gibi davranıyor. Evden çıkıyoruz bi geliyoruz odada neyimiz var neyimiz yok düzenliyorum diye yerlerini değiştirmiş. Yani soruyorum kapalı bir bavulun neyini toparlarsınız ?

Gerektiği gibi bu gün ayar vermezseniz, ilerde doğan çocuğunuza nasıl müdahalelelerde bulunacak siz düşünün?
Ben bu kadar mezhebi geniş değilim, benim alan ve sınırlarıma saygı göstermeyen her kim olursa olsun haddini bildiririrm.
Bunun en büyük sebebi çok zamanında canım yandı, 13 senelik evliyim.
Keşke 'aman kırılmasın' dediklerimi umursamayıp daha erken alsaydım bu kararları diye de pişmanım açıkçası.
En azından daha erken kavuşurdum huzurlu hayatıma.

Herşey bir yana, uzak şehirlerde yaşıyor olmanız avantaj.
Kim kimi doldurdu umursamayın, hakkınızda veya gıyabınızda duyduğunuz herhangi bir şeyi de cevapsız bırakmayın.
Biri laf sokuyorsa aileden ardını arayıp aslını anlatın, o zaman insanlar sizin ne kapasitede olduğunuzu anlar.
Yorucu, yeri gelince üzücü ama kesin çözüm.
Aksi halde, onu mu dolduracak, buna mı biletecek, aman şimdi sesimi çıkartmayayım ile geçecek bir durum değil bu.
Hayatınızı içten içten emmeye, huzurunuzu kaçırmaya meyilli bu kadın.
Oğlunu da o kadar düşünmeyen bir insandan ben herşeyi beklerim doğrusu.
 
Kızlar merhaba,
Bir kaç konuda dışarıdan bir göze ihtiyacım var.

Direkt konuya dalıyorum zaten uzun malum kayınvalideler..

Eşimle ben ikimizde çalışan kariyerinde görece iyi yerlere gelmiş, ekonomik olarak bir beklentide olmayan insanlarız. Düğünümüz dahil her detayı tek kuruş ailelerimize yük olmadan yaptık. Evlenmeden önce pcos sebebi ile zor gebe kalacağımı biliyordum. 29 yaşında evlendim. Bu sebeple çocuk içinde beklemek istemedim. Tedaviye başladık ve tüplerimin kapalı olduğunu tüp bebek ile çocuğumuzun olacağını öğrendik. Bu dönemde bir kadın olarak kayınvalidemden psikolojik destek beklerdim sadece, ama asla olmadı. Eşim tayin gördüğü içinde dağın başında bir lojmana taşınmak zorunda kaldık. Benim işim de 1 saat mesafeye tayin olabildi ancak. Zaten yeterince zor bir dönemden geçerken birde bu tayin işi iyice psikolojimi bozdu. Eşim en yakın arkadaşımdır her zaman. Ama o dönem çok gerildik. Ve buna aileside şahit oldu. Arkamı döndüğüm anda da eşime oğlum sen mutsuzsun boşan ! Dedi. Kayınbabamla aram hep iyi olmuştur. Ona bile neler söylemiş gıyabımda. Sonrasında bu gerginlikte kardeşiyle konuşmasına şahit oldum. Onu konuşturacaksın ve ses kaydı alacaksın dedi ? Zaten olmayan güvenimi yerle bir etti. Yani bu ilk olamaz. Demekki bu bi huy. Ses kaydı ne demek ?
O gün iyice uzaklaştım ondan.
Biz eşimle hemen toparlandık zaten bu dereceye gelecek bir mevzu da değildi. Bir süre sonra eşim ağır bir gripten sonra, enfelsiyonun kalp kasına sıçramasıyla kalp krizi geçirdi. Yapayalnızdım. Benim ailem bile duyduğu anda ilk uçakla yanımıza geldi. Annem iki göz iki çeşme yoğun bakım önünde dua ederken. Annesi hala gelsek mi gelmesek mi benimde göz randevum var diye dolaşıyordu. Geldiğinde de istersen sen kal bir gece dedim. Ay yok yok dedi. Ve bir damla göz yaşı akıtmadı. Evet herkesin acı yaşama şekli farklı. Ama bu kadar da değil…
Bunuda atlattık çok şükür. Eşim 3 ay istirahatle memlekete gittik. Fırsat bu fırsat deyip hemen tüp bebeğe başladık. Kv duyguğu gibi bence insanlar 2 yıl beklemeli hemen çocuk yapmamalı filan demeye başladı. Nazik bir dille yaşımızın avantajı var. Her gün aleyhimize işliyor. Yirmili yaşlarda değiliz dedim. Sonrasında ikiz bile olabilir belki tek seferde kapatırız çocuk muhabbetini deyip güldüm, kime güvenip yapıyosun ikizi dedi. Anane genç babaanne genç dedim. Ay bana hiç güvenme dedi.
Yani zaten birine güvenerek yapmıyorum çocuğu, sonuçta biz bin km uzakra yaşıyoruz. Ama yinede bi sevinç bi destek bekledim..
her neyse Rabbim şükür aratmadı tek seferde tuttu, ama yüksek riskliydi sürekli kanamalarım vardı buna rağmen bir kere bile yat dinlen, aman iyimisin demedi… bir kere kalkıp tebrik etmedi..
iki aileninde ilk torunu, ve kardeşler dahil kimsede kız çocuğu yok. Hepsi kız istiyordu. Cinsiyeti öğrendiğim gibi yine bi heyecanla onu aradım yine hüsran…

Benim ailem odası dahil her şeyini aldı. Hepte sorarlar ne eksik kaldı diye. O hiç sormadı bile. Daha iğne almışlığı yok. En son izne gittiğimizde bana 2005 yılından kalma eşyaları çıkardı. Ve seç
Bunlardan da kalanını da dağıtalım dedi. Elim ayağım boşaldı. Yani üç evin bir çocuğuna bunları layık gördü. Hani iyi temiz kullanılsa vallahi bu kadar ağırıma gitmeyecek. Fakir fukaraya bile versen hakaret sayar o derece perişan hepsi.

Daha yazmadığım yüzlerce böyle sinsilikleri var. Özel hayatımız yok çat çat odamıza girer çıkar eşimin yüz kere uyarmasına rağmen.

Evet uzun oldu ama ben ne yapacağımı bilmiyorum. Sert çıkışsam kayınbabamla aram bozulur onu doldurur diye çekiniyorum üzülüyorum. Bir şey demesem gönlüm razı değil.. yani zerre sevgim yok elimde olsa bir kaşık suda boğacağım ama eşimle babamın hatrı var..
Yerimde olsanız ne yapardınız?
Kendinden emin bı şekilde dueuşun olmalı,hersöz bı cevap istemez
Kızlar merhaba,
Bir kaç konuda dışarıdan bir göze ihtiyacım var.

Direkt konuya dalıyorum zaten uzun malum kayınvalideler..

Eşimle ben ikimizde çalışan kariyerinde görece iyi yerlere gelmiş, ekonomik olarak bir beklentide olmayan insanlarız. Düğünümüz dahil her detayı tek kuruş ailelerimize yük olmadan yaptık. Evlenmeden önce pcos sebebi ile zor gebe kalacağımı biliyordum. 29 yaşında evlendim. Bu sebeple çocuk içinde beklemek istemedim. Tedaviye başladık ve tüplerimin kapalı olduğunu tüp bebek ile çocuğumuzun olacağını öğrendik. Bu dönemde bir kadın olarak kayınvalidemden psikolojik destek beklerdim sadece, ama asla olmadı. Eşim tayin gördüğü içinde dağın başında bir lojmana taşınmak zorunda kaldık. Benim işim de 1 saat mesafeye tayin olabildi ancak. Zaten yeterince zor bir dönemden geçerken birde bu tayin işi iyice psikolojimi bozdu. Eşim en yakın arkadaşımdır her zaman. Ama o dönem çok gerildik. Ve buna aileside şahit oldu. Arkamı döndüğüm anda da eşime oğlum sen mutsuzsun boşan ! Dedi. Kayınbabamla aram hep iyi olmuştur. Ona bile neler söylemiş gıyabımda. Sonrasında bu gerginlikte kardeşiyle konuşmasına şahit oldum. Onu konuşturacaksın ve ses kaydı alacaksın dedi ? Zaten olmayan güvenimi yerle bir etti. Yani bu ilk olamaz. Demekki bu bi huy. Ses kaydı ne demek ?
O gün iyice uzaklaştım ondan.
Biz eşimle hemen toparlandık zaten bu dereceye gelecek bir mevzu da değildi. Bir süre sonra eşim ağır bir gripten sonra, enfelsiyonun kalp kasına sıçramasıyla kalp krizi geçirdi. Yapayalnızdım. Benim ailem bile duyduğu anda ilk uçakla yanımıza geldi. Annem iki göz iki çeşme yoğun bakım önünde dua ederken. Annesi hala gelsek mi gelmesek mi benimde göz randevum var diye dolaşıyordu. Geldiğinde de istersen sen kal bir gece dedim. Ay yok yok dedi. Ve bir damla göz yaşı akıtmadı. Evet herkesin acı yaşama şekli farklı. Ama bu kadar da değil…
Bunuda atlattık çok şükür. Eşim 3 ay istirahatle memlekete gittik. Fırsat bu fırsat deyip hemen tüp bebeğe başladık. Kv duyguğu gibi bence insanlar 2 yıl beklemeli hemen çocuk yapmamalı filan demeye başladı. Nazik bir dille yaşımızın avantajı var. Her gün aleyhimize işliyor. Yirmili yaşlarda değiliz dedim. Sonrasında ikiz bile olabilir belki tek seferde kapatırız çocuk muhabbetini deyip güldüm, kime güvenip yapıyosun ikizi dedi. Anane genç babaanne genç dedim. Ay bana hiç güvenme dedi.
Yani zaten birine güvenerek yapmıyorum çocuğu, sonuçta biz bin km uzakra yaşıyoruz. Ama yinede bi sevinç bi destek bekledim..
her neyse Rabbim şükür aratmadı tek seferde tuttu, ama yüksek riskliydi sürekli kanamalarım vardı buna rağmen bir kere bile yat dinlen, aman iyimisin demedi… bir kere kalkıp tebrik etmedi..
iki aileninde ilk torunu, ve kardeşler dahil kimsede kız çocuğu yok. Hepsi kız istiyordu. Cinsiyeti öğrendiğim gibi yine bi heyecanla onu aradım yine hüsran…

Benim ailem odası dahil her şeyini aldı. Hepte sorarlar ne eksik kaldı diye. O hiç sormadı bile. Daha iğne almışlığı yok. En son izne gittiğimizde bana 2005 yılından kalma eşyaları çıkardı. Ve seç
Bunlardan da kalanını da dağıtalım dedi. Elim ayağım boşaldı. Yani üç evin bir çocuğuna bunları layık gördü. Hani iyi temiz kullanılsa vallahi bu kadar ağırıma gitmeyecek. Fakir fukaraya bile versen hakaret sayar o derece perişan hepsi.

Daha yazmadığım yüzlerce böyle sinsilikleri var. Özel hayatımız yok çat çat odamıza girer çıkar eşimin yüz kere uyarmasına rağmen.

Evet uzun oldu ama ben ne yapacağımı bilmiyorum. Sert çıkışsam kayınbabamla aram bozulur onu doldurur diye çekiniyorum üzülüyorum. Bir şey demesem gönlüm razı değil.. yani zerre sevgim yok elimde olsa bir kaşık suda boğacağım ama eşimle babamın hatrı var..
Yerimde olsanız ne yapardınız?
Kendinden emin bişekilde rahat ve umrsamaz olmalısın ,elinden geldiği kadar az görüş, beraber olduğun zamanlarda kendine yakışanı ve doğru olanı yap. Sana saygısız davranıldığı zaman bağ8rmadan hakaret etmeden kendine yakışır bir şekilde az ve öz konuş .zamanla ve seneler sonra o yaptıklarından utanıcak ve sen kendinle gurur duyup etrafında kişilerden saygı göreceksin .
Senin DUruşun rahat ve ezik olmamalı
 
Ogullari gozunde degersizmis, siz de ona bağlı olarak değerli değilsiniz . Çocuğunuz da bu yüzden pek sevilmez . Ama bunlar sizin için bir önem taşımamalı . Siz de ona göre arada bir ara sorar, kocanızın hatrına saygı gösterir havadan sudan konuşur ama mesafeyi korursunuz . Bir düğünde bir bayramda görüşün o kadar
 
Konu sahibi umarım bebeğini sağlıkla kucağına alırsın ❤
Bu konuda sana katılmadığım yerler var, bunları kendi içinde çözdüğünde bence bir problem de kalmayacak.

Eş ailesi kendi ailen gibi asla olamaz. Ne kadar herkes birbirini çok sevse de asla olmaz yani olmuyor. Ben senin yerinde olsam 3 ayımı onlarla birlikte geçirmezdim. Kendi ailemle de birlikte geçirmezdim. Belki de ben biraz fazla bireyselciyimdir bana doğrusu o şekilde geliyordur. Biz de ailelerimizden çok çok uzakta yaşıyoruz buna rağmen senelik izinde 5-7 gün zor dayanıyorum.

Mahremiyet konusuna gelince de biz de eşimle bebek düşünüyoruz birkaç aydır. Telefonda bebek yok mu diye soran olunca biz de deniyoruz demesine bile aşırı derecede sinirleniyorum. Ki eşimin ailesi illa ki sorunlar olsa da çok sıcak ve samimi davranmaya çalışan insanlar.

Bence kayınvalideyi kafanızda bu kadar büyütmeyin. Kayınpederinizin de hatrı varken senede 3-5 görüşürsünüz saygı çerçevesinde bitti gitti. Siz çok iyi bir ailede büyümüş olabilirsiniz fakat maalesef herkes iyi olamayabilir. Kafanızı yormayın canınızı sıkan durumlara aba altından sopa göstererek çizginizi bozmadan cevaplar verin ve geçin.
Bir bebek duası da sizden isterim ❤
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Back
X