Sonunda kayınvalidemler geldi bir hafta kalıp gittiler. Beklediğim gibi uzun kalmadılar, zira evde ziyadesiyle gergin bir hava vardı. Eşimin abisi de geldi. Eşim ve abisi şiddetli bir kavga ettiler, eşim abisini evden kovdu. Hamilelik sürecimde yaşadığım onca sıkıntıda bir kez olsun aramayan, bebeğimiz doğduğunda, hastaneye kaldırıldığında geçmiş olsun demeyen, haliniz nicedir diye sormayan kayınbiraderim, ne gerek vardı ise çıkmış gelmiş. Kendisi işsiz güçsüz, her lafı yalan olan bir zat. Eşimden bir yaş büyük ama ne evleniyor ne iş bulup çalışıyor. Bütün gün evde oturup internette geziyor. Eşimin saçını kesmesi konusunda da kalkmış baskı yapıyor. bir de evimizdeki kedimize tekme atmış. Kayınvalidemleri de İzmir'e yollayıp onlardan kurtulmaya çalışıyor. Kayınpederimin telefonu bozulmuş, baba telefonları değişelim, benimkini sen al seninkini ben alayım, seni arayan olur dedi bir akşam. Kayınpederimin telefonundan hiç ses gelmiyormuş. Kaldı ki kayınbiraderimin kontörü de yokmuş. buna rağmen, gece vakti güya birilerini arıyor, saatlerce konuşup duruyor telefonda. İş konuşuyor güya. Bilgisayarda çizim yapıyormuş da, o çizimlerle ilgili arkadaşlarına danışıyormuş gibi konuşuyor kendi kendine. Ya akıl sağlığı bozuk, ya da yalancılıkta sınır tanımıyor. En sonunda da eşim patladı. O da topladı tası tarağı çekti gitti. Ortam zaten gergindi, daha çok gerildi.
Kayınpederim bir tam altın taktı oğluma. Bir de kalitesiz bir tulum almışlar. Kayınvalidem de birkaç parça yün örmüş. Biri pembe yelek. Anne oğlana pembe mi ördün dedim. Biri fırfırlı kız işi yelek. Nasıl bir zihniyetle ördü ise... Biri 5 yaşında giyebileceği kadar büyük bir içlik (pantolon yapmaya çalışmış ama anca içlik gibi duruyor) Bir yün şort örmüş. Yazın yün giyilmez, kışın şort giyilmez, anne bunu ne zaman giyecek dedim. bilmiyorum diyor. Yapma bari böyle baştan savma yapacaksan. Sadece ördüğü bir süveter giyilebilir durumda. güzel değil ama en azından giyilebilir. Yaptıkları hepsi bu. Maddi açıdan zor günler geçirdiğimizi biliyorlar ama haberimiz olmadı diyorlar. 1 hafta içinde sadece yumurta, elma ve mandalin aldı, hepsi bu. Parası da var üstelik. Memlekette fakirlere ve kardeşine verilmek üzere kurban kesti, 410 lira verdi. Ben de kayınvalideme dedim, ben burada kesersiniz diye ummuştum, hep beraber yeriz, bir kısmını götürürsünüz bir kısmı burada kalır, fakirler dağıtırız diye düşünmüştüm bak biz de ihtiyaç içindeyiz dedim.Lafı eveledi geveledi kapattı konuyu. Kendi evlerine her yere pimapen yaptırmışlar. Geçen sene geldiklerinde çocuğunuz olmuyorsa tedavi için yardım edelim demişlerdi. Tedaviye gerek yok, biz şimdiye kadar düşünmedik çocuk yapmayı demiştik. Şimdi torun oldu, bir hayırlarını görmedik. Hamilelik sürecimde harcadığımız paranın haddi hesabı yok. Bebeğimin down sendromu riski yüksek çıkmıştı, iki kere 4 boyutlu ultrason çekildim, kaç kere hastanede yattım, işi gücü bıraktım, aylarca yataktan çıkamadım düşük tehlikem olduğu için. Şimdi bebeğim var, yalnız bakmak zorundayım, yine çalışamıyorum, evdeyim. Sıkıldık, bunaldık, haliniz nicedir demiyorlar. Doğum masrafı için para aldık kayınpederimden, bu da benden olsun demiyor. Borcumuzu en kısa zamanda ödeyeceğiz elbette. O da eşime sen borcuna sadıksın, senden yana endişem yok diyerek verdiği paranın borç olduğunu belirtiyor.
Hayırsız kayınbiraderimle kayınpederimin, kayınvalidemin arası bir iyi bir iyi. Annecim babacım, oğlum, canım lafları havada uçuşuyor. Kayınpederim, eşime bir gün olsun canım demiş değil. Demek ki hayırsız olacaksın bu devirde.
Eşim babasının baskısının saç ile kalmayacağını söylerdi, doğruymuş. Salonumuz aynı zamanda oturma odamız. Duvarımızda iki tane film afişi var. Ben odada yokken eşime "kaldır bu resimleri, put gibi ne bunlar böyle" demiş. Sanki biz resimlere tapıyoruz tövbe tövbeee... Bebeğim hastalanıyor, hastaneye götürüyoruz, hiç tepki yok. Sanki biz abartıyormuşuz gibi bir tavır sergiliyorlar. Ne beklediğimiz ilgiyi görebildik, ne maddi ne manevi destek alabildik. Görev yerine getiriyormuş gibi davranıp gittiler.
Kayınvalidem annenler ne yaptı doğumuna diye sordu. Ben de 1000 lira civarında para harcadılar dedim ki doğru. Oğlumun kıyafetlerini aldılar, altın taktılar, para verdiler. İnsan böyle zamanda desteğe ihtiyaç duyuyor. Kayınvalidem konuyu hemen kapattı. Eh, verdikleri kadar alırlar, bundan sonra böyle. Ben her seferinde paralardım kendimi onları hoş tutmak için. Bundan sonra bakalım bulabilecekler mi eski beni.
Uzun yazdım ama içimi dökesim vardı. Kusuruma bakmayın artık...