Kısa ömrüm ve bazı soru işaretlerim var


Ne güzel söylediniz. Güç dediniz ya ben hastalığım sebebiyle güçlendiğim için şanslı bile hissediyorum çoğu zaman. Çünkü öncesinde daha kırılgandım hayatın tadını şimdiki kadar bilmezdim zamanın bu kadar değerli ve kısa olabileceğini hiç düşünmezdim. Yani anlam kattı hayatıma diyebilirim. Siz de inşallah sağlığınıza kavuşursunuz kelebek gibi rengarenk ömrünüz olur. Bakış açınıza hayran kaldım. O çoçuklar etrafında siz olduğunuz için çok şanslılar
 
Yazını okuyunca çok boş şeylere üzüldüğümü fark ettim. Benden çok küçüksün ama çok daha fazla olgunsun. Hiçbirimizin yarını garanti değil fikrini değiştirecek biri çıkar belki karşına. Madem zamanım az diyorsun(belki benimki daha azdır kim bilebilir?) o zaman sevmek sevilmek evlat sahibi olmak. yaşanabilecek en güzel duygulardan. Bence bunlardan kendini mahrum etmemelisin.
 
Merhaba öncelikle hiç bir şey senden daha değerli değil. Sana tavsiyem, bolca gezmen - yurtiçi olur yurt dışı olur- sevdiklerinle zaman geçirmen, kültür sanat etkinliklerine katılman ve bu süreçte yeni insanlarla tanışman. Bir klübü katıl mesela fotoğrafçılık klübü. Eminim senin gözünden hayat bir sanat dalı ile daha anlamlı olacaktır.
 
sen boyle dusunerek hayatını kendıne zehır etmıssın bunca zaman canım
cunku ne kadar yasayacagını allah bilir
 
Gaybı yanlızca Allah bilir. Kendinizi bununla sınırlamayın, sevin, aşık olun, mutlu olun. Sizin bahsettiğiniz ölüm yaşından daha küçük yaşlarda ölenler var. Biraz önce bi arkadaş paylaşmış eşinin ölümünden. Allah gönlünüze göre versn
 
Rabbim kalici sifalar versin kimsenin 1 dakka sonra yasicanin garantisi yok canim hepimiz heran olebiliriz bu sayilara takilma derim
 
Doğum anında ölen, çocugunu bir kere görmek nasip olmayan çok kadın var. .. yani genetik olarak çocukta hasta olur diye düşünmenizi de takdir ettim açıkcası.
Gerçekten ne harika kadınsınız ki doğurmadan evlenmeden annelik duygusunu böyle hissedip kıyamıyorsunuz. Sizi tebrik ediyorum.
Ben aynı durumda olsaydım. Öncelikle çocuk konusunu çok iyi irdeler araştırırdım. Doğurmasanızda evlat edinebilirsiniz. Doğdugu gün sokağa atılan yavrulardan daha şanssız olmaz heralde. Sizle yaşadıgı her an dolu dolu geçer eminim. Koruyucu anne olabilirsiniz. Şartları vs nedir.bilmiyorum ama haftada bir kaç gün bile size anne demesi size gerçekten morel olurdu...
Evlilikmiş gezip tozmakmış dert etmeyin. Sanki hasta olmayanların dört dörtlük ilişkisi mi var hepsi evleniyo mu. Hepimizin gezecek fırsatı mı var...
Siz çok iyi kalpli birine benziyorsunuz. Bazı insanlar dünyada 100 sene kalsa bi hayrı dokunmaz ne kendine ne çevresine. Zaten ne kdr yaşadıgımız önemli değil.
Ne kdr sevdiğimiz, ne kdr güldüğümüz, kaç ağaç diktiğimiz, ne kdr hayvana yardım ettiğimiz,ne kdr öksüzün yetimin yüzünü güldürdüğümüz,ne kdr hasta insana ihtiyaç sahibine yardım ettiğimiz.... önemli.
yani yaşadığımızı hissetmek için illa evlenip çocuk yapmak zorunda değiliz.

100 sene yaşayıp hayırsız bi ömür geçirmekten daha iyi olurdu kısa ama dolu dolu yaşamak.
Çok mutlu olursunuz inşl. Rabbim çok büyük. Kısa uzun farketmez size güzel bi hayat nasip etsin.
 
Geçmiş olsun.allah acil şifa versin ins ama kimin kimden önce öleceği belli olmaz diye bir söz var.surekli öleceğim öleceğim diye yaşanmaz evlenmek isterseniz evlenin cocuk istiyorsanız onu da yapın her ölüm erkendir ayrıca.kendinizi ertelemeyin neticede allahtan başka kimse bilemez ne olacağını.
 
Senin yapmak istemediğin ama yapmaya mecbur gibi hissettiğin şey duygularını eve kapatmak, yaşamak olgusundan vazgeçip 45i beklemeden 27de ölmüş gibi davranmak.

Oysa "hayat" sokakda! Duygular sokakda anlam kazanır.Yaşamak,yaşayabilmek sokakda kıymetlidir.Eve yakışan tek şey eşyadır, insan pek de yakışmaz yani.İnsan sokakda güzelleşir,güler,konuşur,dokunur,izler,taklit eder,uyum sağlar,korkar,ağlar,beğenir,sever,sevişir vs.

Kimsenin 1 dakika sonraya çıkacağının garantisi yok ki! Ama yaşama şansını yakaladıysak bir kez dibine kadar her duygusuyla coşkuyla yaşamak boynumuzun borcu:))

Edit:Sokak ev örneğini çok insan,çok hayat, çok yaşamak daha çok anlamlandırmak anlamında kullandığımı anlamışsındır.

Geçmiş olsun, acil şifalar dilerim.
 
Allah hayırlı ömürler ve şifalar versin.

Tip ilerliyor Aids ve kanserdeki umut verici gelismeler sizin hastaliginizda da olur ınşallah.

Hepimiz ne zaman hayatımızın biteceğini bilmiyoruz. Hastalik sahibi de olsak ecel belki baska bir seyden gelir. Karşınıza değerinizi bilen insan da çıkacaktır.

Iki kanser hastası iken hastahanede tedavide karşılaşıp evlenenler var.

Her şey bizim için hayatta güçlü olun ve kendinizi kapamayin bu cekimserlik konularinizda. Yasanacak çok guzel vakitleriniz var daha.
 
Bu dileği bende söylerdim ama Canım babamı kaybettim 1 buçuk sene oldu hergün ciğerim yanıyo yani demem oki rabbim kimini kabul ediyo kiminide imtihan ediyo
 
Akraba evliliği ile alakalı mı bu hastalığınız?
 
Canımın içi, diğer sayfalarda ne yazıldığını okumadan hemen yazmak istedim sana. Öncelikle hastalığın ne bilmiyorum ama daha 27 yaşında genceciksin. Ömrü veren Allah, farzedelim ki dediğin gibi 45-50 yaşına kadar yaşayacaksın bu demek oluyor ki önünde kocaman 20-25 yılın var. Hangimizin o kadar yaşayacağının garantisi var ki? Bu 20 yılını aşksız sevgisiz geçirme oldu mu? Doya doya yaşa hayatını, tadını çıkara çıkara yaşa. Hayatı ne kadar yaşadığımız bizim elimizde değil ancak nasıl yaşadığımız bizim elimizde. Evlenmek istemeyebilirsin, çocuk yapmakta istemeyebilirsin. Bu senin tamamen hür seçiminle alakalı. Ama lütfen ve lütfen aşka, sevgiye, mutluluğa kapılarını kapatma. Tutkuyu da, aşkı da, ızdırabını da sonuna kadar yaşa oldu mu?
 
Sen çok sağlam kültürlü harika bir kızsın. Seninle 3 yıl önce meme olayında çok yazıştık. Sen umutsun. Bana o küçücük yaşında teselli ve umut oldun. Her şey güzel olacak. Sevdiğin adama gelince bence korkuyor. Canım benim. ...neler yaşadık.
 


Ne kadar da tanıdık bir cümle, annem çok söylerdi. 23 yaşındayken annemi bir an da beyin kanamasından 14 gün sonunda kaybettik.
 
Pembe kurdeleli diye biri var instagramda 12 yaşında kemik kanserine yakalanıp yeniyor, nişanından sonra meme kanseri olduğunu öğreniyor, evleniyor tedavi görüyor balayı yerine hastanede yatıyor ve iyileşip kızını dünyaya getirdikten sonra lohusalıktan çıkmadan lenfoma kanserinin 3. evresinde olduğunu öğreniyor. Çok şükür iyileşti, Allah herkese şifa versin. Yani diyeceğim o ki, Hayatı akışına bırak. Kimsenin yarın nasıl bir sabaha uyanacağı belli değil.
 
Çok geçmiş olsun öncelikle. Ama neden böyle düşünüp kendinizi bir çok şeyden mahrum bırakıyorsunuz ? İnsanlar 70-80 yaşına kadar yaşarım , evleneyim çocuk yapayım o zaman demiyor ki. Doğum anında çocuğunu hiç görmeden vefat eden anneler var, trafik kazasında vefat eden insanlar var , sapasağlamken bir anda hastalık sonucu hayatını kaybeden insanlar var. Demem o ki herkes her an hayata veda edebilme ihtimalini bilerek yuva kuruyor, seviyor seviliyor. Eğer sizin gibi düşünecek olursak kimse hiç bir şey yapmasın evde oturup hayatının son bulduğu günü beklesin. Biri ile hayat kurmaya çekiniyorsunuz ama her evlenen ya da ilişki yaşayan çift biliyor ki biri daha önce vefat edecek öbürüne göre. Bunu bilerek hayat kuruyorlar kimse aynı gün hayatımız son bulacak demiyor ki. Herkes bu belirsizlikle yaşıyor o zaman hayat kurmasınlar mı ? Çocuk konusunda hassas düşünmenizi anlıyorum. Ama madem hastalığınızı taşıma riskini bile istemiyorsunuz evlat edinebilirsiniz, koruyucu anne olabilirsiniz. Her şeyden önemlisi lütfen kendinizi sevmeye sevilmeye kapatmayın.

Doktorlar, zamanında bir yakınımın ailesine , hastalığının ileri safhada olduğunu bir kaç seneye kadar vefat edebileceğini söylemişler ve adam bu söylenenin üstüne 25 yıl daha yaşadı ve hala da yaşıyor. Ama oğlu vefat etti. Sapasağlamken.Evli çoluk çocuk sahibi hem de. Yani, yarın bir gün vefat edebilirim diyerek sevmekten geri durmamış ama hayatını kaybedeceğini düşündüğü babasından daha önce vefat etti maalesef. Bunun gibi bir sürü örnek var ama asıl önemli olan herkes her an öleceğini bilme ihtimaline karşı gayet hayat kuruyor, bunu düşünmeden.


Eğer sizin gibi düşünecek olursak biz de "seneye belki vefat ederim en iyisi evlenmeyeyim ya da iki yıla belki hayatımı kaybederim çocuğum ne olacak çocuk yapmayayım, yakın bir zamanda hayatımı kaybederim belki, kimseyi sevmeyeyim sevilmeyeyim" demeliyiz. Lütfen böyle düşünüp kendinizi üzmeyin ve en önemlisi kendinizi bazı şeylerden mahrum etmeyin. 40-45 yaşını bile görememesine rağmen sevmiş sevilmiş ya da evlenmiş çoluk çocuk sahibi olmuş bir sürü insan var.

Sayılara, yaşa falan takılmayın. Herkesin sonu aynı ve herkes bunu bilerek hayat kuruyor. Kimse ne zaman bu sona yaklaşacağını bilmeden hayat kuruyor gayet. Sizin de bundan hiç farkınız yok. Şuan normal insanlar gibi ne yapmanız gerekiyorsa onları yapın. Annenizi de kendinizi de üzmeyin böyle olmayan şey için. Umarım tez zamanda hayatınızın en güzel günlerine adım atar, hayal bile edemeyeceğiniz kadar güzel bir hayatın içinde bulursunuz kendinizi. Bu kadar ilerisini şimdiden planlayıp kendinize hayatı zehir etmeyin. Hepimiz gibi durumunuz. Yani belirsiz. Belki bugün belki yarın belki yıllar sonra. Çok sevgiler.
 
Son düzenleme:
İnanın şu dünyada hiçbi şeyin garantisi yok sağlık sorunu olmayan birinin dışarıda bi araba altında kalabilir o yüzden hayatınızı zehir etmeyin kendinize hayat herkes için kısa sonu düşünmeden yaşayın.çünkü kimin sonu ne olur onı sadece Allah bilir saglıklı bi anne adayının doğumda öldüğü felç kaldığı su dünyada kimsenin ne olacagını kimse bilemez o yüzden hayatın tadını çıkarmaya calışın sevin evlenin hayat gerçekten kısa ..
 
34 yaşındayım ve kalp hastasıyım nezaman ameliyat olucağım henüz belli değil kapaklar değişicek ve bulacaklar sonucunda ömür boyu kullanmam gereken ilacım olucak.. bende aniden hastaneye kaldirilabiliyorum ve hastanede nekadar kaldığım belli olmuyor bazen .. 6 ayda bir kntrolum var ilaç tedavisindeyim ve doktorum bana geçen kntrolumde gamze hemen evlenip çocuk sahibi olman gerekiyor dedi. .. aksi takdirde ameliyat sonrası kullandığım ilaçlar nedeni ile çocugumun olmasi çok cok zor. . Ven bende kendimi evliliğe kapattım çocuğa kapattım , çünkü bi çocuğu doğurup sırf annelik duygusunu yasicam diye onu annesiz bırakamam yada nebilim hastaneye kaldırılıp nezaman cikicagim belli bile olmazken o durumda anne olamam ben sırf kendi zevkim ve isteğim için. . Ben aşka kapatmadim kendimi aksine hayatıma giren kisilere anlattim da durumumu ve en son 1 yıllık ilişkimi Mayıs ayında bambaşka bir nedenden dolayi bitirmek zorunda kaldim'ki o insan benim için farklı farklı hastanelerde farklı kalp doktorlari bulup herkesten farklı yorumlar alırdı beraber kntrollere giderdik ben holter taktirirken ekg çekilirken falan elimi tutardi .. kapatma aşka kendini aksine aşk böyle durumlarda çok iyi geliyor insana .. sadece karsindaki kişiye dürüst ol herseyi anlat yeterli..
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…