- 3 Mayıs 2017
- 6.315
- 28.057
- 548
- Konu Sahibi _asmunikal_
-
- #17.121
Gülün adını okurken birşey farkettim eskiden hemen her rahibin bir bilimde olan uzmanligi varmiş. Kimisi minyatür de kimisi Yunanca da kimisi bitkiler üzerinde vs... Hem rahip hem bilim adamı aynı şekilde bizde de ibn rüşt , hrezmi , ibni Sina hem bilim adamı hemde din adamları
Şimdi düşünüyorum da hangi din adamımız bir bilim adamı hadi bilim adamini geçtim kaç tane tıp okumuş , biyoloji , fizik , arkeoloji , antropoloji okumuş din adamımız var??? Mahallemizin imamının aynı zamanda nükleer fizik alanında yüksek lisans yaptığını düşünüyorum ne muhteşem birşey olurdu saygım kat kat artardı heralde her camide güzel bir kütüphane olsa mesela hatta şehir kütüphanesinde cami yan yana olsa , cami cemaati boş vakitlerinde okusa , arastirsa ki örneği Amasya da var tabi okuyan falan yok şu zamanda...
Din adamlarımız lise mezunu olmasa mesela her yıl en az 40 kitap okusa , her önüne gelen imam müezzin yapılmasa , imamların eşleri de aynı zamanda kültürlü olsa yaşadıkları yerdeki kadınlara öncü olsalar okuma yazma bilmeyenleri tesbit etse ve okullara kaydettirse , yaşı küçük evliliklerin önüne geçse , kadınlara meslek edinmeleri için çalışmalarda bulunsa , okula gitmeyen cocuklarin ailelerini ikna etse , üretime destek verici çalışmalar yapsa , köylere , kasabalara, ilçelere konuşmacı , yazar, doktor , avukat çağırıp gerekli gördüğü konularda toplantılar duzenlese , köy okulunu tamir etmek için örgütlese köyü mesela
Mesela diyanet işleri başkanımız aynı zamanda bir tip doktoru olsa ve aşılar üzerinde uzman olsa bilimsel araştırma yaptığı bir ekibi olsa , yada maden mühendisi olsa ve bu konuda uzman olsa bir laboratuvar ekibi olsa falan 600 yıl önceye göre hem çok ilerideyiz hem çok gerideyiz...
Çok mu şey istiyorum??
Bu eğitim sistemiyle alakalı bir durum, önceden bu saydığınız bilim adamlarına verilen eğitimle modern zamanda bilim adamlarının aldığı eğitim çok farklı.
Mesela şöyle söyleyeyim, fizikçi bir bilim adamı kendi alanında uzmanlaşır ve aynı anda hem botanik, hem filolog hem bissürü sayamayacağım alanda profesör olması için kaç insan ömrü yaşaması gerekir, ve bunun çok da örneği yok artık.
Din adamları da kendi alanlarında çalışıyor ama toplum genelde bu konuda bilgisiz. Mesela eski diyanet işleri başkanı hadis profesörüydü aynı zamanda ve alanında güzel çalışmaları var. Aynı şekilde şu an öğretmenlik yapan, imamlık yapan ve dinler tarihi, fıkıh, hadis, mezhepler tarihi ve diğer alanlarda yüksek lisans ya da doktorası olan çok kişi var. Ama bilinmiyor genelde bu ya da bu saydığımız alanlar pozitif bilimler olmadığı için ilimden sayılmıyor toplumun gözünde.
Bir tanıdığım ilahiyat mezunu iken yüksek lisans için edebiyata başvurdu ve ne oldu? Tabi ki alınmadı. Çünkü senin alanın değil dediler, fark dersler var dediler, ki bu kişi fars edebiyatına ilgi duyan, çok iyi farsça arapça ve Osmanlı Türkçesi bilen, dergilerde yazıları yayınlanan biriydi.
Şimdi sistem böyle iken bir din adamından birçok şey beklemek aslında bence haksızlık. Onlar zaten diğer bölümlerde olduğu gibi kendi alanlarında uzmanlaşıyorlar. Hadis deyince kalkıp 40 hadis öğrenmiş değiller sadece, 4 sene bu alanın detayına kadar öğreniyorlar. Okudukları süre zarfında birkaç sure ezberleyip o camiye imam olarak gelmiyorlar, aynı zamanda İncil, Tevrat gibi kitapları da incelemek zorundalar müfredatları gereği.
Yani demem o ki, sistem herkese karşı belli kurallar koymuşken böyle beklentiler sanki din adamları için de gerçekçi olamıyor.. Elbette işini güzel yapmayan, cahilce davranan, anlatmayan ve anlamayan kişilerin varlığı söz konusu. Ama bireyler üzerinden değerlendirme yapmak her zaman doğru değil.
Mayıs annelerinden biriMerhaba arkadaşlar
Bu topiği yeni keşfettim Kitap okumayı evlendikten sonra epeyce azaltmışım bu yüzden kendime kızıyorum
Ama artık eski günlere dönme vakti..
Azra Kohen - Fi adlı kitaba üç gün önce başladım 140.sayfadayım
İyi pazarlar arkadaşlar
Ben yine malum okuyamıyorum hem eğitim, hem uyku sorunsalı hem de canım istemiyor
Ama yarın eğitim bitecek, eski tempoma kavuşurum inşallah
Keşke sayıları cogalsa ve arada bir iki tane kalmasa böyle şeyler duydukça umudum artiyorÇok nadir de olsa böyle örnekler var . En yakın arkadaşımın babası imam ve kişisel gelişim, psikoloji , roman vs türünde çok fazla okur . Her görüştüğümüzde saatlerce sohbet ederiz . Aofden şu anda 2. Ünisini okuyor eşi de hafız o da aynı şekilde . Klasik bir imam değil fazlasıyla moderndir
Hayırlı uğurlu olsun:) kardeşin de çok tatlı olmuş ayrıca:)kalinkaselin dediğin gibi olsa muhteşem olurdu gerçekten. Ama maalesef babamdan dolayı cami eşrafını ve imamları da biraz tanımak ve haklarında Bilgi sahibi olmak durumunda kaldım. Babamın deyişiyle “sırf bedava çay var diye caminin çay ocağına gelip sabahtan akşama kadar dedikodu yapıyorlar” mış. Babam dernek odasına kendi kitaplarından oluşan küçük bir kütüphane de yaptı aslında. Ama kendisinden başka uğrayan yokmuş maalesef. Biz de en son çay ocağına gidip de oradaki İnsanlarla muhattap olmak zorunda kalmasın diye su ısıtıcısı aldık ona. Dernek odasında kendi kahvesini yapıp kitabını gazetesini okuyor. Ve bu imkanı herkese söylemesine rağmen günün büyük bölümünü orada yalnız geçiriyormuş. Bu durum kimsenin ilgisini çekmemiş yani. Halbuki din adamlığı ne kadar önemli bir meslek. Ülkemizde son zamanlarda iyice değerini kaybetmiş olsa da.
Neyse sabah sabah iyi kafa ütüledim :) bildirimimi yapayım.
Kardeşimin nişanı atlattık. Uzun bir süre bir hareketimiz olmayacak umarım. Bugün gerçi eşimin ailesi bizde ama yarından itibaren artık ders çalışmaya ve kitap okumaya odaklanabileceğim umarım. Havalar da soğumaya başlayacakmış zaten. Momo da dün elime ulaştı şükür. Bugün ya da yarımin başlarım.
Herkese mutlu pazarlar
Aslinda yazdığım yorumu yaparken bir kişi üzeri den yorum yapmadım sizin saydiklariniz son dönemlerde olan çok güzel gelişmeler ama sayısı genele oranlayinca yüzde kaçtır ki ben bundan 500-600 yıl önceki durmumuzla bugünü karsilastirdim sadece teknoloji gelişiyor , uzaya gidiyoruz geliyoruz bu konuda da biraz ilerlemiş olmamis gerekmez miydi diye düşündüm sadece... amacim din adamlarını suçlamak değil tamamen sistem eleştirisi zaten ...Bu eğitim sistemiyle alakalı bir durum, önceden bu saydığınız bilim adamlarına verilen eğitimle modern zamanda bilim adamlarının aldığı eğitim çok farklı.
Mesela şöyle söyleyeyim, fizikçi bir bilim adamı kendi alanında uzmanlaşır ve aynı anda hem botanik, hem filolog hem bissürü sayamayacağım alanda profesör olması için kaç insan ömrü yaşaması gerekir, ve bunun çok da örneği yok artık.
Din adamları da kendi alanlarında çalışıyor ama toplum genelde bu konuda bilgisiz. Mesela eski diyanet işleri başkanı hadis profesörüydü aynı zamanda ve alanında güzel çalışmaları var. Aynı şekilde şu an öğretmenlik yapan, imamlık yapan ve dinler tarihi, fıkıh, hadis, mezhepler tarihi ve diğer alanlarda yüksek lisans ya da doktorası olan çok kişi var. Ama bilinmiyor genelde bu ya da bu saydığımız alanlar pozitif bilimler olmadığı için ilimden sayılmıyor toplumun gözünde.
Bir tanıdığım ilahiyat mezunu iken yüksek lisans için edebiyata başvurdu ve ne oldu? Tabi ki alınmadı. Çünkü senin alanın değil dediler, fark dersler var dediler, ki bu kişi fars edebiyatına ilgi duyan, çok iyi farsça arapça ve Osmanlı Türkçesi bilen, dergilerde yazıları yayınlanan biriydi.
Şimdi sistem böyle iken bir din adamından birçok şey beklemek aslında bence haksızlık. Onlar zaten diğer bölümlerde olduğu gibi kendi alanlarında uzmanlaşıyorlar. Hadis deyince kalkıp 40 hadis öğrenmiş değiller sadece, 4 sene bu alanın detayına kadar öğreniyorlar. Okudukları süre zarfında birkaç sure ezberleyip o camiye imam olarak gelmiyorlar, aynı zamanda İncil, Tevrat gibi kitapları da incelemek zorundalar müfredatları gereği.
Yani demem o ki, sistem herkese karşı belli kurallar koymuşken böyle beklentiler sanki din adamları için de gerçekçi olamıyor.. Elbette işini güzel yapmayan, cahilce davranan, anlatmayan ve anlamayan kişilerin varlığı söz konusu. Ama bireyler üzerinden değerlendirme yapmak her zaman doğru değil.
Hayırlı uğurlu olsun:) kardeşin de çok tatlı olmuş ayrıca:)
Canım ben bi kaç gündür bakamıyorum , doğru düzgün kitapta okuyamıyorum
ciğerimin bir köşesi seni beklerken çay karası oldu. gelme bakalım zalımın gızıCanım ben bi kaç gündür bakamıyorum , doğru düzgün kitapta okuyamıyorumsınavlar yaklaştı, çok saldım herşeyi şimdi tıkıştı
Senin tatlı olduğunu herkes biliyor ki zaten:)Peki ya ben
Aslinda yazdığım yorumu yaparken bir kişi üzeri den yorum yapmadım sizin saydiklariniz son dönemlerde olan çok güzel gelişmeler ama sayısı genele oranlayinca yüzde kaçtır ki ben bundan 500-600 yıl önceki durmumuzla bugünü karsilastirdim sadece teknoloji gelişiyor , uzaya gidiyoruz geliyoruz bu konuda da biraz ilerlemiş olmamis gerekmez miydi diye düşündüm sadece... amacim din adamlarını suçlamak değil tamamen sistem eleştirisi zaten ...
Senin tatlı olduğunu herkes biliyor ki zaten:)
Aramıza hoşgeldin.Merhaba arkadaşlar
Bu topiği yeni keşfettim Kitap okumayı evlendikten sonra epeyce azaltmışım bu yüzden kendime kızıyorum
Ama artık eski günlere dönme vakti..
Azra Kohen - Fi adlı kitaba üç gün önce başladım 140.sayfadayım
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?