bence ara onu .. bu kdar dert edeceğine açıp sor.. evet bitti dersede siler atarsın.. belki senn tahmin ettiğinden çok kırıldı sana erkekler baze çocukluk yapıor.. belki o da aynı düşünceler içindedir.. tamam haklısın aramak içinden gelmiyordur ama kaybedecek birşey yok
Katılmıyorum Barbi, elbisenin rengini, desenini, bilmem nesini ne bilir erkek, ne anlar Allah aşkına. nerimanın burdaki hatası sevgilisine bu derece yersiz tepki vermesi oldu. Adam kötü bişe dememişki, ne bileyim işte al birini demiş.:sm_confused: Haklıda yani, elbiseyi görmemiş, Nerimanın üzerinde nasıl durmuş bilmiyor, eeee??? Kim olsa aynı tepkiyi verirdi.nerimancım bende olsam senin verdiğin tepkiyi verirdim en başta, ben büyük bi heyecanla ve istekle onun için hazırlaniyim onu bana verdiği cevap al işte birini ne bilim olsun.. çook kötü olmuş bu mesajı atması ..sende haliyle sinirlenip sende onun üstüne gitmişsin.. belii bi süre belli ki konuyu tmm diyerek kapatmaya çalışmış ama bu sefer sen uzatmıssın.. film kopmuş..
:
Katılmıyorum Barbi, elbisenin rengini, desenini, bilmem nesini ne bilir erkek, ne anlar Allah aşkına. nerimanın burdaki hatası sevgilisine bu derece yersiz tepki vermesi oldu. Adam kötü bişe dememişki, ne bileyim işte al birini demiş.:sm_confused: Haklıda yani, elbiseyi görmemiş, Nerimanın üzerinde nasıl durmuş bilmiyor, eeee??? Kim olsa aynı tepkiyi verirdi.
Ama sadece bir mesajla BİTTİ demesi de saçma yani. Kız özür dilemiş, uzatmanında bir manası yok.
Yahu dikkat ettimde şimdiki nesil ne kadar çabuk parlıyor öyle oto moka. Gözünün üstünde kaşın var deseler ipleri koparmaya hazır sanki.bilmiyorumkismile
barbi cnm tamda senin dediğin gibi düşündüm.
hevesimi heycanımı kursağımda bıraktı
msj attım özür diledim, gerginiz ikimizde dedim
attığı msj sadece "bitti"oldu
vazgeçti işte..
Katılmıyorum Barbi, elbisenin rengini, desenini, bilmem nesini ne bilir erkek, ne anlar Allah aşkına. nerimanın burdaki hatası sevgilisine bu derece yersiz tepki vermesi oldu. Adam kötü bişe dememişki, ne bileyim işte al birini demiş.:sm_confused: Haklıda yani, elbiseyi görmemiş, Nerimanın üzerinde nasıl durmuş bilmiyor, eeee??? Kim olsa aynı tepkiyi verirdi.
Ama sadece bir mesajla BıTTı demesi de saçma yani. Kız özür dilemiş, uzatmanında bir manası yok.
Yahu dikkat ettimde şimdiki nesil ne kadar çabuk parlıyor öyle oto moka. Gözünün üstünde kaşın var deseler ipleri koparmaya hazır sanki.bilmiyorumkismile
Siz haklıyken neden arayıp özür diledinizki
O da kendini birşey sanmış iyice
Hem senin hevesini kursağında bıraksın
Hemde bitti diyen o olsun
Yol yakınken bitmesi iyi olmuş
Annende evi temizlemiş işte , yaz temizliği
çok çok haklısın:lepi:
canım ben seni haklı görüyorum
heyecanlı ve stresli olman gayet normal
sonuçta tanımadığın bir aileyle tanışacaksın evlilik için ilk adımı atacaksın
şimdi heyecanlı olmayacaksında ne zaman olacaksın
ne güzel fikrini sormuşsun al işte birini demesi gerekmiyordu hiç bir fikri yoksa canım sen hangisini istiyorsan diyebilirdi
ben olsam asla aramazdım
zaten telde bitirmeside çok çok çirkin
eğer bir sinirle yapmıyorsa barışmak için hiç uğraşma canım erkek arkadaşın çok tahammülsüz ve bencil bana göre hakkında hayırlısı olsun
erkeğinde heycanli ve stresli olması normal değil mı peki?
neden tek taraflı düşünüyorsunuz?
o da evliliğe ilk adımı atıyor,o da hiç tanimadigi bir aileyi taniycak..
bizim geçerli olan hersey onun icinde geçerli..
şuan susuyorum ama acısını sonra çıkarıcam dedi.
İnternette birşey ararken buldum bu siteyi. Şöyle biraz inceledim ve bu site ilginç şeyler de öğrenmeme yardımcı oldu diyebilirim, nasıl olsa öğrenmenin yaşı yok. İlk defa bir konuya yorum yapacağım, şimdiye kadar kendimi tuttum ama bu sefer yapamayacağım. Bu konuya bir ERKEK olarak yorum yazıyorum. Sanırım yazdıklarımdan sonra üyeliğim silinecek ve siteden atılacağım. Ama buna değeceğini düşünüyorum.
Yaşadığım tecrübelerden ve hayattaki gözlemlerimden yola çıkarak vardığım son nokta, siz kadınlar gerçekten anlaşılmaz varlıklarsınız. Hele ki bu insan sevgili, nişanlı ya da eşse. Hayat sizlerle güzel olmasına rağmen maalesef sizlerle daha zor. Hani derler ya incir kabuğunu dahi doldurmayan, çok çok basit sebeplerden dolayı, insana dünyasını nasıl zehir ediyorsunuz hala anlayabilmiş değilim.
Konuyu açan arkadaş, kıyafetteki renk seçimi yüzünden ne duruma geldiklerini kısaca ifade etmiş. Öncelikle biz erkekler ne renk giyindiğiniz umrumuzda dahi olmaz. Lacivert, kırmızı, pembe, mor, beyaz... hiç farketmez. Biz sadece yakışıp yakışmadığına bakarız. Bir de telefonda soruyorsunuz, erkek arkadaşınız ne bilsin. Mesela siz de pembeyi çok seviyorsunuzdur. Ama lacivert üzerinizde o kadar güzel durur ki ve size ayrı bir hava verir, siz de lacivert elbiseyi alırsınız. Sonuçta elbisenin renginden çok üzerinizde nasıl durduğudur önemli olan. Bu alışveriş mevzusunda sanırım biz kadınları hiçbir zaman anlayamayacağız. Zaten bir erkeğin bir kadınla beraber alışverişe çıkması da yapacağı en büyük hatalardan bir tanesidir. Önemli olan pahalı, moda (bunu hiç sevmiyorum),markalı ya da sırf güzel bir elbise olduğu için alıp giyinmek değildir. Ucuz olabilir, markasız olabilir, sıradışıda olabilir. Önemli olan temiz ve size yakışanı giyinmektir. Sizi gerçekten siz gibi gösteriyorsa bu gerçekten bizler için yeterlidir. Bir de bırakın o beğenir mi bu beğenir mi takıntılarını. Okuyan herkese söylüyorum sadece kendiniz olun, içinizden nasıl geliyorsa.
Bir diğer mevzu, bazı kelimeler vardır, bir ağızdan çıktı mı tahmin dahi edilemeyecek tahribatlar meydana getirir. Bu iki taraf için de geçerlidir. Hem bir kadına söylenmeyecek sözler vardır, hem de bir erkeğe. Benim kendi annem babam ya da en yakın dostlarım bana acizsin deseler, ben bir ömür bunun yarasıyla yaşarım. Hele ki bir de sevdiğim kızdan bu lafı işitsem ne hale gelirim ben dahi tahmin edemem. Ona karşı dik dururum, hatta çok kırılmamış gibi yaparım ama içimde bir çok şey ölür gider. Kimbilir çektiğiniz mesajlarda daha neler dediniz. Kızdığınız zaman ağzınıza geleni söyleme hakkını kendinizde buluyorsunuz ama karşınızdakinin de bir insan olduğunu unutuveriyorsunuz.
Biraz da sınav stresiniz yüzünden böyle bir olay yaşandığını belirtmişsiniz. İnanın bana hayat o kadar zor ki, umarım büyük sıkıntılar yaşamazsınız. İnsan durup şöyle bir baktığı zaman bu tür şeylerin ne kadar küçük sıkıntılar olduğunu anlıyor. Bugün bir kıyafet yüzünden erkek arkadaşınıza hayatı zehir ediyorsanız, ileride büyük sıkıntılarla yüz yüze geldiğinizde ne yapacaksınız? Kimbilir erkek arkadaşınızın da ne sıkıntısı, derdi var. Biz erkekler kolay kolay sıkıntılarımızı, dertlerimizi paylaşmayı sevmeyiz. Siz bizleri hiç birşeye üzülmeyen, hiç birşeyi kafaya takmayan insanlar olarak mı görüyorsunuz? Şuna emin olun ki bu evlilik arefesinde erkekler kadınlarınkin den daha büyük sorunlarla uğraşıyor. Tek fark biz belli etmemeye çalışıyoruz. Bir de unutmadan şunu söyleyim, hani sizler diyorsunuz ya, bugün benden bunu isteyen yarın neler ister ya da bugün bana bunu yasaklayan yarın bana daha neler yasaklar. İnanın biz erkeklerde aynı şeyi düşünüyoruz. Bugün ufacık bir mesele için günümü zehir eden yarın başka şeyler için neler yapar diye. Hemen benim aklıma geleni söyleyim. Bugün pembe lacivert yüzünden bu duruma getiriyorsanız ilişkinizi, inanın bana yarın eve mobilya, halı, perde, beyaz eşya alınırken çok güzel anlaşır gidersiniz. Farkettiyseniz düğün kısmına hiç girmiyorum bile.
Tamam kadınları anlamak zor, onu söyledik ama bu Türklerde ki yeni jenerasyonu hiç anlamıyorum. Her lafa bir cevapları var, en ufak konuda insanın dünyasını başına yıkıyorlar, hep tartışma hep kavga. Sakın yanlış anlaşılmasın erkekler sütten çıkmış ak kaşık değil. Ama kadınların bu konuda gerçekten payları çok büyük. En basitinden bir Türk kızı biraz kısa bir etek giydiği zaman, bu biraz kısa olmuş biraz daha uygun birşey giyer misin dediğinizde, açıyor ağzını yumuyor gözünü. Annesi babası karışmazmış da biz kim oluyormuşuz da. Ama bunu bir yabancı hanıma söylediğiniz zaman hiç ikiletmiyor. Anlayışla karşılıyor ve hemen çıkartıp daha uygun birşeyi giyiveriyor. Sizlerin içine bu sinirli, kavgacı asi ruhu kim soktu bilmiyorum ya da neye özeniyorsunuz hiç anlamıyorum.
Bu durumda en çok anneniz olacak hanımefendiye üzülürüm. Kimbilir ne hevesle hazırlık yapıyor. Umarım erkek arkadaşınızla durumu düzeltip, mesut ve mutlu bir şekilde yaşarsınız. Ama aksi bir durum olursa anneniz ne kadar üzülür, hiç düşünüyor musunuz? Ama o bunu size pek yansıtmayacaktır. Çünkü anneler güçlüdür.
Biliyorum belki ağır bir ifade olacak ama günümüz kızları bizim annelerimizin yani o kuşağın ayaklarındaki toz olamazlar. Elbette istisnalar var, ben genel olarak söylüyorum. 30 yaşına geldim ve gün geçtikçe evlilikten soğuyorum. İnsan belli bir saatten sonra sadece huzur istiyor. Bir sıcak çorba ve tatlı bir tebessüm, hepsi bu. Ama maalesef insanın hayatını cehenneme çevirmekte üstünüze yok. Benim çevremde gördüğüm evliliklerde ki sorunların hemen hemen hepsi kadınlardan kaynaklanıyor.
Hiç kusura bakmayın ama ben erkek arkadaşınız yerinde olsam bir an dahi düşünmem sizi bırakırdım. Bir de haksızmıyım diye konu açıyorsunuz. Yani ne denilmesini bekliyorsunuz. Oh ne güzel vermiş veriştirmişsin, keşke ağzına da iki tane patlatsaydın mı denmeliydi. Bunu herkese söylüyorum, bu böyle gittikçe bu forumda daha çok, yok erkeği geri getirmenin yolları, yok erkeği elde tutmanın yolları, yok erkek arkadaşımdan ayrıldım, terkedildim diye konular açarsınız.
Yazdıklarım birçoğunuza ağır gelmiş olabilir, daha da yazardım forum ortamı müsait değil.
Siz kadınlara cevap yetiştirmenin mümkün olmadığını bildiğimden sizlere cevap vermeyeceğim.
Yani Allah erkeğe böyle bir özellik vermemiş, lütfen zorlamayın.
Hepiniz kalın sağlıcakla...
İnternette birşey ararken buldum bu siteyi. Şöyle biraz inceledim ve bu site ilginç şeyler de öğrenmeme yardımcı oldu diyebilirim, nasıl olsa öğrenmenin yaşı yok. İlk defa bir konuya yorum yapacağım, şimdiye kadar kendimi tuttum ama bu sefer yapamayacağım. Bu konuya bir ERKEK olarak yorum yazıyorum. Sanırım yazdıklarımdan sonra üyeliğim silinecek ve siteden atılacağım. Ama buna değeceğini düşünüyorum.
Yaşadığım tecrübelerden ve hayattaki gözlemlerimden yola çıkarak vardığım son nokta, siz kadınlar gerçekten anlaşılmaz varlıklarsınız. Hele ki bu insan sevgili, nişanlı ya da eşse. Hayat sizlerle güzel olmasına rağmen maalesef sizlerle daha zor. Hani derler ya incir kabuğunu dahi doldurmayan, çok çok basit sebeplerden dolayı, insana dünyasını nasıl zehir ediyorsunuz hala anlayabilmiş değilim.
Konuyu açan arkadaş, kıyafetteki renk seçimi yüzünden ne duruma geldiklerini kısaca ifade etmiş. Öncelikle biz erkekler ne renk giyindiğiniz umrumuzda dahi olmaz. Lacivert, kırmızı, pembe, mor, beyaz... hiç farketmez. Biz sadece yakışıp yakışmadığına bakarız. Bir de telefonda soruyorsunuz, erkek arkadaşınız ne bilsin. Mesela siz de pembeyi çok seviyorsunuzdur. Ama lacivert üzerinizde o kadar güzel durur ki ve size ayrı bir hava verir, siz de lacivert elbiseyi alırsınız. Sonuçta elbisenin renginden çok üzerinizde nasıl durduğudur önemli olan. Bu alışveriş mevzusunda sanırım biz kadınları hiçbir zaman anlayamayacağız. Zaten bir erkeğin bir kadınla beraber alışverişe çıkması da yapacağı en büyük hatalardan bir tanesidir. Önemli olan pahalı, moda (bunu hiç sevmiyorum),markalı ya da sırf güzel bir elbise olduğu için alıp giyinmek değildir. Ucuz olabilir, markasız olabilir, sıradışıda olabilir. Önemli olan temiz ve size yakışanı giyinmektir. Sizi gerçekten siz gibi gösteriyorsa bu gerçekten bizler için yeterlidir. Bir de bırakın o beğenir mi bu beğenir mi takıntılarını. Okuyan herkese söylüyorum sadece kendiniz olun, içinizden nasıl geliyorsa.
Bir diğer mevzu, bazı kelimeler vardır, bir ağızdan çıktı mı tahmin dahi edilemeyecek tahribatlar meydana getirir. Bu iki taraf için de geçerlidir. Hem bir kadına söylenmeyecek sözler vardır, hem de bir erkeğe. Benim kendi annem babam ya da en yakın dostlarım bana acizsin deseler, ben bir ömür bunun yarasıyla yaşarım. Hele ki bir de sevdiğim kızdan bu lafı işitsem ne hale gelirim ben dahi tahmin edemem. Ona karşı dik dururum, hatta çok kırılmamış gibi yaparım ama içimde bir çok şey ölür gider. Kimbilir çektiğiniz mesajlarda daha neler dediniz. Kızdığınız zaman ağzınıza geleni söyleme hakkını kendinizde buluyorsunuz ama karşınızdakinin de bir insan olduğunu unutuveriyorsunuz.
Biraz da sınav stresiniz yüzünden böyle bir olay yaşandığını belirtmişsiniz. İnanın bana hayat o kadar zor ki, umarım büyük sıkıntılar yaşamazsınız. İnsan durup şöyle bir baktığı zaman bu tür şeylerin ne kadar küçük sıkıntılar olduğunu anlıyor. Bugün bir kıyafet yüzünden erkek arkadaşınıza hayatı zehir ediyorsanız, ileride büyük sıkıntılarla yüz yüze geldiğinizde ne yapacaksınız? Kimbilir erkek arkadaşınızın da ne sıkıntısı, derdi var. Biz erkekler kolay kolay sıkıntılarımızı, dertlerimizi paylaşmayı sevmeyiz. Siz bizleri hiç birşeye üzülmeyen, hiç birşeyi kafaya takmayan insanlar olarak mı görüyorsunuz? Şuna emin olun ki bu evlilik arefesinde erkekler kadınlarınkin den daha büyük sorunlarla uğraşıyor. Tek fark biz belli etmemeye çalışıyoruz. Bir de unutmadan şunu söyleyim, hani sizler diyorsunuz ya, bugün benden bunu isteyen yarın neler ister ya da bugün bana bunu yasaklayan yarın bana daha neler yasaklar. İnanın biz erkeklerde aynı şeyi düşünüyoruz. Bugün ufacık bir mesele için günümü zehir eden yarın başka şeyler için neler yapar diye. Hemen benim aklıma geleni söyleyim. Bugün pembe lacivert yüzünden bu duruma getiriyorsanız ilişkinizi, inanın bana yarın eve mobilya, halı, perde, beyaz eşya alınırken çok güzel anlaşır gidersiniz. Farkettiyseniz düğün kısmına hiç girmiyorum bile.
Tamam kadınları anlamak zor, onu söyledik ama bu Türklerde ki yeni jenerasyonu hiç anlamıyorum. Her lafa bir cevapları var, en ufak konuda insanın dünyasını başına yıkıyorlar, hep tartışma hep kavga. Sakın yanlış anlaşılmasın erkekler sütten çıkmış ak kaşık değil. Ama kadınların bu konuda gerçekten payları çok büyük. En basitinden bir Türk kızı biraz kısa bir etek giydiği zaman, bu biraz kısa olmuş biraz daha uygun birşey giyer misin dediğinizde, açıyor ağzını yumuyor gözünü. Annesi babası karışmazmış da biz kim oluyormuşuz da. Ama bunu bir yabancı hanıma söylediğiniz zaman hiç ikiletmiyor. Anlayışla karşılıyor ve hemen çıkartıp daha uygun birşeyi giyiveriyor. Sizlerin içine bu sinirli, kavgacı asi ruhu kim soktu bilmiyorum ya da neye özeniyorsunuz hiç anlamıyorum.
Bu durumda en çok anneniz olacak hanımefendiye üzülürüm. Kimbilir ne hevesle hazırlık yapıyor. Umarım erkek arkadaşınızla durumu düzeltip, mesut ve mutlu bir şekilde yaşarsınız. Ama aksi bir durum olursa anneniz ne kadar üzülür, hiç düşünüyor musunuz? Ama o bunu size pek yansıtmayacaktır. Çünkü anneler güçlüdür.
Biliyorum belki ağır bir ifade olacak ama günümüz kızları bizim annelerimizin yani o kuşağın ayaklarındaki toz olamazlar. Elbette istisnalar var, ben genel olarak söylüyorum. 30 yaşına geldim ve gün geçtikçe evlilikten soğuyorum. İnsan belli bir saatten sonra sadece huzur istiyor. Bir sıcak çorba ve tatlı bir tebessüm, hepsi bu. Ama maalesef insanın hayatını cehenneme çevirmekte üstünüze yok. Benim çevremde gördüğüm evliliklerde ki sorunların hemen hemen hepsi kadınlardan kaynaklanıyor.
Hiç kusura bakmayın ama ben erkek arkadaşınız yerinde olsam bir an dahi düşünmem sizi bırakırdım. Bir de haksızmıyım diye konu açıyorsunuz. Yani ne denilmesini bekliyorsunuz. Oh ne güzel vermiş veriştirmişsin, keşke ağzına da iki tane patlatsaydın mı denmeliydi. Bunu herkese söylüyorum, bu böyle gittikçe bu forumda daha çok, yok erkeği geri getirmenin yolları, yok erkeği elde tutmanın yolları, yok erkek arkadaşımdan ayrıldım, terkedildim diye konular açarsınız.
Yazdıklarım birçoğunuza ağır gelmiş olabilir, daha da yazardım forum ortamı müsait değil.
Siz kadınlara cevap yetiştirmenin mümkün olmadığını bildiğimden sizlere cevap vermeyeceğim.
Yani Allah erkeğe böyle bir özellik vermemiş, lütfen zorlamayın.
Hepiniz kalın sağlıcakla...
İnternette birşey ararken buldum bu siteyi. Şöyle biraz inceledim ve bu site ilginç şeyler de öğrenmeme yardımcı oldu diyebilirim, nasıl olsa öğrenmenin yaşı yok. İlk defa bir konuya yorum yapacağım, şimdiye kadar kendimi tuttum ama bu sefer yapamayacağım. Bu konuya bir ERKEK olarak yorum yazıyorum. Sanırım yazdıklarımdan sonra üyeliğim silinecek ve siteden atılacağım. Ama buna değeceğini düşünüyorum.
Yaşadığım tecrübelerden ve hayattaki gözlemlerimden yola çıkarak vardığım son nokta, siz kadınlar gerçekten anlaşılmaz varlıklarsınız. Hele ki bu insan sevgili, nişanlı ya da eşse. Hayat sizlerle güzel olmasına rağmen maalesef sizlerle daha zor. Hani derler ya incir kabuğunu dahi doldurmayan, çok çok basit sebeplerden dolayı, insana dünyasını nasıl zehir ediyorsunuz hala anlayabilmiş değilim.
Konuyu açan arkadaş, kıyafetteki renk seçimi yüzünden ne duruma geldiklerini kısaca ifade etmiş. Öncelikle biz erkekler ne renk giyindiğiniz umrumuzda dahi olmaz. Lacivert, kırmızı, pembe, mor, beyaz... hiç farketmez. Biz sadece yakışıp yakışmadığına bakarız. Bir de telefonda soruyorsunuz, erkek arkadaşınız ne bilsin. Mesela siz de pembeyi çok seviyorsunuzdur. Ama lacivert üzerinizde o kadar güzel durur ki ve size ayrı bir hava verir, siz de lacivert elbiseyi alırsınız. Sonuçta elbisenin renginden çok üzerinizde nasıl durduğudur önemli olan. Bu alışveriş mevzusunda sanırım biz kadınları hiçbir zaman anlayamayacağız. Zaten bir erkeğin bir kadınla beraber alışverişe çıkması da yapacağı en büyük hatalardan bir tanesidir. Önemli olan pahalı, moda (bunu hiç sevmiyorum),markalı ya da sırf güzel bir elbise olduğu için alıp giyinmek değildir. Ucuz olabilir, markasız olabilir, sıradışıda olabilir. Önemli olan temiz ve size yakışanı giyinmektir. Sizi gerçekten siz gibi gösteriyorsa bu gerçekten bizler için yeterlidir. Bir de bırakın o beğenir mi bu beğenir mi takıntılarını. Okuyan herkese söylüyorum sadece kendiniz olun, içinizden nasıl geliyorsa.
Bir diğer mevzu, bazı kelimeler vardır, bir ağızdan çıktı mı tahmin dahi edilemeyecek tahribatlar meydana getirir. Bu iki taraf için de geçerlidir. Hem bir kadına söylenmeyecek sözler vardır, hem de bir erkeğe. Benim kendi annem babam ya da en yakın dostlarım bana acizsin deseler, ben bir ömür bunun yarasıyla yaşarım. Hele ki bir de sevdiğim kızdan bu lafı işitsem ne hale gelirim ben dahi tahmin edemem. Ona karşı dik dururum, hatta çok kırılmamış gibi yaparım ama içimde bir çok şey ölür gider. Kimbilir çektiğiniz mesajlarda daha neler dediniz. Kızdığınız zaman ağzınıza geleni söyleme hakkını kendinizde buluyorsunuz ama karşınızdakinin de bir insan olduğunu unutuveriyorsunuz.
Biraz da sınav stresiniz yüzünden böyle bir olay yaşandığını belirtmişsiniz. İnanın bana hayat o kadar zor ki, umarım büyük sıkıntılar yaşamazsınız. İnsan durup şöyle bir baktığı zaman bu tür şeylerin ne kadar küçük sıkıntılar olduğunu anlıyor. Bugün bir kıyafet yüzünden erkek arkadaşınıza hayatı zehir ediyorsanız, ileride büyük sıkıntılarla yüz yüze geldiğinizde ne yapacaksınız? Kimbilir erkek arkadaşınızın da ne sıkıntısı, derdi var. Biz erkekler kolay kolay sıkıntılarımızı, dertlerimizi paylaşmayı sevmeyiz. Siz bizleri hiç birşeye üzülmeyen, hiç birşeyi kafaya takmayan insanlar olarak mı görüyorsunuz? Şuna emin olun ki bu evlilik arefesinde erkekler kadınlarınkin den daha büyük sorunlarla uğraşıyor. Tek fark biz belli etmemeye çalışıyoruz. Bir de unutmadan şunu söyleyim, hani sizler diyorsunuz ya, bugün benden bunu isteyen yarın neler ister ya da bugün bana bunu yasaklayan yarın bana daha neler yasaklar. İnanın biz erkeklerde aynı şeyi düşünüyoruz. Bugün ufacık bir mesele için günümü zehir eden yarın başka şeyler için neler yapar diye. Hemen benim aklıma geleni söyleyim. Bugün pembe lacivert yüzünden bu duruma getiriyorsanız ilişkinizi, inanın bana yarın eve mobilya, halı, perde, beyaz eşya alınırken çok güzel anlaşır gidersiniz. Farkettiyseniz düğün kısmına hiç girmiyorum bile.
Tamam kadınları anlamak zor, onu söyledik ama bu Türklerde ki yeni jenerasyonu hiç anlamıyorum. Her lafa bir cevapları var, en ufak konuda insanın dünyasını başına yıkıyorlar, hep tartışma hep kavga. Sakın yanlış anlaşılmasın erkekler sütten çıkmış ak kaşık değil. Ama kadınların bu konuda gerçekten payları çok büyük. En basitinden bir Türk kızı biraz kısa bir etek giydiği zaman, bu biraz kısa olmuş biraz daha uygun birşey giyer misin dediğinizde, açıyor ağzını yumuyor gözünü. Annesi babası karışmazmış da biz kim oluyormuşuz da. Ama bunu bir yabancı hanıma söylediğiniz zaman hiç ikiletmiyor. Anlayışla karşılıyor ve hemen çıkartıp daha uygun birşeyi giyiveriyor. Sizlerin içine bu sinirli, kavgacı asi ruhu kim soktu bilmiyorum ya da neye özeniyorsunuz hiç anlamıyorum.
Bu durumda en çok anneniz olacak hanımefendiye üzülürüm. Kimbilir ne hevesle hazırlık yapıyor. Umarım erkek arkadaşınızla durumu düzeltip, mesut ve mutlu bir şekilde yaşarsınız. Ama aksi bir durum olursa anneniz ne kadar üzülür, hiç düşünüyor musunuz? Ama o bunu size pek yansıtmayacaktır. Çünkü anneler güçlüdür.
Biliyorum belki ağır bir ifade olacak ama günümüz kızları bizim annelerimizin yani o kuşağın ayaklarındaki toz olamazlar. Elbette istisnalar var, ben genel olarak söylüyorum. 30 yaşına geldim ve gün geçtikçe evlilikten soğuyorum. İnsan belli bir saatten sonra sadece huzur istiyor. Bir sıcak çorba ve tatlı bir tebessüm, hepsi bu. Ama maalesef insanın hayatını cehenneme çevirmekte üstünüze yok. Benim çevremde gördüğüm evliliklerde ki sorunların hemen hemen hepsi kadınlardan kaynaklanıyor.
Hiç kusura bakmayın ama ben erkek arkadaşınız yerinde olsam bir an dahi düşünmem sizi bırakırdım. Bir de haksızmıyım diye konu açıyorsunuz. Yani ne denilmesini bekliyorsunuz. Oh ne güzel vermiş veriştirmişsin, keşke ağzına da iki tane patlatsaydın mı denmeliydi. Bunu herkese söylüyorum, bu böyle gittikçe bu forumda daha çok, yok erkeği geri getirmenin yolları, yok erkeği elde tutmanın yolları, yok erkek arkadaşımdan ayrıldım, terkedildim diye konular açarsınız.
Yazdıklarım birçoğunuza ağır gelmiş olabilir, daha da yazardım forum ortamı müsait değil.
Siz kadınlara cevap yetiştirmenin mümkün olmadığını bildiğimden sizlere cevap vermeyeceğim.
Yani Allah erkeğe böyle bir özellik vermemiş, lütfen zorlamayın.
Hepiniz kalın sağlıcakla...
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?