Sonraki yazdıklarımı da okumuş olsaydınız bana böyle tepki vermezdiniz diye düşünüyorum. Ben orada bir eleştiri yaptım. Mülakatlardan önce bile bu ülkede yeterli atama yoktu zaten. Tarih bölümü okuyan birisi olarak yılda toplasanız bu bölümden 600-800 arası bir atama yapıldığı göz önüne alındığı zaman neyin ne olduğunu vurgulamak istemiştim sadece
Herkes ister ortalama 3 bin tl gibi bir para kazanmayı. Hele de yeni mezun olanlar, yapmak istedikleri , hayalleri olan insanlar. Ama adaletin hiçbir şekilde olmadığı bir ülkede iş bulamıyorum, 4 yıl okudum ama devlet atamıyor vb. sebeplerden dolayı mızmızlanmak yerine asgari ücret ile bile olsa çalışırım en azından istediğim mevkiye gelene kadar dedim. Ben akademisyen olmak istiyorum. Bu yönde ilerlemek için gerekli çalışmaları yapmaya çalışıyorum. Hem kendimi geliştiriyorum hem de sınavlara çalışıyorum. Kpss de var bu sınavların içinde. Şu an çalışıyorum ama 90 bile alsam bu saatten sonra bir anlamı yok. Neden ? Çünkü zaten kadrolar kaldırıldı öğretmenlikler de herkes eninde sonunda ücretli öğretmenlik ile atanacak. O da mülakata giriyor. Mülakatta tamamen torpil üzerine dönüyor.
Torpili olmayan ya da benim gibi torpil gibi unsurlarla atanmak istemeyenler ne olacak ? Atanamıyorum diye oturup ağlayayım mı? Depresyona mı gireyim ? Sürekli şikayet mi edeyim.
Siz doğru bulmuyor olabilirsiniz bunu anlayabilirim. Ama kimse kusura bakmasın ben de sızlanacak birisi değilim. En azından yüksek lisansımı bitirene kadar atanamasam bile gider çalışırım. İster asgari ücret olsun ister daha fazlası. Özel sektörde çalışan da benim. Günde 13 saat ayakta kalarak çalıştığım da oldu benim daha önceki işlerim de. Karşılığını tamamen aldım mı ? Hayır almadım. Ama bunlar için yapabilecek şeyler yok şu anda.
Kısacası ülke olarak zaten halimiz pek parlak değil. Ben şikayet etmek yerine ilerlemek gerektiğini düşünüyorum. Yanlış anlaşılmasın boyun eğmiyorum sadece daha iyi olmaya çalışıyorum. Bunun için de gerekli şartları sağlamak gerek. Yine çalışmak ve çabalamak gerek yani.
sen öğrenci olarak kendini geliştirmek ve kendin gibi olanlara fark atmak için bir şeyler yapmak zorundasın, yaptığını da söylüyorsun.
insan aç kalacağına tabi ki ne verirlerse çalışmak zorunda
ancak özel sektörde bunu bildiği için asgari ücrete öğretmen çalıştırıyor, olacak iş mu ? tabi ki insanlar devlette öğretmen olmak ister.
herkes memur olmasın diyoruz ama özel sektörün şartlarının iyileştirilmesi lazım
şartlar sadece iş veren adına iyileştirilmemeli
sen akademisyen olabilirsin ileride ama bu sadece kendi geleceğini kurtarmak anlamına geliyor.
adaletsizliğin giderilmesi için yapacak çok şey yok şu an demişsin
hayır bu kabulleniş oluyor
mutlaka yapacak bir şeyler vardır
merkezi sınavla memur, öğretmen ataması yapılmalı, iyi bir güvenlik soruşturması olmalı
açıkçası boş, iyi bir eğitimi olmayan bir insanı da çocuğuma öğretmenlik yapsın istemem. sınav sonucuna göre mülakat değil güvenlik soruşturması olsun ki, ders çalıştığım zaman karşılığını alacağına dair inancım, güvenim olsun
personel alımlarında liyakat sistemi işlemeli, kendimizi geliştirme, fark atabilmek için nedenimiz olsun
devlet planlama teşkilatı, kurumlar arasında, personel dağıtımında denge, ihtiyaç, gelecekteki ihtiyaçlarda göz önüne alarak dengeli bir kadro belirlenmeli, sırf öğretmenlerin çoğunluk baskısından dolayı öğretmen almamalı. mühendis, veteriner, arkeolog, sosyal çalışmacı vs. ileriye dönük düşünülerek gerekli olan kadrolar belirlenmeli
özel sektörde çalışana yönelik şartlar iyileştirilmeli, 12 saat çalışma vs, sigortasız çalıştırma, bunlar denetim altına alınmalı, iş verenin sermaye gücünden çekinmeden yaptırımlar olmalı, insan özel sektörde çalışmak istesin.
eskiden inşaatçılar ssk sız olurdu. şimdi bakıyorum. inşaat işçilerinin hep sigortalarını yatırıyor mütahitler. neden iş güvenliği yasalarının zorlayıcılığı var bundan. denetimin artmış olması. bunun gibi örnekler çoğalmalı.
bireysel hareket ederek kendi geleceğimizi düşünüyoruz, ancak daha geniş bakmak lazım, yasa koyucuların bu konuda özenli davranması gerekir, kendi çocuklarımın geleceği hakkında umutsuzluğa kapılmaya başladım.