valla benimki sürekli whiskas yedi at gibi oldu 15yıl yaşadı.arada bi onu sheba ile ödüllendiriyordum.kesinlikle bir zararını görmedim ve avrupada başa baş giden iki marka var 1-whiskas 2-kitekat.bizimki kitekat'ı pek sevmezdi bu yüzden onun hakkında pek bişey diyemem ama whiskas'ı kesinlikle tavsiye ederim...
bir kedinin ömrü zaten 16-20 yıldır.sizinki gayet de iyi yaşamış bence.belki de yaşlılıktan böbrekleri iflaz etmiştir,sonuçta nedensiz bir ölüm olmaz öyle değil mi?hani kediniz 10 -12yaşında ölmüş olsaydı duraklardım belki ama 18yaş çok normal bence.ben whiskasın distribitörü filan da değilim,hiç bir yere de imzamı filan atmıyorum,üslubunuzu da biraz yumuşatmanızı tavsiye ediyorum...tersleşmiyelim olur mu?!
öncelikle almanyada sivri sinek olmadığı için sineklik gereksiz.ayrıca kediler hakkında madem bu kadar fikriniz var,o zaman eceli gelmiş bir kedinin bunu hissettiğini,sahibini çok üzmemek için ölüsünü göstermemek için kendisine saklanıp orada rahat ölebileceği bir yer seçtiğini biliyorsunuzdur.demek ki benim kedim her zaman oturduğu camın kenarından kendine bir yer seçmiş ki atlamayı tercih etmiş.ayrıca tartışmanın da bir adabı vardır.ben sizi tanımıyorum siz de beni,uç ve agressiv cvp.larla hiç bir zaman neticeye bağlanılmaz.
sizin için üzüldüm.insan aileden bir fert kaybetmiş gibi oluyor o vakit.ben whiskasla bir problem yaşamadım,ama sizin dediğinizi de dikkate alırım.zira şu sıralar tekir kedi arayışındayım...
kedilerin bıyık ve kuyrukla denge kurduklarını biliyorum ama dediğinize de katılıyorum,bazen sinek,kelebek ya da herhangi birşey kovaladıkları zaman odaklarını tümüyle ona verdiği için asıl tehlikeyi kaçırıyorlar.gece tezgah üstünde muazzam bir dengeyle,tek bir bardak bile yerinden oynatmadan gezinen kedi,ertesi gün salon çiçeğini bir sinek uğuruna devirebiliyor.ama 15 yıl birlikte yaşadığınız bir hayvanı 3 aşağı 5yukarı tanıyabiliyorsunuz.neleri göze alıp nelerden çekindiğini anlarsınız.benimki durduk yerde atlayabilecek bir tip değildi.koltuktan inerken bile 3kere düşünüyordu.veteriner hekim adayıyım diyorsunuz,konunun ehli sizsiniz,bu konuda sizinle tartışamam.muhakkak ki benden daha fazla bir bilgiye sahipsinizdir.ben 30'umu devirdim ve eve ilk girdiğim günden beri hep bir kedimiz vardı
)siz kitapları devirdiniz,ben kulak ve kuyruk çekiştirerek öğrendim...siz işin aslını biliyorsunuz,ben gözlemlerime dayanarak.elbette size saygı duyar ve bu noktada susarım.ve yaşadığınız bu acı olaydan dolayı size de tekrar baş sağlığı diliyorum.teşekkür ederim.ben şu an zaten türkiyedeyim.bu vaka ordayken daha olmuştu.fena halde araba altındaki hamile kedileri kesiyorum şimdi:82:Türkiye'de olsaydın sana hemen bir minik sahiplendirirdik o kadar çok var ki sırada bekleyen
kedilerin bıyık ve kuyrukla denge kurduklarını biliyorum ama dediğinize de katılıyorum,bazen sinek,kelebek ya da herhangi birşey kovaladıkları zaman odaklarını tümüyle ona verdiği için asıl tehlikeyi kaçırıyorlar.gece tezgah üstünde muazzam bir dengeyle,tek bir bardak bile yerinden oynatmadan gezinen kedi,ertesi gün salon çiçeğini bir sinek uğuruna devirebiliyor.ama 15 yıl birlikte yaşadığınız bir hayvanı 3 aşağı 5yukarı tanıyabiliyorsunuz.neleri göze alıp nelerden çekindiğini anlarsınız.benimki durduk yerde atlayabilecek bir tip değildi.koltuktan inerken bile 3kere düşünüyordu.veteriner hekim adayıyım diyorsunuz,konunun ehli sizsiniz,bu konuda sizinle tartışamam.muhakkak ki benden daha fazla bir bilgiye sahipsinizdir.ben 30'umu devirdim ve eve ilk girdiğim günden beri hep bir kedimiz vardı
yo estafurullah(doğru yazdım inşallahHiç merak etme 30'umu devireli çok oldu bu bitirdiğim 2. fakülte daha önce hukuk fakültesini bitirdim ve veterinerlik fakültesi için çok çok uğraştım çünkü kendimi bildim bileli evde daima bir kaç çeşit kuyruklu olmuştur, eh aileden gelen bir şey var tabii o aşıyı bir kere vurdun mu kurtuluşun yok o yüzden benim esas deneyimim evdeki, sokaktaki parktaki patiler sonrasında okul, sonrası belediye ve sonrası klinikler zaten evinde hiç hayvan beslememiş çocukluğunda onlarla alt alta üst üste oynamamış kimse veteriner olmaz, ha olur tıp fakültesini kazanamamıştır veteriner olmuştur o ayrı...
Kediler zarif hayvanlar ciddi manada bazen dünyanın en sessiz yaratıkları bazense onlardan sakarı gürültücüsü yok, şeker şeyler dünya onlarsız çekilmez...Davranış konusunda ise ben yalnızca etoloji dersi gördüm kardeşimse etoloji üzerine yüksek lisans yaptı o yüzden kılıç bu konuyu daha iyi bilir ama zılgıtı yedi oturuyor şimdi :) Pati sallıyoruz sana...Bol patili, az whsikaslı günler
)kardeşinizle ilk defa karşılaştık sanırım,şuna zılgıt demiyelim,neticede burda kimse kimsenin çocuğu değil ki bu tabiri haketsin dimi?biz buna ters başlangıçlı,bol yanlış anlamalı bir buluşma diyelim.bundan sonra daha hoş dialoglu sohbetlerde buluşuruz kendisinle inşallah...iyi geceler diliyorum ikinize de...
