Maaş farketmez, okul anlamındaki fark belki ama düşünce yapısının farklı olması bence bir engel. Okumaz ama kendini geliştirir, ortak bir paydada buluşursunuz kompleksli değildir neyse ne ama düşünce yapılarınız tutmuyorsa yürütmek zor olur. Yürümez değil ama kolaylıklarla güzelliklerle adım atılması gereken bir müesseseyi daha da zorlaştırmanın alemi yok. Hele hele aşkından ölmüyorsanız bile bile lades demenin hiç anlamı yok.
tabiki, benim etrafımda da üniversite okudukları halde gündemi bile takip etmeyen, boş yaşayan insanlar var.benim bahsettiğim kişi sanki hiç böyle bir fark yokmuş, sırf onun sevgisi mutlu olmaya yetermiş gibi davranıyor, benim kafamda da bazı sorular oluştu acaba kabul etsem mutlu olur muydum diye.yorumun için çok teşekkür ederim:)Aha en sevdiğim konulardan biri. Toplumsal statü farkı evliliği etkiler mi? Çok afilli bir soru olmakla birlikte türlü anketlere konu olmuştur. Ben pek severim sosyolojik vak'alara değinen anketleri zaten. Valla bak.
Bir öğretmen ile dediğiniz ve ben de öğretmen olduğum için öncelikle buna değineyim. İnanır mısın geceler boyu düşünüp üniversiteyi nasıl bitirdiğine mana veremediğim öğretmen arkadaşlarım var. Sığır gibi tabirini kullansam, sığırlar toplanıp dernek kurar ve evimi taşlarlar diyeyim sen anla. Üniversite diploması kişiyi geliştirmez, kişinin cebini genişletir. Kişi kendi isteği ile gelişir ki buna kağıt parçalarının faydası olmaz. 4 yıl boyunca "uff finaller yaklaşıo yhaa" diyerek derslerden geçmek dışında yerküredeki hiçbir mevzu ile ilgilenmemiş zatların toplumda kazandığı statü cebine fayda sağlar. Ancak o statüyü zekası ve kültürü ile değil, elindeki kağıt parçasıyla kazanır. Günümüzdeki üniversite eğitiminin ve öğretim görevlilerinin vahim hallerini göz önünde bulundurursak fazla da bir şey söylemeye gerek yok bu hususta.
Gelelim bu farklılıkların evliliğe etkisine. Mezuniyeti ve geliri ne olursa olsun, taraflar kompleksten arınmayı başarabilmişse ve dahi kendini ifade edebilme yetisine sahipse hiçbir mahsuru yoktur bu farkların. Yineliyorum diplomanın kompleksi yok etme etkisi yoktur.
yorumun için çok çok teşekkür ederim, benim tereddütlerimi, düşüncelerimi özetlemişsin resmen.kesinlikle ona bir şans vermediğim için ben çok merhametsiz, insanları kçümseyen biri gibi oldum ama beni çok iyi anlamışsın, doğru bir karar verdiğimi daha iyi anlıyorum bunları okudukçayapacağım seçim senin ama konuya birde şu açıdan bakmanı istiyorum şu ana kadar benim düşündüğümle ilgili benzer bir yorum göremediğim için yazmak istedim.
sen öğretmen olucaksın atanıcaksın ve başka şehirlerde belki büyük bir şehirde belki küçük bir yerde çalışmak zorunda kalıcaksın. bahsettiğin kişinin elinde bir mesleği yok bir mesleği olsa gittiği her yerde kendine geliri düşükte olsa belki iş bulabilir ama şu anda sadece kafede çalışıyor ve kendini geliştirmek için birşey yapmıyor diyorsun. eğer ufak bir ilçede veya köyde öğretmenlik yapmak durumunda kalsan eşin ne yapacak her yerde kafeler çok tutulmuyor heleki köyde kafe mi olur? işsiz kalması yüksek bir ihtimal ve işsizlikten unalıma girip sana hayatı zindan edebilir. diyelimki işsiz kaldı ve bunalıma girmedi bu durumda rahat rahat evi senin geçindirmene alışıcak ve evde sıkılıp belkide senin kazandığın parayla arkadaş edinip oyunlar oynıyacak. farklı açılardanda değerlendirmeni istiyorum. bahsettğin kişi bir meslek lisesi mezunu teknisyer falan olsaydı durum daha farklı olurdu en azından bir meslek sahibi olurdu kpss ile atanabilir veya özelde çalışabilirdi. ama bu durumda olması özellikle okumak istemediği için okumaması ( her okumak istemeyeni aynı keseye koymuyorum insan okumak istemez belki ama düzgün bir uğraş bulur çalışır didinir veya imkansızlıktan okumaz bunlar ayrı veya okumaya kapasitesi yoktur okumaz ama düzgün bir iş bulur çalışır bir fabrikada işçi bile olsa çabalar azmeder.) neyse senin dediğin şahsın kendisinin okumak istememiş olması ve düzgün bir işe girmek için çaba sarfetmemiş olması bana rahat biriymiş gibi gözüktü. Rahat insanlar belli bir süre sonra karşısındakine neredeyse cinnet geçirtirler. Tanıdığının kafesinde çalışıyor ve bu işi seçmesinin bir sebebide rahat olmasıdır. eğer hırslı biri olsaydı belki bir fabrikaya işçi olurdu ama en azından her ay ssk sı ödenir ve düzenli çalışırdı asgari ücrette olsa gelicek maaşını bilirdi ve yıllar içerisinde çalışıp çabalayıp ustabaşı bile olup yükselebilirdi. ama bu durumda ne yükselme durumu var nede hedefi. ve şehir değişikliği yaptığında büyük ihtimalle işsiz kalıcak. genelde babasının işyeri olan kişiler ya okur yada okumaz işyerinde çalışır çabalar. ne işi var istanbullarda resmen macera arıyor ailesini bırakıpta işi gücü yokken niye gelmiş. hani düzgün bir iş için gelse anlıcamda. neyse çok uzattım lütfen her açıdan düşün ve ona göre karar ver. eğer ufacıkta olsa olmıyacağını düşünüyorsan hiç umut verme ilerde ayrılmaya kalksan sana duygu sömürüsü yapıp kendini kötü hissettirebilir sen onun davranışlarını beğenmediğin için ayrılmak istesen bile kendisi mesleği olmadığından okumadığından ayrılıyorsun diye sana söylenebilir. ve ailende olmaz der diye düşünüyorsan hiç başlama sen ve o çok severken ayrılmak ikinizide çok üzer. umarım doğru ve mutlu olabileceğin bir kararı verirsin.
Ask herşeyin önünde gelir.
?Rica etsem biraz açıklarmısınız
canım herşey bir yana neden 20 yaşında bir öğrenci olarak evlilik düşünüyorsun? o evlenmek isteyecek birkaç ay çıkıp ayrılamam ne demek.. kendini nasıl bir duruma sokacaksın.. ayrılamam düşüncesi ile sakın kimseyle olma.. bu kişi ile beraberken ilerki yıllarda karşına onun kadar sabırlı iyi ve en önemlisi aşık olduğun biri çıkarsa ne yapacaksın??? çok gençsin.. bunları düşünüp canını sıkman bile beni üzüyor..
çok teşekkür ederim yorumun için:)evet, bende öyle düşünüyorum daha çıkar karşıma diyorum.ama arkadaşlarımla birlikte biz bu kadar iyi birini tanımamıştık hiç.ya çıkmazsa diye böyle düşüncelere kapılmıştım, ama buradaki yorumlar çok etkili oldu doğru bir karar verdiğimi anlamam için.
arkadaşların bugüne kadar bu kadar iyi birini görmemiş olabilirler.. bundan sonra görürler inş.:) tabiki çıkar karşına.. kısmet bu.. aklında hiç soru işareti bırakmayacak kısmetler diliyorum sana.. ama yıllar sonra:).. önce başarılı bir öğretmen ol inş..
ben lisede ayrıldığım erkek arkadaşımla üniversiteyi bitirdikten sonra tekrar biraraya gelmiş biriyim... kader kısmet.. şimdi evli ve çok mutluyuz:)
sanırım kararın şekillendi zaten ama yine de yazmak istedim..
yorumun için çok çok teşekkür ederim, benim tereddütlerimi, düşüncelerimi özetlemişsin resmen.kesinlikle ona bir şans vermediğim için ben çok merhametsiz, insanları kçümseyen biri gibi oldum ama beni çok iyi anlamışsın, doğru bir karar verdiğimi daha iyi anlıyorum bunları okudukça
Canım bu arkadaşı redderken mesleğini veya maaşını öne sürme zaten. Arkadaşlarına bile böyle söyleme. Elektrik alamadım. Eminim iyi bir insandır ama bana çekici gelmiyor diyebilirsin ki doğru. Yani o elektriği alamamışsın. Yani burda bir sürü konu açan var. Okul seviyemiz farklı olur mu diye ama onlar hep çok seviyorlar. Bak cidden aşkından ölürsün de bir dene derim ama arkadaş tanıştırması ise ve sen de istekli değilsen hiç başlama. Senin bambaşka bir dünyan olacak. Kadın olsun erkek olsun farketmez. Ben hep şunu düşünürüm arkadaş ortamımda sıkılmayacak, kendini kötü hissetmeyecek biri olmalı hayatımda. Beni taşıyabilecek, benim eşim olacak bana hayat yolunda eşlik edebilecke biri olacak.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?