Müdürü arayıp hamileyim demek

Başkasina ait sozu, "bakin ben hep soylerim" diye ifade etmek...
Siz iyi misiniz ?

Hep söylerim ne var bunda.

İlk söyleyen benim deyip literatüre adımı altın harflerle mi yazdırdım dedim. Sizin sorununuz bu zaten konuya değil konu dışındaki elemanlara odaklanmak. ...
 
Bazi kisiler söylemek zorunda degilsin dogur idari izinliyim diye belirtirsin demiş :oha:
Özel sektörde soylenmediginde sıkıntı olan şey nasıl doğum sonrası soylenebilir? Yerine belki biri ayarlanir ya da dersler ayarlanir vs vs
Pat diye hadi bana by biraz denir mi yahu
Asla etik değil hayretle okudum.
 
Iyi de ilk cümlemi tekrarlıyorum, sınıf yönetimi ile otobüste inip bineceğini söyleyip söylememek arasında ne gibi bağlantı olabilir. Kişilik özellikleri ile mesleki yeterliliğin ne alakası var. Fizik öğretmenliği okumuş olabilirsiniz, fakat şahsım adına söylüyorum yine benim yeterliliğimi ölçemezsiniz. Bende sizin yeterliliğininiz hakkında konuşamam. 3 değil isterseniz 333 lisans okuyun. Zaten dediğim gibi en baştan kişilik özellikleri ile mesleki yeterliliği bagdastirarak kaybediyorsunuz. Bu alanda yaptığınız bilimsel çalışma var mi? Veya yapılmış bilimsel çalışma? Olduğunu sanmiyorum. Ee o zaman bu tarz genelleme yaptığınızda karşı gelen insanlara "yarası olan gocunur" minvalinde cevap veremezsiniz.

Bu arada psikoloji okuyan her birey üstün atılganlık becerileri ile donanmiyor. Zira bu hanımefendinin zaten çekingen olduğu ile alakalı konuda en ufak bi cümle yok. 12.haftaya kadar söylememek istemesi muhtemelen düşük tehlikesinin vs geçip gebeliğin kesinleşmesini beklemek kaynakliydi. sonra aradığında da müdüre ulaşamamış zaten. Siz buralardan turkiyede eğitim sisteminin kötü olmasına, bunda öğretmenlerin pasif olmasının etkisine, genelleme sebebi olarakta vaktinde otobüste inip bineceği yeri bile söyleyemeyen arkadaşlarınızın olduğunu yazmışsınız. Derleyip topluyorum ki insanların tepkisini bi nebze anlayabilin. Neyse iyi geceler size. Umarım anlatabilmisimdir
Peki kendini ifade edemeyen öğretmenler yetiştirelim ki onlar çocuklarımıza değil biz onlara akıl verelim...

Anladım ben sizi de öğretmen kalemle dil kullanır doktor neşter kullanır mühendis cetvel kullanır. En basiti...

Siz diyorsunuz ki öğretmen iletişim kuramasa kendini ifade edemesede mesleğini icra eder çbende bu sözün üstüne tek birşey söylüyorum.

İnşallah neşter kullanamayan cerrah çocuğumu ameliyat etmez. İnşallah statik bilmeyen inşaat mühendisi evimi yapmaz. İnşallah kendini ifade etmekten aciz bir öğretmen çocuğumun öğretmeni olmaz...
 
Yine kk yine bir öğretmenin konusu yine polemik. Son sayfalara bakmadım, konu öğretmenler yatıyora gelmiş mi? Geldiyse konunun kilit zamanı yaklaşmıştır. Rica ediyorum öğretmen üyeler burada konu açmayın veya öğretmen olduğunuzu belirtmeyin. Mutlaka polemik oluyor, ailem de eğitimci, arkadaşlarımın bir kısmı eğitimci , çektikleri eziyeti bilince üzülüyorum polemiklere
 
Bazi kisiler söylemek zorunda degilsin dogur idari izinliyim diye belirtirsin demiş :oha:
Özel sektörde soylenmediginde sıkıntı olan şey nasıl doğum sonrası soylenebilir? Yerine belki biri ayarlanir ya da dersler ayarlanir vs vs
Pat diye hadi bana by biraz denir mi yahu
Asla etik değil hayretle okudum.
Işte yerine birini ayarlama durumu yok şuan. Dönem ortası olsa zaten 1 2 hafta önceden söylenmek zorunda ders programı ayarlanması için. Fakat şuan tatil dönemi, seminer en iyi ihtimalle okul açılırsa ağustos sonu olacak. Şuan söylemene gerek yok derken kastedilen o. Iş etiği ile alakalı bir durum söz konusu degil
 
Size bir argüman sunmadım. Hala mücadele çabasındasınız. Neyin çabasını veriyorsanız... Bu kadar savunmaya geçtiğinize göre kendinizi yetersiz hissediyorsunuz sanırım. Ama üzgünüm kimsenin egosunu tatmin etmek benim işim değil.

Siz bana kötü bir mühendiste deseniz zaten oralı olmam. Daha iki kelime yazıya tahammülümüz yok merak ediyorum kendinizi eleştirmeden nasıl gelişmeyi planlıyorsunuz.
Yook, kendimi degil de sizi yetersiz buluyorum. Meslektaşlarima hata diğer tüm meslek mensuplarina yapilan haksiz genellemelere karsi her zaman savunma yaparim.
 
Peki kendini ifade edemeyen öğretmenler yetiştirelim ki onlar çocuklarımıza değil biz onlara akıl verelim...

Anladım ben sizi de öğretmen kalemle dil kullanır doktor neşter kullanır mühendis cetvel kullanır. En basiti...

Siz diyorsunuz ki öğretmen iletişim kuramasa kendini ifade edemesede mesleğini icra eder çbende bu sözün üstüne tek birşey söylüyorum.

İnşallah neşter kullanamayan cerrah çocuğumu ameliyat etmez. İnşallah statik bilmeyen inşaat mühendisi evimi yapmaz. İnşallah kendini ifade etmekten aciz bir öğretmen çocuğumun öğretmeni olmaz...
Otobüste kullanamadığı dili sınıfta kullanıp kullanmadigindan emin misiniz? Yaptığınız genelleme yine yanlış. Siz bu konudan hanımefendinin iletişim becerilerinin zayıf olduğunu nasıl çıkardınız? Veya otobüste ineceği yeri söylemekten çekinen birinin iletişim becerilerinin zayıf olduğunu nasıl çıkardınız. Üstelik neşter kullanmak ince motor becerilerde olan bir yetenekken, pasif olmak karakteristik bir özelliktir. Ikisi kıyaslanacak, bir meslekte yeterlilik olarak aranacak kriterler bile değil. Evet cerrah olmak için ince motor becerilerin gelişmiş olması gerekir el, göz koordinasyonunun gelişmiş olması gerekir. Fakat öğretmen olmak için atılgan olmak gerekmez. Atılgan olmayan bir öğretmen, çok iyi edebiyat öğretebilir, çok iyi matematik becerisi kazandırabilir. Çünkü orada aranan ve yeterli olması gereken kriter atılganlık, aktiflik değil, öğretme becerilerinin iyi olması, sınıf yönetiminin iyi olması gibi seylerdir
 
Yook, kendimi degil de sizi yetersiz buluyorum. Meslektaşlarima hata diğer tüm meslek mensuplarina yapilan haksiz genellemelere karsi her zaman savunma yaparim.

İşte bakın bende bunu diyorum ya. Sizden önce de öğretmen bir arkadaş tırnağım etmezsin dedi. Siz de beni yetersiz buluyorsunuz.
Bunları benim şahsıma söylüyorsunuz. Ama ben sizlerin şahsına karşı tek kelime bile etmedim.

Bu noktada soruyorum size benim kişilik haklarıma hakaret etme hakkını nerden buluyorsunuz çünkü ben sizlerin kişilik haklarına hiç saldırıda bulunmadım eleştirmedim.

İşte bu yüzden sizlere kendinizi eleştirin diyorum. Çünkü siz daha kişilik haklarını ihlal etmekten bile kaçınmadan saldırıyorsunuz bu bile sizin durumunuzu niteliğinizi ortaya koyuyor...

Özetle iyi ki öğretmen değilimi dedirttiniz bu gece bana. Çünkü durum bayağı vahim görünüyor...

Daha kişiliğime saldırmadan tartışamıyorsunuz bile...
 
Işte yerine birini ayarlama durumu yok şuan. Dönem ortası olsa zaten 1 2 hafta önceden söylenmek zorunda ders programı ayarlanması için. Fakat şuan tatil dönemi, seminer en iyi ihtimalle okul açılırsa ağustos sonu olacak. Şuan söylemene gerek yok derken kastedilen o. Iş etiği ile alakalı bir durum söz konusu degil
Mudurunu haberdar etmesi vazifesi diye düşünüyorum. Özel sektörde böyle neden kamuda olmasın.
30 haftalik konu sahibi için seminerin ağustos sonu olmasi bir şey değiştirmiyor. Zaten okullar açılacak. Anlamadigim dönem ortasi olsa bakılır dediniz yerine başka biri için yeni açılan dönem için ne olacak? Çünkü acilacak deniyor okullar. Ben hala iş etigiyle ilgili olduğunu düşünüyorum. Devam etmesi gereken bir eğitim, hazırlığının yapılması gereken bir süreç ve izin düzenlemeleri varken.
 
Mudurunu haberdar etmesi vazifesi diye düşünüyorum. Özel sektörde böyle neden kamuda olmasın.
30 haftalik konu sahibi için seminerin ağustos sonu olmasi bir şey değiştirmiyor. Zaten okullar açılacak. Anlamadigim dönem ortasi olsa bakılır dediniz yerine başka biri için yeni açılan dönem için ne olacak? Çünkü acilacak deniyor okullar. Ben hala iş etigiyle ilgili olduğunu düşünüyorum. Devam etmesi gereken bir eğitim, hazırlığının yapılması gereken bir süreç ve izin düzenlemeleri varken.
Yeni eğitim döneminin hazırlığı okul açılmadan 1 hafta önce yapılıyor. Hatta size söyle söyleyeyim normalde 37.haftada izne ayrılmayı düşünen arkadaşım 35.haftada anı kararla izne ayrıldı ve haftasonu program yeniden yapıldi sorun olmadı.

Kamuda, özellikle milli eğitimde şuan neden gerek olmadığına dair size şunu söyleyeyim. Geçen hafta doktoruma 32.haftada çalışamaz veya çalışabilir diye rapor alıp okula vermek istiyorum dedim. Doktorda hastahanede rapor birimine yönlendirdi. O birimde çalışan beyfendi öğretmenlerin yaz tatilinde zaten idari izinli olduğu için rapor almasına da vermesine de gerek yok dedi. Yani kanunen de şuan vermesi gereken bir rapor yok. Seminer haftasından 1 2 hafta önce haberdar etmesi yeterli. Bu ne etik acıdan ne de kanunen sıkıntı yaratan bir durum değil.
 
Eee ne farkiniz kaldı?
Hanimefendi tanidigi ogretmenlerle meslegi genellemis,
Siz de kendinizi anlatmissiniz.
Kac mezun veriyor her yil egitim fakülteleri? 50bin falan mi?
50 bini de sizin gibi mi?
50 bini gectim, 5 bini su anlattiginiz gibi mi?
Yahu burada kac tane gorduk daha anadili ile yazamayan ogretmen :) üstelik bununla gurur duyan.
Yada çocukları şımarık bulduğu icin siddeti mesrulastirmaya calisan?
Bunları gorunce hepinize potansiyel manyak gozuyle bakmiyoruz oyle deği mi?
Herkes bireysel olarak var.
Mesleginiz kisiliginiz değildir.
Meslektaslariniz da siz degil.
Yok beş bini değil , sadece köy okullarında çalışanları sayarsak en az 200bini bu şekilde. Yorumumum devamı size değil 😊💐

Başka hangi meslekte cebinden çalıştığı kuruma para harcayan sabahları soba yakan, başkasının çocuğunun tuvaletini temizleyen birileri vardır ki? Yazdıkları yazılar bir şeye benzemeyen kendini öğretmen olarak tanıtanlar var ve gerçekten onlar öğretmenlik yapmasın. Eminim öğretmen arkadaşlar onlar adına utanıyordur. Çalışan sayısının çok olması sebebiyle her çeşit insan var ama genelleme yapıp öğretmenler kendini ifade edemiyor deyince, kırılmış olabilirler. Benim de eğitimci arkadaşlarım var, hepsi çok cevval. Bazen ben konuşamam onlar konuşur, şimdi benim mesleğim için birisi ya bunlar da daha kendini ifade edemiyor dese diğer meslektaşlarım üzülür. Üstelik öğretmenlik gerçekten zor, yeni mezunlar yani hanımefendinin günümüz öğretmenleri diye genelledikleri çoğunlukla dağ başına gidiyor. Sosyal yaşam sıfır, terörist mi gelir ayı mı gelir kurt mu çıkar, gece vakti tuvalete bile gitmekten korkuyorlar. Başka meslekte hiç gece lojmanda soba zehirlenmesi yaşayan birini duymamışızdır çünkü diğerlerinin lojmanı topludur ve en az ilçe merkezidir ve kaloriferlidir. Ama onların lojmanı harabe oluyor bazen ve hemen hepsi sobalı. Ben anlıyorum onları ailem de eğitimci arkadaşlarımın çoğu da. Onlar sadece yaptıkları ve yaşadıkları bilinsin istiyor. Bilinmediği gibi böyle genelleme yapılınca güçlerine gidiyor. Zaten burada da kim bilir kaç bin öğretmen üye vardır ama bu konulara tepki gösterenler hep belirli üyeler. Bu üyelerin bu zorlu koşullardan geçtiği çok belli o nedenle içerliyorlar diye düşünüyorum.
 
İşte bakın bende bunu diyorum ya. Sizden önce de öğretmen bir arkadaş tırnağım etmezsin dedi. Siz de beni yetersiz buluyorsunuz.
Bunları benim şahsıma söylüyorsunuz. Ama ben sizlerin şahsına karşı tek kelime bile etmedim.

Bu noktada soruyorum size benim kişilik haklarıma hakaret etme hakkını nerden buluyorsunuz çünkü ben sizlerin kişilik haklarına hiç saldırıda bulunmadım eleştirmedim.

İşte bu yüzden sizlere kendinizi eleştirin diyorum. Çünkü siz daha kişilik haklarını ihlal etmekten bile kaçınmadan saldırıyorsunuz bu bile sizin durumunuzu niteliğinizi ortaya koyuyor...

Özetle iyi ki öğretmen değilimi dedirttiniz bu gece bana. Çünkü durum bayağı vahim görünüyor...

Daha kişiliğime saldırmadan tartışamıyorsunuz bile...
Bir milyon öğretmenin kişiliğine saldıran kişi, beni kişiliğine saldirmakla suçluyor. Yemezler
 
Yeni eğitim döneminin hazırlığı okul açılmadan 1 hafta önce yapılıyor. Hatta size söyle söyleyeyim normalde 37.haftada izne ayrılmayı düşünen arkadaşım 35.haftada anı kararla izne ayrıldı ve haftasonu program yeniden yapıldi sorun olmadı.

Kamuda, özellikle milli eğitimde şuan neden gerek olmadığına dair size şunu söyleyeyim. Geçen hafta doktoruma 32.haftada çalışamaz veya çalışabilir diye rapor alıp okula vermek istiyorum dedim. Doktorda hastahanede rapor birimine yönlendirdi. O birimde çalışan heyecandı öğretmenlerin yaz tatilinde zaten idari izinli olduğu için rapor almasına da vermesine de gerek yok dedi. Yani kanunen de şuan vermesi gereken bir rapor yok. Seminer haftasından 1 2 hafta önce haberdar etmesi yeterli. Bu ne etik acıdan ne de kanunen sıkıntı yaratan bir durum değil.
Ben kanunenden bahsetmedim ki zaten.
37. Haftada izine çıkmayi düşünen biri 35. Hafta ani olarak keyfi (hamilelik icin gerekli ve riskli değilse tabi) son dakika ben izine çıkıyorum derse ve yumurta kapida program yapilirsa benim için asla etik olmaz. İster zora kalsinlar arkadakiler ister kalmasinlar.
Siz çok kanunlu ve yaptırımlı düşünüyorsunuz.
Onlar için değil benim için sorun olur en çok pat diye yaptığım degistirdigim şeyler. İş konusunda da normal yaşamda da. İnsanın kendi etiği bu olmalı diye düşünüyorum. Çünkü zorda da kalabilir o insanlar beklenti bu yönde olmadığından eksiklik yaşanabilir vs. Ama kendi düşüncem herkesin keyfi bilir.
İs etiginde yumurta kapıda iş yapmanın etik olmamasi gibi yumurta kapida haber vermeninde etik olduğunu düşünmüyorum
Yaptirimdan bahsetmiyorum
 
Niye bu kadar büyütüyorsunuz ki. Ülkedeki eğitim kalitesi öğretmenlerin durumu ortada. Şimdi kalkıp analiz mi yapalım bu konuda.

Bu ülkede öğretmenlik yapmaya uygun mu sorgulamadan yaptığı Türkçe matematik neti ile öğretmen yapılıyor insanlar ki öğretmenlik puanları ortada zaten. Eğitimin ne kadar vasat olduğu zaten belli. Oturup bunları mı tartışalım yani. Evet tekrar söylüyorum günümüz öğretmenlerinin büyük bölümü yetersiz....

Siz savunuyorsunuz diye benim fikrim de değişecek değil. Konuyu kişiselleştirmek yerine müdür beye hamile olduğunu nasıl söyleyeceğini düşünen meslektaşınıza çare düşünün bence...
Kaç ülke gezdiniz, kaç ülkede okudunuz da ülkedeki eğitim kalitesini sorguluyorsunuz? Ayrıca günümüz öğretmenlik bölümleri neye göre, kime göre yetersiz? Öğretmenlerin öğretmenlik yapmaya uygun olup olmadığını siz kişisel görüşlerinize ve kendi doğrularınıza göre mi belirleyeceksiniz? Türkçe, Matematik neti ile öğretmen olunduğunu görmedim ben, öyle olsaydı onlardan yüksek net yapan herkes öğretmen olurdu, ayrıca KPSS-ÖABT sınavı sadece Türkçe ve Matematikten ibaret değil. Pedagojik Formasyon adı altında verilen Eğitim Bilimlerinden ve alanınızdan yeterli bir bilgiye ve donanıma sahip değilseniz öğretmen olamıyorsunuz.

Sanırım siz şu okulda öğretmenin işine karışan, her şeyi öğretmenlerden iyi bilen, öğretmenleri yönlendirmeye çalışan velilerden biri olmalısınız. Buyrun çok biliyorsanız, çok iyiyseniz siz öğretmenlik yapın.

Asıl konuya gelirsek konu sahibi çekiniyor ve utanıyor olabilir, heyecan yapabilir. Bunlar gayet insani duygular. Öğretmen utanamaz, öğretmen çekinemez diye bir kaide yok. Utanması, heyecanlanması da onu kötü, pasif bir öğretmen yapmaz. Bunu siz belirleyemezsiniz.
 
O arkadaşı kendi haline bırakın bence. Öğretmen konularında böyledir kendisi. Geçmişte halledemediği şeyler var heralde
Bence ya öğretmeni sınıfta bıraktı ya da öğretmen tanıdığı, sevgilisinden filan darbe yedi. 😂 Bir insan öğretmenlere bu kadar düşman olabilir mi ya🙄😂
 
Tamam gönlünüz olsun. Bütün mühendisler kötüdür. En kötüsü de benim ...
Niye insanlar hep genellemeleri üzerine alınır hiç anlamıyorum. Ben kendi mesleğimi de eleştiriyorum kendime de özeleştiri yapan bir insanım. Niye bu kadar tahammülsüzsünüz. Gelişmenin ilk şartı eksik kısımları görmekten geçer. Proje yapmaktan çok eğitim videosu izleyen insanım çünkü gelişmenin bir sonu yok ve hala yetersizim...

Sizler niye bu kadar mükemmeliz biz de kusur yok modundasınız ben onu anlamıyorum. Tamam siz iyi öğretmensinizdir. O zaman niye üstünüze alınıyorsunuz. Eleştiriye tahammülü olmayan insan sığdır ister kabul edin ister etmeyin... Yoruldum artık tek tek cevap yazmaktan...
Eleştiri var, eleştiri var. Bir meslek grubunu genelleyerek eleştiri yapılmaz. İşte böyle tepki alırsınız. Tüm öğretmenleri kastederek, genelleyerek kötülüyorsunuz ve size göre ülkemizdeki tüm öğretmenler yetersiz. 🙄 Eleştiri yapmasını bilmeyen ve hatasını kabul etmeyen insan sığdır. Siz hala inatla genelleme yapmaya devam ederek hata yapıyorsunuz ve bunu kabul etmeyip insanlara saldırıyorsunuz. Üslubunuzun farkında değilsiniz.
 
Back
X