Okuduğum tüm mesajlarda hepimiz kendimizi gördük dimi? Narsist bir annenin karşısında ezilip büzülen, kendini değersiz, kendini sevgiye layık görmeyen, kendini kusurlu bulan (çünkü öyle olmasa annemiz bizi severdi), ömrü boyunca yarammaya çalışan, sırf annesinden bir gıdım sevgi için paralayan, ama hep yetersi hisseden kız çocuklarıyız. Hepimizin büyümesine rağmen, çoğumuzun kendisi bile artık anne olmuşken, o içimizde hala kanayan kapanmak bilmeyen aynı yara. Ve belkide çoğumuz (en başta ben) anneme yaranmaya çalıştığım gibi, seçtiğim hayat arkadaşlarımada yaranmaya çalıştım. Çünkü benim öğrendiğim buydu. Sevgi için çırpınmam gerekiyor! Nerde beni kendinden uzak tutmaya çalışan erkek varsa, gidip ona yapıştım. Ve en son şimdiki eşime : ayyy sen aynı annem gibisin, yani seni kendi annem doğurmuş olsa annnca bu ladar benzerdiniz dedim. Ve düşünmeden içinden geldiği gibi söylediğim bu cümleyi kendi kulaklarımla işitince öyle bir irkildimkiiiiiii, gözlerim o an açıldı! Nasıl olabilir böyle birşey dedim. Neden ben mezun olup annemden uzaklaşınca ooooh çok şükür Allahıma diyen ben, böyle bir hata yapıp, hele birde ikinci evliliğimde böyle bir hata yapıp kendimi tekrar çocukluğuma geri dönmüş olarak buldum? Ve bu sorunun üzerine gidince ısrarla narsistin be olduğunu ve yıllarca nasıl bir karakterle boğuştuğumu öğrendim. Vay be, demekki ben sorunlu değilmişim, sevgi için yalvarmam gerekmiyormuş dedim.
Annem narsistken, ben bağımlı olmuşum. Hani derler ya narsist ama mutlaka bir barsist yetiştirir diye. İşte benimde birtane yatanamadığım, assssla mükemmel abla olamadığım birtanede benden küçük kız kardeşim var..