nişanlımla aramızdaki toksik ilişki hakkında?

buzdansaray

Yeni Üye
Kayıtlı Üye
14 Mayıs 2021
59
53
Merhaba herkese sevgili kadın arkadaslarım. 4,5 yıllık bir ilişkim var. Yaşlarımız uygun, yetişkin insanlarız. Nişanlıyız, Seneye evlilik düşünüyoruz. ilişkinin başlarında kaybetme korkusuyla aman ağzımızın tadı kaçmasın edasıyla birçok şeyi sindirip sustum." İyi bir ilişkide tartışma yaşanmaz" diye saçma sapan bir şeye inandırmıştım kendimi. Tepkimi doğru düzgün orataya koyamıyordum. Hiçbiri çok büyük şeyler değildi belki ama en azından tepkimi gösterip bir sınır çizebilirmişim diyorum. O zaman bana değer verirdi ve kaybetme korkusu yaşardı belki. Ama bunu hiç yapmadım yapamadım. O kaybetme korkusunu hep ben yaşadım. O hatalıyken ben konuyu içimde bir şekilde çözümleyip kapatıyordum. Ama onun asla bunu yapamadığını fark ettim. Bir tartışma yaşandığında nasıl oluyor bilmiyorum ama birden ben suçlu oluyorum, bana öyle cümleler kuruyor ki haklı olduğumu bildiğim halde kendimi hatalı hissettiriyor bana. Ben geri adım atmasam o asla atmaz. Konuyu lastik gibi uzatır da uzatır. Misal vereyim kendisi geçen sene bir fabrikada vardiyali çalışıyordu. Sabah onu arayıp konuşmak istemiştim. Ben vardiyadan dönmüşüm evde yatıyorum biliyorsun neden beni uyandırdın bak şimdi tekrar uyuyamıycam akşam da işe gidicem dinlenmeden diye bana kızmıştı, günlerce trip atıp konuşmamıştı benimle. İşin kötü yanı hatalı olmadığımı bildiğim halde kendimi hatalı gibi görüp ondan özür dilemeye başlıyorum. Sanırım kendisi bir manipülasyon ustası. Bu manipülasyonlar artık beni kişiliksiz birine dönüştürdü sanki. Kendimi sindirilmiş hissediyorum. Arkadaşlarımın ilişkilerine bakıyorum, her normal ilişkide olduğu gibi tartışıyorlar kavga ediyorlar, günlerce iletişim kurmuyorlar belki ayrılıyorlar ama sonunda bir şekilde anlaşıp orta yolu bulup barışıyorlar. Bu ilişikide orta yolu bulucu benim hep sanki. Ben tavrımı belli ediyorum kızıyorum bir konuda diyelim, o beni öyle bir sindiriyor ki ben kendimi köşeye sıkışmış bir böcek gibi hissediyorum, cümlelerim tükeniyor, mal gibi kalıyorum öyle. Beni ne yapıp ne edip haksız duruma düşürüyor. Geçen akşam ilgisizliğinden dert yanıyordum ona çünkü beni koca bir gün boyunca aramamıştı birkaç saniye sesimi duymak için bile.. biraz da sinirlendim bu yüzden, köprüleri yıkarak konuşmuştum sert bir dille. Yaa ben ne kadar yoğun calısıyorum bilmiyor musun sen sanki diye saldırır şekilde konuşmaya başladı, sen ilgi istediğinde sürekli seni pışpışlayacak mıyım ben dedi. Bu cümleye yıkıldım. Tamam evet bu ara baya yogun calısıyor gecesi gunduzu baya yogun oldu. Ya ben ondan gün boyu ilgi isteyen biri olmadım ki hiçbir zaman. İstedim ki birkaç dakika bile olsa beni arasın, birbirmizin sesini duyalım. İstesin ya bunu.Sonuçta hayatında bir önceliğim olmalı kız arkadası olarak. Bunun üzerine bile trip atan kendisi oldu, ben hatalı oldum ve gidip ben barışmaya çalıştım yine onunla. Ben bile kendime diyorum bazen yazık ya sana ne bu kişiliksiz duruş. İnsanın bir duruşu olur ya. Kaybetmekten bu kadar korkmazsın ya. Ben bu adamla evlenirsem böyle tartışma yaşadığımızda ne bk yicem diye kara kara düşünmeye başladım. Adam her defasında her tartışmada beni böyle sindirecek, ben de ses çıkaramadan kalacak mıyım böyle diye düşünmeye basladım. Çünkü ben ona karşılık verdiğimde hunharca hararetli bir tartışmanın içinde buluyorum kendimi.Böyle böyle zamanla o gürlediğinde ben böcek gibi sinmeye başladım. Tam bir böceğim ya. Bir ilişkide tartışma yaşanması gayet doğal farkındayım, ama bu kadar pasif birine dönüştüğüm için kendime acıyorum. Ya insan bazen rest çekebilmeli, sınır çizebilmeli. Şimdi nasıl bir yol izleyeceğimi bilmiyorum. Her şey en başından hatalı gibi geliyor. Olanların tüm sorumlusu benim kaybetme korkum muydu acaba diye düşünmeye başladım. Bu arada asla fiziksel şiddet geçmedi aramızda. Ama psikolojik şiddeti zirvelerde yaşadığımı hissediyorum... :KK43:
 
Merhaba herkese sevgili kadın arkadaslarım. 4,5 yıllık bir ilişkim var. Yaşlarımız uygun, yetişkin insanlarız. Nişanlıyız, Seneye evlilik düşünüyoruz. ilişkinin başlarında kaybetme korkusuyla aman ağzımızın tadı kaçmasın edasıyla birçok şeyi sindirip sustum." İyi bir ilişkide tartışma yaşanmaz" diye saçma sapan bir şeye inandırmıştım kendimi. Tepkimi doğru düzgün orataya koyamıyordum. Hiçbiri çok büyük şeyler değildi belki ama en azından tepkimi gösterip bir sınır çizebilirmişim diyorum. O zaman bana değer verirdi ve kaybetme korkusu yaşardı belki. Ama bunu hiç yapmadım yapamadım. O kaybetme korkusunu hep ben yaşadım. O hatalıyken ben konuyu içimde bir şekilde çözümleyip kapatıyordum. Ama onun asla bunu yapamadığını fark ettim. Bir tartışma yaşandığında nasıl oluyor bilmiyorum ama birden ben suçlu oluyorum, bana öyle cümleler kuruyor ki haklı olduğumu bildiğim halde kendimi hatalı hissettiriyor bana. Ben geri adım atmasam o asla atmaz. Konuyu lastik gibi uzatır da uzatır. Misal vereyim kendisi geçen sene bir fabrikada vardiyali çalışıyordu. Sabah onu arayıp konuşmak istemiştim. Ben vardiyadan dönmüşüm evde yatıyorum biliyorsun neden beni uyandırdın bak şimdi tekrar uyuyamıycam akşam da işe gidicem dinlenmeden diye bana kızmıştı, günlerce trip atıp konuşmamıştı benimle. İşin kötü yanı hatalı olmadığımı bildiğim halde kendimi hatalı gibi görüp ondan özür dilemeye başlıyorum. Sanırım kendisi bir manipülasyon ustası. Bu manipülasyonlar artık beni kişiliksiz birine dönüştürdü sanki. Kendimi sindirilmiş hissediyorum. Arkadaşlarımın ilişkilerine bakıyorum, her normal ilişkide olduğu gibi tartışıyorlar kavga ediyorlar, günlerce iletişim kurmuyorlar belki ayrılıyorlar ama sonunda bir şekilde anlaşıp orta yolu bulup barışıyorlar. Bu ilişikide orta yolu bulucu benim hep sanki. Ben tavrımı belli ediyorum kızıyorum bir konuda diyelim, o beni öyle bir sindiriyor ki ben kendimi köşeye sıkışmış bir böcek gibi hissediyorum, cümlelerim tükeniyor, mal gibi kalıyorum öyle. Beni ne yapıp ne edip haksız duruma düşürüyor. Geçen akşam ilgisizliğinden dert yanıyordum ona çünkü beni koca bir gün boyunca aramamıştı birkaç saniye sesimi duymak için bile.. biraz da sinirlendim bu yüzden, köprüleri yıkarak konuşmuştum sert bir dille. Yaa ben ne kadar yoğun calısıyorum bilmiyor musun sen sanki diye saldırır şekilde konuşmaya başladı, sen ilgi istediğinde sürekli seni pışpışlayacak mıyım ben dedi. Bu cümleye yıkıldım. Tamam evet bu ara baya yogun calısıyor gecesi gunduzu baya yogun oldu. Ya ben ondan gün boyu ilgi isteyen biri olmadım ki hiçbir zaman. İstedim ki birkaç dakika bile olsa beni arasın, birbirmizin sesini duyalım. İstesin ya bunu.Sonuçta hayatında bir önceliğim olmalı kız arkadası olarak. Bunun üzerine bile trip atan kendisi oldu, ben hatalı oldum ve gidip ben barışmaya çalıştım yine onunla. Ben bile kendime diyorum bazen yazık ya sana ne bu kişiliksiz duruş. İnsanın bir duruşu olur ya. Kaybetmekten bu kadar korkmazsın ya. Ben bu adamla evlenirsem böyle tartışma yaşadığımızda ne bk yicem diye kara kara düşünmeye başladım. Adam her defasında her tartışmada beni böyle sindirecek, ben de ses çıkaramadan kalacak mıyım böyle diye düşünmeye basladım. Çünkü ben ona karşılık verdiğimde hunharca hararetli bir tartışmanın içinde buluyorum kendimi.Böyle böyle zamanla o gürlediğinde ben böcek gibi sinmeye başladım. Tam bir böceğim ya. Bir ilişkide tartışma yaşanması gayet doğal farkındayım, ama bu kadar pasif birine dönüştüğüm için kendime acıyorum. Ya insan bazen rest çekebilmeli, sınır çizebilmeli. Şimdi nasıl bir yol izleyeceğimi bilmiyorum. Her şey en başından hatalı gibi geliyor. Olanların tüm sorumlusu benim kaybetme korkum muydu acaba diye düşünmeye başladım. Bu arada asla fiziksel şiddet geçmedi aramızda. Ama psikolojik şiddeti zirvelerde yaşadığımı hissediyorum... :KK43:
Allah yardımcın olsun.bu zamana kadar böyle gelmiş bu durumlara böyle alışmış bir insan bu saatten sonra değişmez evlenincede dahada kötü hissedeceksin kendini çünkü ozaman dahada baskın hale gelecek.keşke kendini bu kadar değersiz görmeseydin.çünkü hiç bir kimse senden daha değerli değil.ilişkilerde tabiki her zaman ben haklıyım ben böyleyim demek olmaz orta yol bulup ortak kararlar alınmalıdır.anladığım kadarıyla nişanlınız hep benim dediğim olacak yapıda biri ve siz ne söylerseniz söyleyin kendi bildiğini okuyup yine bi şekilde sizi bastıracak.ya siz onu bu şekilde alıştırdığınız için böyle davranıyor yada kendi yapısı bu olduğu için sizde farketmeden onun bu haline alışıp kendi kişiliğinizi içinizde bastırmışsınız.desemki nişanlınla oturup bu durumu konuşun diye ama yine sizi sindireceğine eminim.belliki çok seviyorsuz ama mutsuzsunuzda.emin olun bazen sevgi bile yeterli gelmiyo ilişkide.evlenirseniz kendinizi yoracak bi evlilikten başka bişey olmayacak bana kalırsa.hayat kısa o kendini değerli gördüğü kadar bi o kadar sizde değerlisiniz.kendinizi harcatmayın..
 
Kendin bile, kendine hakaret edip aşağılama.. Siz kendinizi değerli görmezseniz kimse görmez. Önce ne kadar değerli olduğunuzun farkına varın lütfen :)

İstekleriniz normal ilişkide olması gereken şeyler. İlgi ve alaka işle yoğunlukla ilgili bir şey değil. "Yoğunum canım ama sesini duymak istedim" 15 saniye sürmez.

Ayrılma devam etme konusunda bir sey söylemek istemiyorum o sizin kararınız. Ama kendin gibi olmadığın, düşüncelerini ifade edemediğin, çekindiğin, haklı da olsan susmak zorunda kaldığın, hayatındaki kadını şımartmak, el üstünde tutmak, herkesten çok değer vermek bir yana, aramayan ilgi göstermeyen biriyle evlenmek ne kadar doğru geliyor size lütfen bunu düşünün.
Çok değerlisiniz, sizi el üstünde tutacak ve çok değer verecek bir hayat arkadaşı hak ediyorsunuz. En doğru kararı vereceğinizden şüphem yok. :)
 
ben s okuyuşu yaptım
nişanlın nişanlılıktan öteye geçilecek bir tip asla değil
hatta bence nişanlı bile kalınmaması gereken bir insan
çok yoğunmuş da bilmem neymiş de
mükremin çıtır lütfiye edasıyla hadi size iyi günleeeer diyip bırakacaksın bunu başka çaresi yok
 
X