• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

O kadar araftayım ki..

herneyseee

Kullanıcı üyeliğini pasifleştirmiştir.
Üyelik İptali
Kayıtlı Üye
18 Aralık 2025
44
22
3
25
Kızlar merhaba, bu siteye ilk defa yazıyorum umarım fikirlerinizi paylaşırsınız. Eşimle neredeyse 3 senedir evliyiz ve 6 aylık oğlumuz var. Evliliğimizin başından beri ufak tefek sorunlarımız oluyordu fakat özellikle hamileliğim ve sonrasında pusulayı kaybettik diyebilirim. Buraya hepsini sığdıramam fakat beni paramparça edenleri paylaşmak istiyorum. Beni eşimden en çok uzaklaştıran olay bir telefon görüşmesiydi. Kızlar lohusalık dönemimdi. Anlatmadan önce şunu söyleyeyim ki günlerce kendimi hırpaladım. Lohusalıktan mı böyle oluyor diye. Ama inanın insanın içine doğuyor derler ya gerçekmiş. Eşimin gececi olduğu bi gün saat gece 1. Evin önüne arabayı park etti. Bekliyorum bekliyorum adam eve çıkmıyor. Önce mesaj attım niye gelmiyorsun diye. Mesaja bakmayınca aradım. Telefon meşgul.. normalden de aramadım bu arada whatsapptan aradım. Hiç yapmadığım bir şeydi ama o gece öyle yaptım nedense. Haliyle noluyoruz dedim. Yaklaşık bi on dakika sonra falan geldi eve. Ama benim halimi bir görün. Zaten o aralar aramız buz gibi. Birbirimizin yüzüne bile bakmıyoruz. Benim daha acım geçmemiş, kendime gelememişim. Eve gelse biraz çocuğu baksa bende bi yemek yesem diye bekliyorum. Ona sorsanız der ki karımın da yüzü gülmüyordu hiç o yüzden bende böyle davranıyordum. Her neyse telefonun meşgul dedim. Arkadaş aradı lafı bitmedi bi türlü dedi. Yüzünden anladım yalan söylediğini. O an bir şey demedim. Çünkü emziriyordum tektim karnım deli gibi açtı. Canımla uğraşıyordum yani. O günün tarihini saatini aklıma yazdım. Bi kaç gün sonra telefonu bırakıp duşa girdi. Telefonunda kilit yok bu arada. En ufak bir şey sorsam zaten kilit yok diyor savunması bu. Neyse dedim fırsat bu fırsat. En nefret ettiğim şeyi yapıp telefonunu karıştırdım. Aslında sadece whatsappa baktım. O güne ve saate. Kızlar kayıt yok. Silmiş. Normal arama yapılan yere baktım yine kayıt yok. O an dedim ki tamam senin kocan bi haltlar karıştıyor. Yine o gün bir şey demedim beklemedeyim. Çocuğumun kırkını çıkarmak için annemlere gittim. Biraz da nefes almak istedim çünkü içim içimi kemiriyodu. Eşime bakamıyodum bile midem bulanıyodu beni aldatmış mıdır gerçekten diye düşünmekten. Neyse bi kaç gün annemlerde kaldım oturdum düşündüm. Ana kızlar eşim asla eşim değil o aralar. Yani benim tanıdığım adam gitti yerine ruhsuz yüzüme bile bakmayan biri geldi. Hatam ne diye kendime sorar olmuştum. Bana yüzün gülmüyor dediğinde sinir küpüne dönüyodum. Çünkü beni sürekli evde tek bırakıp arkadaşlarıyla ya içmeye gider, ya kahveye gider. İlla ki bi iş bulur kendine ve eve asla erken gelmez. Gelse de ben konuşurken yüzüme bakmaz telefona bakar. Tuvalete girer dakikalarca kalır. Hiçbir şey bulamazsa erkenden uyur. Yani hiç akşam yemeği yediniz mi diye sorsanız en fazla 5 6 kere derim. Kendi ailesi gelirse yemeğe gelir genelde. Benim ailem gelince de çok umursamaz. Hem bunları yapıyor hemde benden güler yüz bekliyordu. Kızlar bebeğim 6 aylık daha bir kere mama yapmadı ona. Bu çok anormal değil mi? Çocuğa tek başıma baktığım için haliyle artık onunla yaşamaya alıştım. Onu bırakıp bi yerlere gitmiyoruz diye bana kızıyor. Hasta olursun diyor. Halbuki beni hasta eden kendisi :) neyse konuyu çok dağıttım. Eve dönmeden önce bu konuyu konuşmalıyım dedim kendi kendime. Bir iki gün zorladım. Sen kafanda kuruyosun, öyle bir şey yok, zaten ben ne yapsam güvenmiyosun vs. sanki suçlu benmişim gibi benim üstüme geldi. Ama ben artık emindim. Böyle davranması bile kendini belli ediyordu yani. En sonunda ona ya doğruyu söylersin ya da seni boşarım dedim. Geceden yanıma geldi. Konuşmadık yine. Öylece baktı sarılmaya çalıştı. Ben buz kesmiştim evladıma sarılıp uyudum. Sabah işe gitti beni görüntülü aradı. Ve beklenen itiraf geldi. Beni bi kız aradı dedi liseden arkadaşım başka şehirde yaşıyor numarası kayıtlı değildi kim olduğunu bilmeden açtım senin düşündüğün gibi nefsim uyanmadı evliliğimize zarar verecek bir şey aklımdan geçmedi numarayı da sen görürsün diye sildim dedi kısaca. Bende ilk olarak gecenin yarısı numaranı nerden bulup aramış diye sordum. Bilmiyorum dedi. Madem arkadaşınmış neden evde konuşmadın dedim. Yine kızacaktın dedi. Hadi bilmeden açtın neden konuşmaya devam ettin dedim. Kapatamadım işte dedi evli olduğumu bilmiyormuş öyle genel konuştuk dedi. Bu arada eşim o sıralarda bana nasılsın bile demiyordu kızlar. O kadar uzaktı benden. Beni aldattın yani dedim. Aldatmak olmuyor bu dedi. Bir şey yapacak olsam evin kapısına mı gelirim dedi. Özürler diledi yok şöyle yok böyle. Tabi güven kırıldı arkadaşlar. Onarılması mümkün değil sanırım. Şimdi aradığımda her meşgul çalmasında acaba diyorum. Bazen telefonuna bakıyorum gizli gizli. Beni o kadar değiştirdi ki. Ben cıvıl cıvıl bir kızdım. Ona da deliler gibi aşıktım. Ama o benim aşkımı yavaş yavaş bitirdi. Her şeyine tamam demem, evde ses bile yükseltmemem, her defasında affetmem ona cesaret verdi sanırım. Ama artık psikolojimi geçtim bünyem kaldıramayacak daha fazla. Onu yine seviyorum. Kıyamıyorum da. Ama kendime diyorum ki bu gidişle hasta olacaksın ve sen çocuğuna sağlıklı mutlu bir anne borçlusun. Bu sadece çok küçük bir bölümü evliliğimizin. Sizinle oturup sabahlara kadar konuşmam lazım. Daha doğum yapalı 1 hafta olmadan İstanbul’a araba yarışına katılmaya gitti mesela. Ama benim böyle şeylere kırılmaya hakkım bile yok :) neden biliyor musunuz? Her şeyini ayarladıktan sonra bana soruyor gideyim mi diye. Ben sana neden kal diyeyim ki? Sen beni ve bebeğini bırakmaman gerektiğini bilmiyor musun? Kayınvalidem de oğluna toz kondurmaz, oğlu da bunalmış, bi kafasını dağıtsınmış. :) 7 kat kesilen benim, göğüsleri patlayan benim. Lohusayım diye asla tek bırakılmayan, kafası şişen benim. Beyimizin kafası dağılsınmış. Daha neler var neler. Ama beni asıl üzen bu olaydı. Üstünden aylar geçti ama içimde halledemiyorum. Boşanmayı da artık ciddi ciddi düşünüyorum. Ben bir evin içinde tek başıma yaşamak için evlenmedim sonuçta. Ya da kocam kahveden gece yarıları dönsün de iki laf edelim diye yol gözlemek için evlenmedim. Buraya kadar okuyan olursa helal olsun öpüyorum gözlerinden. Çok doluyum arkadaşlar. Kimseyle paylaşamıyorum. En azından yazdıkça biraz ferahlıyorum. İyi geceler hepinize..
 
Kızlar merhaba, bu siteye ilk defa yazıyorum umarım fikirlerinizi paylaşırsınız. Eşimle neredeyse 3 senedir evliyiz ve 6 aylık oğlumuz var. Evliliğimizin başından beri ufak tefek sorunlarımız oluyordu fakat özellikle hamileliğim ve sonrasında pusulayı kaybettik diyebilirim. Buraya hepsini sığdıramam fakat beni paramparça edenleri paylaşmak istiyorum. Beni eşimden en çok uzaklaştıran olay bir telefon görüşmesiydi. Kızlar lohusalık dönemimdi. Anlatmadan önce şunu söyleyeyim ki günlerce kendimi hırpaladım. Lohusalıktan mı böyle oluyor diye. Ama inanın insanın içine doğuyor derler ya gerçekmiş. Eşimin gececi olduğu bi gün saat gece 1. Evin önüne arabayı park etti. Bekliyorum bekliyorum adam eve çıkmıyor. Önce mesaj attım niye gelmiyorsun diye. Mesaja bakmayınca aradım. Telefon meşgul.. normalden de aramadım bu arada whatsapptan aradım. Hiç yapmadığım bir şeydi ama o gece öyle yaptım nedense. Haliyle noluyoruz dedim. Yaklaşık bi on dakika sonra falan geldi eve. Ama benim halimi bir görün. Zaten o aralar aramız buz gibi. Birbirimizin yüzüne bile bakmıyoruz. Benim daha acım geçmemiş, kendime gelememişim. Eve gelse biraz çocuğu baksa bende bi yemek yesem diye bekliyorum. Ona sorsanız der ki karımın da yüzü gülmüyordu hiç o yüzden bende böyle davranıyordum. Her neyse telefonun meşgul dedim. Arkadaş aradı lafı bitmedi bi türlü dedi. Yüzünden anladım yalan söylediğini. O an bir şey demedim. Çünkü emziriyordum tektim karnım deli gibi açtı. Canımla uğraşıyordum yani. O günün tarihini saatini aklıma yazdım. Bi kaç gün sonra telefonu bırakıp duşa girdi. Telefonunda kilit yok bu arada. En ufak bir şey sorsam zaten kilit yok diyor savunması bu. Neyse dedim fırsat bu fırsat. En nefret ettiğim şeyi yapıp telefonunu karıştırdım. Aslında sadece whatsappa baktım. O güne ve saate. Kızlar kayıt yok. Silmiş. Normal arama yapılan yere baktım yine kayıt yok. O an dedim ki tamam senin kocan bi haltlar karıştıyor. Yine o gün bir şey demedim beklemedeyim. Çocuğumun kırkını çıkarmak için annemlere gittim. Biraz da nefes almak istedim çünkü içim içimi kemiriyodu. Eşime bakamıyodum bile midem bulanıyodu beni aldatmış mıdır gerçekten diye düşünmekten. Neyse bi kaç gün annemlerde kaldım oturdum düşündüm. Ana kızlar eşim asla eşim değil o aralar. Yani benim tanıdığım adam gitti yerine ruhsuz yüzüme bile bakmayan biri geldi. Hatam ne diye kendime sorar olmuştum. Bana yüzün gülmüyor dediğinde sinir küpüne dönüyodum. Çünkü beni sürekli evde tek bırakıp arkadaşlarıyla ya içmeye gider, ya kahveye gider. İlla ki bi iş bulur kendine ve eve asla erken gelmez. Gelse de ben konuşurken yüzüme bakmaz telefona bakar. Tuvalete girer dakikalarca kalır. Hiçbir şey bulamazsa erkenden uyur. Yani hiç akşam yemeği yediniz mi diye sorsanız en fazla 5 6 kere derim. Kendi ailesi gelirse yemeğe gelir genelde. Benim ailem gelince de çok umursamaz. Hem bunları yapıyor hemde benden güler yüz bekliyordu. Kızlar bebeğim 6 aylık daha bir kere mama yapmadı ona. Bu çok anormal değil mi? Çocuğa tek başıma baktığım için haliyle artık onunla yaşamaya alıştım. Onu bırakıp bi yerlere gitmiyoruz diye bana kızıyor. Hasta olursun diyor. Halbuki beni hasta eden kendisi :) neyse konuyu çok dağıttım. Eve dönmeden önce bu konuyu konuşmalıyım dedim kendi kendime. Bir iki gün zorladım. Sen kafanda kuruyosun, öyle bir şey yok, zaten ben ne yapsam güvenmiyosun vs. sanki suçlu benmişim gibi benim üstüme geldi. Ama ben artık emindim. Böyle davranması bile kendini belli ediyordu yani. En sonunda ona ya doğruyu söylersin ya da seni boşarım dedim. Geceden yanıma geldi. Konuşmadık yine. Öylece baktı sarılmaya çalıştı. Ben buz kesmiştim evladıma sarılıp uyudum. Sabah işe gitti beni görüntülü aradı. Ve beklenen itiraf geldi. Beni bi kız aradı dedi liseden arkadaşım başka şehirde yaşıyor numarası kayıtlı değildi kim olduğunu bilmeden açtım senin düşündüğün gibi nefsim uyanmadı evliliğimize zarar verecek bir şey aklımdan geçmedi numarayı da sen görürsün diye sildim dedi kısaca. Bende ilk olarak gecenin yarısı numaranı nerden bulup aramış diye sordum. Bilmiyorum dedi. Madem arkadaşınmış neden evde konuşmadın dedim. Yine kızacaktın dedi. Hadi bilmeden açtın neden konuşmaya devam ettin dedim. Kapatamadım işte dedi evli olduğumu bilmiyormuş öyle genel konuştuk dedi. Bu arada eşim o sıralarda bana nasılsın bile demiyordu kızlar. O kadar uzaktı benden. Beni aldattın yani dedim. Aldatmak olmuyor bu dedi. Bir şey yapacak olsam evin kapısına mı gelirim dedi. Özürler diledi yok şöyle yok böyle. Tabi güven kırıldı arkadaşlar. Onarılması mümkün değil sanırım. Şimdi aradığımda her meşgul çalmasında acaba diyorum. Bazen telefonuna bakıyorum gizli gizli. Beni o kadar değiştirdi ki. Ben cıvıl cıvıl bir kızdım. Ona da deliler gibi aşıktım. Ama o benim aşkımı yavaş yavaş bitirdi. Her şeyine tamam demem, evde ses bile yükseltmemem, her defasında affetmem ona cesaret verdi sanırım. Ama artık psikolojimi geçtim bünyem kaldıramayacak daha fazla. Onu yine seviyorum. Kıyamıyorum da. Ama kendime diyorum ki bu gidişle hasta olacaksın ve sen çocuğuna sağlıklı mutlu bir anne borçlusun. Bu sadece çok küçük bir bölümü evliliğimizin. Sizinle oturup sabahlara kadar konuşmam lazım. Daha doğum yapalı 1 hafta olmadan İstanbul’a araba yarışına katılmaya gitti mesela. Ama benim böyle şeylere kırılmaya hakkım bile yok :) neden biliyor musunuz? Her şeyini ayarladıktan sonra bana soruyor gideyim mi diye. Ben sana neden kal diyeyim ki? Sen beni ve bebeğini bırakmaman gerektiğini bilmiyor musun? Kayınvalidem de oğluna toz kondurmaz, oğlu da bunalmış, bi kafasını dağıtsınmış. :) 7 kat kesilen benim, göğüsleri patlayan benim. Lohusayım diye asla tek bırakılmayan, kafası şişen benim. Beyimizin kafası dağılsınmış. Daha neler var neler. Ama beni asıl üzen bu olaydı. Üstünden aylar geçti ama içimde halledemiyorum. Boşanmayı da artık ciddi ciddi düşünüyorum. Ben bir evin içinde tek başıma yaşamak için evlenmedim sonuçta. Ya da kocam kahveden gece yarıları dönsün de iki laf edelim diye yol gözlemek için evlenmedim. Buraya kadar okuyan olursa helal olsun öpüyorum gözlerinden. Çok doluyum arkadaşlar. Kimseyle paylaşamıyorum. En azından yazdıkça biraz ferahlıyorum. İyi geceler hepinize..
su an hamileyim ve o kadar üzüldüm ki yasadıklarınıza… sarılmak istedim size 🩷icinizden gectigi gibi yapın ve mutsuz oldugunuz yerde durmayın lütfen 🩷
 
Vakit ayırıp okuduğunuz için teşekkür ederim💖 yavrunuzu sağlıcakla kucağınıza alın inşallah. Desteğiniz için de öpüyorum kalbinizden🌸
 
Lise arkadaşı olduğuna emin misiniz hangi hat ise sistemden girip kullanım geçmişinden tarih ve saatine göre numarayı görebilirsiniz. En azından başlangıç ve son hanesini. Sonrasında takipte kalın orada
 
cevapları hep kaçamaktı zaten. Ve suçlu bendim. Ne desem inanmayacaksın zaten diyip durdu. Nerdeyse ben özür dileyecektim:)
 
Lise arkadaşı olduğuna emin misiniz hangi hat ise sistemden girip tarih ve saatine göre numarayı görebilirsiniz. En azından başlangıç ve son hanesini
Lise arkadaşı olduğunu sanmıyorum. Çünkü sonradan ona lisesisin erkek lisesi olduğunu hatırlattım bu seferde başka liseden olamaz mı demeye başladı :)
 
Kızlar merhaba, bu siteye ilk defa yazıyorum umarım fikirlerinizi paylaşırsınız. Eşimle neredeyse 3 senedir evliyiz ve 6 aylık oğlumuz var. Evliliğimizin başından beri ufak tefek sorunlarımız oluyordu fakat özellikle hamileliğim ve sonrasında pusulayı kaybettik diyebilirim. Buraya hepsini sığdıramam fakat beni paramparça edenleri paylaşmak istiyorum. Beni eşimden en çok uzaklaştıran olay bir telefon görüşmesiydi. Kızlar lohusalık dönemimdi. Anlatmadan önce şunu söyleyeyim ki günlerce kendimi hırpaladım. Lohusalıktan mı böyle oluyor diye. Ama inanın insanın içine doğuyor derler ya gerçekmiş. Eşimin gececi olduğu bi gün saat gece 1. Evin önüne arabayı park etti. Bekliyorum bekliyorum adam eve çıkmıyor. Önce mesaj attım niye gelmiyorsun diye. Mesaja bakmayınca aradım. Telefon meşgul.. normalden de aramadım bu arada whatsapptan aradım. Hiç yapmadığım bir şeydi ama o gece öyle yaptım nedense. Haliyle noluyoruz dedim. Yaklaşık bi on dakika sonra falan geldi eve. Ama benim halimi bir görün. Zaten o aralar aramız buz gibi. Birbirimizin yüzüne bile bakmıyoruz. Benim daha acım geçmemiş, kendime gelememişim. Eve gelse biraz çocuğu baksa bende bi yemek yesem diye bekliyorum. Ona sorsanız der ki karımın da yüzü gülmüyordu hiç o yüzden bende böyle davranıyordum. Her neyse telefonun meşgul dedim. Arkadaş aradı lafı bitmedi bi türlü dedi. Yüzünden anladım yalan söylediğini. O an bir şey demedim. Çünkü emziriyordum tektim karnım deli gibi açtı. Canımla uğraşıyordum yani. O günün tarihini saatini aklıma yazdım. Bi kaç gün sonra telefonu bırakıp duşa girdi. Telefonunda kilit yok bu arada. En ufak bir şey sorsam zaten kilit yok diyor savunması bu. Neyse dedim fırsat bu fırsat. En nefret ettiğim şeyi yapıp telefonunu karıştırdım. Aslında sadece whatsappa baktım. O güne ve saate. Kızlar kayıt yok. Silmiş. Normal arama yapılan yere baktım yine kayıt yok. O an dedim ki tamam senin kocan bi haltlar karıştıyor. Yine o gün bir şey demedim beklemedeyim. Çocuğumun kırkını çıkarmak için annemlere gittim. Biraz da nefes almak istedim çünkü içim içimi kemiriyodu. Eşime bakamıyodum bile midem bulanıyodu beni aldatmış mıdır gerçekten diye düşünmekten. Neyse bi kaç gün annemlerde kaldım oturdum düşündüm. Ana kızlar eşim asla eşim değil o aralar. Yani benim tanıdığım adam gitti yerine ruhsuz yüzüme bile bakmayan biri geldi. Hatam ne diye kendime sorar olmuştum. Bana yüzün gülmüyor dediğinde sinir küpüne dönüyodum. Çünkü beni sürekli evde tek bırakıp arkadaşlarıyla ya içmeye gider, ya kahveye gider. İlla ki bi iş bulur kendine ve eve asla erken gelmez. Gelse de ben konuşurken yüzüme bakmaz telefona bakar. Tuvalete girer dakikalarca kalır. Hiçbir şey bulamazsa erkenden uyur. Yani hiç akşam yemeği yediniz mi diye sorsanız en fazla 5 6 kere derim. Kendi ailesi gelirse yemeğe gelir genelde. Benim ailem gelince de çok umursamaz. Hem bunları yapıyor hemde benden güler yüz bekliyordu. Kızlar bebeğim 6 aylık daha bir kere mama yapmadı ona. Bu çok anormal değil mi? Çocuğa tek başıma baktığım için haliyle artık onunla yaşamaya alıştım. Onu bırakıp bi yerlere gitmiyoruz diye bana kızıyor. Hasta olursun diyor. Halbuki beni hasta eden kendisi :) neyse konuyu çok dağıttım. Eve dönmeden önce bu konuyu konuşmalıyım dedim kendi kendime. Bir iki gün zorladım. Sen kafanda kuruyosun, öyle bir şey yok, zaten ben ne yapsam güvenmiyosun vs. sanki suçlu benmişim gibi benim üstüme geldi. Ama ben artık emindim. Böyle davranması bile kendini belli ediyordu yani. En sonunda ona ya doğruyu söylersin ya da seni boşarım dedim. Geceden yanıma geldi. Konuşmadık yine. Öylece baktı sarılmaya çalıştı. Ben buz kesmiştim evladıma sarılıp uyudum. Sabah işe gitti beni görüntülü aradı. Ve beklenen itiraf geldi. Beni bi kız aradı dedi liseden arkadaşım başka şehirde yaşıyor numarası kayıtlı değildi kim olduğunu bilmeden açtım senin düşündüğün gibi nefsim uyanmadı evliliğimize zarar verecek bir şey aklımdan geçmedi numarayı da sen görürsün diye sildim dedi kısaca. Bende ilk olarak gecenin yarısı numaranı nerden bulup aramış diye sordum. Bilmiyorum dedi. Madem arkadaşınmış neden evde konuşmadın dedim. Yine kızacaktın dedi. Hadi bilmeden açtın neden konuşmaya devam ettin dedim. Kapatamadım işte dedi evli olduğumu bilmiyormuş öyle genel konuştuk dedi. Bu arada eşim o sıralarda bana nasılsın bile demiyordu kızlar. O kadar uzaktı benden. Beni aldattın yani dedim. Aldatmak olmuyor bu dedi. Bir şey yapacak olsam evin kapısına mı gelirim dedi. Özürler diledi yok şöyle yok böyle. Tabi güven kırıldı arkadaşlar. Onarılması mümkün değil sanırım. Şimdi aradığımda her meşgul çalmasında acaba diyorum. Bazen telefonuna bakıyorum gizli gizli. Beni o kadar değiştirdi ki. Ben cıvıl cıvıl bir kızdım. Ona da deliler gibi aşıktım. Ama o benim aşkımı yavaş yavaş bitirdi. Her şeyine tamam demem, evde ses bile yükseltmemem, her defasında affetmem ona cesaret verdi sanırım. Ama artık psikolojimi geçtim bünyem kaldıramayacak daha fazla. Onu yine seviyorum. Kıyamıyorum da. Ama kendime diyorum ki bu gidişle hasta olacaksın ve sen çocuğuna sağlıklı mutlu bir anne borçlusun. Bu sadece çok küçük bir bölümü evliliğimizin. Sizinle oturup sabahlara kadar konuşmam lazım. Daha doğum yapalı 1 hafta olmadan İstanbul’a araba yarışına katılmaya gitti mesela. Ama benim böyle şeylere kırılmaya hakkım bile yok :) neden biliyor musunuz? Her şeyini ayarladıktan sonra bana soruyor gideyim mi diye. Ben sana neden kal diyeyim ki? Sen beni ve bebeğini bırakmaman gerektiğini bilmiyor musun? Kayınvalidem de oğluna toz kondurmaz, oğlu da bunalmış, bi kafasını dağıtsınmış. :) 7 kat kesilen benim, göğüsleri patlayan benim. Lohusayım diye asla tek bırakılmayan, kafası şişen benim. Beyimizin kafası dağılsınmış. Daha neler var neler. Ama beni asıl üzen bu olaydı. Üstünden aylar geçti ama içimde halledemiyorum. Boşanmayı da artık ciddi ciddi düşünüyorum. Ben bir evin içinde tek başıma yaşamak için evlenmedim sonuçta. Ya da kocam kahveden gece yarıları dönsün de iki laf edelim diye yol gözlemek için evlenmedim. Buraya kadar okuyan olursa helal olsun öpüyorum gözlerinden. Çok doluyum arkadaşlar. Kimseyle paylaşamıyorum. En azından yazdıkça biraz ferahlıyorum. İyi geceler hepinize..
En baştan bu kadar yüz vermemeliydiniz. 1 haftalık bebek varken araba yarışına gitmek nedir? Eşinizin iş çıkış saati bellidir. Evde bebek varken orada burada kafa dağıtma kabul edilemez. O kafa dağıtmak istiyor da siz istemiyor musunuz?

Aldatma olmasa bile adam evli değil, siz evlisiniz sadece. Kaldı ki aldatma da yüksek ihtimal. Beni gece vakti liseden yıllarca görmediğim biri arasa 10 dakika ne konuşacağım? Bu kadar saçma bir olay gelse başıma eve girer girmez “ne oldu biliyor musun” diye başlardım.

Boşanma konusunda maddi gücünüz ya da size destek olacak aileniz varsa hiç düşünmeyin bile.
 
Sanırım bu adımı atacağım artık.
Kadın aynı şeyi yapsa topa tutulur ki kadının öyle bir şey yapma durumu yok. Bir kadın bebeğine doğduğundan beri hiç mama bile vermesin, sürekli gezsin yarış peşinde falan koşsun. Böyle bir şey mümkün mü. Erkeğe gelince yaptığı aşırı yanlış olsa da bebeğini ihmal eden ediyor. Ha bir de eşinizin bebeğini ihmal etmesini geçtim başka bir kadınla da konuşuyor. Böyle babalık da eşlik de olmaz olsun yani
 
En baştan bu kadar yüz vermemeliydiniz. 1 haftalık bebek varken araba yarışına gitmek nedir? Eşinizin iş çıkış saati bellidir. Evde bebek varken orada burada kafa dağıtma kabul edilemez. O kafa dağıtmak istiyor da siz istemiyor musunuz?

Aldatma olmasa bile adam evli değil, siz evlisiniz sadece. Kaldı ki aldatma da yüksek ihtimal. Beni gece vakti liseden yıllarca görmediğim biri arasa 10 dakika ne konuşacağım? Bu kadar saçma bir olay gelse başıma eve girer girmez “ne oldu biliyor musun” diye başlardım.

Boşanma konusunda maddi gücünüz ya da size destek olacak aileniz varsa hiç düşünmeyin bile.
Maddi gücüm şuan bebeğime baktığım için yok fakat çok şükür ki ailem arkamda. Teşekkür ederim yorumunuz için
 
Kadın aynı şeyi yapsa topa tutulur ki kadının öyle bir şey yapma durumu yok. Bir kadın bebeğine doğduğundan beri hiç mama bile vermesin, sürekli gezsin yarış peşinde falan koşsun. Böyle bir şey mümkün mü. Erkeğe gelince yaptığı aşırı yanlış olsa da bebeğini ihmal eden ediyor. Ha bir de eşinizin bebeğini ihmal etmesini geçtim başka bir kadınla da konuşuyor. Böyle babalık da eşlik de olmaz olsun yani
Bu soruyu ona sordum. Aynı şeyi ben yapsaydım ne olacaktı diye. Kapının önüne koyardım dedi. Ben neyi bekliyorum o zaman diyorum bazen kendime..
 
Ay üzüldüm gece gece yaşadıklarınıza ya Allah gerçekten bu adamları bildiği gibi yapsın, kadınlar hep evlendikten sonra soluyor neşesini rengini kaybediyor, tesadüf değil bu., çocuğun onlara da ait olduğunu anlamıyorlar bile..

Lise arkadaşı falan da tabii ki değildir, kolay mı öyle seneler sonra elin adamını gece yarısı aramak, at kafadan bilgi yarışması yapmış o düşünüp düşünüp, iş yerinden bence tanıdığı biridir, “eve giriyorum, rüyanda beni gör” falan konuşmasıdır, zaten adam ondan önce de gitmiş bacım, yokmuş.. ya bu hayatı kabul edicen kendine göre yaşıycan bunu da görmezden gelicen, ya da bunu yemiyceksin..
6 aylık bebek evde ağlarken manita peşinde koşan adamdan bir cacık olmaz, senin suçun değil gülmüyormuşsun falan yutma onları
 
Maddi gücüm şuan bebeğime baktığım için yok fakat çok şükür ki ailem arkamda. Teşekkür ederim yorumunuz için
Bu çok kıymetli. Düşüneceğiniz bir şey yok. Bu adam babalık da yapmıyor kocalık da. Hayatınızdan çıksa hiç değilse aldatılıyor muyum kaygınız kalmaz. Boşanma kolay değil, hep aklınıza güzel anılar gelecek. Ama ömür boyu ağlayacağınıza 3-5 ay ağlayın, kendi hayatınızı kurun.
 
Bu adam eve hep mi gelmiyordu yoksa çocuktan sonra mi değişti? Bazı şeyler de bile bile yaşanıyor sanki... üzüldüm ne diyeyim bu adamdan bir halt olmaz ne sevgisi ne der merhameti var.
 
Kızlar merhaba, bu siteye ilk defa yazıyorum umarım fikirlerinizi paylaşırsınız. Eşimle neredeyse 3 senedir evliyiz ve 6 aylık oğlumuz var. Evliliğimizin başından beri ufak tefek sorunlarımız oluyordu fakat özellikle hamileliğim ve sonrasında pusulayı kaybettik diyebilirim. Buraya hepsini sığdıramam fakat beni paramparça edenleri paylaşmak istiyorum. Beni eşimden en çok uzaklaştıran olay bir telefon görüşmesiydi. Kızlar lohusalık dönemimdi. Anlatmadan önce şunu söyleyeyim ki günlerce kendimi hırpaladım. Lohusalıktan mı böyle oluyor diye. Ama inanın insanın içine doğuyor derler ya gerçekmiş. Eşimin gececi olduğu bi gün saat gece 1. Evin önüne arabayı park etti. Bekliyorum bekliyorum adam eve çıkmıyor. Önce mesaj attım niye gelmiyorsun diye. Mesaja bakmayınca aradım. Telefon meşgul.. normalden de aramadım bu arada whatsapptan aradım. Hiç yapmadığım bir şeydi ama o gece öyle yaptım nedense. Haliyle noluyoruz dedim. Yaklaşık bi on dakika sonra falan geldi eve. Ama benim halimi bir görün. Zaten o aralar aramız buz gibi. Birbirimizin yüzüne bile bakmıyoruz. Benim daha acım geçmemiş, kendime gelememişim. Eve gelse biraz çocuğu baksa bende bi yemek yesem diye bekliyorum. Ona sorsanız der ki karımın da yüzü gülmüyordu hiç o yüzden bende böyle davranıyordum. Her neyse telefonun meşgul dedim. Arkadaş aradı lafı bitmedi bi türlü dedi. Yüzünden anladım yalan söylediğini. O an bir şey demedim. Çünkü emziriyordum tektim karnım deli gibi açtı. Canımla uğraşıyordum yani. O günün tarihini saatini aklıma yazdım. Bi kaç gün sonra telefonu bırakıp duşa girdi. Telefonunda kilit yok bu arada. En ufak bir şey sorsam zaten kilit yok diyor savunması bu. Neyse dedim fırsat bu fırsat. En nefret ettiğim şeyi yapıp telefonunu karıştırdım. Aslında sadece whatsappa baktım. O güne ve saate. Kızlar kayıt yok. Silmiş. Normal arama yapılan yere baktım yine kayıt yok. O an dedim ki tamam senin kocan bi haltlar karıştıyor. Yine o gün bir şey demedim beklemedeyim. Çocuğumun kırkını çıkarmak için annemlere gittim. Biraz da nefes almak istedim çünkü içim içimi kemiriyodu. Eşime bakamıyodum bile midem bulanıyodu beni aldatmış mıdır gerçekten diye düşünmekten. Neyse bi kaç gün annemlerde kaldım oturdum düşündüm. Ana kızlar eşim asla eşim değil o aralar. Yani benim tanıdığım adam gitti yerine ruhsuz yüzüme bile bakmayan biri geldi. Hatam ne diye kendime sorar olmuştum. Bana yüzün gülmüyor dediğinde sinir küpüne dönüyodum. Çünkü beni sürekli evde tek bırakıp arkadaşlarıyla ya içmeye gider, ya kahveye gider. İlla ki bi iş bulur kendine ve eve asla erken gelmez. Gelse de ben konuşurken yüzüme bakmaz telefona bakar. Tuvalete girer dakikalarca kalır. Hiçbir şey bulamazsa erkenden uyur. Yani hiç akşam yemeği yediniz mi diye sorsanız en fazla 5 6 kere derim. Kendi ailesi gelirse yemeğe gelir genelde. Benim ailem gelince de çok umursamaz. Hem bunları yapıyor hemde benden güler yüz bekliyordu. Kızlar bebeğim 6 aylık daha bir kere mama yapmadı ona. Bu çok anormal değil mi? Çocuğa tek başıma baktığım için haliyle artık onunla yaşamaya alıştım. Onu bırakıp bi yerlere gitmiyoruz diye bana kızıyor. Hasta olursun diyor. Halbuki beni hasta eden kendisi :) neyse konuyu çok dağıttım. Eve dönmeden önce bu konuyu konuşmalıyım dedim kendi kendime. Bir iki gün zorladım. Sen kafanda kuruyosun, öyle bir şey yok, zaten ben ne yapsam güvenmiyosun vs. sanki suçlu benmişim gibi benim üstüme geldi. Ama ben artık emindim. Böyle davranması bile kendini belli ediyordu yani. En sonunda ona ya doğruyu söylersin ya da seni boşarım dedim. Geceden yanıma geldi. Konuşmadık yine. Öylece baktı sarılmaya çalıştı. Ben buz kesmiştim evladıma sarılıp uyudum. Sabah işe gitti beni görüntülü aradı. Ve beklenen itiraf geldi. Beni bi kız aradı dedi liseden arkadaşım başka şehirde yaşıyor numarası kayıtlı değildi kim olduğunu bilmeden açtım senin düşündüğün gibi nefsim uyanmadı evliliğimize zarar verecek bir şey aklımdan geçmedi numarayı da sen görürsün diye sildim dedi kısaca. Bende ilk olarak gecenin yarısı numaranı nerden bulup aramış diye sordum. Bilmiyorum dedi. Madem arkadaşınmış neden evde konuşmadın dedim. Yine kızacaktın dedi. Hadi bilmeden açtın neden konuşmaya devam ettin dedim. Kapatamadım işte dedi evli olduğumu bilmiyormuş öyle genel konuştuk dedi. Bu arada eşim o sıralarda bana nasılsın bile demiyordu kızlar. O kadar uzaktı benden. Beni aldattın yani dedim. Aldatmak olmuyor bu dedi. Bir şey yapacak olsam evin kapısına mı gelirim dedi. Özürler diledi yok şöyle yok böyle. Tabi güven kırıldı arkadaşlar. Onarılması mümkün değil sanırım. Şimdi aradığımda her meşgul çalmasında acaba diyorum. Bazen telefonuna bakıyorum gizli gizli. Beni o kadar değiştirdi ki. Ben cıvıl cıvıl bir kızdım. Ona da deliler gibi aşıktım. Ama o benim aşkımı yavaş yavaş bitirdi. Her şeyine tamam demem, evde ses bile yükseltmemem, her defasında affetmem ona cesaret verdi sanırım. Ama artık psikolojimi geçtim bünyem kaldıramayacak daha fazla. Onu yine seviyorum. Kıyamıyorum da. Ama kendime diyorum ki bu gidişle hasta olacaksın ve sen çocuğuna sağlıklı mutlu bir anne borçlusun. Bu sadece çok küçük bir bölümü evliliğimizin. Sizinle oturup sabahlara kadar konuşmam lazım. Daha doğum yapalı 1 hafta olmadan İstanbul’a araba yarışına katılmaya gitti mesela. Ama benim böyle şeylere kırılmaya hakkım bile yok :) neden biliyor musunuz? Her şeyini ayarladıktan sonra bana soruyor gideyim mi diye. Ben sana neden kal diyeyim ki? Sen beni ve bebeğini bırakmaman gerektiğini bilmiyor musun? Kayınvalidem de oğluna toz kondurmaz, oğlu da bunalmış, bi kafasını dağıtsınmış. :) 7 kat kesilen benim, göğüsleri patlayan benim. Lohusayım diye asla tek bırakılmayan, kafası şişen benim. Beyimizin kafası dağılsınmış. Daha neler var neler. Ama beni asıl üzen bu olaydı. Üstünden aylar geçti ama içimde halledemiyorum. Boşanmayı da artık ciddi ciddi düşünüyorum. Ben bir evin içinde tek başıma yaşamak için evlenmedim sonuçta. Ya da kocam kahveden gece yarıları dönsün de iki laf edelim diye yol gözlemek için evlenmedim. Buraya kadar okuyan olursa helal olsun öpüyorum gözlerinden. Çok doluyum arkadaşlar. Kimseyle paylaşamıyorum. En azından yazdıkça biraz ferahlıyorum. İyi geceler hepinize..
Hayatı kendiniz için yaşamanızın vakti gelmiş varlık içinde yokluk çekiyorsunuz yalnız boşanın diyemem bebeğiniz küçük daha nasıl yaparsınız bebekli nasıl çalışırsınız orasını bilemiyorum. İşleri yola koyunca boşansanız daha iyi. Koyana kadar da taviz vermeyin hiç kendinizden
 
Kızlar merhaba, bu siteye ilk defa yazıyorum umarım fikirlerinizi paylaşırsınız. Eşimle neredeyse 3 senedir evliyiz ve 6 aylık oğlumuz var. Evliliğimizin başından beri ufak tefek sorunlarımız oluyordu fakat özellikle hamileliğim ve sonrasında pusulayı kaybettik diyebilirim. Buraya hepsini sığdıramam fakat beni paramparça edenleri paylaşmak istiyorum. Beni eşimden en çok uzaklaştıran olay bir telefon görüşmesiydi. Kızlar lohusalık dönemimdi. Anlatmadan önce şunu söyleyeyim ki günlerce kendimi hırpaladım. Lohusalıktan mı böyle oluyor diye. Ama inanın insanın içine doğuyor derler ya gerçekmiş. Eşimin gececi olduğu bi gün saat gece 1. Evin önüne arabayı park etti. Bekliyorum bekliyorum adam eve çıkmıyor. Önce mesaj attım niye gelmiyorsun diye. Mesaja bakmayınca aradım. Telefon meşgul.. normalden de aramadım bu arada whatsapptan aradım. Hiç yapmadığım bir şeydi ama o gece öyle yaptım nedense. Haliyle noluyoruz dedim. Yaklaşık bi on dakika sonra falan geldi eve. Ama benim halimi bir görün. Zaten o aralar aramız buz gibi. Birbirimizin yüzüne bile bakmıyoruz. Benim daha acım geçmemiş, kendime gelememişim. Eve gelse biraz çocuğu baksa bende bi yemek yesem diye bekliyorum. Ona sorsanız der ki karımın da yüzü gülmüyordu hiç o yüzden bende böyle davranıyordum. Her neyse telefonun meşgul dedim. Arkadaş aradı lafı bitmedi bi türlü dedi. Yüzünden anladım yalan söylediğini. O an bir şey demedim. Çünkü emziriyordum tektim karnım deli gibi açtı. Canımla uğraşıyordum yani. O günün tarihini saatini aklıma yazdım. Bi kaç gün sonra telefonu bırakıp duşa girdi. Telefonunda kilit yok bu arada. En ufak bir şey sorsam zaten kilit yok diyor savunması bu. Neyse dedim fırsat bu fırsat. En nefret ettiğim şeyi yapıp telefonunu karıştırdım. Aslında sadece whatsappa baktım. O güne ve saate. Kızlar kayıt yok. Silmiş. Normal arama yapılan yere baktım yine kayıt yok. O an dedim ki tamam senin kocan bi haltlar karıştıyor. Yine o gün bir şey demedim beklemedeyim. Çocuğumun kırkını çıkarmak için annemlere gittim. Biraz da nefes almak istedim çünkü içim içimi kemiriyodu. Eşime bakamıyodum bile midem bulanıyodu beni aldatmış mıdır gerçekten diye düşünmekten. Neyse bi kaç gün annemlerde kaldım oturdum düşündüm. Ana kızlar eşim asla eşim değil o aralar. Yani benim tanıdığım adam gitti yerine ruhsuz yüzüme bile bakmayan biri geldi. Hatam ne diye kendime sorar olmuştum. Bana yüzün gülmüyor dediğinde sinir küpüne dönüyodum. Çünkü beni sürekli evde tek bırakıp arkadaşlarıyla ya içmeye gider, ya kahveye gider. İlla ki bi iş bulur kendine ve eve asla erken gelmez. Gelse de ben konuşurken yüzüme bakmaz telefona bakar. Tuvalete girer dakikalarca kalır. Hiçbir şey bulamazsa erkenden uyur. Yani hiç akşam yemeği yediniz mi diye sorsanız en fazla 5 6 kere derim. Kendi ailesi gelirse yemeğe gelir genelde. Benim ailem gelince de çok umursamaz. Hem bunları yapıyor hemde benden güler yüz bekliyordu. Kızlar bebeğim 6 aylık daha bir kere mama yapmadı ona. Bu çok anormal değil mi? Çocuğa tek başıma baktığım için haliyle artık onunla yaşamaya alıştım. Onu bırakıp bi yerlere gitmiyoruz diye bana kızıyor. Hasta olursun diyor. Halbuki beni hasta eden kendisi :) neyse konuyu çok dağıttım. Eve dönmeden önce bu konuyu konuşmalıyım dedim kendi kendime. Bir iki gün zorladım. Sen kafanda kuruyosun, öyle bir şey yok, zaten ben ne yapsam güvenmiyosun vs. sanki suçlu benmişim gibi benim üstüme geldi. Ama ben artık emindim. Böyle davranması bile kendini belli ediyordu yani. En sonunda ona ya doğruyu söylersin ya da seni boşarım dedim. Geceden yanıma geldi. Konuşmadık yine. Öylece baktı sarılmaya çalıştı. Ben buz kesmiştim evladıma sarılıp uyudum. Sabah işe gitti beni görüntülü aradı. Ve beklenen itiraf geldi. Beni bi kız aradı dedi liseden arkadaşım başka şehirde yaşıyor numarası kayıtlı değildi kim olduğunu bilmeden açtım senin düşündüğün gibi nefsim uyanmadı evliliğimize zarar verecek bir şey aklımdan geçmedi numarayı da sen görürsün diye sildim dedi kısaca. Bende ilk olarak gecenin yarısı numaranı nerden bulup aramış diye sordum. Bilmiyorum dedi. Madem arkadaşınmış neden evde konuşmadın dedim. Yine kızacaktın dedi. Hadi bilmeden açtın neden konuşmaya devam ettin dedim. Kapatamadım işte dedi evli olduğumu bilmiyormuş öyle genel konuştuk dedi. Bu arada eşim o sıralarda bana nasılsın bile demiyordu kızlar. O kadar uzaktı benden. Beni aldattın yani dedim. Aldatmak olmuyor bu dedi. Bir şey yapacak olsam evin kapısına mı gelirim dedi. Özürler diledi yok şöyle yok böyle. Tabi güven kırıldı arkadaşlar. Onarılması mümkün değil sanırım. Şimdi aradığımda her meşgul çalmasında acaba diyorum. Bazen telefonuna bakıyorum gizli gizli. Beni o kadar değiştirdi ki. Ben cıvıl cıvıl bir kızdım. Ona da deliler gibi aşıktım. Ama o benim aşkımı yavaş yavaş bitirdi. Her şeyine tamam demem, evde ses bile yükseltmemem, her defasında affetmem ona cesaret verdi sanırım. Ama artık psikolojimi geçtim bünyem kaldıramayacak daha fazla. Onu yine seviyorum. Kıyamıyorum da. Ama kendime diyorum ki bu gidişle hasta olacaksın ve sen çocuğuna sağlıklı mutlu bir anne borçlusun. Bu sadece çok küçük bir bölümü evliliğimizin. Sizinle oturup sabahlara kadar konuşmam lazım. Daha doğum yapalı 1 hafta olmadan İstanbul’a araba yarışına katılmaya gitti mesela. Ama benim böyle şeylere kırılmaya hakkım bile yok :) neden biliyor musunuz? Her şeyini ayarladıktan sonra bana soruyor gideyim mi diye. Ben sana neden kal diyeyim ki? Sen beni ve bebeğini bırakmaman gerektiğini bilmiyor musun? Kayınvalidem de oğluna toz kondurmaz, oğlu da bunalmış, bi kafasını dağıtsınmış. :) 7 kat kesilen benim, göğüsleri patlayan benim. Lohusayım diye asla tek bırakılmayan, kafası şişen benim. Beyimizin kafası dağılsınmış. Daha neler var neler. Ama beni asıl üzen bu olaydı. Üstünden aylar geçti ama içimde halledemiyorum. Boşanmayı da artık ciddi ciddi düşünüyorum. Ben bir evin içinde tek başıma yaşamak için evlenmedim sonuçta. Ya da kocam kahveden gece yarıları dönsün de iki laf edelim diye yol gözlemek için evlenmedim. Buraya kadar okuyan olursa helal olsun öpüyorum gözlerinden. Çok doluyum arkadaşlar. Kimseyle paylaşamıyorum. En azından yazdıkça biraz ferahlıyorum. İyi geceler hepinize..
Birincisi, böyle bi adamı boşamak için aldatmasına gerek yok. Bebeği var, eşi lohusa, kadının canı çıkmış hem bebek hem kendi ağrıları hemde ev işleri derken ve sen eve geç geliyorsun yemeğe gelmiyorsun bebekle ilgilenmiyorsun?? Koşarak gelir normal bir adam evine. Bebeğini görmek ister eşine yardım etmek ister. Bu kadın kendine birşeyler hazırlayabildimi aç mı tok mu uykusuz mu hiç mi düşünmezsin ya? İkincisi ise fiziksel bi aldatma yoksa bile o telefonu açtıktan sonra kapatmayıp üstüne sizin aramalarınıza rağmen devam ettirmesi zaten kabul edilebilir birşey değil. Ben normali olarak şunu gördüm eşimin İnternet üzerinden satış yapan sayfası var, kadınlar da mesaj atıyor ve inanın bir kere bile ürün bilgilendirmesi dışında bir mesajını görmedim, aramalarında bile kaç kez yanımda duydum resmi bi dille bilgilendirme yapıp kapatır yani ne demek kapatamadım o zaman al telefonu konuşarak çık eve madem saklanacak birşey konuşmadın neden arabada konuşuyorsun derler adama. Sizin için çok üzgünüm, sadece sizin için değil boşanırsanız bu insanın hayatına girecek tüm kadınlar için de çok üzgünüm. Kendi bebeğine 1 kez bile mama yapmamış bir adamın, hayatı boyunca kimseye bi desteği de olmaz vefası da.
 
Back
X