- Konu Sahibi kahvetelvesi
-
- #1
Gece gece eşim döndü arkasını uyudu, ben yatakta sinirden dönüyorum.
Gerçi önce ben döndüm arkamı, zaten ne konuştuğu belli değildi.
Zorla iki kelime alıyorum adamın ağzından bir sorunumuz varken, yine öyle olunca sinirlendim döndüm.
"Niye döndün?" deyince "Zaten susacaksın şimdi yine." dedim, sonra da o döndü.
Ve inanamıyorum 2 dakika sonra uyudu!
Yaklaşık 5 aylık evliyiz.
6 yıl sevgililik dönemimiz ve her şeyi her ayrıntıyı konuşacak zamanımız oldu.
Neden aileme yakın oturmak istediğimi anlattım.
Hiç akrabamızın olmadığı bir şehirdeyiz.
3 kardeşiz, ablam şehir dışında.
Bizim için sorun değil, ama annem yalnızlık duygusunu hiç atamadı, birarada olan akrabalarımıza özenmekle geçti ömrü.
Ayrıca çok yaşlı olmasalar da sağlıkları bozuluyor artık annemle babamın.
Pazara gitmek bile problem onlar için.
Daha yıllar önce söyledim eşime onları bırakamam, yürüme mesafesi olmalı, her ihtiyaçları olduğunda yanlarında olabilmeliyim.
Seninki aile de onunki değil mi derseniz, bize ihtiyaçları olsa böyle bir şart sürmezdim.
3 kardeşi bekar, aile apartmanında yaşıyorlar ve kayinvalidemin anne-babası ve kardeşi de yakın mesafede onlara.
Eşimin evli kardeşi de yakın civarda.
Defalarca "Nolur bu konuda bana sorun yaşatma." dedim, oturacağımız yer konusunda.
"Sen merak etme." dedi hep, ama biliyorum başıma gelecekleri.
Nişanlıyken bir akşam "Üzerime çok geliyorlar, sözümü tutamayacağım." dedi.
E be adam, üzerine gelecekler zaten, bunu bilmek için müneccim mi olmak gerek?
Yıllarca merak etme dedin ya bana?
O gece konuştu etti halletti, benim sinirlerimi iyice bozduktan sonra "Tamam sorun yok." dedi.
Evet sorun yok, söz verip caymak, sonra da hallettim rahat ol demek var.
Evlendikten belli birsüre sonra buraya alışamadımlar sevemedimler başladı.
Tamam alışamadın da gör işte bozuluyorum, sorumlu hissediyorum!
Üstelik saydığım sebeplerden dolayı başka yere gidelim diyemiyorum.
Zaten zor kabullendi ailem onu, yakın oturmamız onlar açısından tek artıydı.
Neyse ben bozulduğumu söyledim, özür diledi, tutamıyorum çenemi haklısın dedi.
Şimdi iki aydır yine başladı beyefendi.
Ama artık bozulmaktan ziyade sinirleniyorum.
Ömrüm evde adam beklemekle geçiyor, tatili olmuyor bazen, bazen gece 10'u buluyor gelmesi.
Burda gün içinde geçirdiği vakit birkaç saat, o da evde.
Yarın öbürgün çocuğumuz olsa ben evde tek başıma kafayı yiyeyim artık.
Üstelik çalıştığım yer birkaç dakika mesafede, burayı bırakıp otobüsle gidip geleceğim bir yer bakalım.
Sinirlendim bu sefer.
Ve bu sefer hiç anlamadı beni.
Doğru düzgün konuşmadığı için ne anladı ben anlayamadım.
Bi söz verdi, şimdi burnumdan getiriyor.
Her gün alışamadım demeye devam mı edeceksin dediğimde bilmiyorum diyor.
Uzun uzun yazdım farkındayım, belki de bit kadar şeyi bu sinirle büyütüyorum.
Arkasını dönmeyeydi iyiydi.
Ite ite yataktan mı atayım ne yapayım?
Birkaç kere zıplamak suretiyle yatakta döndüm ama yok, adam horul horul uyuyor!
Çok mu duygusal bakıyorum...
Sonuçta verdiği bir söz var.
Büyütüyor muyum, haksızlık mı ediyorum, hani bence etmiyorum da.. Ediyor muyum yoksa?
Migrenim de tuttu,zorlasam kusarım, kaldırıp beni hastaneye götür desem de uykusuz mu bıraksam?
Yok yok o kadar psikopat değilim.
Ama kızgın ve kırgınım.
Neden eşini anlamaya çalışmıyorsunGece gece eşim döndü arkasını uyudu, ben yatakta sinirden dönüyorum.
Gerçi önce ben döndüm arkamı, zaten ne konuştuğu belli değildi.
Zorla iki kelime alıyorum adamın ağzından bir sorunumuz varken, yine öyle olunca sinirlendim döndüm.
"Niye döndün?" deyince "Zaten susacaksın şimdi yine." dedim, sonra da o döndü.
Ve inanamıyorum 2 dakika sonra uyudu!
Yaklaşık 5 aylık evliyiz.
6 yıl sevgililik dönemimiz ve her şeyi her ayrıntıyı konuşacak zamanımız oldu.
Neden aileme yakın oturmak istediğimi anlattım.
Hiç akrabamızın olmadığı bir şehirdeyiz.
3 kardeşiz, ablam şehir dışında.
Bizim için sorun değil, ama annem yalnızlık duygusunu hiç atamadı, birarada olan akrabalarımıza özenmekle geçti ömrü.
Ayrıca çok yaşlı olmasalar da sağlıkları bozuluyor artık annemle babamın.
Pazara gitmek bile problem onlar için.
Daha yıllar önce söyledim eşime onları bırakamam, yürüme mesafesi olmalı, her ihtiyaçları olduğunda yanlarında olabilmeliyim.
Seninki aile de onunki değil mi derseniz, bize ihtiyaçları olsa böyle bir şart sürmezdim.
3 kardeşi bekar, aile apartmanında yaşıyorlar ve kayinvalidemin anne-babası ve kardeşi de yakın mesafede onlara.
Eşimin evli kardeşi de yakın civarda.
Defalarca "Nolur bu konuda bana sorun yaşatma." dedim, oturacağımız yer konusunda.
"Sen merak etme." dedi hep, ama biliyorum başıma gelecekleri.
Nişanlıyken bir akşam "Üzerime çok geliyorlar, sözümü tutamayacağım." dedi.
E be adam, üzerine gelecekler zaten, bunu bilmek için müneccim mi olmak gerek?
Yıllarca merak etme dedin ya bana?
O gece konuştu etti halletti, benim sinirlerimi iyice bozduktan sonra "Tamam sorun yok." dedi.
Evet sorun yok, söz verip caymak, sonra da hallettim rahat ol demek var.
Evlendikten belli birsüre sonra buraya alışamadımlar sevemedimler başladı.
Tamam alışamadın da gör işte bozuluyorum, sorumlu hissediyorum!
Üstelik saydığım sebeplerden dolayı başka yere gidelim diyemiyorum.
Zaten zor kabullendi ailem onu, yakın oturmamız onlar açısından tek artıydı.
Neyse ben bozulduğumu söyledim, özür diledi, tutamıyorum çenemi haklısın dedi.
Şimdi iki aydır yine başladı beyefendi.
Ama artık bozulmaktan ziyade sinirleniyorum.
Ömrüm evde adam beklemekle geçiyor, tatili olmuyor bazen, bazen gece 10'u buluyor gelmesi.
Burda gün içinde geçirdiği vakit birkaç saat, o da evde.
Yarın öbürgün çocuğumuz olsa ben evde tek başıma kafayı yiyeyim artık.
Üstelik çalıştığım yer birkaç dakika mesafede, burayı bırakıp otobüsle gidip geleceğim bir yer bakalım.
Sinirlendim bu sefer.
Ve bu sefer hiç anlamadı beni.
Doğru düzgün konuşmadığı için ne anladı ben anlayamadım.
Bi söz verdi, şimdi burnumdan getiriyor.
Her gün alışamadım demeye devam mı edeceksin dediğimde bilmiyorum diyor.
Uzun uzun yazdım farkındayım, belki de bit kadar şeyi bu sinirle büyütüyorum.
Arkasını dönmeyeydi iyiydi.
Ite ite yataktan mı atayım ne yapayım?
Birkaç kere zıplamak suretiyle yatakta döndüm ama yok, adam horul horul uyuyor!
Çok mu duygusal bakıyorum...
Sonuçta verdiği bir söz var.
Büyütüyor muyum, haksızlık mı ediyorum, hani bence etmiyorum da.. Ediyor muyum yoksa?
Migrenim de tuttu,zorlasam kusarım, kaldırıp beni hastaneye götür desem de uykusuz mu bıraksam?
Yok yok o kadar psikopat değilim.
Ama kızgın ve kırgınım.
Gece gece eşim döndü arkasını uyudu, ben yatakta sinirden dönüyorum.
Gerçi önce ben döndüm arkamı, zaten ne konuştuğu belli değildi.
Zorla iki kelime alıyorum adamın ağzından bir sorunumuz varken, yine öyle olunca sinirlendim döndüm.
"Niye döndün?" deyince "Zaten susacaksın şimdi yine." dedim, sonra da o döndü.
Ve inanamıyorum 2 dakika sonra uyudu!
Yaklaşık 5 aylık evliyiz.
6 yıl sevgililik dönemimiz ve her şeyi her ayrıntıyı konuşacak zamanımız oldu.
Neden aileme yakın oturmak istediğimi anlattım.
Hiç akrabamızın olmadığı bir şehirdeyiz.
3 kardeşiz, ablam şehir dışında.
Bizim için sorun değil, ama annem yalnızlık duygusunu hiç atamadı, birarada olan akrabalarımıza özenmekle geçti ömrü.
Ayrıca çok yaşlı olmasalar da sağlıkları bozuluyor artık annemle babamın.
Pazara gitmek bile problem onlar için.
Daha yıllar önce söyledim eşime onları bırakamam, yürüme mesafesi olmalı, her ihtiyaçları olduğunda yanlarında olabilmeliyim.
Seninki aile de onunki değil mi derseniz, bize ihtiyaçları olsa böyle bir şart sürmezdim.
3 kardeşi bekar, aile apartmanında yaşıyorlar ve kayinvalidemin anne-babası ve kardeşi de yakın mesafede onlara.
Eşimin evli kardeşi de yakın civarda.
Defalarca "Nolur bu konuda bana sorun yaşatma." dedim, oturacağımız yer konusunda.
"Sen merak etme." dedi hep, ama biliyorum başıma gelecekleri.
Nişanlıyken bir akşam "Üzerime çok geliyorlar, sözümü tutamayacağım." dedi.
E be adam, üzerine gelecekler zaten, bunu bilmek için müneccim mi olmak gerek?
Yıllarca merak etme dedin ya bana?
O gece konuştu etti halletti, benim sinirlerimi iyice bozduktan sonra "Tamam sorun yok." dedi.
Evet sorun yok, söz verip caymak, sonra da hallettim rahat ol demek var.
Evlendikten belli birsüre sonra buraya alışamadımlar sevemedimler başladı.
Tamam alışamadın da gör işte bozuluyorum, sorumlu hissediyorum!
Üstelik saydığım sebeplerden dolayı başka yere gidelim diyemiyorum.
Zaten zor kabullendi ailem onu, yakın oturmamız onlar açısından tek artıydı.
Neyse ben bozulduğumu söyledim, özür diledi, tutamıyorum çenemi haklısın dedi.
Şimdi iki aydır yine başladı beyefendi.
Ama artık bozulmaktan ziyade sinirleniyorum.
Ömrüm evde adam beklemekle geçiyor, tatili olmuyor bazen, bazen gece 10'u buluyor gelmesi.
Burda gün içinde geçirdiği vakit birkaç saat, o da evde.
Yarın öbürgün çocuğumuz olsa ben evde tek başıma kafayı yiyeyim artık.
Üstelik çalıştığım yer birkaç dakika mesafede, burayı bırakıp otobüsle gidip geleceğim bir yer bakalım.
Sinirlendim bu sefer.
Ve bu sefer hiç anlamadı beni.
Doğru düzgün konuşmadığı için ne anladı ben anlayamadım.
Bi söz verdi, şimdi burnumdan getiriyor.
Her gün alışamadım demeye devam mı edeceksin dediğimde bilmiyorum diyor.
Uzun uzun yazdım farkındayım, belki de bit kadar şeyi bu sinirle büyütüyorum.
Arkasını dönmeyeydi iyiydi.
Ite ite yataktan mı atayım ne yapayım?
Birkaç kere zıplamak suretiyle yatakta döndüm ama yok, adam horul horul uyuyor!
Çok mu duygusal bakıyorum...
Sonuçta verdiği bir söz var.
Büyütüyor muyum, haksızlık mı ediyorum, hani bence etmiyorum da.. Ediyor muyum yoksa?
Migrenim de tuttu,zorlasam kusarım, kaldırıp beni hastaneye götür desem de uykusuz mu bıraksam?
Yok yok o kadar psikopat değilim.
Ama kızgın ve kırgınım.
Gece gece eşim döndü arkasını uyudu, ben yatakta sinirden dönüyorum.
Gerçi önce ben döndüm arkamı, zaten ne konuştuğu belli değildi.
Zorla iki kelime alıyorum adamın ağzından bir sorunumuz varken, yine öyle olunca sinirlendim döndüm.
"Niye döndün?" deyince "Zaten susacaksın şimdi yine." dedim, sonra da o döndü.
Ve inanamıyorum 2 dakika sonra uyudu!
Yaklaşık 5 aylık evliyiz.
6 yıl sevgililik dönemimiz ve her şeyi her ayrıntıyı konuşacak zamanımız oldu.
Neden aileme yakın oturmak istediğimi anlattım.
Hiç akrabamızın olmadığı bir şehirdeyiz.
3 kardeşiz, ablam şehir dışında.
Bizim için sorun değil, ama annem yalnızlık duygusunu hiç atamadı, birarada olan akrabalarımıza özenmekle geçti ömrü.
Ayrıca çok yaşlı olmasalar da sağlıkları bozuluyor artık annemle babamın.
Pazara gitmek bile problem onlar için.
Daha yıllar önce söyledim eşime onları bırakamam, yürüme mesafesi olmalı, her ihtiyaçları olduğunda yanlarında olabilmeliyim.
Seninki aile de onunki değil mi derseniz, bize ihtiyaçları olsa böyle bir şart sürmezdim.
3 kardeşi bekar, aile apartmanında yaşıyorlar ve kayinvalidemin anne-babası ve kardeşi de yakın mesafede onlara.
Eşimin evli kardeşi de yakın civarda.
Defalarca "Nolur bu konuda bana sorun yaşatma." dedim, oturacağımız yer konusunda.
"Sen merak etme." dedi hep, ama biliyorum başıma gelecekleri.
Nişanlıyken bir akşam "Üzerime çok geliyorlar, sözümü tutamayacağım." dedi.
E be adam, üzerine gelecekler zaten, bunu bilmek için müneccim mi olmak gerek?
Yıllarca merak etme dedin ya bana?
O gece konuştu etti halletti, benim sinirlerimi iyice bozduktan sonra "Tamam sorun yok." dedi.
Evet sorun yok, söz verip caymak, sonra da hallettim rahat ol demek var.
Evlendikten belli birsüre sonra buraya alışamadımlar sevemedimler başladı.
Tamam alışamadın da gör işte bozuluyorum, sorumlu hissediyorum!
Üstelik saydığım sebeplerden dolayı başka yere gidelim diyemiyorum.
Zaten zor kabullendi ailem onu, yakın oturmamız onlar açısından tek artıydı.
Neyse ben bozulduğumu söyledim, özür diledi, tutamıyorum çenemi haklısın dedi.
Şimdi iki aydır yine başladı beyefendi.
Ama artık bozulmaktan ziyade sinirleniyorum.
Ömrüm evde adam beklemekle geçiyor, tatili olmuyor bazen, bazen gece 10'u buluyor gelmesi.
Burda gün içinde geçirdiği vakit birkaç saat, o da evde.
Yarın öbürgün çocuğumuz olsa ben evde tek başıma kafayı yiyeyim artık.
Üstelik çalıştığım yer birkaç dakika mesafede, burayı bırakıp otobüsle gidip geleceğim bir yer bakalım.
Sinirlendim bu sefer.
Ve bu sefer hiç anlamadı beni.
Doğru düzgün konuşmadığı için ne anladı ben anlayamadım.
Bi söz verdi, şimdi burnumdan getiriyor.
Her gün alışamadım demeye devam mı edeceksin dediğimde bilmiyorum diyor.
Uzun uzun yazdım farkındayım, belki de bit kadar şeyi bu sinirle büyütüyorum.
Arkasını dönmeyeydi iyiydi.
Ite ite yataktan mı atayım ne yapayım?
Birkaç kere zıplamak suretiyle yatakta döndüm ama yok, adam horul horul uyuyor!
Çok mu duygusal bakıyorum...
Sonuçta verdiği bir söz var.
Büyütüyor muyum, haksızlık mı ediyorum, hani bence etmiyorum da.. Ediyor muyum yoksa?
Migrenim de tuttu,zorlasam kusarım, kaldırıp beni hastaneye götür desem de uykusuz mu bıraksam?
Yok yok o kadar psikopat değilim.
Ama kızgın ve kırgınım.
eve/mesafeye/ailene olan yakınlığına neye alışamadıysa alışacak. insan psikolojisi önce rededer sonra kabul eder. İnsan nelere alışmıyor ki...Sen konunun üstüne gidip kronikleştirme. Erkeklerin doğal hali o, onu biraz öyle kabul edeceksin. Emin ol gece yaşadığınız olay daha sonra hiç canını sıkmayacak bile. Gündüz aklına bile gelmeyecek. Yeni olduğunuz için takıyorsun şu an.Arkadaşlar teşekkür ederim cevaplar için.
Alıntı yapamıyorum, telefondan yazıyorum, çok hata veriyor.
Kendimi yatıştırmak için uzun yazdım öncelikle, beni asıl sinirlendiren o an iletişim kuramamamız oldu.
Eşimde çoğu erkek gibi üstünü kapatma eğilimi var, ben de konuşmadan rahatlayamıyorum.
Içimde kaldı her şey gece.
O bana hak veriyor, ama her gün "Alışamadım." demekten de zevk alıyor.
Çoğu zaman göz ucuyla bana bakıyor ne tepki vericem diye, amacı çoğunlukla sinir bozmak.
Öncesinde "Sana sorun yaşatmayacağım." demesini bir kenara bıraksam bile okulum ayağımın dibindeyken taşınmayı anlamsız buluyorum.
O arabayla gidiyor işe, benim şu an böyle bir imkanım yok.
Zaten burda vakit geçirmiyoruz, dışarı çıktığımızda istediğimiz yere gidebiliyoruz, evde de güzel vakit geçiyoruz.
Burada geçirdiği günde birkaç saat.
Neye alışacak onu anlayamıyorum.
Anladığım kadarıyla adamı sözünün esiri yapmışsınız. "Amaca ulaşırken çekilen çile kutsaldır" dönemlerinde verilen sözler normalde verilenler kadar bağlayıcı olmuyor ne yazıkki. Burada eşiniz mutsuz ve kendiyle çatışma halinde. Sizin yapacağınız en doğru hareket alttan almak ve duruma alıştırmak olacaktır.
Yani adam orada belli ki mutsuz, ama yarım da olsa verdiği bir söz var. Bu çatışma sırasında sizin saldırgan bi uslupla, triple, şuçlamayla, "söz verdin mecbursun" tavrıyla olaya yaklaşmanız yapacağınız en kötü şey olur.
Alttan alın yeter.
Niye sinir bozmaya çalışıyor diyorum, o alışamadımdan sonra "Başka yerden ev bakıcaz, buralardan olmasın." çıkışı geliyor, sonra ne tepki vereceğimi izlemeye başlıyor.
Çoğunlukla geçiştiriyorum, ama her gün her gün sıkıldım.
Arkadaşlar teşekkür ederim cevaplar için.
Alıntı yapamıyorum, telefondan yazıyorum, çok hata veriyor.
Kendimi yatıştırmak için uzun yazdım öncelikle, beni asıl sinirlendiren o an iletişim kuramamamız oldu.
Eşimde çoğu erkek gibi üstünü kapatma eğilimi var, ben de konuşmadan rahatlayamıyorum.
Içimde kaldı her şey gece.
O bana hak veriyor, ama her gün "Alışamadım." demekten de zevk alıyor.
Çoğu zaman göz ucuyla bana bakıyor ne tepki vericem diye, amacı çoğunlukla sinir bozmak.
Öncesinde "Sana sorun yaşatmayacağım." demesini bir kenara bıraksam bile okulum ayağımın dibindeyken taşınmayı anlamsız buluyorum.
O arabayla gidiyor işe, benim şu an böyle bir imkanım yok.
Zaten burda vakit geçirmiyoruz, dışarı çıktığımızda istediğimiz yere gidebiliyoruz, evde de güzel vakit geçiyoruz.
Burada geçirdiği günde birkaç saat.
Neye alışacak onu anlayamıyorum.
Kimse haksız değil ama eşiniz kibarca alışamadığını söylemiş. İnsanız sonucta alışamayadabilir. Bir araba alırsınız sürekli annenize gidip gelirsiniz, cok abartmışsınız bence.
Niye sinir bozmaya çalışıyor diyorum, o alışamadımdan sonra "Başka yerden ev bakıcaz, buralardan olmasın." çıkışı geliyor, sonra ne tepki vereceğimi izlemeye başlıyor.
Çoğunlukla geçiştiriyorum, ama her gün her gün sıkıldım.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?