- 21 Temmuz 2009
- 36.900
- 6.946
- 248
- Konu Sahibi kahvetelvesi
-
- #21
Kibarca söylese inanın mutlaka bir çözüm üretmeye çalışırım.
Ama dediğim gibi çoğu zaman sırf canımı sıkmak istiyor, içten içe tepki geliştiriyor ve konuşup çözüme ulaştırmak yerine "Benim canım sıkılıyor, seninki de sıkılsın." düşüncesiyle hareket ediyor.
Neyine alışamayacak ki insanlar farklı şehirlere, farklı ülkelere gidiyor. Ayrıca annenlerin durumu belliyse bu konuda "alışamama" bahane olmaması lazım. Dünya çok adaletli, ne olacağı belli olmaz. Yarın onun ailesi için de böyle bir durum olursa eğer aklına gelir mi bu sana yaşattıkları acaba?
Sebepleri de tuhaf tuhaf.
Biliyorum böyle konuşunca anlayışsız gibi görünüyorum, ama gerçekten tuhaf.
Eski oturduğu yer mahalle ortamı, burası sitelik bir bölge, insanları resmî.
Orada olsaymış bilmemkaç kişi selam verirmiş.
Insan görecek vakti var da ben mi bilmiyorum, apartmana kadar on adım yürüyor ve yukarı çıkıyor.
Iş yeri 10 kilometre, trafikten şikayet ediyor.
Başka bir yere gidelim demesi asıl bana bencillik gibi geliyor, arabayla gidiyor, ben otobüste niye bile çekeyim şu an yürüme mesafesiyken?
Bence esinle tekrar konuş ve bu konudan çok skldgini sürekli konusacaksa çekip gidelim ama kaliyorsak da burnundan getirmemesi gerektiğini şöyle..
İnsan bir iyilik yapiyorsa bunu sürekli basa kakmasinin ne anlami var ki.. Sende gittiğin yerde bende alisamadim.de ee ne olacak tasinip duracak misiniz...
Kesin ailesi yiyordur basini eşinin
Kadınlar Kulübü Mobil uygulaması kullanılarak gönderilmiştir.
eve/mesafeye/ailene olan yakınlığına neye alışamadıysa alışacak. insan psikolojisi önce rededer sonra kabul eder. İnsan nelere alışmıyor ki...Sen konunun üstüne gidip kronikleştirme. Erkeklerin doğal hali o, onu biraz öyle kabul edeceksin. Emin ol gece yaşadığınız olay daha sonra hiç canını sıkmayacak bile. Gündüz aklına bile gelmeyecek. Yeni olduğunuz için takıyorsun şu an.
Ben aynı şehirde evlenmeme rağmen, 5 ay çok kısa bir süre evliliğe alışamamıştım
Zamanla herşey yoluna girecektir ama işi inada bindirmemekte fayda var
O zaman siz de şöyle diyin: "Eğer bir gün senin bu ısrarlarından yılıp başka yerden ev alırsak, bana yaptığının aynısını yaparım. Her Allah'ın günü annemleri bıraktık orda, sen bana söz vermiştin tutmadın diye diye başının etini yerim. Gör bak nasıl oluyormuş. Kabak tadı veriyormuymuş."
O kadar odaklandı ki "alışmamaya" her sözüm anca birkaç gün etki gösterebiliyor.
Normalde anlayışsız biri olsa adamın huyu bu zaten derim, hiç anlam veremiyorum ki bu haline.
Akşam evin içinde dışarıyı bile görmüyoruz, neye alışmak istiyor bi anlasam.
O zaman sizi bezdirme psikolojisine gidiyor, acık acık söylemek yerine bu şekilde çözebileceğini zannediyor.
Konuşsanız, alışıp alışmadığını başka yerde de yasayabileceğinizi söyleseniz mesela?
Açık açık güzel bir şekilde konuşsa keşke.
O konuşmayınca ben niye konuşayım diye düşünüyorum, çünkü ortada sorun varken bunu dile getirmeyip trip atmak çok garip geliyor ve bu tavırdan dolayı ilgilenmek istemiyorum.
Varsa sorunu "Oturmucaz burda." diyene kadar güzel güzel anlatsın.
Öne sürdüğü şeylerin bahaneden ileri gidemediğinin farkında, o yüzden ciddi ciddi konuşmak istemiyor sanırım.
Ben kadın olarak 60 km gidiyorum 60 km geliyorum günde eder 120 km. Erkek olarak bunu göze alamayacak narin mi? Yılma sakın.
baştan söylemeseydiniz haksızsınız derdim ama baştan söylemişsiniz o da kabul etmiş. Öyle şimdi geçiştirmek için kabul edeyim sonra nasılsa alır kızı götürürüm diye düşündüyse en sinir olduğum şey. Bunun bahanesi yok. Ve bazı arkadaşlar sen olsan alışırmıydın tarzı şeyler söylemişler ama Allah aşkına bir erkek zaten evi genelde otel gibi kullanır çevreyle ilişkisi olmaz. Gelir yemek yer tv izler eşiyle konuşur ve uyur. Ama bayanda durum öyle değil. Konu komşuyla muhatap olur, o evi kendi temizler vs vs. bu durumda sevmediği bir ev doğal olarak daha çok gözüne batar. Ayrıca bir bayanın işinin evine yakın olması çok önemli işten eve yol çekip gelip birde yemekle uğraşmak zor olur. Eşinizle ağır konuşun bir ömür böyle geçmez alışmak isteyen herşeye alışır alışamayacaksada artık herkes yoluna gitsin en azından kimse eziyet çekmemiş olur. gitseniz siz eziyet çekiceksiniz kalsanız o eziyet çekiyorsa yollarınızı ayırmanız gerektiğini söyleyin bence o zaman geri adım atabilir. Yada ailenizle konuşun ve taşınacağınız yere annenizlerde taşınsın imkanı varsa. Başka türlü ailenizi bırakamazsınız. O şuan heralde ailesini bırakmış gibi hissediyor bilemiyorum.
tam olarak anlayamadim onun ailesi cokmu uzakta yasiyor ?
eşinle iletişime geçerken sert mi davranıyorsun? alışamadığım dediğinde ne diyorsun. "sen sözverdin" mi? , yoksa "alışırsın hayatım ben yanındayım" mı? diyorsun... azıcık pohpohladın mı?
şimdi bin türlü kişiden laf duyuyordur o... yada ailenin seninle olan iletişimini kıskanıyordur...
birde tam tersi durumda olanlar oluyor, aile apartmanında kalanlar yada k.validesiyle birlikte oturanlar. aslında onlarda evlenmeden önce söz veriyorlar..birde o açından bak... adam kadının arkasında olmadığında kızıyoruz... sende eşinin yanında olduğunu hissettir...
mesela eşini evindemi karşılıyorsun, yoksa annenlerden mi çıkıp eve gidiyorsun... eğer öleyse evinde karşıla eşini... tatil günlerinizde ailenden çok eşinle ilgilen, en azından öle sansın...
arkasına dönüp uyuma kısmı bir çok erkekte aynı... ben bin bir türlü düşünceyle boğuşurken, eşim kafası yastığa değmeden uyur maşallah... kavga etsekte fark etmez. zaman geçtikçe alışırsın bu duruma.
Sonuna kadar haklısınız. Burda bazen konu açılıyor, evlenmeden önce kv ile yaşamayı kabul etmiştim ama şimdi istemiyorum diye. Biz de ona baştan kabul etmeyecektin diyoruz.
Acaba önceden daha merkezi, canı sıkılıp çıksa köşede pastanesi, az ilerde starbucksı olan bir yerde falan mı oturuyordu da şimdi sizin semte alışamamış? Yani açıklaması ne? Neye alışamamış tam olarak? Alışamadım diyince bir sorun bakalım taş çatlasa 3-4 saat geçirdiği yerin nesine alışamamış.
Ama kırmızı ile belirttiğim şekilde düşünmemeniz gerekiyor. Ona kalırsa yatakta zıplar gibi dönmek de çocukça. Varsa bir sıkıntı konuşmak lazım. Karşılıklı trip atıyorsunuz bence. Haklısınız ama madem geceleri uyutmayacak kadar geriliyorsunuz o konuşmuyorsa sizin konuşmanız lazım. O konuşmazsa ben hiç konuşmak evliliklerde gereksiz bir inat.
En fazla 20 dakika mesafemiz var.
Olağandışı bir trafikte 1 saat sürebiliyor, yoksa 15 dakikada ordayız.
Ama dediğim gibi eşimin tarafında ya aile apartmanı vardır veya gelin-kayinvalide bir otururlar.
O yüzden çok büyüyor mesafe gözlerinde.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?