• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

öğretmeni yeğenimi dövmüş!

ben tabiki bu işkence yöntemlerini uygulayan öğretmenleri savunamam. ben 5. senem köy okullarındayım. sizin uzaktan gördüğünüz gibi değil. elimden gelen her türlü fedakarlığı yaptım. cebimden çok kere para harcadım. kıyamadım elimde iki büsküvi varsa onlara ısıttırdım. burnu aktı sizin ıyyyy diceğiniz şeyleri yaptım burnunu sildim. sümkür kızım dedim. onlara üzülüp ağladım.düştü öptüm bağrıma bastım. karşımda burnundan kan akan çocuğa koşup tampon yaptım. onlarla oynadım onlarla güldüm.
ama yeri geldi cezamı da verdim. önce üzüldüler,zil çaldı öğretmenim diye sarıldılar özür dilediler. çünkü biliyorlar suçlarını. asla vahşice şeyler yapmadım asla. kıyamam. ama bazı davranışlarında ufakça dokundurttum. canları asla acımadı. eminim minik kalpleri de kırılmadı. kırılsa yanıma gelip sarılmazlar. uslu durdukları gün bugün seni hiç üzmedik öğretmenim dimi öğretmenim demezler.boynuma atlamazlar. sen çok iyisin öğretmenim demezler. şekerlerini alınca dünyalar onların olmaz.

gerçekten dediğiniz şiddet yöntemlerini uygulayan öğretmenlerle hiç karşılaşmadım. muhakkak vardır. bizlerde belki meslekte ilk yıllarımız olduğu için sabırsızız. inşallah ilerleyen zamanlarda sabrımızı kontrol etmeyi öğrenicez.
 
valla konuyu tam okumadim suclu sucsuz aramiyorum...ama ahtim var kendi cocugum yegenim gibi birinci derece yakinlarima bir daha herhangi bir kadin veya erkek ogretmen eli degerse..yermisin yemezmisin girismeyi planliyorum...allaha buyuk soz olmasin bu konudada gayet ciddiyim...


kimsenin cocugu deneme tahtasi degil yapamiyorsan bu isi birak bizde gun icersinde tonlarca stresin altinda kliayorus mudur amir dovmuyorus..gucu bir cocuga yetecek akli dengesi bozuk insanlar yapmasinlar ogretmenlik...

kesinlikle katılıyorum.
benimde oğlum var seneye okula başlıycak resmen korktum yaa.bi ara düşündüm ki hatta oğluma vurulduğunu düşünemiyorum kesinlikle cinnet geçiririm.ve kesinlikle öyle öğretmenle düzgünce konuşıyım falan modunda olmam olamam.yinede büyük konuşmamak lazım allah korusun yavrularımızı
 
Sakın başınıza gelırse sızde öğretmeni hırpalamaya kalkmayın kızlar. Haklıyken haksız olursunuz. Direk ilçenızdekı mıllı egıtıme gidin. Daha cok korkacagından emın olun.
 
Vah vah... neler de biriktirmişler içlerinde... Çok üzüldüm... Mesleğini doğru yapmayanlar var diye her öğretmeni de aynı kefeye koyamazsınız. Ayrıca öğretmenler sabır taşı da değildir.Bir öğretmen olarak dayağı kesinlikle tasvip etmiyorum ama bizim de duygularımız var. öğretmen kızmasın, öğretmen bağırmasın, mesleği bıraksın, döverim vs. gibi ithamlar hiç yakışmıyor. Eleştirdiğiniz dayakçı öğretmenden ne farkınız kalıyor o zaman? Hani dayak çözüm değildi? İşini hakkıyla yapamayan her meslek dalı mesleği bıraksın o zaman. İyi muayene etmedi diye de doktoru dövmeyi düşündünüz mü hiç?
 
ben tabiki bu işkence yöntemlerini uygulayan öğretmenleri savunamam. ben 5. senem köy okullarındayım. sizin uzaktan gördüğünüz gibi değil. elimden gelen her türlü fedakarlığı yaptım. cebimden çok kere para harcadım. kıyamadım elimde iki büsküvi varsa onlara ısıttırdım. burnu aktı sizin ıyyyy diceğiniz şeyleri yaptım burnunu sildim. sümkür kızım dedim. onlara üzülüp ağladım.düştü öptüm bağrıma bastım. karşımda burnundan kan akan çocuğa koşup tampon yaptım. onlarla oynadım onlarla güldüm.
ama yeri geldi cezamı da verdim. önce üzüldüler,zil çaldı öğretmenim diye sarıldılar özür dilediler. çünkü biliyorlar suçlarını. asla vahşice şeyler yapmadım asla. kıyamam. ama bazı davranışlarında ufakça dokundurttum. canları asla acımadı. eminim minik kalpleri de kırılmadı. kırılsa yanıma gelip sarılmazlar. uslu durdukları gün bugün seni hiç üzmedik öğretmenim dimi öğretmenim demezler.boynuma atlamazlar. sen çok iyisin öğretmenim demezler. şekerlerini alınca dünyalar onların olmaz.

gerçekten dediğiniz şiddet yöntemlerini uygulayan öğretmenlerle hiç karşılaşmadım. muhakkak vardır. bizlerde belki meslekte ilk yıllarımız olduğu için sabırsızız. inşallah ilerleyen zamanlarda sabrımızı kontrol etmeyi öğrenicez.

Tebrik ediyorum arkadaşım seni.Benimde anlatmak istediğim bu işte.İnsanlar oturmuş evlerinde yok yazıkmış yok öğretmen böyle olmazmış da diye ahkam kesiyorlar.Geçmişimde birçok öğretmen girdi hayatıma Ama ben en çok Türkçe öğretmenimi özlüyorum.Hayatım boyunca dayak yediğim tek öğretmenim Türkçe öğretmenim.Hiç öyle söylediğiniz gibi psikolojim falanda bozulmadı.Şuan gülümseyerek hatırlıyorum herşeyi.Hem dayağa karşıyız diyorsunuz hemde öğretmenleri dövelim diyorsunuz bu ne tezatlıktır anlamadım.Ayrıca ne kadar kolay geliyor sizlere insanların ekmeğiyle oynamak.Hemende karar veriyorsunuz hepiniz birer hakim olmuşsunuz.Eminim böyle asıp kesen arkadaşlar evlerinde çocuklarını en çok döven arkadaşlardır.Bizler eğitimciyiz arkadaşlar sizler gibi hergün onlarca insanla karşılıyoruz evde çocuğu adam yerine bile koymuyorlar okulda düzeni bozuyor diye ceza alan öğrencinin avukatlığını yapıyorlar.ha ayrıca eğitimciliğimi sorgulayan arkadaşlara size göre öğrenciye ceza vermeyen öğretmen iyi öğretmense şunu bilinki 7 senelik öğretmenlik hayatımda daha öğrenci dövmedim dövmeyide düşünmüyorum
 
ben bi öğretmenin bi çocugu hafifce azarlamasına karşı değilim acıkcası. azarlamamnında vurmanında yaramazlığında bi derecesi olmalı. öğretmen sınıfta yokken 2 katlı bi okulun 2. katından aşağı atlayan öğrenci biliyorum ben. sırf yaramazlığından. öğretmenleride biraz dinleyip öyle yargılamak gerekir bence. bazı çocuklar sinir kat sayısını epey zorluyor olabilirler. tabi ki dayak olmamalı ama düzeni bozan çocuklarda cezasız bırakılamaz ki daha ılımlı alternatif cezalar verilebilir. asıl sorun bazı ruh hastası insanların öğretmen olması. bizim 3. sınıfta bi öğretmenimiz vardı Allah onu bildiği gibi yapsın. arkamızdan gelir sırtımıza güümmmmmmmm yumruğunu indirirdi sebep bi harfi yanlış ya da çirkin yazmışmışız sebep buydu bi de !! ona göre çirkin olan bi harfti sebep. sonra bi de şu kulağımızın yanında ki saçlarımızdan (favoriler) işte onlardan tutup yukarı doğru asılırdı geberesice ve en sadistçe olan şeyse güya çok titizdi kendileri dolabından sabununu aldırtır sonra kapıyı açtırtır sonra bi de tuvaletin kapısını açtırtır sonra musluğu açtırtır sonra elini yıkar sonra musluğu kapattırır, kapıyı açtırtır kapattırır açtırtır kapattırır....... sabununu dolabına koydurturdu namussuz. bunu günde defalarca yaptırtırdı öğrencilerine.

ha birde kendi görevi oldugu halde tahtayi öğrenciye sildiren öğretmenlerinde vicdanından hiç emin olamadım . dayaktan önce sorgulancak o kadar şey var ki.


Benim etrafımda yasanan seylerden cok tecrübem oldu acıkcası..
Bir kuzenim vardı ilkokuldan lise' ye bir ögretmeninden ne azar, ne tokat yememisti ama ögretmenleri seker mi seker insanlardı hep ona mı denk gelir yahu!
Sadece kuzenim degil, bütün öğrencilerine karsı aynıydı aslında.
Baska bir kuzenim daha vardı aynı dönemde okuyan aralarında 1 yas var.
İlkokul' da öyle bir ögretmende düstü ki, gudubetin tekiydi. Meymenetsiz herif!!
8 yasındaki cocuga neden soruyu cözememis diye, vurmalar, aglatmalar vs..
Kuzenim de sessiz, acayip icine kapanık bir cocuktu. Ve ne zaman görsem aglıyordu elleri kıpkırmızı.. tas gibi katı bir adamdı ögretmeni!,
4 sınıfa geldiginde ögretmeni degismisti yeni gelen kisi ögretmenlik hayatına yeni adım atmıs bir bayandı.
Ben öyle bir insan görmedim! Cocuklarla iletisimi o kadar iyidi ki, ögrencilerini kucagına alıp severdi..
Kuzenim, o ögretmenden sonra o kadar degisti ki, o sessiz, icine kapanık kız gitti yerine bambaska biri geldi. Cok basit islemleri bile yapamazken, o sene taktir almıstı..
Ben cogu seyin ögretmenlerin elinde oldugunu düsünenlerdenim.
 
bende döven öğretmene karşıyım ama günümüzde öğrencilerin malesef öğretmenlere saygıları kalmamış:47::47: bunda en büyük suçta ailelerde.... çocuklarına birşey oldumu sen benim çocuguma nasıl bağırırsın nasıl birşey söylersin ben çocuğumu sokaktamı buldum gibi buna benzer bir çok şey söyleyp öğretmenlerin elinden otoriteryi alıyorlar:47::47: Öğrencilerde nasıl olsa bana birşey diyemez annem babam kızar öğretmene diye düşünerek sınfıta yaramazlıklarını dahada arttırıyor :47: ben bir eğitimci değilim ama öğretmenlerimizin ne kadar zor şartlarda eğitim yaptıklarını çok iyi biliyorum ve velilerden çocuklarına öğretmenlerine karşı saygılı olmasını gerektiğini aşılamalarını isterim. Ben 26 yaşındayım kendimi ilkokul ortaokul yıllarımı hatırlıyorumda..... biz hocalarımızdan korkardık saygı duyardık şimdikilerde bu yok malesef:50::50: babamın bir lafı vardı eti senin kemiği benim hocam diye şimdiki velilerde bu düşünce yok :52::52: her iki tarfta saygılı olursa bu tür sorunlarla karşılaşılacağını sanmıyorum.
 
o söylediğiniz sadece bir film filmlerle gerceği karıştırmayalım lütfen ayrıca bir çocuğun kişiliği ilk 6 yılda olusur yani sizler cocuklarınıza 6 yasına kadar ne öğretirseniz hayatının sonuna kadar aynı sekilde devam eder yani çocuğunuza saygılı olmayı okula baslayana kadar siz öğreteceksiniz bizlerde bu zeminle bize gelen öğrencilere matematik fen türkçe vs gibi dersleri öğreteceğiz işimizi yapacağız yani

gerçekte böyle öğretmen yok değil mi? öğretmenler 6 yaşına kadar saygı ve sevgiyi öğrenen çocuğu alır sadece işi olan matematik fen vb. dersleri öğretir ve evine gönderir. saygıyı sevgiyi anlatmaz, örnekler vermez.
siz öğretmen misiniz inanamıyorum.
ben eminim ki o dizideki gibi öğretmenler vardır.
evet saygı sevgi elbet ailede öğrenilir temeller ailede atılır.
peki o çocuğun ailesi sorunluysa ya da yoksa.
bunları ailede öğrenmeyip okula geldi diye siz sadece işinizi yapıp o çocuğa bir şey katmayacak mısınız? öğrenmenin yaşı yoktur bunu unutmayın.
6 yaşında okula başlayan bir çocuk zaten öğrenmeye açıktır. yanlış olan bir davranışını öğretmeni düzeltebilir.
burda karşı olduğumuz konu DAYAK.
elbet yaramazlık yapan bir çocuğu ceza verilir, kızılır.
ama onu arkadaşlarının içinde rencide etmek aşağılamak ne kadar doğru bir davranış?
ben öğretmen değilim ama eğitimin içinde çalışıyorum. öğrencilerle birlikteyim.
öğretmenlerin öğrenciye nasıl davrandığını gözlemleyebiliyorum.
benim bulunduğum yerde hiçbir öğretmen dayak atmaz. kızar ceza verir ya da disipline gönderir.
sorunlu çocuklar rehberlik servisine gönderilir.
ya da öğretmen sorunlu çocuğu alır bir arkadaş gibi konuşur sorununa çözüm bulmaya çalışır.
evet bazı öğretmenler 30-40 belki daha fazla sayıda öğrenci ile sınıfta başetmeye ders anlatmaya çalışıyor.
o sınıfın o kadar kalabalık olması ne öğrencinin ne öğretmenin suçu.
burada 3. sınıf öğrencisinin yediği dayağı konuşuyoruz.
dayak atan öğretmen hiçbir sebeple haklı değil.
çocuğuma vuran öğretmeni fena yaparım dedim, döverim demedim.
ama allah korusun gazetede okuduğum gibi gözünü şişirip ağzını burnunu kanatır, bir yerlerini kırarsa, o zaman durum farklı olur.
özetle öğretmenlerin işinin çok çok zor olduğunu biliyoruz, ama lütfen çocukları DÖVMEYİN VE ARKADAŞLARININ YANINDA RENCİDE ETMEYİN.
kızabilirisiniz,ceza verebilirsiniz.
EN ÖNEMLİSİNİ SORUNLU BİR ÇOCUĞU KAZANABİLİRİSİNİZ!
 
AYAKTA ALKIŞLIYORUM SİZİ:)
nasıl duygulandım..anlatamam...iyiki varsınız ve iyiki öğretmenlik gibi size çok uygun mesleği seçmişsiniz..

çocuklarınız çok şanslı....inşallah hepsi okur ve iyi yerlere gelirler ve yıllar geçsede biricik öğretmenlerini
hep arayıp sorarlar:)



ben tabiki bu işkence yöntemlerini uygulayan öğretmenleri savunamam. ben 5. senem köy okullarındayım. sizin uzaktan gördüğünüz gibi değil. elimden gelen her türlü fedakarlığı yaptım. cebimden çok kere para harcadım. kıyamadım elimde iki büsküvi varsa onlara ısıttırdım. burnu aktı sizin ıyyyy diceğiniz şeyleri yaptım burnunu sildim. sümkür kızım dedim. onlara üzülüp ağladım.düştü öptüm bağrıma bastım. karşımda burnundan kan akan çocuğa koşup tampon yaptım. onlarla oynadım onlarla güldüm.
ama yeri geldi cezamı da verdim. önce üzüldüler,zil çaldı öğretmenim diye sarıldılar özür dilediler. çünkü biliyorlar suçlarını. asla vahşice şeyler yapmadım asla. kıyamam. ama bazı davranışlarında ufakça dokundurttum. canları asla acımadı. eminim minik kalpleri de kırılmadı. kırılsa yanıma gelip sarılmazlar. uslu durdukları gün bugün seni hiç üzmedik öğretmenim dimi öğretmenim demezler.boynuma atlamazlar. sen çok iyisin öğretmenim demezler. şekerlerini alınca dünyalar onların olmaz.

gerçekten dediğiniz şiddet yöntemlerini uygulayan öğretmenlerle hiç karşılaşmadım. muhakkak vardır. bizlerde belki meslekte ilk yıllarımız olduğu için sabırsızız. inşallah ilerleyen zamanlarda sabrımızı kontrol etmeyi öğrenicez.
 
Vah vah... neler de biriktirmişler içlerinde... Çok üzüldüm... Mesleğini doğru yapmayanlar var diye her öğretmeni de aynı kefeye koyamazsınız. Ayrıca öğretmenler sabır taşı da değildir.Bir öğretmen olarak dayağı kesinlikle tasvip etmiyorum ama bizim de duygularımız var. öğretmen kızmasın, öğretmen bağırmasın, mesleği bıraksın, döverim vs. gibi ithamlar hiç yakışmıyor. Eleştirdiğiniz dayakçı öğretmenden ne farkınız kalıyor o zaman? Hani dayak çözüm değildi? İşini hakkıyla yapamayan her meslek dalı mesleği bıraksın o zaman. İyi muayene etmedi diye de doktoru dövmeyi düşündünüz mü hiç?

düşündüm?Hatta birkeresinde bir hemşire kardeşimin kolundan kan alırken elini tamamen morarttı resmen kaskara oldu eli gittim ağzıma geleni söyledim doktora gidip sordum şikayet etmeyin tehlikeli birşeyi yok şuan dedi de öyle kurtuldu elimden. yani sadece görevini yapamayan öğretmenlere karşı değil benim tepkim.

ayrıca burada kimse tüm öğretmenleri aynı kefeye koymuyor neden anlamak istemiyorsunuz? sadece dayak yanlısı şiddet sever öğretmenlerin eğer başı götürmüyor ve çocukları çekemiyorsa görevini bırakması gerektiğini söylüyoruz çünkü kimse çocuğunu bu günlere getirirken bir tane sadistin biri çıksında çocuğunu yaşıtıymış gibi tokatlasın demiyor.
öğretmenin de duyguları var ama göreve başlamadan biliyorlar ki çocuklarla muhattap olucaklar.
bağırır o anlık ne biliyim çok fazla ödev verir sesini yükseltir ama hakaret etmez. Korkutucam diye üstüne gitmez o zaman da kimse bir şey demez.velilerin sorunu çocuklarının küçük düşürülüp rencide olması. buda bilirsiniz ki tüm hayatını etkiler çocuğun.
 
Vah vah... neler de biriktirmişler içlerinde... Çok üzüldüm... Mesleğini doğru yapmayanlar var diye her öğretmeni de aynı kefeye koyamazsınız. Ayrıca öğretmenler sabır taşı da değildir.Bir öğretmen olarak dayağı kesinlikle tasvip etmiyorum ama bizim de duygularımız var. öğretmen kızmasın, öğretmen bağırmasın, mesleği bıraksın, döverim vs. gibi ithamlar hiç yakışmıyor. Eleştirdiğiniz dayakçı öğretmenden ne farkınız kalıyor o zaman? Hani dayak çözüm değildi? İşini hakkıyla yapamayan her meslek dalı mesleği bıraksın o zaman. İyi muayene etmedi diye de doktoru dövmeyi düşündünüz mü hiç?

Sizinde duygularınız var tamam. Peki neden okul müdürüylede ters düşüyor öğretmenler onları neden dövmüyor? Buradaki herkes zaten iyi olan öğretmenleri ayrı bir yerde tutarak konuşuyor. Birde mesleğini iyi yapmayan herkes bıraksın dıyorsunuz. Bırkacak tabi! Bir doktor ilaçlarını düzenli kullanmadı, sigarayı bırak dedi diye bırakmadığı için o da hastasını dövsün ozaman. Evet işini hakkıyla yapamıyorsan BIRAKACAKSIN! Öğretmen sadece öğretici değildir! Eğitmendir aynı zamanda! Adı üstünde o daha çocuk ondan büyük bir insanın davranışlarını sergilemesini nasıl beklersiniz? O çocuk! Onun her türlü hatayı yapma lüksü var! Öğretmenınde evet duyguları var. İşte buna bir çözüm olarakta disiplin kurulu diye bir şey var!
 
ben tabiki bu işkence yöntemlerini uygulayan öğretmenleri savunamam. ben 5. senem köy okullarındayım. sizin uzaktan gördüğünüz gibi değil. elimden gelen her türlü fedakarlığı yaptım. cebimden çok kere para harcadım. kıyamadım elimde iki büsküvi varsa onlara ısıttırdım. burnu aktı sizin ıyyyy diceğiniz şeyleri yaptım burnunu sildim. sümkür kızım dedim. onlara üzülüp ağladım.düştü öptüm bağrıma bastım. karşımda burnundan kan akan çocuğa koşup tampon yaptım. onlarla oynadım onlarla güldüm.
ama yeri geldi cezamı da verdim. önce üzüldüler,zil çaldı öğretmenim diye sarıldılar özür dilediler. çünkü biliyorlar suçlarını. asla vahşice şeyler yapmadım asla. kıyamam. ama bazı davranışlarında ufakça dokundurttum. canları asla acımadı. eminim minik kalpleri de kırılmadı. kırılsa yanıma gelip sarılmazlar. uslu durdukları gün bugün seni hiç üzmedik öğretmenim dimi öğretmenim demezler.boynuma atlamazlar. sen çok iyisin öğretmenim demezler. şekerlerini alınca dünyalar onların olmaz.

gerçekten dediğiniz şiddet yöntemlerini uygulayan öğretmenlerle hiç karşılaşmadım. muhakkak vardır. bizlerde belki meslekte ilk yıllarımız olduğu için sabırsızız. inşallah ilerleyen zamanlarda sabrımızı kontrol etmeyi öğrenicez.

Sizin gibi öğretmenlerin başımızın üstünde yeri var...
 
Vah vah... neler de biriktirmişler içlerinde... Çok üzüldüm... Mesleğini doğru yapmayanlar var diye her öğretmeni de aynı kefeye koyamazsınız. Ayrıca öğretmenler sabır taşı da değildir.Bir öğretmen olarak dayağı kesinlikle tasvip etmiyorum ama bizim de duygularımız var. öğretmen kızmasın, öğretmen bağırmasın, mesleği bıraksın, döverim vs. gibi ithamlar hiç yakışmıyor. Eleştirdiğiniz dayakçı öğretmenden ne farkınız kalıyor o zaman? Hani dayak çözüm değildi? İşini hakkıyla yapamayan her meslek dalı mesleği bıraksın o zaman. İyi muayene etmedi diye de doktoru dövmeyi düşündünüz mü hiç?


Dövmesekte degistiriyoruz..
Memnun kalmayınca baska doktora..
Ama malesef ögretmen degistirmek o kadar kolay olmuyor artık!
 
ben de bir edebiyat öğretmeniyim.tabi bir lisede çalışıyorum biraz farklı ama.biz de velilerle görüşmeler yapıyoruz.veliler için şunu söyleyebilirim ki işler dışardan gözüktüğü gibi değil.çocuklara fazla inanmayın öğretmeni dinleyin.sonuçta bu insan ruh hastası değilse böle bi sebepten çocuk dövmez.başka bi neden vardır.ayrıca eğitim sistemi kabul etmese de hafif bir tokat ceza eğitimin özünde vardır.ha ben öğrenci dövdüm mü.bir kez çileden çıkıp 67 kişilik bir sınıfta öğrencime bir tokat attım.ama hala bunu nasıl yaptım inanamıyorum.atar atmaz içim cız etti.tokatın sesiyle kendime geldim.çok pişmanım.ama aradan çok zaman geçti.bu pişmanlık alınacak cezadan değil,yapmamalıydım.işin garibi ben öğrencilerimi dövmem,sövmem,okulumun en genç hocasıyım ama öğrencilerim benden deli gibi korkuyorlar.anlayamıyorum ama hoşuma da gidiyor:))))
 
ben de bir edebiyat öğretmeniyim.tabi bir lisede çalışıyorum biraz farklı ama.biz de velilerle görüşmeler yapıyoruz.veliler için şunu söyleyebilirim ki işler dışardan gözüktüğü gibi değil.çocuklara fazla inanmayın öğretmeni dinleyin.sonuçta bu insan ruh hastası değilse böle bi sebepten çocuk dövmez.başka bi neden vardır.ayrıca eğitim sistemi kabul etmese de hafif bir tokat ceza eğitimin özünde vardır.ha ben öğrenci dövdüm mü.bir kez çileden çıkıp 67 kişilik bir sınıfta öğrencime bir tokat attım.ama hala bunu nasıl yaptım inanamıyorum.atar atmaz içim cız etti.tokatın sesiyle kendime geldim.çok pişmanım.ama aradan çok zaman geçti.bu pişmanlık alınacak cezadan değil,yapmamalıydım.işin garibi ben öğrencilerimi dövmem,sövmem,okulumun en genç hocasıyım ama öğrencilerim benden deli gibi korkuyorlar.anlayamıyorum ama hoşuma da gidiyor:))))


Yapmayın allah askına dayagı savunanlar neden hep ögretmenler acaba?
Baskasının cocuguna vurmak kolay degil mi? Cünkü siz dogurmadınız, bir parcanız degil..
Sizin cocugunuz olsaydı o cocuklar yerinde? Aynı seyi savunur muydunuz? Cocuguma da vururum ya da vurabilirler diyorsanız da oda sizin egitme anlayısınızı göstermis olur.. Bu tür seylere siddet derler bilmem farkında mısınız? Öyle hafifi, agırı yok bunun!
O cocugu siz bakmadınız, büyütmediniz, kahrını cekmiyorsunuz ki normal bir annenin bile döverek söverek, azarlayarak, hakaret ederek egitmemesi gerekirken sizin söylediklerinize bakın..
Benim dogurdugum, büyüttügüm yavruma kimse el kaldıramaz tanımam ben ceza egitimi falan..
Sonucta gönüllü vermiyorsunuz o egitimleri her isin bir zorlugu vardır insanlarla ugrasmak zordur..
Bir insan ögretmenlik gibi kutsal bir meslegi secmeden önce iyice bir düsünmeli bence..
Ne bileyim sabır testi falan olsun mesela.. :4:
O tokatladıgınız cocuk her ne yaptıysa sizi cileden cıkarıcak kadar vurduktan sonra düzeldi ve dörtdörtlük bir insan oldu mu bari??
Bir daha eminim ki hic bir ögretmenini cileden cıkarmamıstır..
Biz bosuna siddete hayır, siddete hayır diye yırtınıyormusuz demek ki
Cözümü hafif bir ceza egitimi olan tokatlamaktan geciyormus..
 
Son düzenleme:
Benim cocugum sinifta ogretmenini cileden cikartmis olabilir. Eger bu ögretmen ertesi gun beni okula cagirip durumu anlatip cocgumun davranislariyla ilgili birseyler yapilmasi gerektigini, tekrarladigi zaman ceza verebilecegini soylerse kendisine saygi duyarim. Egitim fakultelerinde ogretmen adaylari psikoloji derslerine de giriyorlar diye biliyorum. Cocuk sizi cok sinirlendirirse vurun veya dövün diye bir satir var mi acaba ders kitaplarinda. Siz de esinizi dostunuzu cildirttiginiz zaman dovulmeye ya da kucuk fiske dediginiz mini siddete itiraz etmemelisiniz.

Filmlerde bile siddet sahnesi varsa izlemem. Cocuklarima elimi kaldirmis degilim. Esimle yuksek sesle hic tartismadim hic. Ama cocugum, hem de egitilmesi icin emanet ettigim ogretmenlik meslegini yapan birisi tarafindan dövülürse o annelik icgudusu o hayvani yavrusunu koruma icgudusu bana neler yaptirir tahmin edebiliyorum. Tabi ki dogru olan cocugu hemen hastaneye goturup darp raporu almak ve milli egitime sikayet etmek. Ama iste o ama.......Beni anne olanlar cok iyi anlar.
 
Bir de su var. Nedense bu vurma dayak falan hep sinifta oluyor nedense. Mesela bir okul gezisinde veya bahcede butun okulun gozu onunde falan hic duymadim okumadim. Cocuk ille sinifta yapmiyor heralde yaramazlik. İspati daha kolay hemen tespit edilir falan diye heralde sinifta vuruyorlar cocuklara. Susarsan sana sira gelmez hesabi...
 
ben de bir edebiyat öğretmeniyim.tabi bir lisede çalışıyorum biraz farklı ama.biz de velilerle görüşmeler yapıyoruz.veliler için şunu söyleyebilirim ki işler dışardan gözüktüğü gibi değil.çocuklara fazla inanmayın öğretmeni dinleyin.sonuçta bu insan ruh hastası değilse böle bi sebepten çocuk dövmez.başka bi neden vardır.ayrıca eğitim sistemi kabul etmese de hafif bir tokat ceza eğitimin özünde vardır.ha ben öğrenci dövdüm mü.bir kez çileden çıkıp 67 kişilik bir sınıfta öğrencime bir tokat attım.ama hala bunu nasıl yaptım inanamıyorum.atar atmaz içim cız etti.tokatın sesiyle kendime geldim.çok pişmanım.ama aradan çok zaman geçti.bu pişmanlık alınacak cezadan değil,yapmamalıydım.işin garibi ben öğrencilerimi dövmem,sövmem,okulumun en genç hocasıyım ama öğrencilerim benden deli gibi korkuyorlar.anlayamıyorum ama hoşuma da gidiyor:))))

istenmeyen davranışları yok etmek, doğru davranışları kalıcı izli olarak değiştirmek için dayağa, tokata kadar binlerce yöntem vardır. eğitim sistemi ceza olarak hafif bir tokatı kabul etmez, bunu kabul eden kişinin vicdanıdır.
bilmiyorum belki yanlış düşünüyorum ama, öğrencilerimden korkudan dolayı saygı görmek istemem.
bazen, çocukların boyları,yaşları,bedenleri bizden küçük diye sanırım, onları insan olarak değil sadece çocuk olarak görüyoruz. bana göre de yanlış burda başlıyor zaten.

neyse, konuya dönecek olursak, silenzio yeğenin nasıl? umarım okulla arasına bi duvar örmemiştir...
 

yazdığım msjda dayağa karşı olduğumu yazmıştım.
ailesinde dayak yiyerek büyümüş öğrencilerim benim onlara vurmayacağımı bildiklerinden neler neler yaptılar da dövmedim..

ama bi konuda bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmayalım lütfen.
yaşlıysa emekli olsun kafası götürmüyosa bıraksın..

o kitaplarda okudğunuz cümleleri yazıyosunuz dayağın olumsuz etkileri vs.
bir sınıfa 30-40 hatta 50 öğrenciyi doldurmak hangi kitabın neresine uyuyo bi bakın bakalım..
öğretmene kızıp emekli olsun dikkatli olsun vs demekle olmuyo herşey.
çarpıklıkları görmek lazım


ucu dokunmadıktan sonra fikir bile yürütmediğimiz konularda birden ahkam kesmeye başlıyoruz.
o öğretmene kız, dövmesin, sabrı da taşsa dövmesin.
ama düşünmeden bilmeden söylediğiniz laflarınıza dikkat edin bence.

öğretmen fedakardır ever, ama neden bi dr fedakar olmazken öğretmen olmak zorundadır?
doktorun mesleği de kutsal.
emanet ettiğininz çocuklara devlet ve toplum ne kadar değer veriyosa öğretmene de o değeri verir.

düz düşünüp kızıp sövmekle hiç bişey olmaz

Pardon!Konu hakkında bilgi sahibi olmadan fikir yürüttüğümüz kanısına nereden vardınız?

Fikir yürütmek için bu konuda illa öğretmen olmak mı gerekiyordu yoksa...

O kitaplarda okuduğumuz bilgiler olmasaydı,kimse eğitilemezdi değil mi...

Sizlerde okuduğunuz o kitaplardaki bilgileri aktarıyorsunuz tıpkı bizim gibi.

Bu durumda yazdıklarınızla çelişmeyin...

Oturduğunuz yerdende,bilgimizi,eğitimimizi sorgulamayın...

Her öğretmen öğretmen olmaz!

Ana okullarında şiddet gören küçücük çocuklar,evde bakıcıya teslim edilen bebeklerin gördükleri şiddette normaldir değil mi...

Malum;çocuk idare etmek,eğitmek zor,sabır kalmıyor...Bir tokat yapıştırın hırsınızı alın rahatlayın...

İlkokulda rahat rahat tokadı basan öğretmenler,lise öğrencilerinden korkuyorlar...

Neden? Çünkü,biri savunmasız,diğeri kendini savunabilir...

Bırakın bu ayakları,kim kime gücü yeterse ona yapıyor.

Ve yine diyorum,her öğretmen öğretmen değildir!
 
Benim kardeşim de 3. sınıfa gidiyor, öğretmeni de emekli bir öğretmen..
ikidebir hırpalıyor çocukları, annem kaç defa gitti okula şikayetçi oldu..
hala aynı hala aynı, birde üste çıkmaya çalışıyor her zaman..
Eskilerde kalmış kafası, eskiden öğrencilerini böyle eğitiyormuş o! Dayakla!!
Çocukları okuldan soğutuyor.. Sınıftaki çocukların yarısı okula gitmek istemiyormuş, yazık :31:
 
Back
X