• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Ölmek istiyorum

Namazında niyazında insan neden ölmek ister?
İnançlı insan dara düşünce ölmek yerine hayata daha sıkı sarılır çünkü çabalayınca mükafatını alacağını bilir.
Ben neler yaşadım bi bilsen.
4tane en ağır ilaçları içiyordum.
Sabah akşam uyuyordum.
Gittiğim bir doktor ,bakış açını değiştirmelisin dedi ve bu cümle beni hayata bağladı.
Eğer hiç dostun yoksa ,hiç kimsenin seni sevmediğini düşünüyorsan , gariplik sende olabilir.önce özeleştiri yap ,sonra çözümler üret.burda kimden istiosan sana yardımcı olur.
Ama tek bildiğim ,her çıkmaza giren intihar etseydi,dünyada sağ insan kalmazdı.
Yani bi boşluğa düşen sen değilsin.
Herkes zaman zaman düşer.
İlaç kullanıyorum demişsin.
Her ilaç her insanda aynı etkiyi yaratmaz.
Doğru tedaviyi aldığına emin ol.
 
Sürekli ağlama krizleri geçiriyorum kimse beni anlamıyorum kendimi hep dışlanmış hissediyorum tek istediğim şey ölmek bıktım gerçekten çok yoruldum psikojik tedavi gördüm ama işe yaramıyor ilaç içiyorum ama etki etmiyor sadece kilo ve uyutu akşamları başla faydası yok bıktım gerçekten hap içmeyi düşündüm kesin ölüm değilki dikkat çekme denemedim hiç ama internette öyleymiş. Bu akşam ağlama krizine girdim ve yere halının üztüne yattım ağladım öyle sonra namazımı kılmak için kalktım ayağa namaz kılarken tutamadım kedimi ağladım hep. Ben ölsem eminimki yokluğum farkedilmez alışırlar hemen
Bekarım yaşım 20 evde hep sürekli kavga gürültü kalabalık ev bıktım abim beni sevmemesi annemin beni anlamaması ezik biri olmam. Bütün torunlar içinde büyük babannem hep beni terslemesi sevilmeyen biriyim bıktım

Sevgisizlik mi seni bu hale getirdi . Her insan sevdiğini söyleyemez belli edemez .Belki de onlarında kendine göre dertleri vardır . Konuştun mu onlarla neden sana böyle davrandıklarını sordun mu ?
 
Sen sevgini ne derece belli ediyorsun peki ailene? Dayakci abinden bahsetmiyorum. Hep mi asik suratin evde?
 
Bu da geçer canım. Her insanın hayatında çok bunaldigi zaman olmuştur. Bismillah de kalk. Kendini okula ver , univeriste sınavına gir. Hayatını kurtar , inan insanların sana davranışları değişecek o zaman
 
Bekarım yaşım 20 evde hep sürekli kavga gürültü kalabalık ev bıktım abim beni sevmemesi annemin beni anlamaması ezik biri olmam. Bütün torunlar içinde büyük babannem hep beni terslemesi sevilmeyen biriyim bıktım
Babaanneni salla gitsin. Seni de sevse iyiymiş ama sevse nolur sevmese nolur yani. Abin seni seviyordur da gösteresi yoktur; tepene binip hayatını zorlaştırmıyorsa onu da salla gitsin. Ayrıca o yaşlarda anne babalarımız bizi anlamazlar buna kuşak farkı felan deniyor. Ölmek isteyecek kadar dramatik koşulların yok. Depresyondaysan tedavi ol hayatından memnun değilsen değiştir ama suçu koşullarına atma.
 
Bekarım yaşım 20 evde hep sürekli kavga gürültü kalabalık ev bıktım abim beni sevmemesi annemin beni anlamaması ezik biri olmam. Bütün torunlar içinde büyük babannem hep beni terslemesi sevilmeyen biriyim bıktım
canım bıgun banada öyle bir düsünce geldi . insanlara degmiyor

oglum olmasa bende ölmek isterim
ailen esin akrabalar arkadaslar biryere kadar bazen onların oyüz cevirmeleri lanet dedirtiyor

özellikle verdiğin degeri onlarda göremediğin zaman vefasızlık gördüğünde içinden birseyler kopuyor

ama yinede degmez bir gözyasına degmez. insan oglu ciğ süt emmiş derlerya oyuzden bırak sevmesinler seni hergün aynanın karsısına gec . dini düsüncen ne bilmem ama .Allah beni sevmiş yaratmıs de . bende diyecegim insallah . insan oglu yek gelip tek gidiyor bu dünyadan. 20 yasındasın en gzüel dinamik cagların . gökyüzüne bak sık sık gece ve gündüz .
sonra yıldızlara bak
ben bir olumsuzluk yasadıgımda yıldızları düsünürüm. devasa günes gibi olan yıldızlar gezegenler uzay . orada küçücük dünyada yasayan biz .
 
Bekarım yaşım 20 evde hep sürekli kavga gürültü kalabalık ev bıktım abim beni sevmemesi annemin beni anlamaması ezik biri olmam. Bütün torunlar içinde büyük babannem hep beni terslemesi sevilmeyen biriyim bıktım
ölmek için daha cok erken dur bakalım...
önce sıkıntını ilaçla degil. mantıkla çöz. beni sevmiyorlar ama neden sevmiorlar ? empati yap- gemiş persektiv ile olaylara bak. oku kitap oku kendini geliştir. her gun 30 dk dışarda yürüyüş yap. kedi eve alabilirsen cok iyi olur. ona sarılıp başını okşadıgında negatif enerjini ceker. eget bu olmuyorsa 1 saat cicek ek, toprakla oyna. cıplak ayakla topraga bas.balkona cık güneş al. mutlaka sevdigin bir arkadaşın ailenden biri vardır ara tel.ile konuş. olmadı git sarıl.hamama gidin.
ölmek isyiyorum ile olmaz bu işler. lütfen...
 
Namaz kılan, kuran okuyan, yani inancı olan biri ölümü düşünmemeli. Boşlukta değilsin ki, tutunacak dalın var, açacak ellerin var, edilecek duaların var. Derdi gönderen dermani da gönderir mutlaka. Öyle gençsin ki, taşı sıksan suyu çıkar, yeter ki sen iste. Hobi kursuna yazıl, spor salonuna git, yüzmeye başla. Ailenden karşı çıkan olursa çatışma, kavga hiç bir zaman çözüm getirmez. Anneni de ikna et beraber gidin, sonra vazgecse de sen devam edersin. Internetten videolarla dil öğrenebilirsin, merakın varsa elişi tarzı şeyler yapıp ınternet üzerinden satabilirsin.
Kisa vadede birseyler üretmek, birilerine ulaşmak iyi gelecektir. Kendini işe yaramaz hissetme.
 
Inanki hayat 7/24 laylaylom olsaydi hayatin bir anlami kalmazdi.. Ve inan senin bu donemlerin aslinda sana pozitif bir sekilde geri donecek.. dahada cok guclu olacaksin, bu yasadiklarin seni hayata pozitif bakmaya itecek.. cok gencsin, sen hayata siyah bakiyorsun, hayata gri yonunden bak, sonra beyaza gecersin zaten otomatik.. kendine deger ver.. hayatinda bir hedefin olsun o hedefine odaklan.. ve inaniyorum basaracaksin.. kendine mutluluk'la ilgili kitaplar al oku.. muzik ac evin icinde cilginlar gibi oyna.. bak ne guzel namazini kiliyorsun, dua'yi eksik etme.. yanliz degilsin biz variz..
 
Seni anlayabilirim, içinde bulunduğun ortamda mutsuzsun, özgüven eksikliği yaşıyorsun ciddi derecede ve sevgi görmediğini düşünüyorsun.
Şunu bilmelisin, hiç birimize doğmadan önce "Hangi ailede doğmak istersin? " diye sorulmadı, bu hiçbir zaman tercihimiz olmadı. Kimimiz iyi kimimiz kötü(neye ve kime göre olduğu değişir) aile ortamında yetişmiş olabiliriz ama öncelikle içinde bulunduğumuz ortamı, aileyi, insanları kabul etmeliyiz. Biz onların parçasıyız, onlar bizim. Hangi anne baba çocuğu kötü olsun ister. Bu şekilde düşünmek öncelikle sana zarar verir. Öncelikle içinde bulunduğun ortamı kabullen ve kendini kurtarmak için hedefler koy adımlar at. İnan her şey güzel olacak. İnsana kendi derdi her dertten daha büyük gelir her zaman ama Rabbim daha kötüsünü yaşatana kadar anlayamazsın neyin senin için aslında daha iyi olduğunu. Antidepresanlara, ilaçlara sığınma. Güçlü bir genç kız ol ve kendi tercihlerinle kendi hayatına yön ver. Ölümü düşünme, imanını kaybetme. Emin ol ölüm ve sonrası yaşamaktan çok daha zor ve aşılması güç sorunlarla dolu.
 
Bir uğraş bulmanda fayda var, hayvanlarla ilgilen, sevgi açlığını böyle götürebilirsin, onlara yardım ettikçe kendini iyi hissedersin
Veya çocuk esirgeme kurumuna haftada 1 gün gönüllü olarak gidebilirsin, onun şartlarını araştır netten, oradaki çocukları Mutlu ettiğini gördükçe sende iyi olursun Eminim
 
Sürekli ağlama krizleri geçiriyorum kimse beni anlamıyorum kendimi hep dışlanmış hissediyorum tek istediğim şey ölmek bıktım gerçekten çok yoruldum psikojik tedavi gördüm ama işe yaramıyor ilaç içiyorum ama etki etmiyor sadece kilo ve uyutu akşamları başla faydası yok bıktım gerçekten hap içmeyi düşündüm kesin ölüm değilki dikkat çekme denemedim hiç ama internette öyleymiş. Bu akşam ağlama krizine girdim ve yere halının üztüne yattım ağladım öyle sonra namazımı kılmak için kalktım ayağa namaz kılarken tutamadım kedimi ağladım hep. Ben ölsem eminimki yokluğum farkedilmez alışırlar hemen
bir teşhis konuldu mu hemen yapman gereken şey bir okulun eğitimin varsa ona git devam et yoksa açıktan devam et en önemli şey bir işe girmen kötü de olsa gir hemen ! orada ister istemez yeni çevre yeni bir uğraş edineceksin çok önemli bir dönüm noktası bu sonra para kazandıkça kursa gidersin bir hobi adin hatta bir arkadaşınla ayrı eve bile çıkabilirsin ilerleyen zamanlarda bi kendine gel inan günüm senin gibi geçse bende kafayı sıyırırım lütfen daha çok gençsin..
 
Oradan bakınca herkesin hayatı güllük gülistanlık mı görünüyor herkes mutlu bi sen mi mutsuzsun sanki hayır!!!Dön bak bi çevrene herkesin vardır mutlaka bi sorunu bi derdi şu KK ya bile baksan yeter yalnız olmadığını anlamak için.Kalk silkelen kendine gel önce çık dışarı şöyle temiz bi hava al mesela eğer imkanın varsa sinemaya git yalnız başına sonra bi cafeye yavaş yavaş telkinler ver kendine herşey güzel olacak bu kötü günler geçecek elbet die.Ne güzel namaz kılıyormuşsun bol bol dua et rahatlarsın sonra gittiğin doktoru değiştir başka birine git
O beni sevmiyor şu beni sevmiyor die kimseye önyargılı olma sen onları sevmeye başla İnan onlarda yavaş yavaş sana doğru geleceklerdir.At kafandan olumsuz düşünceleri ve unutma beterin beteri var Allah beterinden korusun herşeyin ve çözüm senin içinde sen de Yani
 
Yasin tam olaral kimse beni anlamiyor sevmiyor yalnizim kimsem yok yaslari.
Kitap oku yabanci dizi izle.arkadas cevreni degistir.gez toz.en guzel yaslardasin.
Ölmek kolay mi saniyorsun.
Yasayacak neler var seni bekleyen.
Git kahve fali baktir acayip motive eder.egelnce olur.
 
Kayıtsız ve ilgisiz aile modeline yaşamımızın şartlarında rastladığımız bir kavramdır. Ben okulöncesi eğitimi öğretmeniyim,bizler birer birey yetiştiriyoruz ve bu yetiştirdiğimiz bireyler geleceğin yetişkinleri olma adayı. Çocuklar ilk eğitimini aile yanında alır yani aile, çocuk için bir modeldir. İlerleyen yaşlarda çocuğun gösterdiği olumsuz davranışların nedeni de aile içinde ki tutumdur. Olumlu bir yetişkin olumlu bir çocukluk evresinden doğar. Ben,elimden geldiğince bu tür sorunları olan kişilere yardım babında elimden gelen tüm yardımları esirgemeden yapıyorum. Burada önemli olan İLETİŞİM...
Sizin yaşınız 20. Avustralyalı bir psikolog,ergenlik döneminin 28 yaşına kadar devam ettiğini söylüyor. Ve bu dönemler kişisellik ve duygusallık yönünden çok önemli olduğunu vurguluyor ve "eğer çocuğunuz 20'li yaşlardaysa onunla oturup bir arkadaş gibi konuşup,ne yapmaya ihtiyacı olduğunu tartışmalısınız çünkü gençlerimiz birçoğu bundan hoşlanır" diye belirtiyor. Yazınızı okudum ve gerçekten çok karamsarlık içinde olduğunuzu diğer arkadaşlar gibi bende anladım. İlaç bir yardımcı değildir, sadece o anlık sizi sakinleştirici özellik gösterir ve bu ilaçların uzun süreli kullanımlarının çok zararlı olduğunu biliyorum. Öncelikle ilaç kullanımınızı bırakmayı deneyin onun bağımlılığından kaçının. Daha sonra sakin bir şekilde olumlu düşünmek için kendinize bir ortam yaratın ve yaşadıklarınızı gözden geçirerek kimi yerde kendinizi yargılayın ve arda kalan sorunlarınızı ise sizi dışladığını düşündüğünüz kişilerle konuşun. Bakın konuşmayı deneyin demiyorum KONUŞUN... Sonuçta siz yetişkin bir genç bireysiniz söz hakkına sahipsiz ilerleyen yıllarda bir yuva kuracak ve aile sorumluluğunu alacaksınız ,sizinde çocuklarınız olacak ve onlara gereken eğitimi ilk siz vermeye başlayacaksınız. Ailenizin içinden sıyrılmayı değil onlarla daha fazla zaman geçirerek ,sizi mutsuz eden olguları onlara aleni bir şekilde sunun. Onlarında kendi çaplarında yer alan hatalarının farkındalığına varmalarını sağlayın. Bir velimin 18 yaşındaki kızı annesine bir mektup yazmış ,velim bana bunu getirdi okudum ve 1 hafta süreyle velim ile sürekli okul çıkışı okulda görüşmelerim oldu. Sonuç olumlu .Dediğim gibi iletişim çok önemli,anlatmak çok önemli,empati kurmak çok önemli hele hele kendini ifade etmek en önemlisi. Sizde kendinizden bir emin şekilde aileniz ile konuşun özgüveninizi kırmayın lütfen...
YAZILAN MEKTUBUN İÇERİĞİ
Her zaman sizin için bir yük olduğumu düşündüm.Aslında bunun gerçeklik payıda yok değil.
Beklemediğiniz bir anda ve sanırım çok yanlış bir zamanda geldim.
Siz kendi sorunlarınızla o kadar meşguldünüz ki,ne beni fark etmeye ne de bana ilgi ve sevgi göstermeye zaman bulabildiniz.
Gidermeye çalıştığınız o kadar sorun vardı ki,sürekli birbiriniz ile tartıştınız,sürekli kavga ederken yanı başınızda yaptıklarınıza bir anlam veremeyen ve sadece bir tutam sevgi için saatlerce gözyaşı döken biri vardı.
Ben büyüdükçe ,sanki benden daha da uzaklaşmaya başladınız.
Sorumluluklarımı almaktan kaçtınız,bana ait olan şeyler sizi korkuttu hep.Yaptığım herşeyin sorumluluğunu almaktan kaçtınız.
Bana ait problemleri çözmekten kaçtınız.
Sizin yanınızda kendimi hep değersiz ve hiçbir işe yaramayan biri gibi hissettim.Halen böyle hissediyorum.
Ve bazen diyorum ki;"Hiç mi bir şeyi haketmiyorum?" En azından birazcık sevgi ve ilgi...
Evet şimdiye kadar sizden beklediğim halde alamadığım sevgiyi ve ilgiyi, şimdi sağda solda kısaca nerde bulursam oradan alacağım.Yalancı ilgi'de olsa beni çekecek biliyorum..
Kendimi güçlü göstermekten de bıktım artık..Gerçekten güçlü olmak isterim ama olamıyorum.Dışarıdan bakıldığında güçlü bir insan olarak görünüyorum,aslında yardıma muhtaç ve ilgiye ihtiyaç duyan biri olduğumu kimse bilmiyor.
Bir gün kendi çocuğum olduğunda,sizden alamadığım sevgiyi sonuna kadar vereceğim ve ona kendisinin bir yük değil de benim için harika bir hediye olduğunu hissettireceğim...

BU GÜNÜNÜZE OLUMLU BAKIN Kİ,GELECEĞİNİZ AYDINLANSIN...


 
ölmek için daha cok erken dur bakalım...
önce sıkıntını ilaçla degil. mantıkla çöz. beni sevmiyorlar ama neden sevmiorlar ? empati yap- gemiş persektiv ile olaylara bak. oku kitap oku kendini geliştir. her gun 30 dk dışarda yürüyüş yap. kedi eve alabilirsen cok iyi olur. ona sarılıp başını okşadıgında negatif enerjini ceker. eget bu olmuyorsa 1 saat cicek ek, toprakla oyna. cıplak ayakla topraga bas.balkona cık güneş al. mutlaka sevdigin bir arkadaşın ailenden biri vardır ara tel.ile konuş. olmadı git sarıl.hamama gidin.
ölmek isyiyorum ile olmaz bu işler. lütfen...
Evde kedim var zaten arkadaşım 1 tane var uzak oturuyoruz ailemde o kişiyi sevmiyor
 
Kayıtsız ve ilgisiz aile modeline yaşamımızın şartlarında rastladığımız bir kavramdır. Ben okulöncesi eğitimi öğretmeniyim,bizler birer birey yetiştiriyoruz ve bu yetiştirdiğimiz bireyler geleceğin yetişkinleri olma adayı. Çocuklar ilk eğitimini aile yanında alır yani aile, çocuk için bir modeldir. İlerleyen yaşlarda çocuğun gösterdiği olumsuz davranışların nedeni de aile içinde ki tutumdur. Olumlu bir yetişkin olumlu bir çocukluk evresinden doğar. Ben,elimden geldiğince bu tür sorunları olan kişilere yardım babında elimden gelen tüm yardımları esirgemeden yapıyorum. Burada önemli olan İLETİŞİM...
Sizin yaşınız 20. Avustralyalı bir psikolog,ergenlik döneminin 28 yaşına kadar devam ettiğini söylüyor. Ve bu dönemler kişisellik ve duygusallık yönünden çok önemli olduğunu vurguluyor ve "eğer çocuğunuz 20'li yaşlardaysa onunla oturup bir arkadaş gibi konuşup,ne yapmaya ihtiyacı olduğunu tartışmalısınız çünkü gençlerimiz birçoğu bundan hoşlanır" diye belirtiyor. Yazınızı okudum ve gerçekten çok karamsarlık içinde olduğunuzu diğer arkadaşlar gibi bende anladım. İlaç bir yardımcı değildir, sadece o anlık sizi sakinleştirici özellik gösterir ve bu ilaçların uzun süreli kullanımlarının çok zararlı olduğunu biliyorum. Öncelikle ilaç kullanımınızı bırakmayı deneyin onun bağımlılığından kaçının. Daha sonra sakin bir şekilde olumlu düşünmek için kendinize bir ortam yaratın ve yaşadıklarınızı gözden geçirerek kimi yerde kendinizi yargılayın ve arda kalan sorunlarınızı ise sizi dışladığını düşündüğünüz kişilerle konuşun. Bakın konuşmayı deneyin demiyorum KONUŞUN... Sonuçta siz yetişkin bir genç bireysiniz söz hakkına sahipsiz ilerleyen yıllarda bir yuva kuracak ve aile sorumluluğunu alacaksınız ,sizinde çocuklarınız olacak ve onlara gereken eğitimi ilk siz vermeye başlayacaksınız. Ailenizin içinden sıyrılmayı değil onlarla daha fazla zaman geçirerek ,sizi mutsuz eden olguları onlara aleni bir şekilde sunun. Onlarında kendi çaplarında yer alan hatalarının farkındalığına varmalarını sağlayın. Bir velimin 18 yaşındaki kızı annesine bir mektup yazmış ,velim bana bunu getirdi okudum ve 1 hafta süreyle velim ile sürekli okul çıkışı okulda görüşmelerim oldu. Sonuç olumlu .Dediğim gibi iletişim çok önemli,anlatmak çok önemli,empati kurmak çok önemli hele hele kendini ifade etmek en önemlisi. Sizde kendinizden bir emin şekilde aileniz ile konuşun özgüveninizi kırmayın lütfen...
YAZILAN MEKTUBUN İÇERİĞİ
Her zaman sizin için bir yük olduğumu düşündüm.Aslında bunun gerçeklik payıda yok değil.
Beklemediğiniz bir anda ve sanırım çok yanlış bir zamanda geldim.
Siz kendi sorunlarınızla o kadar meşguldünüz ki,ne beni fark etmeye ne de bana ilgi ve sevgi göstermeye zaman bulabildiniz.
Gidermeye çalıştığınız o kadar sorun vardı ki,sürekli birbiriniz ile tartıştınız,sürekli kavga ederken yanı başınızda yaptıklarınıza bir anlam veremeyen ve sadece bir tutam sevgi için saatlerce gözyaşı döken biri vardı.
Ben büyüdükçe ,sanki benden daha da uzaklaşmaya başladınız.
Sorumluluklarımı almaktan kaçtınız,bana ait olan şeyler sizi korkuttu hep.Yaptığım herşeyin sorumluluğunu almaktan kaçtınız.
Bana ait problemleri çözmekten kaçtınız.
Sizin yanınızda kendimi hep değersiz ve hiçbir işe yaramayan biri gibi hissettim.Halen böyle hissediyorum.
Ve bazen diyorum ki;"Hiç mi bir şeyi haketmiyorum?" En azından birazcık sevgi ve ilgi...
Evet şimdiye kadar sizden beklediğim halde alamadığım sevgiyi ve ilgiyi, şimdi sağda solda kısaca nerde bulursam oradan alacağım.Yalancı ilgi'de olsa beni çekecek biliyorum..
Kendimi güçlü göstermekten de bıktım artık..Gerçekten güçlü olmak isterim ama olamıyorum.Dışarıdan bakıldığında güçlü bir insan olarak görünüyorum,aslında yardıma muhtaç ve ilgiye ihtiyaç duyan biri olduğumu kimse bilmiyor.
Bir gün kendi çocuğum olduğunda,sizden alamadığım sevgiyi sonuna kadar vereceğim ve ona kendisinin bir yük değil de benim için harika bir hediye olduğunu hissettireceğim...

BU GÜNÜNÜZE OLUMLU BAKIN Kİ,GELECEĞİNİZ AYDINLANSIN...

Mektup iyi fikir daha rahat dile getiririm düşüncemi konuşarak ifade edemiyorum sinirleniyorum hemen ağzımdan yanlış kelimeler çıkıyor karşımdakinide kırıyorum o da beni sonra üzülen ben olup gün boyu ağlıyorum
 
bir teşhis konuldu mu hemen yapman gereken şey bir okulun eğitimin varsa ona git devam et yoksa açıktan devam et en önemli şey bir işe girmen kötü de olsa gir hemen ! orada ister istemez yeni çevre yeni bir uğraş edineceksin çok önemli bir dönüm noktası bu sonra para kazandıkça kursa gidersin bir hobi adin hatta bir arkadaşınla ayrı eve bile çıkabilirsin ilerleyen zamanlarda bi kendine gel inan günüm senin gibi geçse bende kafayı sıyırırım lütfen daha çok gençsin..
Teşkis ağır depresyon
 
Ben de ailemden kurtulmayı isteyerek büyüdüm, sosyal hayatımda da o eziklik gitmedi hiç üstümden. Arkadaşım hiç yoktu, evde kavga gürültü. Enerjiyi okumaya verdim sadece, şimdi ailemi ben yönetiyorum, benim kazandığım parayla bişeyler sahibi oldular. Yani derslere aban, çalış, kendini yıpratmakla kalırsın, gelecekteki maaşlı insanı, kendine ait evinin hayaliyle yap bunları.
 
Back
X