Rahmetli babam dahil ailede birçok insan ormancıydı. Orman kanunları çok keskindir. Nefsi müdafaa vs çok fazla işlemez çünkü karşınızda kendisini savunabilecek, konuşabilen bir canlı yoktur. Ormanları korumak bu nedenle çok önemli.
Eşiniz ağaçları kesmemiş olabilir, ormancılar da belli zamanlarda kesim yaparlar. Kesilen ağaçlar, diğer ağaçların büyümesini engelliyorsa, ormancılar gene ağaç keser ama bu bilinçli bir eylemdir ve o odunları kullanırlar. Kırımlık odun denen yakacağın temini için ormanlar var ve onlarda da yılın belli zamanlarında ormancılar tarafından tespit edilen ağaçlar kesilir sadece ve yerine yenileri dikilir. Köyümüzde ısınma sorunu böyle çözülür ama hiçbir köylü gidip de, kendine ait olmayan ağacı almaz oradan.
Eşiniz kabahatli, kendine ait olmayan odunları almaya kalkmış.
Ege'de yaşarken ev sahibimiz sokakta yüz yıldır var olan kamu malı servi ağaçlarını (evini gölgelediği gerekçesi ile) kesip, apartmanın merkezi ısıtmasında yakmıştı. O gece gidip hem orman müdürlüğü hem de emniyete şikayet ettik. Yüklü bir para cezası ödedi. Keşke hapse girseydi çünkü biz onun zaten yakacak parasını veriyorduk. Ne istedi o ağaçlardan?
Yapmadığı suç isnat edilmez belki ama eşiniz gene de onları almaya kalktığı için suçludur.