- 22 Mart 2024
- 7
- 4
- 6
- Konu Sahibi icimdekiyara
-
- #41
Adamın aklının ucundan bile geçmemiştirsiniz boş şeyler düşünüp eşinize ihanet etmeyin.Selamlar hanımlar
Bugün bişey öğrendim. Neden bilmiyorum ama birilerine anlatmak istiyorum. Öğrendiğim şeyden sonra kendimi kötü bişey yapmış gibi hissetmeye başladım. Halbuki konunun benimle zerre alakası yok. Ben 4,5 yıllık evliyim. Her şeyin yolunda gittiği güzel bir evliliğim var. Eşimle bi problemimiz yok çok şükür. Her evde olan ufak tefek şeyleri yaşarız sonra bi şekilde her şeyi yoluna koyar devam ederiz. Çok büyük bir aşkla evlendik diyemem. Evlendiğimizde gençlik çağının yaşattığı o yoğun duygular yerine yetişkinliğin ihtiyacı olan güven, sevgi, saygı duyguları hakimdi en azından bende.
Eşimle tanışmadan önce çok fırtınalı bi aşk hayatım vardı. Lisede deliler gibi aşık olduğum, anlatsam yok artık filmden mi gördün diyebileceğiniz şeyleri yaşadığım biri vardı. Dediğim gibi gençlik çağının en güzel duygularını onunla yaşadım. Hem de dolu dizgin. Ama yetişkinliğe girerken artık bazı şeylerin çok yanlış olduğunu, geleceğimi yanlış şekillendireceğimi farkettiğim için ilişkiyi bitirdim. Aramızda çok büyük farklar vardı. Benim ailem kendi halinde, kendilerince okumuş, bi yerlere gelmiş diyebileceğiniz insanlar. Çocuklarının eğitimleri konusunda hassaslar ve kendilerinden ilerde olmalarını isterler. Ben de bu doğrultuda akademik kariyer yaptım. Fakat bu bahsettiğim kişi lise terk. Ailesinde anılmayan kötü alışkanlık yok diyebilirim. Kumar, alkol, kadınlar vs. Yani ailemin karşısına çıkarabileceğim insanlar değiller. Kaldı ki ailem de bu durumu öğrendiğinde ya biz ya o diyerek resti çekmişlerdi.
Sonuç olarak olması gereken oldu. O kişiyle bağlar koptu. Aradan yıllar geçti. Ben, ailemin benim için uygun görebileceği tarzda biri olan eşimle evlendim. Ailelerimiz çok iyi anlaşır. Hatta zaman zaman annem bile der ki seni o gençlik hatasından kurtaramasaydık, böyle damadımız ve dünürlerimiz olmasaydı ne yapardık bilemiyorum der. Kısacası benim için ideal evlilik diyebilirim.
Bugün eskiden ilişkim olan kişiyle ortak bi tanıdığımızdan, O’nun çocuğu olduğunu öğrendim. Birlikte olduğumuz zamanlarda hayaller kurardık. İkimiz de bi oğlumuz olsun istiyorduk. Ben oğlumuz olursa diye bi isim seçmiştim. O da beğenmişti. Kararımızı öyle vermiştik. Bugün öğrendim ki oğluna o ismi koymuş. Bi anda o günlere gittim. O zamanlar yaşadığım kıpırtıları, heyecanları, yoğun duyguları hissettim. Resmen kalbimin atışı hızlandı. Sonra aklıma eşim geldi ve inanılmaz bir suçluluk duygusu hissettim. Hala eşimin yüzüne bakamadım. Erkenden uyuma numarası yaptım. Durup durup aklıma o günler geliyor. Ve tabi arkasından kendimi ihanet ediyormuş gibi hissediyorum. Karşı tarafın eşini düşünüyorum. Bi kadın olarak onun yaşadığını yaşamak istemezdim. Yani çocuğuma, eşimin eski sevgilisinin seçtiği ismin koyulmasını hiç istemezdim. Eşimi düşünüyorum. Ona da haksızlık ediyorum. Empati kuruyorum. Ben eşimin, eski sevgilisiyle ilgili böyle şeyler düşünmesini istemezdim.
Bi yandan da karşı tarafı eski sevgilim olarak değil sanki eski bir dost gibi hatırladığımı farkettim. Sanki eski bir dostumun çocuğu olmuş ve onun da eski günleri unutamadığını farketmişim gibi buruk bi sevinç oluştu içimde. İletişimimiz olsaydı en içten dileklerimle mutluluklar dilemeyi, bebeğine uzuuun sağlıklı, mutlu bir hayat dilemeyi çok isterdim.
Bu hissettiklerim ne bilmiyorum. İçim bi yandan sıcacık oldu, bi yandan da kendimi çok suçlu hissediyorum.
konuda yazdıklarınızda çok detay vermemişsiniz. Bu yazdıklarınızla konu daha anlaşılır olmuş. Yani ilk yazdıklarınıza bakarak verilen tepkiler anormal değil diye düşünüyorum. Bu mesajı okuyarak konuyu anlamış olunca da sizinle empati kurdum. Her genç kızın o çağlarda yaşadığı deli bir aşk hikayesi oluyor. Bence siz mantığınızı seçerek doğru olanı yapmışsınız. Davul bile dengi dengine çalar. Aşk güzel şey ama huzur, güven çok daha güzel. Bir de işin nasip kısmı var. Demek ki nasip de değilmiş. Bence hissettikleriniz de normal. Hatta bence herkes ara ara hissediyor böyle şeyler. Yani ben evlendim ve geçmişi tamamen sildim, eskilerden kimseyi hatırlamıyorum, hiç bi olayın bende izi kalmadı diyen varsa hiç çekinmeden yüzüne yalancısın diyebilirimHanımlar hanımlar
kimseye anlatmak istemediğim için buraya yazmak istemiştim. Aranızda neden bu kadar sinirlenenler oldu anlayamadım. Bi duygu seliydi geldi geçti. Şu an, o yazıyı yazarken hissettiklerimin 10da 1ini bile hissetmiyorum. Lakin yine de sevindim bazılarınız yazdıklarımı kişiselleştirerek içini dökmüş. Belli ki karşı tarafın eşi konumunda çok kişi var aramızda. Hayat işte. Bu arada konuda yanlış anlaşılmalar olmuş.
Lise aşkı değil, lisede başlayan bir aşktı. Üniversitenin son yıllarına kadar da devam etti. Toplamda 11 sene sürmüş bir mevzudan bahsediyorum.
İsmi, o kişi seçmemişti ben seçmiştim. Bu arada isim spesifik bir isim. Yani ben kendimi durup dururken başrole koymuyorum. Açık açık ismi yazarsam anlaşılabileceği için örnek vererek anlatayım; iki kişinin isminin birleşiminden oluşan bir isim diyeyim. Yani benim ismim Ayşe olsun, karşı taraf Ali olsun, isim de Ayli diyeyim. Örnek bu tabii ki isim bu değil. Karşı tarafın eşinin ismiyle benim ismim arasında da benzerlik yok bu arada onu da söyleyeyim. Hadi anlamını beğendiler diyeyim, ismin anlamı yok. Çünkü 2 hecenin birleşimi.
Durum böyle olunca üstüne bi durup düşünmem, hem karşı tarafın eşi için hem kendi işim için üzülmem bence normal. Neyse sonuç olarak problem yok. Biraz düşündüm, iyi de geldi. Kalbimin pırpırlarını hissetmek güzeldi. Rutin, bazılarınızın deyimiyle sıkıcı hayatıma devam :)
Valla bende eski hic biseyin ne etkisi ne izi kaldi. Evlendikten sonra eskiden yasanan seyleri unutmadik, demans degiliz sukur. Ama zerre kadar etkilenmiyorum dusununce.konuda yazdıklarınızda çok detay vermemişsiniz. Bu yazdıklarınızla konu daha anlaşılır olmuş. Yani ilk yazdıklarınıza bakarak verilen tepkiler anormal değil diye düşünüyorum. Bu mesajı okuyarak konuyu anlamış olunca da sizinle empati kurdum. Her genç kızın o çağlarda yaşadığı deli bir aşk hikayesi oluyor. Bence siz mantığınızı seçerek doğru olanı yapmışsınız. Davul bile dengi dengine çalar. Aşk güzel şey ama huzur, güven çok daha güzel. Bir de işin nasip kısmı var. Demek ki nasip de değilmiş. Bence hissettikleriniz de normal. Hatta bence herkes ara ara hissediyor böyle şeyler. Yani ben evlendim ve geçmişi tamamen sildim, eskilerden kimseyi hatırlamıyorum, hiç bi olayın bende izi kalmadı diyen varsa hiç çekinmeden yüzüne yalancısın diyebilirimağaç kavuğundan çıkmadığımıza göre böyle şeyler hissetmemiz de normal. Yani ne eşiniz için ne de eski sevgilinizin eşi için üzülmenize gerek yok. Neticede onlar da insan. Ve onlar da zaman zaman böyle şeyler hissediyorlardır
Ayyy bu arada ben olayı yeni anladım. Yani umarım doğru anlamışımdır. Galiba eski sevgiliniz ikinizin isminin birleşimini isim olarak koymuş çocuğuna. Eğer durum böyle ise sarsılmanız çok normal bence. Bu durumda siz bence sadaka verin. Eski sevgiliniz gerçekten haysiyetsiz biriymiş. Çocuğuna anlamı olmayan, iki kişinin isminin birleşimini koymak ne demek yaa. Açıkçası burada üzülünecek tek kişi var o da çocuk. Yazık taşıdığı ismin açılımını kendi bile bilmeyecek belki de. Naçizane tavsiyem hiç iletişime geçmemeniz olur. Hala kafası size takıksa huzurunuz kaçabilir.Hanımlar hanımlar
kimseye anlatmak istemediğim için buraya yazmak istemiştim. Aranızda neden bu kadar sinirlenenler oldu anlayamadım. Bi duygu seliydi geldi geçti. Şu an, o yazıyı yazarken hissettiklerimin 10da 1ini bile hissetmiyorum. Lakin yine de sevindim bazılarınız yazdıklarımı kişiselleştirerek içini dökmüş. Belli ki karşı tarafın eşi konumunda çok kişi var aramızda. Hayat işte. Bu arada konuda yanlış anlaşılmalar olmuş.
Lise aşkı değil, lisede başlayan bir aşktı. Üniversitenin son yıllarına kadar da devam etti. Toplamda 11 sene sürmüş bir mevzudan bahsediyorum.
İsmi, o kişi seçmemişti ben seçmiştim. Bu arada isim spesifik bir isim. Yani ben kendimi durup dururken başrole koymuyorum. Açık açık ismi yazarsam anlaşılabileceği için örnek vererek anlatayım; iki kişinin isminin birleşiminden oluşan bir isim diyeyim. Yani benim ismim Ayşe olsun, karşı taraf Ali olsun, isim de Ayli diyeyim. Örnek bu tabii ki isim bu değil. Karşı tarafın eşinin ismiyle benim ismim arasında da benzerlik yok bu arada onu da söyleyeyim. Hadi anlamını beğendiler diyeyim, ismin anlamı yok. Çünkü 2 hecenin birleşimi.
Durum böyle olunca üstüne bi durup düşünmem, hem karşı tarafın eşi için hem kendi işim için üzülmem bence normal. Neyse sonuç olarak problem yok. Biraz düşündüm, iyi de geldi. Kalbimin pırpırlarını hissetmek güzeldi. Rutin, bazılarınızın deyimiyle sıkıcı hayatıma devam :)
Valla bende etkisi var yaaValla bende eski hic biseyin ne etkisi ne izi kaldi. Evlendikten sonra eskiden yasanan seyleri unutmadik, demans degiliz sukur. Ama zerre kadar etkilenmiyorum dusununce.
Amaaan eşimin yüzüne bakamadım ne Allahaşkına. 17 yaşında yediğim nanelerden utansam ne değişir…Selamlar hanımlar
Bugün bişey öğrendim. Neden bilmiyorum ama birilerine anlatmak istiyorum. Öğrendiğim şeyden sonra kendimi kötü bişey yapmış gibi hissetmeye başladım. Halbuki konunun benimle zerre alakası yok. Ben 4,5 yıllık evliyim. Her şeyin yolunda gittiği güzel bir evliliğim var. Eşimle bi problemimiz yok çok şükür. Her evde olan ufak tefek şeyleri yaşarız sonra bi şekilde her şeyi yoluna koyar devam ederiz. Çok büyük bir aşkla evlendik diyemem. Evlendiğimizde gençlik çağının yaşattığı o yoğun duygular yerine yetişkinliğin ihtiyacı olan güven, sevgi, saygı duyguları hakimdi en azından bende.
Eşimle tanışmadan önce çok fırtınalı bi aşk hayatım vardı. Lisede deliler gibi aşık olduğum, anlatsam yok artık filmden mi gördün diyebileceğiniz şeyleri yaşadığım biri vardı. Dediğim gibi gençlik çağının en güzel duygularını onunla yaşadım. Hem de dolu dizgin. Ama yetişkinliğe girerken artık bazı şeylerin çok yanlış olduğunu, geleceğimi yanlış şekillendireceğimi farkettiğim için ilişkiyi bitirdim. Aramızda çok büyük farklar vardı. Benim ailem kendi halinde, kendilerince okumuş, bi yerlere gelmiş diyebileceğiniz insanlar. Çocuklarının eğitimleri konusunda hassaslar ve kendilerinden ilerde olmalarını isterler. Ben de bu doğrultuda akademik kariyer yaptım. Fakat bu bahsettiğim kişi lise terk. Ailesinde anılmayan kötü alışkanlık yok diyebilirim. Kumar, alkol, kadınlar vs. Yani ailemin karşısına çıkarabileceğim insanlar değiller. Kaldı ki ailem de bu durumu öğrendiğinde ya biz ya o diyerek resti çekmişlerdi.
Sonuç olarak olması gereken oldu. O kişiyle bağlar koptu. Aradan yıllar geçti. Ben, ailemin benim için uygun görebileceği tarzda biri olan eşimle evlendim. Ailelerimiz çok iyi anlaşır. Hatta zaman zaman annem bile der ki seni o gençlik hatasından kurtaramasaydık, böyle damadımız ve dünürlerimiz olmasaydı ne yapardık bilemiyorum der. Kısacası benim için ideal evlilik diyebilirim.
Bugün eskiden ilişkim olan kişiyle ortak bi tanıdığımızdan, O’nun çocuğu olduğunu öğrendim. Birlikte olduğumuz zamanlarda hayaller kurardık. İkimiz de bi oğlumuz olsun istiyorduk. Ben oğlumuz olursa diye bi isim seçmiştim. O da beğenmişti. Kararımızı öyle vermiştik. Bugün öğrendim ki oğluna o ismi koymuş. Bi anda o günlere gittim. O zamanlar yaşadığım kıpırtıları, heyecanları, yoğun duyguları hissettim. Resmen kalbimin atışı hızlandı. Sonra aklıma eşim geldi ve inanılmaz bir suçluluk duygusu hissettim. Hala eşimin yüzüne bakamadım. Erkenden uyuma numarası yaptım. Durup durup aklıma o günler geliyor. Ve tabi arkasından kendimi ihanet ediyormuş gibi hissediyorum. Karşı tarafın eşini düşünüyorum. Bi kadın olarak onun yaşadığını yaşamak istemezdim. Yani çocuğuma, eşimin eski sevgilisinin seçtiği ismin koyulmasını hiç istemezdim. Eşimi düşünüyorum. Ona da haksızlık ediyorum. Empati kuruyorum. Ben eşimin, eski sevgilisiyle ilgili böyle şeyler düşünmesini istemezdim.
Bi yandan da karşı tarafı eski sevgilim olarak değil sanki eski bir dost gibi hatırladığımı farkettim. Sanki eski bir dostumun çocuğu olmuş ve onun da eski günleri unutamadığını farketmişim gibi buruk bi sevinç oluştu içimde. İletişimimiz olsaydı en içten dileklerimle mutluluklar dilemeyi, bebeğine uzuuun sağlıklı, mutlu bir hayat dilemeyi çok isterdim.
Bu hissettiklerim ne bilmiyorum. İçim bi yandan sıcacık oldu, bi yandan da kendimi çok suçlu hissediyorum.
Sıkılıp canı drama çekmiş diye yorumladımAmaaan eşimin yüzüne bakamadım ne Allahaşkına. 17 yaşında yediğim nanelerden utansam ne değişir…
Bende siviceli gözlüklü iğrenç saçlı iki lafı biraraya getiremeyen tipleri hatırlıyorum aman aman lise aşkım olmadi uzakran platonik olduysa da hiç açılmadim valla geçti gitti zaten kızlar daha çabuk olgunlaşıyor kafa olarak o yaştaki erkekler tipitip gibi birbirinin aynizi akıl 5 karış havada hiç evlilik çocuk mevzum olmadı yalan borcum yok inanmayan inanmasın da her liseli kızın böyle unutulmaz aşkı var fikride komikValla bende eski hic biseyin ne etkisi ne izi kaldi. Evlendikten sonra eskiden yasanan seyleri unutmadik, demans degiliz sukur. Ama zerre kadar etkilenmiyorum dusununce.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?