Annelerin ninnilerinden spikerin okuduğu habere kadar, yürekte, kitapta ve sokakta yenebilmek yalanı, anlamak, sevgilim, o, bir müthiş bahtiyarlık, anlamak gideni ve gelmekte olanı.
Ruh yorgunuyum, gönül yorgunuyum, hayat yorgunuyum; öğrenmek, bilmek, anlamak, anlamamış gibi yapmak, düşünmek, hissetmek, tanımak, tanık olmak, katlanmak, anlayış göstermek, görmezden gelmek, üzerinde durmamak, idare etmek, üzülmemiş görünmek, alışmak, alışamamak, sabretmek, katlanmak, beklemek yorgunuyum. Tam da artık bu memlekette hiçbir şey şaşırtmaz beni sanırken, her seferinde yeniden şaşırmak yorgunuyum.
Biri saksımızı çiğneyip gitti Biri duvarları yıktı, camları kırdı Fırtına gelip aramıza serildi.. Biri milyon kere çoğaltıp hüzünleri Her şeyi kötüledi, bizi yaraladı.. Biri şarabımızı döktü, soğanımızı çaldı, Biri hiç yoktan vurdu kafeste kuşumuzu! Dedim ya, ciğerim yanıyor, yüreğim kanıyor Olmasaydı sonumuz böyle..!
Gözlerine bakarken
umurumda değil mevsimler ...
Gülüşün hep deniz kenarı bana
Sen bir adım attığında , göreceksin
Elinde balonlarla bekleyen o adam benim !....
...
Aldığım en derin nefessin sen
Dudaklarının dudaklarımdaki işgali
hala yüreğimde ....
Nefes alıyorum ama hala bulamadım seni ...
'' Ben sana yanarken şimdi...
Sen kim bilir nerede
üşüyorsun... ''