"Bir kadın için aşık olmak o kadar da önemli değildir. Kadın doğası gereği bir kelimeye, bir kokuya, bir bakışa aşık olabilir.. Aşk kadının bir organı gibidir, birçok kez, birçok şeye aşıkca davranabilir. Aynı kadın bir anda, hiç ummadığın anda, o'nun seni asla bırakamayacağına en emin olduğun anda, hayatından kaybolabilir..
Bir kadın senin için kaç kez ağladıysa senden o kadar uzaklaşmıştır aslında. Bir kadına her şeyi unutturabilirsin, ama neden ağladığını ve o'nu kimin ağlattığını asla! Kadın aşık olduğu her neyse o'nu uzun süre inceler, ezberler, bekler. Aklının bir köşesinde sağlamasının bile sağlamasını yaptığı hesaplar yapar..
Bir kadın sana gerçekten aşık olduysa o an için dünyasının merkezi sensindir. Seni düşünür, seni özler, seni kıskanır, seni hatırlar, sana kızar, sana küser.. Ama tüm bunlar bir sabah aniden yerini müthiş bir boşluğa bırakabilir.
Senin dünyasının merkezine koymuş bir kadın yerini yadırgayıp, yadırgamadığını hisseder. Orayı hakedip, haketmediğini çoktan ölçüp, tartmıştır.Kadınlar aşık olunca sarhoş olmuş gibidir ve ayılıp ayılmaması da yine senin elindedir. Ayıldığı an seni tanıyor olmak bile o'nu rahatsız edecektir.
Bir kadın erkeğe binlerce şans verir. Söylediğiniz yalanları bilir, çoğunu belli etmez. Kadınların erkekleri köşeye sıkıştırma derdi yoktur. Ki zaten bundan hoşlanmazlar. Biriktiren ve kusan varlıklardır.
Bir kadının vazgeçemeyeceği tek erkek güvendiği erkektir. Kime aşık olurlarsa olsunlar, bir gün mutlaka en güvendikleri adama geri döneceklerdir.."