bugün 150. günümüz...
alışmak diye bir şey yok!!! 150 gün boyunca, tek bir gün bile onun yokluğuna alıştığımı hissetmedim. abartmıyorum, o gittiğinden bu yana deliksiz uykum olmadı tek bir gece bile. her geçen gün daha çok özledim. her geçen gün daha yakıcı ve can acıtıcı bir özlem haline geldi yaşadığımız ve hala da sürüyor bu şekilde. şafak 130 iken de "daha çok var" diyordum, şimdi de... şu önümüzdeki 9 günün gözümde nasıl büyüdüğünü anlatamam. onun yokluğunda hissettiklerimi, yaşadığım sıkıntıları teker teker ifade edebilmem mümkün değil.
ilk günler yetiyordu telefonda 5 dakika sesini duymak. sonraları şikayetçi oldum sevdiğim adamı kamera karşısında görüp de ona dokunamadığım için. şu aralar nefret ediyorum telefondan da, msnden de... dokunmak istiyorum, kokusunu hissetmek istiyorum, sesiyle yetinmek zor geliyor.
çok şükür ki, çoğu gitti azı kaldı. biliyorum, onu gördüğüm anda, ona sarıldığım dakikada bütün yaşadığımız sıkıntılar silinip gidecek, hepsi geçmişte bir hatıra olarak kalacak. yeter ki sağ salim gelsin yanıma, bir daha ayrılık olmasın...
kısacası hayatıma ara verdim o gittiğinden beri. 159 günlük bir ara... o gelince kaldığımız yerden devam edeceğiz.
belki de askerliğin tek iyi tarafı... onu ne kadar fazla özleyebileceğimi anladım. daha önce hayatımda hiç kimseyi bu denli özlememiştim. ne anne baba ne kardeş ne de arkadaş... sevgilinin yeri apayrı...
öyle değil işte. çabuk bitmiyor. bir maraton düşünün. siz kendinizi 460 km'lik bir koşuya hazırlıyorsunuz, biz 150 km'lik bir koşuya... sonuçta hepimiz aynı derecede yorulmuş oluyoruz. ve unutmayalım ki, siz bu koşu esnasında molalar verip(izin) dinlenip soluklanabiliyorsunuz da... biz tek bir nefeste bitiriyoruz koşuyu.
bugün 150. günümüz...
alışmak diye bir şey yok!!! 150 gün boyunca, tek bir gün bile onun yokluğuna alıştığımı hissetmedim. abartmıyorum, o gittiğinden bu yana deliksiz uykum olmadı tek bir gece bile. her geçen gün daha çok özledim. her geçen gün daha yakıcı ve can acıtıcı bir özlem haline geldi yaşadığımız ve hala da sürüyor bu şekilde. şafak 130 iken de "daha çok var" diyordum, şimdi de... şu önümüzdeki 9 günün gözümde nasıl büyüdüğünü anlatamam. onun yokluğunda hissettiklerimi, yaşadığım sıkıntıları teker teker ifade edebilmem mümkün değil.
ilk günler yetiyordu telefonda 5 dakika sesini duymak. sonraları şikayetçi oldum sevdiğim adamı kamera karşısında görüp de ona dokunamadığım için. şu aralar nefret ediyorum telefondan da, msnden de... dokunmak istiyorum, kokusunu hissetmek istiyorum, sesiyle yetinmek zor geliyor.
çok şükür ki, çoğu gitti azı kaldı. biliyorum, onu gördüğüm anda, ona sarıldığım dakikada bütün yaşadığımız sıkıntılar silinip gidecek, hepsi geçmişte bir hatıra olarak kalacak. yeter ki sağ salim gelsin yanıma, bir daha ayrılık olmasın...
kısacası hayatıma ara verdim o gittiğinden beri. 159 günlük bir ara... o gelince kaldığımız yerden devam edeceğiz.
belki de askerliğin tek iyi tarafı... onu ne kadar fazla özleyebileceğimi anladım. daha önce hayatımda hiç kimseyi bu denli özlememiştim. ne anne baba ne kardeş ne de arkadaş... sevgilinin yeri apayrı...
allah sabır versin sanada onada:teselli:
nerede yapıyor
dogru bi yaklaşım
ama 5 aydır görüşemiyoruzsenağlama
ya seninki niye 75 gün yapıo bak kıskandım ha:dance:.benimki nıye 3 ay yapıoklava: klava:
ya seninki niye 75 gün yapıo bak kıskandım ha:dance:.benimki nıye 3 ay yapıoklava: klava:
kızlar dün gece saat 1 olmuştu uyuyamıyordum onu düşünürken birden mesaj geldi
_aşkım nöbetteydim şimdi yatmaya gidiyorum
seni sevdiimi söylemden uyumak istemedim seni çok seviyorum_Şeniz
yazıyordu senağlama
ankesörlü telefondan mesaj atmıştı ama ben cevap yazamadım
tabi ona:çok üzgünüm::çok üzgünüm:
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?