- 22 Kasım 2014
- 3.217
- 4.661
- 133
- 38
- Konu Sahibi kivircikpin
- #181
Anne babanın sizin evinize yerleşmesi mümkün mü? Böylesi sizin için çok daha rahat olacakmış gibi geliyor bana.
Ama değilse, kardeşinizi ve gelini alın karşınıza konuşun. Annem hasta, ben her gün bebeğimle yemek yapıp geliyorum onun için. Meraklı değilim sizin karnınızı doyurmaya, dağıttığımızı toplamaya. Anlayışlı olun, şu zor zamanda destek olmuyorsanız, köstek de olmayın deyin. Yapılacak işler de siz de şunu şunu yapacaksınız, ben yemek getiriyorsam, sen de hastane işlerini yapacaksın deyin.
Kardeşinizi de uyarın, evde huzursuzluk çıkarıp bizim huzurumuzu bozma, aklına başına al, kavga edecekseniz gidin eşinin annesinin evinde yapın, yemeğinizi de orda yiyip gelin deyin. Ondan sonra evde dayak, kavga mı olmuş, huzursuzluk mu çıkmış, evde yemek yapmadığı için dışarıdan mı yemiş, hiç umurunuzda olmasın. Annenize de böyle söyleyin. Anne hiç kafana takma, başta olay çıkarırlar dikkat çekmek için, baktılar olmuyor, çekip giderler deyin.
Kardeşiniz deliliğe, gelin yüzsüzlüğe vurmuş, sizin vicdanınızı sömürüyorlar.
Çirkeftir bunlar, vicdansız, insan müsveddeleri. Kullanabildikleri kadar kullanmaya bakarlar. Sanmayın ki düşünemediklerinden. Gayet farkındalar her şeyin, kardeşiniz de öyle ama sert bir tokat yemeden işlerini görmeye bakarlar.
Aynı modelden bende var, görümce benimkiler. Çok dar bir dönemimdeyim, aynı sizin gibi annemin eviyle, kendi evim arasında mekik dokuyorum. Geçen sene bir kardeşimin düğününü yaptım, şimdi diğer kardeşimin düğününü yapıyorum, annem hasta, yürüyemez olduğu için. Kendimi çoğu zaman ihmal edip annemlerin işleriyle uğraşıyorum. Eltim hasta oldu, hastanede yatıyor. Kaynım, 5 çocuğuyla evde, iş hastane arasında, skşam evde bir kap yemek yok, iş yapan yok. görümcelerim iki sokak ötede. Ve hiçbir işleri yok, birinin eşi yemeğe bile gelmiyor akşam ve çocukları yurtta.
Bunların kafası da, gelin ya yapmak zorunda, zaten vicdanlı. Biz hiç elimizi sürmezsek, vicdanı elvermez, yapar. Tamamen arsızlık. Ki normalde, ben etrafıma bakmam, yapabileceğimi yaparım ama zaten iki ev arasındayım, 3 kişilik ailenin yemeğini zor yetiştiriyorken, birden her gün 10 kişilik yemek çıkarmamı bekliyorlar.
Ben tek başıma iki kardeşime sahip çıktım ama bunlar iki abla, bir kardeşe sahip çıkmadılar. Ev hanımı, iki sokak ötede ikisi de. Lafa gelince de çok müslümanlar, tek vakit namazlarını bırakmazlar.
Düğünden önceki iki ayımın 1 ayını kaynımın evinde geçirdim, şimdi kendimi çektim. Onlar da uzaktan izliyor, beni arayıp soruyorlar, bilmiyorum, gidin bakın diyorum. Vicdanları yok. Ne benim üç ev arasında bölünüp, kendi çocuğumu ihmal etmeme, ne diğer gelinin hastanede yatmasına, ne de kendi kardeşlerinin 5 çocuğuyla evde yemek ve düzen olmadan kalmasına. Ama kendileri hasta olsa, gecenin kaçı olursa olsun, erkek kardeşler aranır götürsün diye. Biri geçen, bakma ben gelinden daha hastayım, bir de işimi yapıyorum, o hastanede yan gelmiş yatıyor diyor. Bu kadar işte insanlıktan anladıkları.
Ama değilse, kardeşinizi ve gelini alın karşınıza konuşun. Annem hasta, ben her gün bebeğimle yemek yapıp geliyorum onun için. Meraklı değilim sizin karnınızı doyurmaya, dağıttığımızı toplamaya. Anlayışlı olun, şu zor zamanda destek olmuyorsanız, köstek de olmayın deyin. Yapılacak işler de siz de şunu şunu yapacaksınız, ben yemek getiriyorsam, sen de hastane işlerini yapacaksın deyin.
Kardeşinizi de uyarın, evde huzursuzluk çıkarıp bizim huzurumuzu bozma, aklına başına al, kavga edecekseniz gidin eşinin annesinin evinde yapın, yemeğinizi de orda yiyip gelin deyin. Ondan sonra evde dayak, kavga mı olmuş, huzursuzluk mu çıkmış, evde yemek yapmadığı için dışarıdan mı yemiş, hiç umurunuzda olmasın. Annenize de böyle söyleyin. Anne hiç kafana takma, başta olay çıkarırlar dikkat çekmek için, baktılar olmuyor, çekip giderler deyin.
Kardeşiniz deliliğe, gelin yüzsüzlüğe vurmuş, sizin vicdanınızı sömürüyorlar.
Çirkeftir bunlar, vicdansız, insan müsveddeleri. Kullanabildikleri kadar kullanmaya bakarlar. Sanmayın ki düşünemediklerinden. Gayet farkındalar her şeyin, kardeşiniz de öyle ama sert bir tokat yemeden işlerini görmeye bakarlar.
Aynı modelden bende var, görümce benimkiler. Çok dar bir dönemimdeyim, aynı sizin gibi annemin eviyle, kendi evim arasında mekik dokuyorum. Geçen sene bir kardeşimin düğününü yaptım, şimdi diğer kardeşimin düğününü yapıyorum, annem hasta, yürüyemez olduğu için. Kendimi çoğu zaman ihmal edip annemlerin işleriyle uğraşıyorum. Eltim hasta oldu, hastanede yatıyor. Kaynım, 5 çocuğuyla evde, iş hastane arasında, skşam evde bir kap yemek yok, iş yapan yok. görümcelerim iki sokak ötede. Ve hiçbir işleri yok, birinin eşi yemeğe bile gelmiyor akşam ve çocukları yurtta.
Bunların kafası da, gelin ya yapmak zorunda, zaten vicdanlı. Biz hiç elimizi sürmezsek, vicdanı elvermez, yapar. Tamamen arsızlık. Ki normalde, ben etrafıma bakmam, yapabileceğimi yaparım ama zaten iki ev arasındayım, 3 kişilik ailenin yemeğini zor yetiştiriyorken, birden her gün 10 kişilik yemek çıkarmamı bekliyorlar.
Ben tek başıma iki kardeşime sahip çıktım ama bunlar iki abla, bir kardeşe sahip çıkmadılar. Ev hanımı, iki sokak ötede ikisi de. Lafa gelince de çok müslümanlar, tek vakit namazlarını bırakmazlar.
Düğünden önceki iki ayımın 1 ayını kaynımın evinde geçirdim, şimdi kendimi çektim. Onlar da uzaktan izliyor, beni arayıp soruyorlar, bilmiyorum, gidin bakın diyorum. Vicdanları yok. Ne benim üç ev arasında bölünüp, kendi çocuğumu ihmal etmeme, ne diğer gelinin hastanede yatmasına, ne de kendi kardeşlerinin 5 çocuğuyla evde yemek ve düzen olmadan kalmasına. Ama kendileri hasta olsa, gecenin kaçı olursa olsun, erkek kardeşler aranır götürsün diye. Biri geçen, bakma ben gelinden daha hastayım, bir de işimi yapıyorum, o hastanede yan gelmiş yatıyor diyor. Bu kadar işte insanlıktan anladıkları.