- 25 Nisan 2020
- 686
- 1.148
- 43
- 31
- Konu Sahibi meredithgrey
-
- #41
bizde tayinle burhaniyeye geldik. Kalabalık şehirden sonra öyle iyi geldi ki bize burası. İnanın güzel yerde yaşayınca gerisini problem etmiyorsunuz.Merhaba nihayet serin bir akşamdan sevgiler. Öncelikle baştan yazayım “Ya sev, ya terk et” çiler yazmasın konuya rica ediyorum. Ben akıldan çok tavsiye ve dertleşmek istiyorum. Çünkü TR’de ve özellikle de İstanbul’da yaşamak artık bana çok zor geliyor. Gürültü, kalabalık, insanların saygısızlığı ve bitmek bilmeyen kakafoni, herşeyin el yakması, kendi ülkemde tatile gidip cennet köşeleri keşfedememek, yurtdışının artık tamamen bir hayal olması, herşeye sürekli zam gelmesi, işsizlik, sürekli endişe ile yaşamak kısaca bu ülke beni yordu.
Yurtdışı imkanımız malesef yok, eşimle ben üniversite mezunu beyaz yakalıyız hatta o şu an işsiz. Bilişim sektöründe ama iş yok, aramıyor bile kimse. Hadi herşeyi yıkalım bir arsa alıp ev yapalım, bazısı Bursa’da köyde, bazısı Burhaniye ya da Urla’da yaşıyor öyle yapalım desek para yok! Ayrıca iş mevzusu ne olacak büyük problem çünkü oralarda istihdam kısıtlı. Yani biz bir süre daha buraya mahkumuz. Hoş gerçi İzmir’e gidince döviz düşmeyecek, ülke aynı ülke kriz aynı kriz.
Peki siz nasıl dayanıyorsunuz?
İçinizde çocuğu olanlar var bu ülkenin gidişatından böyle üstüne çöreklenilmesinden güzelim kendine yeten bu ülkenin dışarıya bağımlı hale gelmesinden hadi hepsini geçtim bir kadın olarak kadına şiddetten, Allah korusun ama tecavüze uğrasak ya da eşimiz bizi öldürse arkamızdan “orada ne işi varmış, ne biçim giyinmiş, kesin adamı kışkırttı” denecek olmasından. OF YAZARKEN BUNALDIM. Bütün bunlar sizi yıpratmıyor , umudunuzu örselemiyor mu? Ne olur akıl verin bana ben dayanamıyorum. Gerçekten depresyondayım, anti depresan almama rağmen zihnim artık bu kaygı halinden ağrıyor. Elle gelen düğün bayram diyemiyorum bu ülke hepimizin hepimiz batıyoruz batarken. Ne olur umutlarınızı, size güç veren düşüncelerinizi benimle de paylaşın.
Yahu öyle de, yazlık bir beldeden ev bakalım dedik.Kesinlikle daha küçük bir yere taşın, youtube da köyceğiz hikayemiz diye bir kanal var izle oradaki gibi birşey yapabilirsiniz. Onlar da 0 başlamıştı köyceğizden kiralık köy evi bulmuşlardı. İstanbul çok sıkıntı bulunduğum şehir küçük bir şehir istanbulda 2500 tl ise kira burada 700-800
Bireylerin hakkı olan şeye ulaşamamasına bile şükür olayı da bizim topluma özgü...Tahammül etmiyorum. Şükrediyorum.
Ülkenin değil çünkü dünyanın çivisi çıktı. Siz de var olup belki başkasında olamayacak her ne var ise onun için şükretmeyi denediniz mi?
Konuyu dramatize etmek istemiyorum ama ne zaman bir engellinin yanından geçsem içimden “Allah’ım sana şükürler olsun” derim. Bunu hep derim, şaşmaz. Eğer yürüme engelli ise yavaş geçerim yanından belki saçma ama sanki hızlı yürürsem o üzülecek gibi gelir. İnsan her zaman doyumsuz bir varlıktır. İstediklerinizi elde ettiğinizde başka bir istekler listesi gelir. Şükredebildiğimiz sürece mutlu olabiliriz.
Ayrıca yurt dışını bal kaymak zannetme hastalığına da hastayım.
Bireylerin hakkı olan şeye ulaşamamasında bike şükür olayı da bizim topluma özgü...
Hak ayrıdır, rızık ayrıdır.
Onları karıştırmayalım lütfen!
Ben de görüyorum duyuyorum hanımefendi. Ukalalık yapmamak için o şekilde cevap verdim ama gereksiz ince düşünmüşüm sanırım :) alım gücümüz Avrupa kadar iyi ya da daha iyi vs gibi bişey söylemedim ben. Her ülkede her kesimden insan var, çok uç farklar olduğunu düşünmüyorum dedim.Yurtdışında yaşamaya gerek yok pek de dünya çok küçüldü artık. Görüyoruz duyuyoruz okuyoruz. Ama böyle düşünmek de insanı rahatlatır tabii
Tahammül etmiyorum. Şükrediyorum.
Ülkenin değil çünkü dünyanın çivisi çıktı. Siz de var olup belki başkasında olamayacak her ne var ise onun için şükretmeyi denediniz mi?
Konuyu dramatize etmek istemiyorum ama ne zaman bir engellinin yanından geçsem içimden “Allah’ım sana şükürler olsun” derim. Bunu hep derim, şaşmaz. Eğer yürüme engelli ise yavaş geçerim yanından belki saçma ama sanki hızlı yürürsem o üzülecek gibi gelir. İnsan her zaman doyumsuz bir varlıktır. İstediklerinizi elde ettiğinizde başka bir istekler listesi gelir. Şükredebildiğimiz sürece mutlu olabiliriz.
Ayrıca yurt dışını bal kaymak zannetme hastalığına da hastayım.
Kötüye bakıp hale şükretmek iyi hissettiriyor mu gerçekten?Tahammül etmiyorum. Şükrediyorum.
Ülkenin değil çünkü dünyanın çivisi çıktı. Siz de var olup belki başkasında olamayacak her ne var ise onun için şükretmeyi denediniz mi?
Konuyu dramatize etmek istemiyorum ama ne zaman bir engellinin yanından geçsem içimden “Allah’ım sana şükürler olsun” derim. Bunu hep derim, şaşmaz. Eğer yürüme engelli ise yavaş geçerim yanından belki saçma ama sanki hızlı yürürsem o üzülecek gibi gelir. İnsan her zaman doyumsuz bir varlıktır. İstediklerinizi elde ettiğinizde başka bir istekler listesi gelir. Şükredebildiğimiz sürece mutlu olabiliriz.
Ayrıca yurt dışını bal kaymak zannetme hastalığına da hastayım.
Dünyanın her yerinde geçim sıkıntısının olduğunu söyleyen arkadaşlar alım gücünü araştırsın. Almanya’da asgari ücretle geçinmekle Türkiye’de asgari ücretle geçinmek arasında dağlar kadar fark var. Amacım ülkemizi kötülemek değil elbette ama gerçek durum bu maalesef
Kötüye bakıp hale şükretmek iyi hissettiriyor mu gerçekten?
dört çocuğum varMerhaba nihayet serin bir akşamdan sevgiler. Öncelikle baştan yazayım “Ya sev, ya terk et” çiler yazmasın konuya rica ediyorum. Ben akıldan çok tavsiye ve dertleşmek istiyorum. Çünkü TR’de ve özellikle de İstanbul’da yaşamak artık bana çok zor geliyor. Gürültü, kalabalık, insanların saygısızlığı ve bitmek bilmeyen kakafoni, herşeyin el yakması, kendi ülkemde tatile gidip cennet köşeleri keşfedememek, yurtdışının artık tamamen bir hayal olması, herşeye sürekli zam gelmesi, işsizlik, sürekli endişe ile yaşamak kısaca bu ülke beni yordu.
Yurtdışı imkanımız malesef yok, eşimle ben üniversite mezunu beyaz yakalıyız hatta o şu an işsiz. Bilişim sektöründe ama iş yok, aramıyor bile kimse. Hadi herşeyi yıkalım bir arsa alıp ev yapalım, bazısı Bursa’da köyde, bazısı Burhaniye ya da Urla’da yaşıyor öyle yapalım desek para yok! Ayrıca iş mevzusu ne olacak büyük problem çünkü oralarda istihdam kısıtlı. Yani biz bir süre daha buraya mahkumuz. Hoş gerçi İzmir’e gidince döviz düşmeyecek, ülke aynı ülke kriz aynı kriz.
Peki siz nasıl dayanıyorsunuz?
İçinizde çocuğu olanlar var bu ülkenin gidişatından böyle üstüne çöreklenilmesinden güzelim kendine yeten bu ülkenin dışarıya bağımlı hale gelmesinden hadi hepsini geçtim bir kadın olarak kadına şiddetten, Allah korusun ama tecavüze uğrasak ya da eşimiz bizi öldürse arkamızdan “orada ne işi varmış, ne biçim giyinmiş, kesin adamı kışkırttı” denecek olmasından. OF YAZARKEN BUNALDIM. Bütün bunlar sizi yıpratmıyor , umudunuzu örselemiyor mu? Ne olur akıl verin bana ben dayanamıyorum. Gerçekten depresyondayım, anti depresan almama rağmen zihnim artık bu kaygı halinden ağrıyor. Elle gelen düğün bayram diyemiyorum bu ülke hepimizin hepimiz batıyoruz batarken. Ne olur umutlarınızı, size güç veren düşüncelerinizi benimle de paylaşın.
O belli zaten, aynı ülkede yaşıyor olamayızÜnleminizle birlikte size bol tahammülsüzlükler dilerim o halde. Ben çok başka yerdeyim.
Değil mi hanımefendi bal kaymak? Gayet de bal kaymak ve evet şükrettiğim bir evliliğim, üç tane minnoş kedim ve güzel bir hayatım var. Ama şükür girdabına kapılıp da kör olmadım. Neyin ters gittiğini görebiliyorum.
O belli zaten, aynı ülkede yaşıyor olamayız
dört çocuğum varhayatı ve ülkemi seviyorum,ülkemin halide çok şükür yerinde (bir çok ülkeye seyehatte bulunarak söylüyorum)kendimden konforlu yaşayanları değil daha ihtiyaç sahiplerini görünce halime şükrediyorum dünyanın sınav yeri olduğunu biliyorum,sağlıklımıyım ailem sağlıklımı tamam ❤bence siz biraz bunalmış olmalısınız mutlaka bir yardım alın.
Ben kocaeli deyim burasi da anlattiginiz gibi büyük sehirkerde is imkani var en azindan kucuk sehirlerde o bile yok ki küçük şehir de bi kisim insan kendini gelistiremedigi için istanbul insaninin tavirlarindan farkı yok.Merhaba nihayet serin bir akşamdan sevgiler. Öncelikle baştan yazayım “Ya sev, ya terk et” çiler yazmasın konuya rica ediyorum. Ben akıldan çok tavsiye ve dertleşmek istiyorum. Çünkü TR’de ve özellikle de İstanbul’da yaşamak artık bana çok zor geliyor. Gürültü, kalabalık, insanların saygısızlığı ve bitmek bilmeyen kakafoni, herşeyin el yakması, kendi ülkemde tatile gidip cennet köşeleri keşfedememek, yurtdışının artık tamamen bir hayal olması, herşeye sürekli zam gelmesi, işsizlik, sürekli endişe ile yaşamak kısaca bu ülke beni yordu.
Yurtdışı imkanımız malesef yok, eşimle ben üniversite mezunu beyaz yakalıyız hatta o şu an işsiz. Bilişim sektöründe ama iş yok, aramıyor bile kimse. Hadi herşeyi yıkalım bir arsa alıp ev yapalım, bazısı Bursa’da köyde, bazısı Burhaniye ya da Urla’da yaşıyor öyle yapalım desek para yok! Ayrıca iş mevzusu ne olacak büyük problem çünkü oralarda istihdam kısıtlı. Yani biz bir süre daha buraya mahkumuz. Hoş gerçi İzmir’e gidince döviz düşmeyecek, ülke aynı ülke kriz aynı kriz.
Peki siz nasıl dayanıyorsunuz?
İçinizde çocuğu olanlar var bu ülkenin gidişatından böyle üstüne çöreklenilmesinden güzelim kendine yeten bu ülkenin dışarıya bağımlı hale gelmesinden hadi hepsini geçtim bir kadın olarak kadına şiddetten, Allah korusun ama tecavüze uğrasak ya da eşimiz bizi öldürse arkamızdan “orada ne işi varmış, ne biçim giyinmiş, kesin adamı kışkırttı” denecek olmasından. OF YAZARKEN BUNALDIM. Bütün bunlar sizi yıpratmıyor , umudunuzu örselemiyor mu? Ne olur akıl verin bana ben dayanamıyorum. Gerçekten depresyondayım, anti depresan almama rağmen zihnim artık bu kaygı halinden ağrıyor. Elle gelen düğün bayram diyemiyorum bu ülke hepimizin hepimiz batıyoruz batarken. Ne olur umutlarınızı, size güç veren düşüncelerinizi benimle de paylaşın.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?