arkadaşım,eğer hamilelik durumunuz,normal doğuma
uygunsa fikrinizi değiştirmeyin derim...
çünkü sezeryanla doğum sonrası çok sıkıntı yaşarsınız...
sezeryanla,ameliyatlı olacaksınız,emzirirken,
bebeğinizle ilgilenirken,ayakra kucağınıza alıp
gazını çıkarırken sıkıntı çekersiniz...
ama sezeryan şart olur,ona da yapacak birşey yok....
ama normal doğum yapmış biri olarak,
çevremdeki bütün hamilelere normal doğumu öneriyorum...
sevgiler...
benim de gönlüm hep normal doğumdan yanaydı, ama doktorum sezeryan istedi, bebeğimi riske atamayacağını söylemişti, sözünü dinledim, iyiki de dinlemişim, bebeğimin kordonu boynuna dolanmış, üstelik de doktorum 6 tane myom temizlemiş rahmimden, normal doğumu b ilmem ama sezeryan sonrası ayağa kalkmak zaman alıyo, kendi acından bebeğinle yeterince ilgilenemiyosun, birkaç günün için hep buruk kalıyo, altının değiştirilmesine gazının çıkartılmasına hep uzaktan bakıyosun, ben de çok heves etmiştim onları yapmayı ama ancak 1 hafta sonra bunları yapabildim, o süre içinde mutlaka bi yardımcıya ihtiyaç oluyor, bence bunu doktorla birlikte kararlaştırmak lazım, belki de normal doğum için hiçbir engel olmayacak, herşeyin doğalı daha iyi ama sezeryan da mecbur kalınırsa hiç korkmamalı, normal de olsa sezeryan da olsa sonunda kazanacağınız ödülün değeri hiçbirşeyle ölçülemeeyecek kadar kıymetli oluyor, o acılar da anlık oluyor, yüzünü görüp sesini duyduktan sonra herşey unutuluyor, söylerlerdi de inanmazdım, şimdi doğum yapacak olan arkadaşlarıma ben anlatıyorum bu şekilde
emekli bi hemşire her banyodan sonra b ebeğin eklem yerlerine zeytinyağı sürülmesi gerektiğini bunun çok faydalı olduğunu ve boyun uzamasında yardımcı olduğunu söylemiş anneme, her banyodan sonra eklemlerine zeytinlyağlı pamuk sürüyoruz, 46 cm doğmuştuk, 55 günlükken boyumuz 54 cm di, ayda 4 cm uzuyoruz, zeytinyağının faydası olabilir diye düşünüyorum, poposuna da pişik kremi yerine hep zeytinyağı kullanıyorum, hem daha doğal hem besleyici, çok şükür bugüne kadar 1 kere bile pişik olmadık, pişik kremini dışarı çıkacağım zaman alıyorum, vücudunun heryerine olabildiğince bebe yağı sürüyorum, çok güzel oluyo, geçenlerdre yüzünde pütür pütür bişeler olmuştu bebeğimin, cildi de kupkuru olmuş birden, günde 2 defa bebe yağı sürdüm yüzüne, şimdi yumuşacık mis gibi oldu, bebeyağı çok faydalı,
ayrıca süt için bence bolbol süt içilmeli, tecrübeyle sabit, bünyeye göre farklılık gösterir mi bilmiyorum ama bi gün dayanamayıp azcık bi acı yemiştim ve akşamına sütüm yetmedi, bebeğime dondurucuya daha önceden koyduğum sütümü mama ısıtıcımda ısıtıp verdim, (mama ısıtıcısı olmayanlar, sütü direkt ocakta değil benmari yöntemiyle ısıtmak lazım, içindeki faydalı şeylerin kaybolmaması açısından ) günde en az 2-3 su bardağı süt içiyorum, gece sabaha kadar sütle doluyorum, her gün bebeğimi emzirdikten sonra kalan sütü göğüslerimden tamamen boşalana kadar sağıyorum ve dondurucuya atıyorum, kötü günlerde kullanmak için, zaten bebeğim süt içtiğim günlerde göğüslerimi tamamen boşaltamıyo, sütüm fazla geliyo, ileride midesi genişlediği zaman daha çok emeceği ve ileride de sütüm olmaması ihtimaline karşı dondurucuda saklamanın akıllıca olacağını düşünyorum, oda sıcaklığında 4 saat, buzdolabının kapağında 24 saat, buzlukta 1 ay derin dondurucuda da 6 ay saklanabildiğini duymuştum, sütümü sağdığım her kaba o günün tarihini yazıyorum, ileride en eski tarihil sütten başlayarak vermek için,
bebeği çok yumuşak yatakta yatırmamak gerekiyomuş, ani bebek ölümlerine neden olabilirmiş, ayrıca bebeği çok sıkı giydirmemek lazımmış, bu da ani bebek ölümlerine neden olabiliyormuş, bunu da internette bi sitede okumuştum, ayrıca bebeklerin elleriyle oynamaları gerekiyomuş, gelişimleri açısından çok önemliymiş, hoş ben eldiveni dünden beri çıkartmaya başladım, tırnaklarını ben kesmeye cesaret edemedim,eşim de uzun uzun kesti, o nedenle eldivenlerden dışarı çıkartamadık, dün cesarete geldim, emzirirken hareketsiz duruyo, o ara tırnaklarını kestim, bu gün de eldivenlerini rahat rahat çıkarttım ellerini oynadı, ilk başta soğuk oldu elleri ama daha sonradan sıcacık oldu, bi süre sonra kendi ısısını koruyabiliyor galiba, bebeğimi kucağıma almaktan hiç çekinmiyorum, doğurmadan önce çok kucağına alma kucak çocuğu olur hiçbir iş yapamazsın demişlerdi, ben de kucağıma almamaya karar vermiştim, ancak doğduktan sonra ona haksızlık yaptığımı anladım, ne zaman isterse kucağıma alıyorum, varsın ben aç kalayım varsın bulaşıklar yığılsın, umrumda bile değil, onun benim sevgime ihtiyacı var ve benim kucağımda mutlu, onunmutluluğu da benim mutluluğum, daha küçücük bi bebeğin kucaağa alınmasından kaçınılmaması gerektiğini düşünüyorum
her bebek biraz kusabilir, ancak bu kusma fışkırır tarzda ağızdan ve burundan birlikte geliyosa doktora danışmak gerekirmiş, bebeğin kakası ilk doğduğunda kahverengimsi renkte oluyor, daha sonradan yeşile ve en son sarıya dönüşüyor, sadece anne sütü alan bir bebeğin kakası altın sarısı renginde olmalı, sümüksü ve kötü kokuluysa doktora danışmak gerekirmiş
kurufasülye nohut tarzı yiyeceklerden kaçmamak gerekiyor, bebeğin onlardaki proteinleri alması açısından bu önemli, arada bunlardan da yemek gerekir ki bebek ihtiyacı olan besinleri sütümüz yardımıyla alabilsin, tabi azcık gaz problemi de yaşanacak, gaz olacak diye bunlardan kaçmamak lazım, bunu da sağlık ocağımızdaki hemşiremiz söylemişti, bebeğiniz gaz olduğu zaman ayaklarından tutup karnına doğru basınç uygulayarak egzersiz yaptırın, bu hem çok hoşlarına gidiyo hem eklemleri çalışınca rahatlıyorlar hem de çok güzel gaz çıkartıyolar, bebeklere masaj yapmak gerekiyomuş ama kış günü bebeğimi soyup masaj yapamıyorum malesef, ancak bu şekilde egzersizlerle bedenini çalıştırmasını sağlıyorum, bebekleri arada bir karnının üstüne de yatırmak lazımmış, karınları ısınan bebekler daha rahat uyurlarmış, bu şekilde yatırmak kollarını bedenini kaldırmak için kullanacağı ve kafasını da dik tutmaya çalışcağı için kaslarının ve kemiklerinin kuvvetlenmesine yardımcı oluyormuş, ama bebeği bu şekilde yatırdığımız zaman sürekli gözlemlemek lazım, burunlarının üstüne kapanıp nefessiz kalma ihtimalleri var, allah korusun bebeğin ölümüne neden olabilir,
son olarak yüürüteç kullanmamak gerekiyomuş, bunu kadınlar klübünde bi topiçde okumuştum, bebeklerin bacak kasları dengesiz bi şekilde geliştiği için bu bebeğe zarar veriyormuş, bebek sürekli parmaklarına basarak yürümeye alıştığı içni topuğuna basmakta zorluk çekiyomuş, kendimizden fedakarlık ederek bebeklerimizi ellerinden tutup kendimiz yürütmeliymişiz, ayrıca yürüteçler ev kazalarına da neden olduğu için bebekler açısından tehlikeliymiş,doktorlar bebeklerin yürüteçcle yürütülmesine karşı çıkıyorlarmış, ( ne kadar doğru bilmiyorum ama bebekleri 1 yaşına kadar ayaklarının üstüne bastırtmamak gerekiyomuş, sanırım boy uzaması açısından, bu konuda kesin ve doğru bi bilgim yok sadece dipnot olarak yazmak istedim.) benden bu kadar kızlar, aklıma gelen olursa yazarım yine, zaten çok konuştum beni topicten kovcaklar kaydirigubbakcemile3