- 1 Haziran 2012
- 7.287
- 25.365
- 798
Tip istenmeyerek okunmazsa zulum bence... Cunku oku oku bitmiyo.
Evet baya uzun okuması bazen söylüyorum pek hoşlanmadığımı ''seversin herkes sonradan alışıyor bazı şeylere'' diyorlar.
Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
Tip istenmeyerek okunmazsa zulum bence... Cunku oku oku bitmiyo.
Ama cok da gururlu bi meslek...Evet baya uzun okuması bazen söylüyorum pek hoşlanmadığımı ''seversin herkes sonradan alışıyor bazı şeylere'' diyorlar.
Ama cok da gururlu bi meslek...
Anladım sizin durumunuzu biraz daha yakın gördüm şu an aslında içten içe bir yerde acaba kendimi mi düşünüyorum sadece diye düşünüyorum çünkü.Dediğim gibi daha yeni ev alabildik taşınma falan olacak şimdi babamın hala borcu var onları ödemesi gerek acaba benim de bazı şeylerden fedakarlık etmem gerekiyor mu diye kendime soruyorum çoğu zaman.
Ama ailem gideceksen de okuturuz diyorlar o konuda endişen olmasın falan ama onlar ne durumda kalacaklar onu da düşünüyorum
Direk çalışmaya başlasam diyorum yani hem okuyup hem çalışsam çok mu hayal olur ? Aslında yapan çok öğrenci var belki sonucunda kendime çok şey katarım.
Anladım sizin durumunuzu biraz daha yakın gördüm şu an aslında içten içe bir yerde acaba kendimi mi düşünüyorum sadece diye düşünüyorum çünkü.Dediğim gibi daha yeni ev alabildik taşınma falan olacak şimdi babamın hala borcu var onları ödemesi gerek acaba benim de bazı şeylerden fedakarlık etmem gerekiyor mu diye kendime soruyorum çoğu zaman.
Ama ailem gideceksen de okuturuz diyorlar o konuda endişen olmasın falan ama onlar ne durumda kalacaklar onu da düşünüyorum
Direk çalışmaya başlasam diyorum yani hem okuyup hem çalışsam çok mu hayal olur ? Aslında yapan çok öğrenci var belki sonucunda kendime çok şey katarım.
son
eğitiminizden ya da gitmek istediğiniz üniversiteden fedakarlık yapmak yerine oradaki yasayacaginuz hayatta fedakarlık yapabilirsiniz
mesela çalışma fikri gayet güzel
her okulun nispeten ilk yılı daha kolay olur
o yüzden çalışmanız da kolay olur
bazı üniversiteler kendi öğrencilerine yarı zamanlı is veriyor
mesela ben bir dersanede sınav gozetmenligi vs. yapıyordum çok bir sey kazanmiyordum ama hiç olmazsa yemek parami kazanuyordum
bir arkadaşım bir ilkokul çocuğuna ingilizce dersi veriyordu
siz de matematiginiz iyidir muhakkak matematik dersi verebilirsiniz
eminim aileniz de mutlu oldugunuz yerde olmanızı ister
Evet onların dediği en başta o zaten senin mutlu olman en önemlisi diyorlar.
Ben üniversitelerin yarı zamanlı işlerini bilmiyordum.Girip bir sayfasına,internette yorumlara bakayım belki bir şeyler bulabilirim tabi eğer orada varsa.
Yardımlarınız için çok teşekkür ederim bu arada![]()
Kişilere bağlı olduğu için abartıdır diyemem. Çok kavgacı insanların olduğu yurtlarda kavga eksik olmaz, bazı yerlerde daha sakindir mesela. Bir de huzursuzluk demek sadece kavga, saç baş dalmak demek değil. Kavgasız gürültüsüz de birbirini huzursuz eden insan dolu. Bazı insanlarla kavga bile etsen sorun çözülmüyor, bu durumda kavga etmiyorsun ama huzursuz oluyorsun. Her telden insan var ama. Mesela bi anımı anlatayım; yurtlarda etüt salonu denilen ders çalışma salonları vardır, her katta. Burada toplu olarak, masa ve sandalyeleri kullanarak ders çalışıyorsun. Kütüphane gibi düşün. Normalde sessiz olması gereken bir ortam ama kızlar bu kurala uymuyorlar, fısır fısır sohbet ediyorlar. Son senemde, artık son finallerime çalışırken bir grup kız fısır fısır konuşuyorlardı, bekledim susmadılar ve ben de uyardım. Konuşacaksanız dışarıda konuşmalısınız, burası yeri değil sonuçta sen de zorlanıyorsun ben de zorlanıyorum dedim. Tamam demelerine rağmen susmadılar, devam ettiler. Bu defa yine uyardım, ikinci uyarımda dağıldılar. Aradan 3 gün falan geçti ama tabi aynı grup fısır fısır devam ediyor. Baktım iflah olmayacaklar, çünkü çoğu insan olmaz, ben de kulaklığımı takıp müzik eşliğinde çalışmaya başladım. Elimde de kalem var, normal kalem. Zaten oradaki herkesin elinde kalem, önünde defterler kitaplar var, yazı yazıyorlar vs. ben de öyleyim... Benim o uyardığım gruptaki kızlardan biri yanıma geldi ve bana dedi ki, "kaleminin sesinden rahatsız oluyorum, sessiz çizer misin?" Bu kız 15 dk önce yanındakilerle fısır fısır konuşup başkalarını rahatsız ediyordu. "Kalem sonuçta bu, herkes kalem kullanıyor. Kalem gürültü mü yapar?" dedim. Kalemle de gürültü falan yapmıyordum, kalem gürültü yapmaz çünkü. "Ben anlamam, sessiz çiz" dedi. Bi tepem attı, kız dönüp gidiyordu, kıza dedim ki "sen de buraya ne zaman gelsem yanındakilerle fısır fısır sohbet ediyorsun, ben de bundan rahatsız oluyorum?" dedim. "Ben ders hakkında konuşuyorum" dedi. "E ben de kalemle ders çalışıyorum o zaman. Ders hakkında sohbet etmenin yeri burası değildir." dedim. "Yapacak bişeyim yok" dedi. O öyle deyince ben daha da sinirlendim, "o zaman benim de yapacak bişeyim yok" dedim. Bütün bunlar fısır fısır oluyor bu arada, insanların da dikkati dağıldı. Döndü bana sesli şekilde bişeyler söyledi, anlamadım dediğini. Ben de fısıldamayı bıraktım, sesli olarak "Ne dedin sen? Sen burada herkesi rahatsız ediyorsun, bak herkes dersi bıraktı bize bakıyor" dedim. Bunun üzerine kız bişey söylemedi yerine geçti.Nick altındaki yazıyı görünce gülümsedim :)
Cidden dedikleri kadar sık kavgalar oluyor mu oda arkadaşları arasında yoksa biraz da abartıyor mu insanlar ?
Kişilere bağlı olduğu için abartıdır diyemem. Çok kavgacı insanların olduğu yurtlarda kavga eksik olmaz, bazı yerlerde daha sakindir mesela. Bir de huzursuzluk demek sadece kavga, saç baş dalmak demek değil. Kavgasız gürültüsüz de birbirini huzursuz eden insan dolu. Bazı insanlarla kavga bile etsen sorun çözülmüyor, bu durumda kavga etmiyorsun ama huzursuz oluyorsun. Her telden insan var ama. Mesela bi anımı anlatayım; yurtlarda etüt salonu denilen ders çalışma salonları vardır, her katta. Burada toplu olarak, masa ve sandalyeleri kullanarak ders çalışıyorsun. Kütüphane gibi düşün. Normalde sessiz olması gereken bir ortam ama kızlar bu kurala uymuyorlar, fısır fısır sohbet ediyorlar. Son senemde, artık son finallerime çalışırken bir grup kız fısır fısır konuşuyorlardı, bekledim susmadılar ve ben de uyardım. Konuşacaksanız dışarıda konuşmalısınız, burası yeri değil sonuçta sen de zorlanıyorsun ben de zorlanıyorum dedim. Tamam demelerine rağmen susmadılar, devam ettiler. Bu defa yine uyardım, ikinci uyarımda dağıldılar. Aradan 3 gün falan geçti ama tabi aynı grup fısır fısır devam ediyor. Baktım iflah olmayacaklar, çünkü çoğu insan olmaz, ben de kulaklığımı takıp müzik eşliğinde çalışmaya başladım. Elimde de kalem var, normal kalem. Zaten oradaki herkesin elinde kalem, önünde defterler kitaplar var, yazı yazıyorlar vs. ben de öyleyim... Benim o uyardığım gruptaki kızlardan biri yanıma geldi ve bana dedi ki, "kaleminin sesinden rahatsız oluyorum, sessiz çizer misin?" Bu kız 15 dk önce yanındakilerle fısır fısır konuşup başkalarını rahatsız ediyordu. "Kalem sonuçta bu, herkes kalem kullanıyor. Kalem gürültü mü yapar?" dedim. Kalemle de gürültü falan yapmıyordum, kalem gürültü yapmaz çünkü. "Ben anlamam, sessiz çiz" dedi. Bi tepem attı, kız dönüp gidiyordu, kıza dedim ki "sen de buraya ne zaman gelsem yanındakilerle fısır fısır sohbet ediyorsun, ben de bundan rahatsız oluyorum?" dedim. "Ben ders hakkında konuşuyorum" dedi. "E ben de kalemle ders çalışıyorum o zaman. Ders hakkında sohbet etmenin yeri burası değildir." dedim. "Yapacak bişeyim yok" dedi. O öyle deyince ben daha da sinirlendim, "o zaman benim de yapacak bişeyim yok" dedim. Bütün bunlar fısır fısır oluyor bu arada, insanların da dikkati dağıldı. Döndü bana sesli şekilde bişeyler söyledi, anlamadım dediğini. Ben de fısıldamayı bıraktım, sesli olarak "Ne dedin sen? Sen burada herkesi rahatsız ediyorsun, bak herkes dersi bıraktı bize bakıyor" dedim. Bunun üzerine kız bişey söylemedi yerine geçti.
Sırf şu anıdan bile yurtlar hakkında daha fazla fikir sahibi olabilirsin :)
Gecenin bi yarısı, oda arkadaşları uyurken erkek arkadaşıyla odanın içinde telefonla konuşan manyaklar var bu da arkadaşımın başına geldi. Düşünsene, yarın sabah dersin var, uyumuşsun aslında ama bu kızın sesine uyanıyorsun... "Dışarıda konuşur musun" diyorsun, "canım burda konuşmak istiyor" diyor.
Kantin ve yemek hanelerdeki sırayı bozan psikopatları, tuvalet kullanmayı bilmeyenleri, etütlerde sınav zamanları yaşanan yer kapma savaşlarını, oda arkadaşlarıyla olan anlaşmazlıkları, sıkıntıları anlatsam roman olur.
4 kişilik yurtta kafa dinleyebileceğin bir yer yoktur eğer oda arkadaşların gün içinde odadan gitmiyorlarsa... Ben 3. sınıftayken mesela çok ağır teori derslerinden çıkıyordum başım ağrımış vaziyette (İktisat okudum bu arada), odaya gelip birazcık sessizlik, biraz kafa dinlemek istiyordum. 1 saat olsa yeterdi yani. Ama odaya geldiğimde karşılaştığım manzara: Oda arkadaşım olacak olan şahıs arkadaşlarını odaya toplamış, çay kahve partisi eşliğinde hayvanlar gibi gülerek dedikodu yapıyor. 3. sınıftakilerin geleni gideni hiç eksik olmazdı mesela. Biz odada sadece 4 kişi olduğumuz zaman herkes kendi halinde takılıyordu ama hiç 4 kişi olamıyorduk ki. 7 kişi, 8, 9...
Bu seneki oda arkadaşlarımla da ders saatlerimizin farklı olması nedeniyle ışık sorunu yaşadım aslında ama dile getirme gereği dahi duymadım. Sabah derse giderken makyajını koridorda yapabilecekken odanın içinde yaparak 10 dk ihtiyacı olan ışığı yarım saat açık tutuyorlardı. Bişey söylesem fayda etmeyeceği ve insanlardan çok yorulduğum için kimseye bişey demedim, rahatsızlığımı belli etmezdim mesela. Ama benim onlarla pek bi sıkıntım yoktu, giderlerdi saatlerce gelmezlerdi oda bana kalırdı. Son senem diye sorun etmezdim. Bana bi keresinde şunu dedi, "Sen ışıktan rahatsız oluyor musun? Sabah yatakta çok dönüp durdun. Rahatsız bile olsan yapacak bişey yok çünkü zaten sadece 5 dk açık tutuyorum (aslında yarım saat) ve gürültü de yapmıyorum (kapıyı ve dolabı çok sert açıp kapatıyor
) yani rahatsız bile olsan bişey yapamam mecburum ışığı açmaya." dedi. Kötü niyetli bi kız da değildi, baktım ona gülümsedim, "Yok rahatsız değilim ama ben zaten yatağımda çok dönerim. Tuvaletim gelmişti kalkmaya üşendim, biraz da o yüzden döndüm" dedim.
Uzun lafın kısası eğer ki ışık ve gürültüyü problem etmem, berbat yemeklerden de tiksinmem, bin kişinin kullandığı wc ve banyoyu kullanabilirim sorun değil, ders çalışırken dikkatim kolay dağılmaz falan diyorsan kalabilirsin yurtta. Ama aksi takdirde çok zor.