- Konu Sahibi Tiniminimavihanim
-
- #100.121
iiçine birşeymi sokuyon bacaklar kapalı ilen ben neler yapablirm orayı o girme hissine alıştırmak için
ayy saol canm benm içimi ferahlattın:))prez..tif kullanıorum kayganlaştırıcı da ultrason jeli kullanıorum çok rahat oluo zaten ama ucunu aldıktan sonra cesaret edip ilerleyemiorum işte o baskı hissine alışamadım kötü oluorum ama bişi sorcam egzersiz yaparken o his olmuo hatta hiç acı vs bişi yok çok rahatım nie olmuokii??
canımm o baskı hıssı kısa bır zamanda devam edebılır ama can sıkıacak bırsey degıl engel de degıl bızde yasadık aynı hıslerı o kadar apartı almıssın 11 cm neredeyse p..s kadar hıc korkma hersey guzel olacak...nefes al ver en buyuk yardımın bu olsun p..s aparat olarak dusun vee ılıskıden hemen once 10 dk 11 cm aparatla dene aparatı cıkarır cıkarmaz p..s al cok daha kolay alacaksın ınan bana
canım gecen gun ozelden msjlastık cok yenı hamıslıgı topıgı kaybetmısbulamıyormus lınkı ıstedı benden atacaktım ama msj kutusu dolu atamadım daha da denk gelemedık
valla onu becermek marifet ,ben odayı kitliyordum ,ben egzersiz yapıcam diyordum ,oda kkegel sanıyordu :)))30 dkka sonra gel diyorum :)canımm o baskı hıssı kısa bır zamanda devam edebılır ama can sıkıacak bırsey degıl engel de degıl bızde yasadık aynı hıslerı o kadar apartı almıssın 11 cm neredeyse p..s kadar hıc korkma hersey guzel olacak...nefes al ver en buyuk yardımın bu olsun p..s aparat olarak dusun vee ılıskıden hemen once 10 dk 11 cm aparatla dene aparatı cıkarır cıkarmaz p..s al cok daha kolay alacaksın ınan bana
biliyosunuzda neden olmuyo peki?[
niyetin yardımcı olmaksa bu sorun öyle gereksiz ki ...bilgin olsun!
canım sen yendın galıba tebrık ederım acı ve kanama oldumu peki 2.denemede bi sorun yasadınmı
valla onu becermek marifet ,ben odayı kitliyordum ,ben egzersiz yapıcam diyordum ,oda kkegel sanıyordu :)))30 dkka sonra gel diyorum :)
benim komidinde boy boy aşk mumlarım :)))emla,okey,havlu ,mumm ooooo ne ararsan var :)
2004 yılında evlendim. Severek evlendik. İlk gecemizde ve sonrasında olmadı. Çok kötü anlar yaşadım. Hem eşimden yana hem de kendi içimde. Eşim ilk zamanlar kabullenemedi. Çok fırtınalı dönemlerimiz oldu. Hergün kavga, tartışma...vs. boşanma noktasına gelmiştik. İkimizden biri bir adım atsa çorap söküğü gibi gelecekti boşanma süreci. Öyle bir adım olmadı, ikimizinde ağzında kaldı boşanma olayı...
Evlendikten 1-2 sene içinde hep kendi yöntemlerimizle çözmeye çalıştık bu işi. İnanır mısınız içki içmeyen ben bir gecede bir küçük rakı şişesi bitirdim. Yeterki daha rahat olayım diye. İnternetten başlarına aynı olay gelen bir çiftle tanıştık. Onlar da eğitimli insanlardı (yani internetten bilgiler ne kadar doğruysa). Onlar Haydar Dümen'e gittiklerini söylemişlerdi ve bize Haydar Dümen'in onlara verdiği reçeteyi internet yoluyla herhangi bir para almadan gönderdiler. O yöntemle de olmadı.
Biyolojik olarak bir engelim var mı diye doktora gittik. Bırakın cinsel birleşmeyi muayeneye de izin veremiyordum. Kasılıp kalıyordum. Doktor tabiki muayene edemedi. Biraz benim zorumla biraz da doktorun zoruyla sadece uzaktan bakabildi. Biyolojik olarak bir engel görmedi...
Git gide ruhsal olarak çöküntüye uğruyordum. Tabi bu arada eşimle olan tartışmalar bitmiyordu. Sonra bir psikoloğa gittik. 1 sene boyunca hemen hemen her hafta gittik. Her seferinde yeni yöntemler, yeni görüşmeler....vs.oldu ama yine başarısızlıkla sonuçlandı. Bu sırada babam vefat etti. 51 yaşındaydı. Ölümü yakıştıramadım, aniden kalp krizi sonucu kaybettik.
Vee çöküntü oldu. Bir gece yine eşimle tartıştık. Ayrı odalarda yattık. Ben aldım Zanax diye bir ilaç (psikolog vermişti ve küçücük hapın yarımını kullan demişti). Ben o ilaçtan 5 tane aldım ama daha fazla devam etmedim içmeye. Ölmek ile ölmemek arasında kalmıştım. Belki o sinirle hepsini içseydim ölürdüm, çünkü kimse bilmezdi. Eşimle ayrı odalardaydık. Ölseydim ancak sabaha görürdü. 5 tane içip yattım, uykuya mı dalıyorum ölüme mi dalıyorum bilemedim. Kimseye de haber vermedim. Hayatımla kumar oynadım aslında.
Yerli yersiz ağlamalar başladı. Dersanede öğretmenlik yapıyordum o zamanlar. İş yerimin tam karşısında bebek mağazası vardı. Oralara dalıp kalıyordum. Arkadaşlarım, teker teker hamile kalmaya, çocuk doğurmaya başlamıştı. Ve ben bırakın çocuk doğurmayı, cinsel birleşme olayını bile becememiştim. Kendimi çirkin, bir işe yaramaz bir ucube gibi hissediyordum.
Yıl 2007 MAYIS. Bir arkadaş doğum yapmıştı, hastaneye bebek görmeye gitmiştik. İnanın ağlamamak için zor tuttum kendimi. Kendimi o kadar kötü hissediyordum ki anlatamam. Hastane çıkışı eşim elimden tuttu ben sokak ortasında hıçkıra hıçkıra ağlar bir vaziyette. Aile baskısından hiç konuşmayayım. Kaç sene oldu evleneli, neden çocuk yapmıyorsunuz....vs.gibi sorular... Bunalıma girdim yani her an ölmem an meselesi.
Yıl 2007 KASIM. Bu hastane meselesinden sonra bir iş arkadaşımın hamile olduğunu öğrendim. Onun için mutlu oldum tabiki ama kendim için hiç de öyle değildi. O gün ara ara wc'ye girip ağladım... Elimi yüzüm yıkadım, bu arada da işyerimden kimseye çaktırmamam lazım.
Yıl 2007 ARALIK. Sonra başka bir arkadaş doğum yapmıştı. Daha önce hastanede doğum yapan arkadaşla birlikte bebek görmeye gittik. Hep bebek muhabbetleri... İnanın yerin içine girmeliyim ben diye düşündüm hep. Çok çok kötüydüm. Eve gelince ağladım da ağladım...Bu arada adet gecikmesi yaşıyordum ama önemsemiyordum. Başka büyük sorunlarım vardı, adet gecikmesini bile farketmedim o kadar leyla bir vaziyette yaşıyordum.
Yıl 2008 OCAK. Artık öleyim de kurtulayım diye düşünüyordum. Birgün iş dönüşü otobüste bir baygınlık geçirdim. Ve hastanede hamile olduğumu öğrendim. Üstelik Kasım ayından beri hamileymişim. Yani iş yerindeki arkadaşımın hamile olduğunu öğrenip wc'ye girip girip ağladığımda ve aralık ayında bebek görmeye gidip de için için üzüldüğümde de hamileymişim. İnanamadım. Allah'ın bana mucizesi, hediyesiydi...Beni hayata bağladı o. Hamile olduktan sonra tabiki çok düzeldi moralim. Doktorun dediğine göre bu tür hamilelikler çok ender görülürmüş. Bakire bir hamileydim. Ama gelelim nasıl doğacak konusuydu. Hamileliğin sonlarına kadar bir problem olmadı. Çünkü alttan muayene gerekmiyordu o aylara kadar. Fakat, doğumun sezeryan mı normal doğum mu olduğunu belirlemek için son aylarda alttan muayene yapmak zorundalarmış. Alttan muayene tüm çabalarıma karşın izin veremedim. Doktor en sonunda sezeryan dedi. Fakat o ana gelinceye kadar sıkıntılı bir süreç yaşadım.
Ailem aslında baskıcı bir aile değil. Fakat aşırı koruyucu bir annem var. Bazen dayılarımda kalmama bile izin vermezdi aynı evde erkek kuzenlerim var diye. Erkek olan ortamlardan uzak tutmaya çalışırdı. Aman orda erkek var gitme aman erkeğin yanına oturma...vs.
Sonra küçükken bir gazete haberi okumuştum. Bir tecavüz olayı. Küçük bir kıza tecavüz edilmişti. Babama tecavüz nedir diye sormuştum. Babamın ne cevap verdiğini hatırlamıyorum, biraz sorumu es geçmişti ama yazılanlardan ne demek olduğunu anlamıştım daha sonra. O zaman çok iğrenç birşey gelmişti.
Evlenmeden önce, çevreden duyum alırdım. Acıyor, kan akıyor, kilitlenme olabiliyor....vs. Duyabileceğim tüm kötü şeyleri duymuştum. Tüm bu yaşananlardan, duyumlardan artık bu olayın çok kötü, çok acıtıcı birşey olduğu kanısına varmıştım.
Evlendikten sonra sevişme anında birşey yok fakat o ana gelir gelmez kendimi kasıyordum. Elimde değil biraz daha ileri gidince başım dönüyor, ileri itiyorum...vs.
Şu an, 8 senedir evliyiz ve hala vajinusmusum. 4 yaşında bir çocuğum var...
yaramaz pisi tebrık ederım acı ve kanama oldu ve 2.ciyi denedinmi canım
2004 yılında evlendim. Severek evlendik. İlk gecemizde ve sonrasında olmadı. Çok kötü anlar yaşadım. Hem eşimden yana hem de kendi içimde. Eşim ilk zamanlar kabullenemedi. Çok fırtınalı dönemlerimiz oldu. Hergün kavga, tartışma...vs. boşanma noktasına gelmiştik. İkimizden biri bir adım atsa çorap söküğü gibi gelecekti boşanma süreci. Öyle bir adım olmadı, ikimizinde ağzında kaldı boşanma olayı...
Evlendikten 1-2 sene içinde hep kendi yöntemlerimizle çözmeye çalıştık bu işi. İnanır mısınız içki içmeyen ben bir gecede bir küçük rakı şişesi bitirdim. Yeterki daha rahat olayım diye. İnternetten başlarına aynı olay gelen bir çiftle tanıştık. Onlar da eğitimli insanlardı (yani internetten bilgiler ne kadar doğruysa). Onlar Haydar Dümen'e gittiklerini söylemişlerdi ve bize Haydar Dümen'in onlara verdiği reçeteyi internet yoluyla herhangi bir para almadan gönderdiler. O yöntemle de olmadı.
Biyolojik olarak bir engelim var mı diye doktora gittik. Bırakın cinsel birleşmeyi muayeneye de izin veremiyordum. Kasılıp kalıyordum. Doktor tabiki muayene edemedi. Biraz benim zorumla biraz da doktorun zoruyla sadece uzaktan bakabildi. Biyolojik olarak bir engel görmedi...
Git gide ruhsal olarak çöküntüye uğruyordum. Tabi bu arada eşimle olan tartışmalar bitmiyordu. Sonra bir psikoloğa gittik. 1 sene boyunca hemen hemen her hafta gittik. Her seferinde yeni yöntemler, yeni görüşmeler....vs.oldu ama yine başarısızlıkla sonuçlandı. Bu sırada babam vefat etti. 51 yaşındaydı. Ölümü yakıştıramadım, aniden kalp krizi sonucu kaybettik.
Vee çöküntü oldu. Bir gece yine eşimle tartıştık. Ayrı odalarda yattık. Ben aldım Zanax diye bir ilaç (psikolog vermişti ve küçücük hapın yarımını kullan demişti). Ben o ilaçtan 5 tane aldım ama daha fazla devam etmedim içmeye. Ölmek ile ölmemek arasında kalmıştım. Belki o sinirle hepsini içseydim ölürdüm, çünkü kimse bilmezdi. Eşimle ayrı odalardaydık. Ölseydim ancak sabaha görürdü. 5 tane içip yattım, uykuya mı dalıyorum ölüme mi dalıyorum bilemedim. Kimseye de haber vermedim. Hayatımla kumar oynadım aslında.
Yerli yersiz ağlamalar başladı. Dersanede öğretmenlik yapıyordum o zamanlar. İş yerimin tam karşısında bebek mağazası vardı. Oralara dalıp kalıyordum. Arkadaşlarım, teker teker hamile kalmaya, çocuk doğurmaya başlamıştı. Ve ben bırakın çocuk doğurmayı, cinsel birleşme olayını bile becememiştim. Kendimi çirkin, bir işe yaramaz bir ucube gibi hissediyordum.
Yıl 2007 MAYIS. Bir arkadaş doğum yapmıştı, hastaneye bebek görmeye gitmiştik. İnanın ağlamamak için zor tuttum kendimi. Kendimi o kadar kötü hissediyordum ki anlatamam. Hastane çıkışı eşim elimden tuttu ben sokak ortasında hıçkıra hıçkıra ağlar bir vaziyette. Aile baskısından hiç konuşmayayım. Kaç sene oldu evleneli, neden çocuk yapmıyorsunuz....vs.gibi sorular... Bunalıma girdim yani her an ölmem an meselesi.
Yıl 2007 KASIM. Bu hastane meselesinden sonra bir iş arkadaşımın hamile olduğunu öğrendim. Onun için mutlu oldum tabiki ama kendim için hiç de öyle değildi. O gün ara ara wc'ye girip ağladım... Elimi yüzüm yıkadım, bu arada da işyerimden kimseye çaktırmamam lazım.
Yıl 2007 ARALIK. Sonra başka bir arkadaş doğum yapmıştı. Daha önce hastanede doğum yapan arkadaşla birlikte bebek görmeye gittik. Hep bebek muhabbetleri... İnanın yerin içine girmeliyim ben diye düşündüm hep. Çok çok kötüydüm. Eve gelince ağladım da ağladım...Bu arada adet gecikmesi yaşıyordum ama önemsemiyordum. Başka büyük sorunlarım vardı, adet gecikmesini bile farketmedim o kadar leyla bir vaziyette yaşıyordum.
Yıl 2008 OCAK. Artık öleyim de kurtulayım diye düşünüyordum. Birgün iş dönüşü otobüste bir baygınlık geçirdim. Ve hastanede hamile olduğumu öğrendim. Üstelik Kasım ayından beri hamileymişim. Yani iş yerindeki arkadaşımın hamile olduğunu öğrenip wc'ye girip girip ağladığımda ve aralık ayında bebek görmeye gidip de için için üzüldüğümde de hamileymişim. İnanamadım. Allah'ın bana mucizesi, hediyesiydi...Beni hayata bağladı o. Hamile olduktan sonra tabiki çok düzeldi moralim. Doktorun dediğine göre bu tür hamilelikler çok ender görülürmüş. Bakire bir hamileydim. Ama gelelim nasıl doğacak konusuydu. Hamileliğin sonlarına kadar bir problem olmadı. Çünkü alttan muayene gerekmiyordu o aylara kadar. Fakat, doğumun sezeryan mı normal doğum mu olduğunu belirlemek için son aylarda alttan muayene yapmak zorundalarmış. Alttan muayene tüm çabalarıma karşın izin veremedim. Doktor en sonunda sezeryan dedi. Fakat o ana gelinceye kadar sıkıntılı bir süreç yaşadım.
Ailem aslında baskıcı bir aile değil. Fakat aşırı koruyucu bir annem var. Bazen dayılarımda kalmama bile izin vermezdi aynı evde erkek kuzenlerim var diye. Erkek olan ortamlardan uzak tutmaya çalışırdı. Aman orda erkek var gitme aman erkeğin yanına oturma...vs.
Sonra küçükken bir gazete haberi okumuştum. Bir tecavüz olayı. Küçük bir kıza tecavüz edilmişti. Babama tecavüz nedir diye sormuştum. Babamın ne cevap verdiğini hatırlamıyorum, biraz sorumu es geçmişti ama yazılanlardan ne demek olduğunu anlamıştım daha sonra. O zaman çok iğrenç birşey gelmişti.
Evlenmeden önce, çevreden duyum alırdım. Acıyor, kan akıyor, kilitlenme olabiliyor....vs. Duyabileceğim tüm kötü şeyleri duymuştum. Tüm bu yaşananlardan, duyumlardan artık bu olayın çok kötü, çok acıtıcı birşey olduğu kanısına varmıştım.
Evlendikten sonra sevişme anında birşey yok fakat o ana gelir gelmez kendimi kasıyordum. Elimde değil biraz daha ileri gidince başım dönüyor, ileri itiyorum...vs.
Şu an, 8 senedir evliyiz ve hala vajinusmusum. 4 yaşında bir çocuğum var...
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?