- 3 Mart 2016
- 18.150
- 76.560
- 598
- Konu Sahibi Yokuspokus
-
- #1
Rahatlık değil bu ağır yara alma hali, sen yeter ki huzurlu ol, nasıl mutlu olacaksan öyle yap tarzında konuşmuş anne, bana hissettirdiği; evladımın mutluluğu için gerekirse ondan vazgeçerim... Ben çok üzüldüm hem konu sahibi için, hem anne için. Elbette sabrı kalmamıştır konu sahibinin asla yargılamıyorum umarım aralarındaki ilişki düzelir.Annenin rahatlığına şaşirdim....
Görüşmesek de benim için farketmez tavrı cok şey...incitici...
Sen gereğinden fazla değer veriyorsun annene bu zaten bir gercek
O yuzden hep yapacaģini yapiyor...
kimin once gidecegi bellimi neden ailelerde ayni anlayisi dusunceyi bazen cocuklarina gostermiyorKeşke annenize bu kadar saydırmasaydınız.
Tamam benimde annemle problemlerim var ama bu kadar azarlayıp kırmadım hiçbir zaman.
Sinirimden cam çerçeve indirdiğimde oldu,2 metre duvar aynasını yere indirdiğimde oldu. Sinirden bardakları camdan mı atmadım,sofrayı yerle bir mi etmedim.
Herşeyi yaptım ama asla bu kadar kalbini kırıp üzmedim onu.
Çünkü biliyorum yaşlanıyor,bir gün beni bırakıp gidecek.
O gün gelip çattığında "keşke sana bağırmasaydım" diye mezarının başında ağlamamak için yapmadım hiçbirini.
Zaman acımasız,anneniz yitip gidince çok pişman olursunuz.
Sıradan giydirdim.
Kalbi mi var tansiyonu mu, şekeri mi var ölür mü kalır mı anam mı babam mı tanımadan.
Hala rahatlamadım.
Telefonun diğer ucunda sakin sakin "Söyle, söyle, rahatlarsın" diyen annem, yanımda "Şşş ne oluyorsun, onlar nasıl sözler? Sus artık" diyen babam. Dönüp ona da saydırmam, susup kalması vb...
İtina ile en ağır sözleri seçmedim; ne nasıl geldiyse, ne varsa zihnimde onlar döküldü. Bu kadar ağır olacağını ağzımdan çıktıktan sonra fark ettim ve buna üzülmedim, zerre "İncittim mi?" düşüncesi taşımadım. Bu uzun bir zaman sonra gelen bir başka gerçek sinir krizi olmalı ve hiçbir pişmanlık barındırmıyor. Sesim yükselmedi, sözlerim ciddi manada ağırdı. Evladım bana söylese ağlardım, çok ağlardım. Annem ağlamadı, önce kendini savunmaya çalıştı, sonra olmayınca "Böyle düşünüyorsan görüşmeyelim o zaman kızım, beni ölmüş say, sen bilirsin, sen nasıl huzurlu olacaksan öyle olsun" dedi.
"Huzur bulamıyorum anlamıyor musun?!" deyip devam ettim "Zekan mı yetmiyor?" diye. "Aaa anneye öyle şey denir mi?" diyerek kendi çaplarında ayıplayacaklar defolup gidebilirler konumdan; ya da ayıplayın, alışkınım.
Evet. Mümkün değil anlamıyor.
Anlamasını isterdim.
Kabullenemiyorum.
Nasıl işlediyse, atamıyorum.
Nereye gizlediyse bulamıyorum.
Çoğu kişinin kabullenip yoluna devam edemeyeceği ağır noktalardan geçtim, bir annemden geçemedim.
Dövüp sövseydi, atsaydı; onu silip atmam kolay olurdu belki.
Canının içine kadar sarsa, anladığını hissetsem ve gerçek bir gayret ile özür dilediğini görsem de affederdim.
Çok blur.
İçimi dökmek istedim.
Drama Queen demek serbest.
Ben de size "Anlayamazsınız" derim olur biter.
"Annen hayatta en azından" diyeceklere de baştan diyeyim; "Evet, şükür ki."
Okuduğunuz için teşekkür ederim; anneden ağır yaralı olanlara selamlar.
Genel olarak anneler çocuklardan önce gidiyor.kimin once gidecegi bellimi neden ailelerde ayni anlayisi dusunceyi bazen cocuklarina gostermiyor
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?