Kendini de suçluyor, beni de suçluyor. Benim hatam yok muydu, karşı tarafınki kadar olmasa da vardı hatam. Tahammülüm azalmıştı ona karşı, ağzını açsa fikrime ters bir şey söyleyecekse susturuyordum. Dün konuşurken yurt dışında yaşamamızın da sorunların büyümesine neden olduğunu gördük. Çünkü orda akraba, dost kimsemiz yok. Sadece birkaç türk arkadaşımız var ama ailevi konularda dertleşecebileceğimiz yakınlıkta değiliz. Orada yapacağımız aktiviteler de çok sınırlı. Dolayısıyla sürekli dip dibeyiz. Ben orada çalışamıyorum sürekli evdeyim. Birbirimize sarıp duruyoruz kısacası.