Bir Tüp Bebek Macerası

Siz hiç tüp bebek tedavisi için toplanmış aileleri bir arada gördünüz mü?
Görmediyseniz ben anlatayım…

Tüp bebek merkezlerinin kocaman salonları olur. O salonda üçlü, ikili, tekli koltuklar olur. Tekli koltuklara genelde o salonda bulunmaktan çekinen ve bu sebepten ötürü bir içeri bir dışarı girip çıkan adamların eşleri oturur. Ortada kocaman bir sehpa, sehpanın üzerinde bir takım gazeteler ve çocuk dergileri bulunur.
Salonun duvarlarında, o merkezi tercih eden ve tercihlerinde haklı çıkan bir sürü ailenin bebekleri ile birlikte, kimi bebeklerinde doktorları ile sevgi yumağı fotoğrafları olur.

Beklemekten sıkılan kadınlar o fotoğraflara sayısız kere bakar dururlar. Ve içlerinden “belki bir gün benimde burada fotoğrafım olur.” diye iç geçirirler. Onlar içinden diler ama o salondaki herkes bu dileği duyar ve "Amin"der.

O salonda bakışarak konuşabilirsiniz, bakışarak anlaşıp, bakışarak “inşallah” diyebilirsiniz. Bakışmanın da ötesinde konuşmaya karar verdiğinizde ilk sorunuz “Adınız ne?” olmaz, “Bu kaçıncı denemeniz?”dir. Çünkü o salonda malını, mülkünü, varını, yoğunu satan ve bu hayattaki tek dileği anne olmak isteyen, gülümsemesi yanağından kucağına düşmüş kadınlar oturur.

Ellerine boş bir bardak tutuşturulup odaya alınan erkeklerin, bir müddet sonra o bardak elinde çıktığında hasbelkader hemşire oralarda yoksa elindeki bardağı bir yere mi koysa, arkasını dönüp tekrar odaya mı girse yoksa o bardağı fırlatıp atsa mı şaşkınlığı ve mahcubiyeti bütün bir salona yayılır. Ve herkes o adam daha fazla mahçup olmasın diye yoktan yere sohbete başlayabilir, sehpanın üzerindeki dergiyi kucağına alıp okuyormuş gibi yapabilir, yorgunluktan uyuyormuş gibi gözlerini kapatabilir, olmayan manzarayı seyredilir camdan.
Bari bu kez olsun, bari bu kez tutsun!

Yumurtalarınız uyarılsın diye göbeğinizden, bacağınızdan vurulduğunuz iğnelerden, aldığınız sayısız hormon ilacından sonra oturamaz, otursanız da kalkamaz hale gelirsiniz. Oturmanızdan anlaşılır tedavinin hangi aşamasında olduğunuz…

Toplanan yumurtalar sonrası belden aşağınız yok sanarak açarsınız gözlerinizi, öncesinde kapattığınız odada.
O kadınlar yürüyemez merkezden çıkarken. Eşleri tutar kollarından, kanadından...
Bari bu kez olsun, bari bu kez tutsun!

Transfer sonrası o merkezden ayrılırken o ana dek adını sormak aklınıza gelmeyen ama artık tanıdık ve can yoldaşı olduğunuz nice kadınla telefon numaralarını alıp verirken öğrenirsiniz adını. Ne de olsa müjdeli haberi vermek için arayacaksınızdır birbirinizi.

Siz hiç tranfer sonrası bir kadın gördünüz mü?
Görmediyseniz ben anlatayım…

Merkezden yavaş yavaş yürüyerek çıkan kadın, artık eve hangi arabayla gidecekse onun arka koltuğuna uzanır.
Yolda herhangi bir tümseği görmeyen ve o tümsekte yavaşlamayıp, arabayı zıplatan kocaya veyahut şoför her kimse ona çemkirilir. Arabanın içinde yaşanan kriz bir süre sonra, defalarca yapılan uyarılar sonrası çözümlenir.

Evine varan transfer sonrası kadın şanslıysa annesi yoksa eşinin dostunun onun için hazırladığı yatağa yatar. Ve önündeki 15 kritik gün için dua etmeye başlar. Bir de yanında hiç kimsesi olmayan ve bu sancılı süreci tek başına geçirmek zorunda kalan kadınlar vardır. O kadınların bizim dualarımıza ihtiyacı daha fazladır.
Yemeğini o yatakta yer, suyunu o yatakta içer, o yatakta uyur, o yatakta uyanır.

Çişini son raddesine kadar tutan bu kadınlar işemeye,
Gaz çıkarmaya,
Öksürmeye,
Hapşurmaya korkarlar.
Hapşuruğunu tutamadığı için saatlerce ağlayan bu kadını yanında kim varsa teselli etmekten o sorumludur.
Beden ve zihin sürekli tartışma halindedir.
Beden; “ Bu şey de neyin nesi, ben yapmadım, o yüzden bir an önce atmam gerek!” derken,
Zihin; “Ne olursun çeneni kapat ve bir kere de senin kontrolün dışında gelişen bu şeye sahip ol, ne olur der, yalvarırım.” der.
Daha ne desin!
O yatakta beklemek çok zordur...

Bu zorlu süreçte sona yaklaşılırken yapılan gebelik testi hepinizin pozitif olsun İnşallah
Ne kadar dogru yazmıslar.her satırında kendımden bı seyler buldum.ve bende aglayarak okudum.allah hepımızın yardımcısı olsun.evlerımızı bebek seslerıyle doldursun ıns.bu uzuntulerımız sevınc gozyaslarına donussun.
 
Bir Tüp Bebek Macerası

Siz hiç tüp bebek tedavisi için toplanmış aileleri bir arada gördünüz mü?
Görmediyseniz ben anlatayım…

Tüp bebek merkezlerinin kocaman salonları olur. O salonda üçlü, ikili, tekli koltuklar olur. Tekli koltuklara genelde o salonda bulunmaktan çekinen ve bu sebepten ötürü bir içeri bir dışarı girip çıkan adamların eşleri oturur. Ortada kocaman bir sehpa, sehpanın üzerinde bir takım gazeteler ve çocuk dergileri bulunur.
Salonun duvarlarında, o merkezi tercih eden ve tercihlerinde haklı çıkan bir sürü ailenin bebekleri ile birlikte, kimi bebeklerinde doktorları ile sevgi yumağı fotoğrafları olur.

Beklemekten sıkılan kadınlar o fotoğraflara sayısız kere bakar dururlar. Ve içlerinden “belki bir gün benimde burada fotoğrafım olur.” diye iç geçirirler. Onlar içinden diler ama o salondaki herkes bu dileği duyar ve "Amin"der.

O salonda bakışarak konuşabilirsiniz, bakışarak anlaşıp, bakışarak “inşallah” diyebilirsiniz. Bakışmanın da ötesinde konuşmaya karar verdiğinizde ilk sorunuz “Adınız ne?” olmaz, “Bu kaçıncı denemeniz?”dir. Çünkü o salonda malını, mülkünü, varını, yoğunu satan ve bu hayattaki tek dileği anne olmak isteyen, gülümsemesi yanağından kucağına düşmüş kadınlar oturur.

Ellerine boş bir bardak tutuşturulup odaya alınan erkeklerin, bir müddet sonra o bardak elinde çıktığında hasbelkader hemşire oralarda yoksa elindeki bardağı bir yere mi koysa, arkasını dönüp tekrar odaya mı girse yoksa o bardağı fırlatıp atsa mı şaşkınlığı ve mahcubiyeti bütün bir salona yayılır. Ve herkes o adam daha fazla mahçup olmasın diye yoktan yere sohbete başlayabilir, sehpanın üzerindeki dergiyi kucağına alıp okuyormuş gibi yapabilir, yorgunluktan uyuyormuş gibi gözlerini kapatabilir, olmayan manzarayı seyredilir camdan.
Bari bu kez olsun, bari bu kez tutsun!

Yumurtalarınız uyarılsın diye göbeğinizden, bacağınızdan vurulduğunuz iğnelerden, aldığınız sayısız hormon ilacından sonra oturamaz, otursanız da kalkamaz hale gelirsiniz. Oturmanızdan anlaşılır tedavinin hangi aşamasında olduğunuz…

Toplanan yumurtalar sonrası belden aşağınız yok sanarak açarsınız gözlerinizi, öncesinde kapattığınız odada.
O kadınlar yürüyemez merkezden çıkarken. Eşleri tutar kollarından, kanadından...
Bari bu kez olsun, bari bu kez tutsun!

Transfer sonrası o merkezden ayrılırken o ana dek adını sormak aklınıza gelmeyen ama artık tanıdık ve can yoldaşı olduğunuz nice kadınla telefon numaralarını alıp verirken öğrenirsiniz adını. Ne de olsa müjdeli haberi vermek için arayacaksınızdır birbirinizi.

Siz hiç tranfer sonrası bir kadın gördünüz mü?
Görmediyseniz ben anlatayım…

Merkezden yavaş yavaş yürüyerek çıkan kadın, artık eve hangi arabayla gidecekse onun arka koltuğuna uzanır.
Yolda herhangi bir tümseği görmeyen ve o tümsekte yavaşlamayıp, arabayı zıplatan kocaya veyahut şoför her kimse ona çemkirilir. Arabanın içinde yaşanan kriz bir süre sonra, defalarca yapılan uyarılar sonrası çözümlenir.

Evine varan transfer sonrası kadın şanslıysa annesi yoksa eşinin dostunun onun için hazırladığı yatağa yatar. Ve önündeki 15 kritik gün için dua etmeye başlar. Bir de yanında hiç kimsesi olmayan ve bu sancılı süreci tek başına geçirmek zorunda kalan kadınlar vardır. O kadınların bizim dualarımıza ihtiyacı daha fazladır.
Yemeğini o yatakta yer, suyunu o yatakta içer, o yatakta uyur, o yatakta uyanır.

Çişini son raddesine kadar tutan bu kadınlar işemeye,
Gaz çıkarmaya,
Öksürmeye,
Hapşurmaya korkarlar.
Hapşuruğunu tutamadığı için saatlerce ağlayan bu kadını yanında kim varsa teselli etmekten o sorumludur.
Beden ve zihin sürekli tartışma halindedir.
Beden; “ Bu şey de neyin nesi, ben yapmadım, o yüzden bir an önce atmam gerek!” derken,
Zihin; “Ne olursun çeneni kapat ve bir kere de senin kontrolün dışında gelişen bu şeye sahip ol, ne olur der, yalvarırım.” der.
Daha ne desin!
O yatakta beklemek çok zordur...

Bu zorlu süreçte sona yaklaşılırken yapılan gebelik testi hepinizin pozitif olsun İnşallah

Bunları yaşamayan anlayamaz maalesef bizleri. Bir de bunun psikolojik Ağırlığı var tabi. Etrafınızda ne zaman bebek yapacaksınız diyenlere cevap verememek, arkanızdan acıyarak bakanlar, galiba çocuğu olmuyor diye dedikodu yapanlar, yada durumunuzu bildiği halde ay bizde ikinciyi yapacağız deyip, Şen kahkahalar atanlar...
Halbuki Kafamızdan neler neler geçiyor. Donasyon tarihi yaklaştıkça iyice korkmaya başladım artık. Allah hepimize hayırlı, sağlıklı evlatlar nasip etsin inşallah...
 
Bir Tüp Bebek Macerası

Siz hiç tüp bebek tedavisi için toplanmış aileleri bir arada gördünüz mü?
Görmediyseniz ben anlatayım…

Tüp bebek merkezlerinin kocaman salonları olur. O salonda üçlü, ikili, tekli koltuklar olur. Tekli koltuklara genelde o salonda bulunmaktan çekinen ve bu sebepten ötürü bir içeri bir dışarı girip çıkan adamların eşleri oturur. Ortada kocaman bir sehpa, sehpanın üzerinde bir takım gazeteler ve çocuk dergileri bulunur.
Salonun duvarlarında, o merkezi tercih eden ve tercihlerinde haklı çıkan bir sürü ailenin bebekleri ile birlikte, kimi bebeklerinde doktorları ile sevgi yumağı fotoğrafları olur.

Beklemekten sıkılan kadınlar o fotoğraflara sayısız kere bakar dururlar. Ve içlerinden “belki bir gün benimde burada fotoğrafım olur.” diye iç geçirirler. Onlar içinden diler ama o salondaki herkes bu dileği duyar ve "Amin"der.

O salonda bakışarak konuşabilirsiniz, bakışarak anlaşıp, bakışarak “inşallah” diyebilirsiniz. Bakışmanın da ötesinde konuşmaya karar verdiğinizde ilk sorunuz “Adınız ne?” olmaz, “Bu kaçıncı denemeniz?”dir. Çünkü o salonda malını, mülkünü, varını, yoğunu satan ve bu hayattaki tek dileği anne olmak isteyen, gülümsemesi yanağından kucağına düşmüş kadınlar oturur.

Ellerine boş bir bardak tutuşturulup odaya alınan erkeklerin, bir müddet sonra o bardak elinde çıktığında hasbelkader hemşire oralarda yoksa elindeki bardağı bir yere mi koysa, arkasını dönüp tekrar odaya mı girse yoksa o bardağı fırlatıp atsa mı şaşkınlığı ve mahcubiyeti bütün bir salona yayılır. Ve herkes o adam daha fazla mahçup olmasın diye yoktan yere sohbete başlayabilir, sehpanın üzerindeki dergiyi kucağına alıp okuyormuş gibi yapabilir, yorgunluktan uyuyormuş gibi gözlerini kapatabilir, olmayan manzarayı seyredilir camdan.
Bari bu kez olsun, bari bu kez tutsun!

Yumurtalarınız uyarılsın diye göbeğinizden, bacağınızdan vurulduğunuz iğnelerden, aldığınız sayısız hormon ilacından sonra oturamaz, otursanız da kalkamaz hale gelirsiniz. Oturmanızdan anlaşılır tedavinin hangi aşamasında olduğunuz…

Toplanan yumurtalar sonrası belden aşağınız yok sanarak açarsınız gözlerinizi, öncesinde kapattığınız odada.
O kadınlar yürüyemez merkezden çıkarken. Eşleri tutar kollarından, kanadından...
Bari bu kez olsun, bari bu kez tutsun!

Transfer sonrası o merkezden ayrılırken o ana dek adını sormak aklınıza gelmeyen ama artık tanıdık ve can yoldaşı olduğunuz nice kadınla telefon numaralarını alıp verirken öğrenirsiniz adını. Ne de olsa müjdeli haberi vermek için arayacaksınızdır birbirinizi.

Siz hiç tranfer sonrası bir kadın gördünüz mü?
Görmediyseniz ben anlatayım…

Merkezden yavaş yavaş yürüyerek çıkan kadın, artık eve hangi arabayla gidecekse onun arka koltuğuna uzanır.
Yolda herhangi bir tümseği görmeyen ve o tümsekte yavaşlamayıp, arabayı zıplatan kocaya veyahut şoför her kimse ona çemkirilir. Arabanın içinde yaşanan kriz bir süre sonra, defalarca yapılan uyarılar sonrası çözümlenir.

Evine varan transfer sonrası kadın şanslıysa annesi yoksa eşinin dostunun onun için hazırladığı yatağa yatar. Ve önündeki 15 kritik gün için dua etmeye başlar. Bir de yanında hiç kimsesi olmayan ve bu sancılı süreci tek başına geçirmek zorunda kalan kadınlar vardır. O kadınların bizim dualarımıza ihtiyacı daha fazladır.
Yemeğini o yatakta yer, suyunu o yatakta içer, o yatakta uyur, o yatakta uyanır.

Çişini son raddesine kadar tutan bu kadınlar işemeye,
Gaz çıkarmaya,
Öksürmeye,
Hapşurmaya korkarlar.
Hapşuruğunu tutamadığı için saatlerce ağlayan bu kadını yanında kim varsa teselli etmekten o sorumludur.
Beden ve zihin sürekli tartışma halindedir.
Beden; “ Bu şey de neyin nesi, ben yapmadım, o yüzden bir an önce atmam gerek!” derken,
Zihin; “Ne olursun çeneni kapat ve bir kere de senin kontrolün dışında gelişen bu şeye sahip ol, ne olur der, yalvarırım.” der.
Daha ne desin!
O yatakta beklemek çok zordur...

Bu zorlu süreçte sona yaklaşılırken yapılan gebelik testi hepinizin pozitif olsun İnşallah
Can'ım kardeşim gözyaşlarıyla okudum. Ben o kimsesi olmayan şanssız gruptayım. Bu süreçteki tüm kardeşlerim dualarımda. Rabbim ol desin inşallah. Kucağına almayı nasip etsin Rabbim
 
Bu süreçlerden geçip te bu yazıyı gözleri dolmadan okumak elde değil sanırım. Bir hapşırma sonrasında iki saat boyunca hıçkırarak ağlamıştım ben de bebeklerim beni terkederse diye. Ama kızlar nacizane tavsiyem doktorunuz aksini önermedikçe çok fazla yatarak vakit geçirmeyin. Kan dolaşımı çok yavaşladığı için embriyolara daha az oksijen gittiğini söylemişti benim doktorum. Ben en fazla iki saatte bir kalkıp evin içinde de olsa bir kaç tur attım hep ve yemeğimi her zaman masada yedim annemin zorlamalarıyla. günlük hayata kendimizi yormadan adapte olabilirsek yaşadığımız stres te bi nebze olsun azalıyor. Hepinizin yolu açık olsun o yoldan bebeklerinizle dönmeniz dileğiyle :)
 
Merhabaa kızlar yumurta donasyonu ıcın dr ve hastene hangısı ıyı hangısıne yaptırdınız lütfen yardımcı olun karar veremıyorum bırı cok merkezle görustum aklımda ıkı dr vAr sızce hangısı martta baslamayı dusunuyoruz
Dr zehra onar şekerci
Dr firdevs uguz tip
Lutfen yardımcı olun web sıtelerıne bakınca hepsı cok ıyı gözukuyo ama burda denemıs basarı elde etmıs kısiler yardımcı olabılırmı
 
Merhabaa kızlar yumurta donasyonu ıcın dr ve hastene hangısı ıyı hangısıne yaptırdınız lütfen yardımcı olun karar veremıyorum bırı cok merkezle görustum aklımda ıkı dr vAr sızce hangısı martta baslamayı dusunuyoruz
Dr zehra onar şekerci
Dr firdevs uguz tip
Lutfen yardımcı olun web sıtelerıne bakınca hepsı cok ıyı gözukuyo ama burda denemıs basarı elde etmıs kısiler yardımcı olabılırmı
Ben FİRDEVS hocayla yola devam edeceğim. Umarım hepimiz Hakkı'nda hayırlısı olur
 
Ben FİRDEVS hocayla yola devam edeceğim. Umarım hepimiz Hakkı'nda hayırlısı olur
Allah herkesın yardımcısı olsun bende zehra onar ile ıletısıme gectım ama yorumlarda gördugum kadarıyla hep fırdevs sıze fıyatı ne söyledı
 
Merhabaa kızlar yumurta donasyonu ıcın dr ve hastene hangısı ıyı hangısıne yaptırdınız lütfen yardımcı olun karar veremıyorum bırı cok merkezle görustum aklımda ıkı dr vAr sızce hangısı martta baslamayı dusunuyoruz
Dr zehra onar şekerci
Dr firdevs uguz tip
Lutfen yardımcı olun web sıtelerıne bakınca hepsı cok ıyı gözukuyo ama burda denemıs basarı elde etmıs kısiler yardımcı olabılırmı
 
Canim aynı bende senin gibiydim en sonunda zehra yanında karar verdim normalde bu ayin 6 sinda gidiyordum.ama çok yorgunum ilaclarada başladım.kaynanan geldi yanımıza yoğun çalışıyorum birde ailevi problemler.psikolojinde iyi değil bunyende yorgun .hapları kesip adet okucam mart reglimle deneyeceğim .sizce haksız miyim? bu yol için para biriktirdim son sansim bu bünyeye yapmak mi doğru bir ay sonra yapmak mi?
 
Canim aynı bende senin gibiydim en sonunda zehra yanında karar verdim normalde bu ayin 6 sinda gidiyordum.ama çok yorgunum ilaclarada başladım.kaynanan geldi yanımıza yoğun çalışıyorum birde ailevi problemler.psikolojinde iyi değil bunyende yorgun .hapları kesip adet okucam mart reglimle deneyeceğim .sizce haksız miyim? bu yol için para biriktirdim son sansim bu bünyeye yapmak mi doğru bir ay sonra yapmak mi?
bence dinlen sonra yap, belki sorunlar da azalır o zamana. rahatlarsın psikolojik olarak. kafanın ve vücudunun dinlenmiş olması önemli, sonuçta evinden farklı bir yerde olacaksın, sürekli tanımadığın insanları göreceksin. ben senin yerinde olsam bir ay sonra giderdim.
 
Canim aynı bende senin gibiydim en sonunda zehra yanında karar verdim normalde bu ayin 6 sinda gidiyordum.ama çok yorgunum ilaclarada başladım.kaynanan geldi yanımıza yoğun çalışıyorum birde ailevi problemler.psikolojinde iyi değil bunyende yorgun .hapları kesip adet okucam mart reglimle deneyeceğim .sizce haksız miyim? bu yol için para biriktirdim son sansim bu bünyeye yapmak mi doğru bir ay sonra yapmak mi?
Canim aynı bende senin gibiydim en sonunda zehra yanında karar verdim normalde bu ayin 6 sinda gidiyordum.ama çok yorgunum ilaclarada başladım.kaynanan geldi yanımıza yoğun çalışıyorum birde ailevi problemler.psikolojinde iyi değil bunyende yorgun .hapları kesip adet okucam mart reglimle deneyeceğim .sizce haksız miyim? bu yol için para biriktirdim son sansim bu bünyeye yapmak mi doğru bir ay sonra yapmak mi?
Bir ay erteleyin psikoloji önemli bir ay sonra olsun senin olsun inşallah
 
Bende öyle düşündüm çünkü gercekden yorgunum.sürekli problemli kadınların agirlukda olduğu bir ailedeyim.bi yorgunlukla gitmeyeceğim.geç olsun guc olmasin.bir kere verebilirim bu parayı o yüzden erteliyorum bugün
 
Bende öyle düşündüm çünkü gercekden yorgunum.sürekli problemli kadınların agirlukda olduğu bir ailedeyim.bi yorgunlukla gitmeyeceğim.geç olsun guc olmasin.bir kere verebilirim bu parayı o yüzden erteliyorum bugün
Can'ım benim umarım bir dahaki aya herşey yolunda gider ve bebeğine kavuşursun ne kadar gidecek toplamda acaba. Çünkü Euro üzerinden bildiğim kadarıyla
 
Bende öyle düşündüm çünkü gercekden yorgunum.sürekli problemli kadınların agirlukda olduğu bir ailedeyim.bi yorgunlukla gitmeyeceğim.geç olsun guc olmasin.bir kere verebilirim bu parayı o yüzden erteliyorum bugün
problemli kadınlara lütfen bir ay sakin durun, ne derdiniz varsa daha sonraya saklayın benim moralimi bozmayın diyemiyor musun? benimkilerde işe yarıyor
 
Back
X