Yüz hafızası ve takıntı.

Bendeki obsesyon şarkılarla oluyor. Aklıma gelen bir melodinin hangi şarkı olduğunu saatlerce, günlerce hatta haftalarca düşünüyorum. Ama seninki gibi kendimi soyutlayıp değil, işleri yaparken beynim sürekli onu arıyor hissediyorum. Arada bu şarkı mı? diye soruyor araştırıyoruz değilse tekrar devam.
Geçen ay çocuklukta dinlediğim bi şarkı takıldı aklıma here comes the hotsteppermış. 15 gün sonra ismini bulabildim. Ama arama geçmişim rezalet içinde kaldı. Staperlar, striptizciler her şeyi yazdığım için.. Burada konu açılıyor ya eşim bunları aramış diye aklıma da geldi, dedim benim kocam da konu açacak, karım ne işler peşinde diye..
Bende rahatsız oluyorum bu olaydan ama buluncaki mutluluğum için aynen devam ediyorum. Bulduğumda her yerden weee are the champiions my frieeeeend dıı dııt diye baslar çalıyor beynimde :rapci:
 
Çözüm olmayacak ama yazayım dedim aynı durum bende de var. Uzunca süre hatırlamaya çalışırım gördüğüm yüzü. Bir de bende böyle eşleşme gibi oluyor o yüzü baya beynimde tarıyorum ediyorum hani filmlerde yüz tarama gibi düşünün beynimde hayal ediyorum gözümün önüne getiriyorum filan çok fena :)

Büyük takıntı haline getirmedikten sonra sorun olmaması lazım bence hatta bir yerde iyi bile. Yapar mıydınız bilmem ama polislik mesleğinde bir nimet olurdu bu özelliğimiz :) ama işte siz rahatsız olmuşsunuz artık nasıl aşabilirsiniz buna verebilecek cevabım yok :/

Bende bir de daha acayip bir durum var konudan bağımsız ama yaşayanlar varsa en azından tek kişi olmadığımı anlarım diye yazıyorum: Diyelim ki yolda yürüyorum karşıdan biri geldi ilk başta uzaktan görünce tanıdığım birine benzetiyorum. O kişi yakınlaşınca aslında çok alakasız, tanımadığım biri olduğunu anlıyorum. Aradan beş on dakika geçiyor bir bakıyorum az önceki kişiye benzettiğim tanıdık kişi yanımdan geçip gidiveriyor. Bu benim başıma çok geldi eğer bunu yaşayan varsa yazabilir mi? :)
Ben buna nedense çok güldüm, şaka gibi böyle olması 😂😂
 
Yalnız değilsinn.. Sende yüz ben de isim takıntısı var.. Kaç yıl önce olursa olsun aklıma bi anda bi konuşma gelir, bi yüz gelir en alakasız zamanlar da olur tabi bu ondan sonra düşün dur kimdi bu ya diye hayır bulmadan da asla bırakmam:KK70:
Bizdeki de böyle bi dert amaaan iyi yönünden bak kız nasıl zekiyiz taş gibi hafızamız var:KK70:
 
Benimde yer yön hafızam sıfır gittiğim yere her gün gitsemde tekrar tekrar sormak zorunda kalıyorum. Kesin gözüme kestirdiğim bir yer olmadan bulamıyorum bir süre gitmesem yine kaybolabiliyorum ama buna çevrem alıştı artık. Bir telefonla yer bildirimi alıyorum ya da sora sora Bağdat bulunur mottosunda yaşıyorum.
Benimde koku takıntım var. Sanırım beyin bi eksiği bir başka şeyle dolduruyor. Yüzleri unutsam da kokuyu unutamıyorum o kisiyle konusurken kokunun adını hatirlamaya çalışıyorum bazen yanıma oturan birine 'ya kusura bakmayın parfümün adı neydi diye pat diye soruyorum. Kendime engel olamıyorum çünkü ogrenmezsem sürekli düşünürüm. Bulamadığım ve hala aklıma gelen kokular var misal.
Alacağım diye değil daha önce o kokuyu duydum ama adını unuttum diye oluyor bu. Yeni kokularda olmuyor.
Ama ben kendimi kötü hissetmiyorum bunu yaşarken herkesin kendine göre bir özelliği var, kalıcı hafızası var böyle bakmak lazım. Sadece yer yön bulamadığımda azıcık üzülüyorum yine mi ya diye:KK14:
 
Bende de tam tersi var. Yüz hafızam berbattır. Lise yıllarında okulda bayağı muhabbet ettiğimiz bir kız var. Ben bu kızla aynı serviste olduğumu 2 ay sonra kendisi gelip konuyu açtığında anladım. Çünkü serviste örtündüğü için tanıyamamışım kızı. Kızcağız da başörtüsüne karşı radikal bir karşıtlığım filan var zannetmiş.

Benzer şekilde kursta 2 saat boyunca partner olduğum kızı ertesi gün görünce emin olamadım o mu değil mi diye, bi elinde alyans olduğu aklımda kalmış o da çok genç durduğu için dikkatimi çekmişti. Karşıdan gülümsüyor, gülümsüyorum bir yandan da çaktırmadan elini kontrol etmeye çalışıyorum alyansı var mı yok mu diye kendimce o yanıma gelene kadar ordan anlayacağım aynı kız mı değil mi?:KK48::KK48:

He yüz konusunda durum böyleyken işitselde ve yer-yön bulmada iyiyimdir. Kolay kolay kaybolmam. Bir duyduğumu kolay kolay unutmam. Sırf bu yüzden beynime kazılı çok saçma genişlikte, arabesk, fantazi, pop çeşit çeşit türde bir şarkı repertuvarım var. Hatta ev arkadaşım oyuna çevirmişti birara iyice. Tribute bir albümden ard arda şarkı açıp hangi cover kimin sesten bulabilecek miyim ya da ilk bir iki notadan şarkıyı çıkarabilecek miyim diye deniyordu onda da hiç fena değildim.

Yazılanlardan çıkardığım sonuç, hafızanın bir kısmını normalden iyi kullanabilen şahıslar diğer alanda vasat oluyor demek ki. Hepsi ortalama çalışıyorsa sıkıntı yok.
 
Kafamız dolu ondan hayatcım :)
Alıntıdır;
*zeka geriliği olarak düşündüğüm 23 yıl kadar sakladığım durumdur. bir gün arkadaş ortamında ilkokulda yapılan saçmalıklardan söz ediyorduk. ben de harfleri hatta kelimeleri sürekli ters yazdığımdan bahsettim. ve böylece bilinçli arkadaş benim disleksi olabileceğimden bahsetti. neyse ben araştırmalarla testlerle sahiden de eskiden zeka geriliği olarak gördüğüm bir çok şeyin bu nörolojik durumdan kaynaklandığını gördüm. hemen bu durumdan müzdarip ebeveynlerimi de anne ben salak değil hastaymışım diye aradım. çünkü ilkokul 3 sınıfta hala yazarken numaraları, harfleri ters yazıyordum. öğretmenin sınıf içersinde yüksek sesle oku dediği bi parçada bazı kelimeleri aslında alakası olmayan kelimelerde değiştirip okuyordum. yani örnekğin havlu- avlu gibi birbirine yakın gelen kelimeleri götümden atmak suretiyle söylerdim. velasıl beni rehber öğretmene yönlendirdiler, annemi okula çağırdılar. çok bilinçli rehber öğretmen bu durumu zeka geriliği gibi salakça bir neden öne sürdü. ileriki yıllarda sorunlar küçük ama sinir bozucu olarak devam etti.

çarpım tablosunu hala öğrenememiş olmam, sağımı solumu karıştırmam, analog saatte saati söyleyememem *, yol tarif edememe üzerine bulamama, toplum içerisinde sesli okuyamama, isim hafızası vs. sayısal zekamda yok hani o yönden de yırtamıyorum.

ama başka duyularda bi kıpraşma olduğunu biliyorum. mesela görsel hafızam daha iyi en azından gözümle fotokopi çekme özelliğimi keşfettim. ezber yapamıyorum bu şekilde sayfayı zihnimde örnekliyorum. isim hatırlama kısmına gelirsek kişi adını söylediği zaman zihnimde adını yazıp bir kaç saniye düşünüyorum bu da çok etkili. yol hatırlama kısmı biraz karışık kuş bakışı haritayı kafamda oturtmam için bir kaç kez o bölgede kaybolmam gerekiyor. çarpım tablosunu da melodik tekerleme olayına bağladım 7'ler ve 8'ler hariç biraz kurtardım ondan da. disleksi için önerilen tedavi mega zeka, hafıza teknikleri dersleri olabilir şimdi 23 yaşındayım zihnim bunu kaldırmak için oldukça tembel.
belki üzerine çocukken gidilseydi görsel hafızam bu kadar iyi olur muydu bilmiyorum. güzel sanatlar fakültesinde değil de mühendislik faküldesinde okuyabilir miydim?*


Biliyorum degiliz ama disleksi uzerine yazilmis bir yorum dikkatimi cekti.

Disleksi ile benzer yönlerin olması çok ilginç :) ben bir ara kalabalık ve birden fazla ses olan yerlerde duyamıyor ve anlamıyor olmamı gelişimsel bir bozukluğum mu var acaba diye yorumlamıştım. Hala aynıyım, müzik açıkken biri bir şey derse anlamıyorum. Yanımda iki kişi konuşurken bir diğeri bana bir şey derse anlamıyorum. Sağır diyorlar bana :KK43:
 
Yon bulma benimde kotu.
İsim hafızam yok.
biri bana ben Sevda dediyse benim beyin onu gizem algılıyomus gibi asla sevda diyemiyorum.
hep gizem diyesim geliyor bu cok garip bişey
Unutkan ve dagınık olsamda birşeyi koyduğum yeri asla unutmam
Bişeyi bulamadıysam eğer yandım demektir yorulana kadar arar dokerim her yeri
Buda benim takıntım bulamadığım zaman gunlerce ahhh nerede diye kukumav kuşu gibi düşünebiliyorum
 
Konudan alakasız olacak ama görümce ne oldu

Görüşmüyoruz kendisiyle o günden beri. Ne ölüme ne dirime dedi ve geri çekildi hanımağa ahsjsjs. Valla iyi böyle benim için sıkıntı yok. Kapıma bir gün ipe ile geleceksin adlı nadide parçayı gönderiyorum kendisine ahsjsjke. Allah kahretmesin bu şarkı niye aklıma geldi ki şimdi.
 
"Ben bunu nerde gördüm" olayı bende de var. Eskiden daha rahat hatırlardım hafızam iyiydi ama cocuklardan sonra ben de hafıza falan kalmadı :olamaz:

Zaten çocuklara bakmaktan etrafa da bakmaya vaktim olmuyor. 🤣🤣🤣🤣
Bunun çaresi ikinci çocuk idrak :KK53:

Yön bulmaya gelince eğer hem sağını hem solunu aktif olarak kullanıyorsan yön bulmada çok sorun yaşarsın. Bu da genetik bir özellik. Çaresi yok yani.
 
daha önceki konularınızdan birinde birisi bahsetmişti.
ben de bu konuda okumam lazım diye düşünmüştüm. ilgimi çekmişti..
koku hassasiyeti gibi özellikleri olan insanlarla alakalı. bak unutmuşum ya..
empati yetenekleri abartılı olur gibi bir şeyler hatırlıyorum..

her insanın küçük takıntıları olabilir, bence ölçü günlük yaşamı etkileyip etkilemediğinde.
sosyal hayatınızı, iletişiminizi etkilemiyorsa her şeyi sorun olarak görmemek lazım.
ama dediğim gibi günlük yaşamı etkilemiyorsa..
 
"Ben bunu nerde gördüm" olayı bende de var. Eskiden daha rahat hatırlardım hafızam iyiydi ama cocuklardan sonra ben de hafıza falan kalmadı :olamaz:

Zaten çocuklara bakmaktan etrafa da bakmaya vaktim olmuyor. 🤣🤣🤣🤣
Bunun çaresi ikinci çocuk idrak :KK53:

Yön bulmaya gelince eğer hem sağını hem solunu aktif olarak kullanıyorsan yön bulmada çok sorun yaşarsın. Bu da genetik bir özellik. Çaresi yok yani.

Yok aktif kullanamıyorum ikisini. Hani belli başlı işlerde evet kullanıyorum ama sağ elimi kullanırım çoğunlukla.

İkinci çocuk mu? Ben yüz taramaya devam edeyim. Trump mı o balkonu yıkayan? Ajsjsj.
 
daha önceki konularınızdan birinde birisi bahsetmişti.
ben de bu konuda okumam lazım diye düşünmüştüm. ilgimi çekmişti..
koku hassasiyeti gibi özellikleri olan insanlarla alakalı. bak unutmuşum ya..
empati yetenekleri abartılı olur gibi bir şeyler hatırlıyorum..

her insanın küçük takıntıları olabilir, bence ölçü günlük yaşamı etkileyip etkilemediğinde.
sosyal hayatınızı, iletişiminizi etkilemiyorsa her şeyi sorun olarak görmemek lazım.
ama dediğim gibi günlük yaşamı etkilemiyorsa..

Evet ben de hatırladım o yazıyı ve hatta içeriği tam net hatırlamadığım için inşallah bu konuya yazar diye de düşündüm. O dönem araştırmıştım aslında söylediğini ama bilin bakalım ne oldu, unuttum :) okuduğumu hatırlamakta zorlanıyorum. Belki görür de yazar yeniden.

Dediğiniz gibi 32 yaşıma kadar sorun olmadı benim için bu durum. Ama şimdi ne olduysa dikkatimi toplamakta zorlanıyorum takılıyorum uzun süre. Yer yön bulma konusu ciddi sıkıntı oluşturuyor ve dahi duymuyorum sağır diyorlar.
 
Merhaba hatunlar
Ay bu da dert mi diyecek olanların üzerine görümce atarım. Benim için dert. Evet ufak bir dert ama hayatımı etkileyen, özellikle sosyal hayatımı ciddi anlamda etkileyen bir dert.

Efenim benim yüz hafızam çok iyidir. İşitsel hafızam, yer yön bulma kabiliyetim de rezalet durumda. Hani birinde ne kadar iyiysem diğerlerinde engelli sayılabilecek ölçüde başarısızım. Kendi evimin yolunu bulmam bile öğrenmem gereken bir süreç. Hep bildiğim yerden değil de bir arka sokaktan gidersem ve o sokaktan daha önce geçmediysem evime ne kadar yakın olursam olayım şaşırıyorum. Bu detayları belki fikir yürütmenize yardımı olur diye yazıyorum mevcut dertle çok bağlantısı yok. Belki de var ben bilmiyorum.

Yüz hafızasına döneyim. Bir kez gördüğüm yüzü, o kişi ile tek kelam etmesem bile asla unutmuyorum. Buraya kadar sıkıntı yok. Ancak o yüzü bir anlığına gördüğüm için yeri, mekanı ve nerede gördüğümü hatırlamak haliyle her zaman mümkün olmuyor. Çoğunlukla hatırlıyorum ama hatırlamadığım noktada Obsesyon açığa çıkıyor.

Bugün eşimle tvde bir oyuncu gördük. Yüzü tanıdım ama gördüğüm yüzle aynı değildi. Bir müddet takıldım, hatırlamaya çalıştım. En sonunda o oyuncunun çocukluk halini gördüğümü hatırladım ve rahatladım. Şayet hatırlamasaydım başka hiçbir şeye Odaklanamaz, gerekirse Google üzerinden şeceresini çıkarır yine bulurdum.

Gelelim gerçek hayatta sebep olduğu sorunlara. Bir arkadaşımla tatildeydik mesela. Bir kadın gördüm, sarışın kısa boylu ve ince kaşlı. Yüzü tanıyorum ama nerede gördüğümü hatırlamıyorum. Kişiyi şahsen zaten tanımıyorum. Bende ipler koptu o anda. Ne arkadaşımla konuştum, ne denize girdim. Sadece o yüzü nerede gördüğümü hatırlamaya çalıştım. Sonunda hatırladım. İki yıl önce aynı kişi o tatil yerinde markette kızıyla alışveriş yapıyordu ben de orada görmüştüm. Yine rahatladım.

Mahallede bir kadın var. Arada karşılaşıyorum. Yüzünü daha önce gördüğüme eminim ama nerede hatırlamıyorum. Bulana dek muhtemelen bugün olduğu gibi defalarca düşüneceğim. Muhtemelen bir anlık gördüm o yüzden hatırlamıyorum.

Bugün bir kadınla konuştuk. Çocuklarımız aynı okula gidiyor. Yüzü hatırlıyorum ancak kadını asla hatırlamıyorum.Sonra oturup kadını nerede gördüğümü hatırlamaya çalıştım. Abartısız yarım saat oturdum ve bunu düşündüm. Sonunda hatırladım, geçen yıl parkta çocukları beklerken kısa bir muhabbet etmiştik.

Hala çok basit gelebilir dert size, çok haklısınız :) yani diyorum ki gördüğüm yüzleri unutmuyorum ancak onları hatırlamaya çalışırken adeta bir embesil, bir dağ kaçkını, efendime söyleyeyim mağarasından gün ışığına yeni çıkmış bir garip canlı gibi davranıyorum. Sırf bu yüzden markette para unutmuşluğum, elimdeki eşyayı ya da parayı düşürmüşlüğüm, almam gereken şeyi yanlış almışlığım ve bunun gibi türlü ebleh eylemler yapmışlığım var. Çünkü anda kalmam gerekirken ben yüz tarama ile meşgul oluyorum.

İşin Obsesyon boyutu olmasa "ehe yüz hafızam iyidir" der geçerim ama öyle değil işte. Hatırlamaya çalışma ve bulana kadar hayattan kopma noktasında ciddi sıkıntı var. Bu hususta bilgisi olan, aynı durumu yaşayan ne bileyim bir önerisi olan varsa lütfen söylesin. Hayatımı ciddi manada etkiliyor.

Bir de bu yer yön bulma konusundaki eksikliğimin sebebi, yahut varsa çözümünü paylaşırsanız ayrıca sevinirim. Aynı şekilde işitsel hafızamın vehametini de şöyle bir örnekle açıklayayım. Sesim güzeldir iyi şarkı söylerim. Ancak bunun üzerine hiç gitmedim. Kendi kendime şarkı bile söylemedim. Neden? Çünkü herhangi bir şarkıyı baştan sona ezberleyemem. Şarkının fotoğrafı olsa çeker hatırlarım ama öyle bir imkan da yok tabi. Kodlama konusunda iyiyim ki bugüne kadar her şeyi böyle ezberledim.

Konudan konuya saptım kusura bakmayın. Lütfen okuyup aman bu da sorun mu diye düşünmek yerine; markette, gökkubbeden yere az evvel iniş yapmış da ekmeğin ne olduğunu öğrenmeye çalışan bir uzaylı gördüğünüzü hayal edin. Tam da öyle oluyorum yüzü hatırlamaya çalışırken. O yüzden bu duruma bir çözüm bulmalıyım.

Yazan parmaklarınız dert görmesin.
Norolog veya zihin kurami calisan psikolog size yardimci olabilir. Takinti haline gelen davranislar, yon duygusunun zayifligi hayatinizi zorlastirir. Ve evet dert olur. Cocugumda bu durumlar var. Yakinen biliyorum. Cunku norolojik bozukluk olarak tanimlanan bir tanisi var. Alaninda uzman bir psikolog size takinti ile basedebilmeyi ogretecektir.
 
Disleksi ile benzer yönlerin olması çok ilginç :) ben bir ara kalabalık ve birden fazla ses olan yerlerde duyamıyor ve anlamıyor olmamı gelişimsel bir bozukluğum mu var acaba diye yorumlamıştım. Hala aynıyım, müzik açıkken biri bir şey derse anlamıyorum. Yanımda iki kişi konuşurken bir diğeri bana bir şey derse anlamıyorum. Sağır diyorlar bana :KK43:
Bu her zaman bir hastalik belirtisi degil bazen karekteristik ozelliklerimizdir ben kucukken ing zayifken ozel ders alip 100 yapmstm bire bir anliyordum :) ses kalabalik odagimi bozardi.Biz cok dikkattende boyle olabiliriz tek yone odaklaniyoruz.Disleksiyle benzerlikler var bizlrrde ama cocukken o sekilde degildim yetiskin disleksi ozelliklerine daha yakinim
 
Yok aktif kullanamıyorum ikisini. Hani belli başlı işlerde evet kullanıyorum ama sağ elimi kullanırım çoğunlukla.

İkinci çocuk mu? Ben yüz taramaya devam edeyim. Trump mı o balkonu yıkayan? Ajsjsj.
Dini acıdan sağ el kullanmak caiz olduğu için ona yöneliyoruz ama bir iki gün dene sol elini.
Mesela ben farkında olmadan solla yemek yediğim oluyor ama sol el ile kaşık dahi tutmayanlar var.
 
Sizin ki dertten de öte bir durum vallahi. (görümce atma diye) :KK70:
Şaka biyanada sizinki bayagı abartı takıntılı hale gelmiş. Bende de var hafızamı zorlarım ama bulamayınca pes ederim.
 
X