canım, inan okuduklarıma şaşırmadım çünkü zk'ya dair benim de benzer şikayetlerim oldu. benim eşime varikosel teşhisi acıbademde kondu. doktor hiç beklemeyin hemen tüp raporuna başvurun dedi. modada oturduğumdan anadolu yakasında raporu alabileceğim en yakın devlet hastanesi zk gibi geldi, internet randevularında
tüp bebek bölümüne randevu yoktu, infertiliteyeyse vardı, baktım ikisinde de doktor olarak kenan sofuoğlu yazıyor, e aynı doktormuş üstelik de infertilite ne demek kısırlık demek, tüp bebeğe de herhalde artık raporu çıkıp tüp yaptıranlar gidiyordur dedim ve infertiliteye randevumu aldım, böylece zk maceralarım başladı. adetimin 2. günü ultrasona gittiğimde tam bir şoktu. doktor bana içeri gir hazırlan dediğinde, aradaki perde açık bir şekilde,başka bir kadının muayene koltuğunda yattığını gördüm.ultrasonun bir önceki hastasının jelleri kağıttan örtünün üstünde duruyordu.örtüyü kendim değiştirdim. sonra ultrason için koltuğa geçtiğimde üstüme örtecek bir örtü de yoktu. öylece her şey meydanda yatıyordum. inanırmısın kendi çıkardığım eteği üstüme örttüm. sonra doktor geldi halimi görünce hemşirededen örtü istedi, beyazı grileşmiş temizmidir pismidir bir örtü geldi, üstüme örttüler. smear testi yapılacağı zaman yine ben koltukta yatarken başka bir kadın ultrason için soyunuyordu. o kadar gerilmişim ki smear için kanülü 15 dak yerleştiremediler. doktor ıkın ıkın deyip duruyordu ama üstelik de jel sürmemişti, en sonunda kanül yerleşti, örnek alındı ama çok zorlandığından yara olmuştu. 3 gün az az devamlı kan geldi. sonrasında da mantar enfeksiyonu oldum. kan değerlerimden biri bozuk çıktığında doktora sordum önemli değil
dedi kesip attı. aile hekimime gösterdiğimde hepatite karşı sıfır bağışıklığım olduğunu hamilelikden önce muhakkak hepatit aşısı olmam gerektiğini söyledi. eşimeyse daha ilk gittiğimiz gün tüp bebekle çocuk sahibi olabilir diye rapor verildi. o raporu ve diğer testlerimi defalarca doktorlara götürdüğüm halde, 2 ay sonunda aaa sizin zaten burada olmamanız gerekiyormuş sizin tüp bebeğe gitmeniz lazım dediler ve bizi tüp bölümüne yolladılar. orada kenanla ilk görüşmemizde "tamam biz tüp yapacağız ama eşimin çok hafif bir varikoseli varken sperm sayısının neden bu kadar düşük olduğunu biraz daha araştırmak gerekmez mi, belki bilmediğimiz başka bir rahatsızlığı var, tedavi falan edilmesi gerekiyor. ne bileyim başka doktorlara da gidelim mi sizce" dedim diye bize hakarete varan laflar etti. 8.2 olan fshmle bana yumurta rezervimin zaten korkunç olduğunu ama benim hala daha hayaller peşinde koştuğumu, benim gibi insanların doktorları küçük görüp inanmadığını, doktor düşmanı olduğumuzu falan söyledi. ha şunu da söyleyeyim bugün check up sonuçlarında eşimin hipofiz bezinde bir sorun olduğunu bu derece sperm sorunu olmasının varikoselden değil hipofizin dönem dönem prolaktinini aşırı yükseltmesinden kaynaklandığını öğrendik. bu ara yine aşırı prolaktinden sperm sayısı taban yapmış. 2 ay önce 50 milyon olan sayı sırf bu yüzden birden 2 milyona düşmüş. yeni değil 2-3 yıldır bu sorununun olduğunu söylediler. hipofizde bir kitle bile olabilirmiş muhakkak mr çekilmeliymiş. soruyorum size kenan için "erkek spermleri benim alanım değil ama tabi bir baktırın" demek bu kadar mı zordu. keza biz zk'deki üroloğa 2 ayrı hormon sonucuyla gittik birinde prolaktin yine yüksekti birinde düşüktü. yüksek olana bakmadı bile, sadece düşük olanı baz aldı. bana dün "hayat zor" diye hayat dersi vereceğine
zamanında işini yapıp tahlilleri adam gibi değerlendirmesi bu kadar mı zordu?
ha kimse sanmasın ki özelleri övüyorum, devleti beğenmiyorum. tam aksine senelerdir işyerimin bana sağladığı özel sağlık sigortası olduğu halde ekseriya devlete güvenip giden insanlardanımdır. mesela bileğimde burkulmadan dolayı bir ödem oluşmuştu,100 metre yürüsem ağrılarım oluyordu. 1 yılda 3 defa özel doktora gittim en ufak bir şifa bulamadım, devlet hastanesindeki bir fizik tedavi uzmanı bir kutu ilaçla iyileştirdi herkese anlatıyorum, hala o doktora her gün dua ederim. mahallemdeki aile hekimimde çok çok memnunum. artı kuzenim bursada bir devlet hastanesinde nörolog, diğer kuzenim aydında devlet hastanesinde kbb uzmanı, kayınpederim senelerce şişli etfalin baş hekimiydi yani devletteki imkanları, doktorların ne kadar zor şartlar altında çalıştığını gayet iyi biliyorum. ama insan sağlığı da bu kadar ucuz ve baştan savma olmamalı. devlette para vermiyoruz diye insan olduğumuz unutulmamalı. (ayrıca tam anlamıyla para vermiyoruz diye de bir şey yok. karı koca yıllardır kazandığımız paranın 3te biri sağlık ve vergi kesintilerine gidiyor,her ay binlerce lira ödüyoruz. kusura bakmayın ama insan gibi hizmet beklemek hakkımız. devlet benim tüp bebeğimi ödeyecekse yine benim paramla ödüyor, kendi cebinden değil)