Blog

  • Greyfurt Diyeti Nedir, Nasıl Yapılır?

    Greyfurt Diyeti Nedir, Nasıl Yapılır?

    Greyfurt diyeti yapmak ideal kilolarına ulaşmak isteyenler için çok kolay uygulanabilen bir yöntemdir. C vitamini deposu olan bu faydalı meyveden yararlanarak kısa bir süre içerisinde zayıflamak mümkün olmaktadır. Greyfurt içerisinde bulunan lifler sayesinde kilo vermekte etkili meyveler arasında bulunur ve sağlıklı kilo vermek isteyenlerin tercihidir. Ancak uygulanacak bütün diyetlerde yapılacak uygulamaların diyetisyene danışarak yapılması gerektiği unutulmamalıdır.

    Greyfurt Diyeti Nedir, Nasıl Yapılır?

    Greyfurt faydaları saymakla bitmeyecek kadar çok olan meyveler arasında bulunmaktadır. Greyfurt diyetlerinin en önemli etkisi meyvenin yağ yakıcı özelliğinden kaynaklanmakta ve kandaki insülin seviyesini azaltan greyfurt ile yapılan zayıflama diyetleri olumlu sonuç vermektedir.

    Greyfurt Diyeti Nedir, Nasıl Yapılır? | 1

    Greyfurt Diyeti Uygulamaları Nasıl Olur?

    • Greyfurt diyeti yaparken protein ağırlıklı beslenmeye özen göstermek gerekir.
    • Proteinli gıdalar yanında greyfurt suyu içilmesinde gerekir.
    • Bütün öğünlerde greyfurt yenilmeli ya da greyfurt suyu içilmelidir.
    • Diyet uygulamalarında su tüketimi oldukça önemlidir. Su tüketimine ağırlık vermek gerekir.
    • Düzenli ilaç kullanımı olan kişilerin diyete başlamadan önce doktora danışmaları gerekir.

    Greyfurt Diyeti Nedir, Nasıl Yapılır? | 2

    Greyfurt Diyet Uygulama Çeşitleri

    Greyfurt suyu ile dört öğünlü olarak uygulanan zayıflama yönteminde diyet programında sabah kahvaltısı, öğle yemeği, akşam yemeği ve gece atıştırmalığı öğünleri bulunur. Greyfurt suyu tüketiminde şeker kullanılması yasak olmakta ve yiyecekler pişirerek tüketilmektedir.

    • Kahvaltıda tüketilen greyfurt yumurta diyeti uygulama yönteminde sabah aç karnına bir bardak greyfurt suyu içmek ardından 2 adet haşlanmış yumurta yemek gerekir.
    • Yağların yakılmasında oldukça etkili olan diyetler arasında greyfurt soda yöntemi bulunmaktadır.  Bu diyette herhangi bir yemek program uygulaması bulunmaz. Yenilen gıdalara destek olarak soda ile birlikte greyfurt tüketilmesi gerekir.
    • Greyfurt limon zencefil ile uygulanan yöntem metabolizmayı canlandıran ve hızlı kilo verilmesinde etkili olan yöntemdir. 7 gün boyunca uygulanması gereken kür sonucunda bağırsaklarda meydana gelen rahatlama hissedilecek ve göbek bölgesinde incelme olacaktır.

    Greyfurt Ve Haşlanmış Yumurta Diyeti İle 4 Günde 4 Kilo Tıklayın !

    Asker Diyeti ile 3 günde 5 kilo Tıklayın !

    Yumurta Diyeti ile 2 haftada 9 kilo Tıklayın !

    Limonlu Su Zayıflatır Mı Faydaları Nelerdir? Tıklayın !

  • Alyans Seçmenin Püf Noktaları

    Alyans Seçmenin Püf Noktaları

    Alyans seçmek eşlerin birbirleri ile uyum sağlayarak ortak zevklerine göre karar vermelerini gerektirir. Uzun yıllar boyunca parmağınızda taşıyacağınız alyanslarınızı seçerken parmağınızı rahat ettirecek ölçülerde olmasına dikkat etmeniz gerekir. Nasıl alyans almalıyım sorusunun cevabı şu şekilde sıralanabilmektedir;

    • Eşlerin ortak zevklerine hitap etmeli,
    • Şık tasarımlı ve parmağınızı yakışacak kullanışlı seçimler yapılmalı,
    • Erkek ve kadınını alyans modellerinde uyum olmasına dikkat edilmelidir.
    Alyans Seçmenin Püf Noktaları | 5
    2019 Alyans Trendi

    Alyans Seçimlerinde Uyumun Önemi

    Kadın ve erkek versiyonlarında tasarlanmış olan çift alyans modelleri 2019 yılında tercih edilen modeller arasında yer almaktadır. İkili setler halinde bulunan modellerde kadınlar için bol taşlı ve desenli alyans modelleri bulunurken erkekler için sade ve taşsız alyanslar yer almaktadır. Farklılık ve uyumu bir arada sunan çift alyans modelleri müstakbel eşlerinizle uzun yıllar kullanabileceğiniz seçenekler arasında yer almaktadır.

    Alyans Seçmenin Püf Noktaları | 6

    Alyans Seçimlerinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

    Alyans seçimlerini yaparken dikkat edilmesi gerekenler şunlardır:

    • Alyanslarınızı alırken kan akışınızı kesecek kadar dar ve parmağınızdan düşecek kadar bol olmaması gerekir.
    • Alyansın iç yüzeyinin parmağınıza sürekli temas edeceğini düşünerek bu bölgenin fazla desenli olmamasına dikkat etmeniz gerekir.
    • Günlük kullanımda kolaylık sağlayacak olan modeller düz ve sade alyans modelleridir.
    • Alyans tek taş uyumu yanı sıra modası geçmeyecek modellerden seçilmesi uzun yıllar kullanmanızı sağlayacaktır.
    • Alyanslarınız hem giyim tarzınıza hem de yaşınıza uygun olmalıdır.
    • Alyanslarınızı almadan önce fiyat araştırması yapılmalı ve yüzüklerde kullanılan taşların ve işçiliğin kalitesine de dikkat edilmelidir.

    2019 Alyans Modelleri Tıklayın !

    2019 Çift Alyans Trendleri Tıklayın !

    Cam Alyans Modelleri Tıklayın !

  • Çocuklarda Kuru Öksürük Neden Olur, Nasıl Geçer?

    Çocuklarda Kuru Öksürük Neden Olur, Nasıl Geçer?

    Çocuklarda kuru öksürük neden olur? Tedavisi… Çocuklarda oldukça sık rastlanan kuru öksürük, mevsimsel etkiler veya enfeksiyon kaynaklı olabileceği gibi tehlikeli akciğer ve solunum rahatsızlıklarının habercisi de olabilmektedir. Çocuklar, yetişkinlere göre soğuk havalardan daha çabuk etkilenmekte ve kuru öksürük başta olmak üzere çeşitli hastalık belirtileri ortaya çıkmaktadır. Aynı şekilde solunum yolu enfeksiyonları, kulak iltihapları, akciğer hastalıkları da çocuklarda sık görülen kuru öksürüğe neden olan etkenlerdendir.

    Çocuklarda Kuru Öksürük Nedenleri

    Çocuklarda her yaş grubunda görülebilen kuru öksürüğün nedenleri tam olarak ortaya konulmadığı takdirde ilerleyen zamanlarda daha büyük sorunlara yol açılabileceği asla unutulmamalıdır. Kuru öksürüğün en basit nedeni çevresel etkenlerdir. Çocuğunuzun bulunduğu ortamda sigara içmek, hava kirliliği, kapalı ortamların havalandırılmaması ve rutubetli ev ortamı gibi çevreden kaynaklanan etkenler akciğerlerin temiz hava ile buluşmasını engellediğinden çocuklarda kuru öksürüğe neden olmakta ve hastalıklara davetiye çıkarmaktadır.

    Çevresel etkenler dışında çocuklarda kuru öksürük nedenleri;

    • Soğuk algınlığı,
    • Alerji,
    • Astım,
    • Faranjit,
    • Kulak iltihapları,
    • Bademcik ihtihabı,
    • Akciğer ve solunum sistemi rahatsızlıkları

    Olarak da kendini göstermektedir. Bu durumdan çocuğunuzun kurtulması ve hastalığın teşhis edilmesi için doktor kontrolüne ihtiyaç vardır. Çocuğunuz uyurken bile kuru kuru öksürüyorsa ya da öksürükle beraber balgam çıkarıyorsa ilaç vermek yerine doktor muayenesine gitmek daha sağlıklı bir yöntem olmasının yanında hastalığın nedenlerinin ortaya koyulması bakımından etkili bir yöntemdir.

    Çocuklarda Kuru Öksürük Neden Olur, Nasıl Geçer? | 9

    Çocuklarda Kuru Öksürüğü Önlemede Etkili Tedavi Yöntemleri

    Çocuklarının sağlıklı bir yaşam sürmesini amaçlayan ebeveynler öncelikle hastalığa sebep olacak etkenlerden çocuklarını korumakla işe başlamalıdır. Çocuğunuzun uyuduğu odasında yeterince nemli bir ortam yaratmak, odasını havalandırmak kuru öksürükle mücadelede yapılması gereken davranışlardandır. Çocuğunuzun yanında sigara içmemek de çocuklarda boğaz ağrısı ve öksürükleri önlemede etkilidir. Çocuklarda öksürük için şurup doktor tavsiyesi üzerine alınmalıdır. Bilinçsizce kullanılan öksürük şurupları öksürüğü geçirmekle birlikte çocuğunuzda balgamın atılmasını zorlaştıracağından zararlıdır.

    Çocuklarda öksürüğe ne iyi gelir evde tedavi yöntemleri de kuru öksürüğün önlenmesinde sizlere yardımcı olacak ve çocuğunuzu rahat ettirecektir. Çocuğunuza;

    • Küçük yaşlardan itibaren yatmadan önce çocuğunuza ılık süt ve su içirmek,
    • Ihlamur ve ayva yaprağı gibi boğazı yumuşatma işlemi olan doğal bitkileri kaynatarak tedavi amaçlı kullanmak ve ılık olarak kuru öksürük zamanlarında tercih etmek,
    • 1 tatlı kaşığı bal ve az miktarda karabiberi karıştırarak kuru öksürüğün kesilmesi için kullanmak

    Evde basit olarak uygulayabileceğiniz ve kuru öksürükten çocuğunuzu kolayca kurtarabileceğiniz çözümlerdendir.

    Çocuklarda Kuru Öksürük Nasıl Giderilir? Tıklayın !

    Bebeklerde Öksürük Tedavisi Tıklayın !

    Çocuklarda Grip Nasıl Geçer? Tıklayın !

    Çocuğun Bağışıklık Sistemini Güçlendirmek İçin Neler Yapılmalı? Tıklayın !

  • Alındaki Sivilce İzi Nasıl Geçer?

    Alındaki Sivilce İzi Nasıl Geçer?

    Alındaki sivilce izi nasıl gecer diyorsanız çeşitli maskeler uygulanabilir ve doğal kür uygulamaları sayesinde sivilce izleri tedavisinden olumlu sonuçlar alınabilir. Sivilce izleri nasıl yok edilir ve bunun için uygulanabilecek maskeler nelerdir gibi konuları merak edenler için en etkili sivilce lekesi giderici maskeleri ve kür tariflerine yazının devamında ulaşabilirsiniz.

    Elma Sirkesi İle Sivilce Lekelerini Yok Etmek

    Elma sirkesi yardımı ile sivilce lekelerinden kurtulmak mümkün olmaktadır. Elma sirkesi uygulaması için gerekenler;

    • 1 kaşık elma sirkesi
    • 1 kaşık su
    • Pamuk
    • Su ve sirke karıştırıp pamuk üzerine dökülür.
    • Yüzde lekelerin olduğu bölgelere sürerek yatım saat beklenir ve cilt iyice yıkanarak arındırılır.

    Alındaki Sivilce İzi Nasıl Geçer? | 11

    Sivilce Lekeleri İçin Peeling

    Sivilce lekeleri ve izlerini geçirmek için uygulanacak peeling tarifi şu şekildedir:

    • 1 kaşık toz şeker
    • 1 kaşık su
    • Şeker ve su karıştırılarak yıkanan cilt üzerine sürülür.
    • 10 dakika beklendikten sonra ılık su ile cilt arındırılır.
    • Yağlı ciltlere sahip olanlar haftada 1 kere
    • Kuru ve karma cilde sahip olanlar ise 15 günde 1 kere uygulamalıdır.

    Alındaki Sivilce İzi Nasıl Geçer? | 12

    Limon Suyu İle Sivilce Lekelerini Yok Etmek

    Sivilce lekeleri için maske olarak en fazla önerilenler arasından yer alan limon suyu sivilce lekelerinin yok etmek için oldukça etkilidir. Limon suyu uygulaması için gerekenler;

    • Yarım limon suyu
    • Bir adet kâse
    • Pamuk
    • Kâse içerisine konulan limon suyu pamuk yardımı ile cilde sürülür.
    • Cilt üzerinde 10 dakika bekletildikten sonra yıkanır.
    • Sürüldüğü anda cildi gerecek olan limon suyu fazla bekletilmeden yıkanmalıdır.
    • Limon suyu ile yapılan maskeyi kuru cildi olan kişilerin kullanmaması gerekir.

    Suna Dumankaya En Popüler Cilt Maskeleri Tarifleri Tıklayın !

    Aloe Vera’nın Cilde Faydaları Nelerdir? Cilt Lekelerini Geçirir Mi? Tıklayın !

    Yüzdeki Leke Ve Sivilce İzleri Nasıl Geçer? Tıklayın !

    Göğüs ve Omuzlardaki Sivilcelerden Kurtulmak İçin Tıklayın !

  • Hamilelikte Sirkeli Su İçilir Mi, Faydaları Ve Zararları?

    Hamilelikte Sirkeli Su İçilir Mi, Faydaları Ve Zararları?

    Hamilelikte sirkeli su içilip içilmeyeceği yanında sirkeli suyun fayda ve zararları birçok anne adayı tarafından merak edilmekle beraber, sirkenin hamilelikte tüketmeden önce düşünülmesi gereken gıdalardan biri olduğu da belirtilmelidir. Sirke yemeklere tat vermenin yanı sıra, salataların da vazgeçilmezi olarak karşımıza çıkmaktadır.

    Hamilelikte Sirkeli Su İçilir Mi, Faydaları Ve Zararları? | 15

    Hamilelikte Sirke Tüketmenin Bir Mahsuru Var Mı?

    Üzüm ve elma gibi meyvelerin sularının fermentasyon sonucu oluşturduğu bir ürün olan sirken, tarihte kullanılan ilk mikrop önleyici (antiseptik) yöntemlerinden biridir.

    • Salata
    • Turşu
    • Sos
    • Yemek gibi oldukça geniş bir kullanım alanı olan sirkelerin aşırıya kaçılmaması durumunda tüketilmelerinde bir sakınca yoktur.

    Ancak burada doğal yolla ve katkısız olarak üretilen sirke kullanımının tercih edilmesi çok önemlidir. Gebelikte sirkeli su kullanımı için ise yemek ve salatalarda makul ölçülerde sirke kullanımı antioksidan açısından yüksek bir gıda olan sirkenin hücre hasarlarına karşı vücudu koruyacağı gibi, bulantıya iyi gelici özellikleri de bulunmaktadır. Ancak sirkeyi bir bardak ya da daha fazla tüketmek ise spesifik anlamda anneye ve bebeğe bir fayda ya da zarar sağlamamakla birlikte, sirke kullanımının fazlası ağız ve boğaz mukozasını tahriş ederek dişleri aşındırabilir. Bu nedenle hamilelikte elma sirkesi kullananlar için sirke kullanımının makul ölçülerde (günde yarım bardaktan daha az) yapılması bu yönde verilebilecek önemli bir tavsiyedir.

    Hamilelikte Sirkeli Su İçilir Mi, Faydaları Ve Zararları? | 16

    Hamilelikte Sodyum İhtiyacı

    Hamilelerin günlük ihtiyacı olan 2300 mg sodyum alımı için salatalara sirke ilave etmek iyi bir çözüm olmakla beraber sirke lezzet bakımından da önemli avantajlar sağlayacaktır. Ancak günlük gereken ölçüde sodyum alımı bazı komplikasyonlara neden olabileceği gibi, hamileliğin son trimesterlarında mide ekşimesi problemini tetikleyeceği için hamilelikte elma sirkeli su ve sirke alımı aşırıya kaçırılmamalıdır.

    Hamilelikte Nar Suyu İçmek Ve Nar Yemenin Faydaları Zararları Tıklayın !

    Gebelikte Mandalina Yemenin Faydaları Tıklayın !

    Hamilelikte Greyfurt Yemenin Faydaları Zararları Nelerdir? Tıklayın !

    Hamilelikte Ceviz Yemenin Faydaları Zararları Nelerdir? Tıklayın !

    Hamilelikte Yapılmaması Gereken 13 Şey Tıklayın !

  • Anne Sütü Yüze Sürülür Mü? Cilde İyi Gelir Mi?

    Anne Sütü Yüze Sürülür Mü? Cilde İyi Gelir Mi?

    Anne sütü yüze cilde sürülür mü? Anne sütü cilde faydaları nelerdir? Sivilce lekelerini geçirir mi? Anne sütünün cilde faydaları oldukça fazla olmakta ve mucizevi besinin etkisini cilt üzerinde görmemizi sağlamaktadır. Anne sütü cildi ölü hücrelerden arındırarak yüzünüzde biriken yağları emecektir. Böylece yağlanma sorununu gideren anne sütünün cilde sağladığı faydalardan biriside kırışıkları azaltmasıdır.  Anne sütü ile cilt maskesi uygulaması güven ile yapabileceğiniz doğal çözümler arasında sayılabilir.

    Anne Sütünün Cilde Sağladığı Faydalar

    Anne sütünün cilt üzerinde olumlu etkileri ve faydaları şu şekilde sıralanabilmektedir;

    • Sivilceleri kalıcı bir şekilde yok etme etkisi bulunur.
    • Sivilce lekelerine anne sütünün iyi geldiği kanıtlanmıştır.
    • Hücre yenileyici özelliğe sahiptir.
    • Peeling etkisi yaparak cildi ölü derilerden arındırır.
    • Kırışıklık giderici olumlu etkilere sahiptir.

    Anne Sütü Yüze Sürülür Mü? Cilde İyi Gelir Mi? | 19

    Bebeklerin Cildi İçin Anne Sütü

    Bebeğin yüzünü anne sütü ile silmek cilt sağlığı için oldukça faydalı olacaktır. Bebeklerin oldukça hassas olan ciltlerini korumak ve hassas bakım yapmak anneler için çok önemli olmaktadır. Bu nedenle bebeklerin yüzlerine krem sürmek sakıncalı olmakta ve kremler yerine anne sütü ile cilt temizliği yapan anneler bebeklerinin ciltlerinin koruyarak zarar görmesini engellemiş olurlar. Bebeğin cildi üzerinde oluşacak tahriş, kızarıklık ve döküntülere karşı anne sütü doğal bitkisel çözüm olmaktadır.

    Anne Sütü İle Maske Nasıl Yapılır?

    Ciltlerine uygulamak için Anne sütü maskesi yapanlar için gerekli malzemeler;

    • 2 yemek kaşığı anne sütü
    • 1 yumurtanın sarısı olacaktır.

    Derin bir kâse içerisinde iyice çırpılan yumurtanın sarısına ilave edilecek anne sütü ile maske yapımını kolayca tamamlamak mümkün olacaktır. Elde edilen maske yüze sürülerek güzelce cilde yedirilmelidir. 15 dakika boyunca maske ile beklerken yüzün ince bir be ile kapatılması uygun olacaktır. Yapımı ve uygulaması oldukça kolay olan süt maskesini günde 2 kez cildine uygulayan kişiler olumlu etkilerini göreceklerdir.

    İlk hafta gelen sütü yüzünüze sürüyor musunuz? Tıklayın !

    Anne Sütü Mucizesi Tıklayın !

    Suna Dumankaya En Popüler Cilt Maskeleri Tarifleri Tıklayın !

  • Çikolata Kisti Nedir? Endometriozis Neden ve Nasıl Oluşmaktadır?

    Çikolata Kisti Nedir? Endometriozis Neden ve Nasıl Oluşmaktadır?

    Çikolata Kisti Nedir? Endometriozis neden ve nasıl oluşmaktadır? Endometriozis belirtileri nelerdir ve tedavisi hakkında sizlere detaylı bilgi vereceğiz…

    Endometriozis Nedir?

    Rahim içini döşeyen, endometrium denilen dokunun rahim dışı organlarda yerleşmesidir. Sıklık sırasıyla örüldüğü organlar karın içini döşeyen periton zarı, yumurtalıklar, tüpler, vajina, barsaklar, mesane, üreter, umbilikus (göbek deliği), eski operasyon dikiş bölgeleri, akciğerler, diyafram, spinal kanal, beyin, göz, meme dokusu, kalp, kollar ve eller, dalak olarak bildirilmiştir. En sık, %60-75 oranında, yumurtalıklarda görülmektedir.

    Çikolata Kisti Nedir? Endometriozis Neden ve Nasıl Oluşmaktadır? | 21

    Endometriozis neden ve nasıl oluşmaktadır?

    Endometriozis ilk kez 1860’da tarif edilen fakat hala sebepleri ve tedavisi yönünden tartışılan bir hastalıktır, nedenini açıklamak için değişik teoriler ortaya atılmıştır. Bunların birisi adet sırasında endometrial dokunun tüpler aracılığıyla peritoneal boşluğa, yani karın boşluğuna geri aktığını, immun cevabın yetersizliği neticesi bu geri kaçan endometrial dokunun karın boşluğunu saran periton zarında ve overler, tubalar gibi genital organlarda endometriozis odakları oluşturduğunu ileri sürmektedir. Bir başka teoriye göre artmış estrojen gibi etkilere cevaben periton ve over hücrelerinde bazı değişimler (metaplazi) olmakta, endometriozis gelişmektedir. Bir diğer teori ise endometrial dokunun kan ve lenf damarları ile yayıldığını ve endometriozisin böylece oluştuğunu ileri sürmektedir. Bazı bilim adamları genetik yatkınlık, bağışıklık sistemindeki değişiklikler ve bazı çevresel faktörlerin de (Dioksin gibi kimyasal sanayide, PVC ve kağıt üretiminde ara ürün olan bir toksin) endometriozis oluşumunda etkili olduğunu ileri sürmüştür. Yani endometriozis oluşumunu açıklayan değişik teoriler vardır ve endometriozis hala bilinmeyeni çok olan bir hastalık olmaya devam etmektedir.

    Sonuçta oluşan endometriozis odakları estrojen hormonunun adet döngüsündeki değişimlerine göre büyümekte ve kanamakta, daha derine doğru yayılmakta, bunlara bağlı olarak da bulunduğu bölgelerde ağrı ve yapışıklıklar oluşturmaktadır. Endometriozis odaklarını bağışıklık sistemi hücreleri ortadan kaldırmaya çalışırken iltihabi bir durum da beraberinde oluşmaktadır, buna bağlı nedbe dokuları, ciddi yapışıklıklar meydana gelmektedir.

    Endometriozis sıklığı nedir?

    Endometriozis bir üreme çağı hastalığıdır ve en çok 30’lu yaşlarda görülür. Ağrılı adet, ağrılı ilişki ve kronik kasık ağrısı olan kadınlarda %70 oranında görülmektedir. İnfertilite problemi olan kadınlarda %30-40 oranında görülmektedir. Genel olarak üreme çağındaki (15-49 yaş) her 10 kadının birinde görülmektedir. Adolesan dediğimiz 13-19 yaş grubunda endometriozis sık görülmemekle birlikte şiddetli adet ağrısı olan ve de ağrı kesicilere cevap gözlenmeyen genç kızlarda endometriozis bulunma sıklığı %70’dir.

    Endometriozis için risk faktörleri nelerdir?

    Sık, fazla ve uzun adet görme, erken adet görmeye başlama, geç menopoza girme, beyaz ırk, infertilite, doğuştan rahim anomalileri, ailede endometriozisle etkilenmiş birey olması (ailesinde endometriozis olan kadınlarda 3 kat daha fazla görülüyor), yağlı yiyeceklerle beslenme, et tüketimini fazla olması, fazla kafein tüketimi, zayıf ve uzun boy, sarışın ve kumral olmak risk faktörleri arasında sayılmaktadır.

    Çikolata Kisti Nedir? Endometriozis Neden ve Nasıl Oluşmaktadır? | 22

    Endometriozis belirtileri nelerdir?

    Ağrılı adet, ağrılı cinsel ilişki (kasıklara ve makata vuran ağrı), infertilite, kabızlık, hazımsızlık, şişkinlik, karın ağrısı, pelviste yani karın alt kısmında rahatsızlık hissi, adet düzensizliği, adet öncesi lekelenme, sık idrara çıkma, kanlı idrar, yan ağrısı endometriozisi akla getiren hasta şikayetleridir. Zaman zaman hiç şikayet oluşturmaz ve ameliyat ya da ultrasonografi esnasında görülür.

    Endometriozis tanısı nasıl konulur?

    Öncelikle her hastalıkta olduğu gibi hastanın şikayetleri ve kişisel hikayesi alınır.Daha sonra jinekolojik muayene ve ultrasonografisi yapılır. Pelvik muayene esnasında hassasiyet, ağrı ifadesi,rahim ve yumurtalıkların hareketinin kısıtlı olması endometriozisi düşündürmektedir. Zaman zaman spekulum muayenesi esnasında serviks (rahim ağzı) arkasında mavi-mor nodüler lezyonlar görülebilmekte, bu basit bulgu pelvisin derin dokularında endometriozis varlığını ifade etmektedir. Bu nedenle spekulum ile pelvik muayene tanı konulmasında önemlidir.

    Tanıdaki yardımcı yöntemlerden en bilgi verici olanı ultrasonografidir. Ultrasonografide overdeki endometrioma dediğimiz çikolata kistleri, overlerle rahim arası ciddi yapışıklıklar, zaman zaman barsak, rektum, mesanede endometriotik nodüller görüntülenebilmektedir. İleri görüntüleme yöntemleri olan MRI, BT, özellikle derin endometriozis dediğimiz endometriozisin derin pelvik dokuları tuttuğu durumlarda faydalı olmaktadır.

    Yine bir başka yardımcı yöntem kan testleri olup en sıklıkla Ca 125 ve Ca 19-9 istenmektedir. Fakat bu testlerin endometriozisi tanımada hassasiyeti düşük olup sadece ek tetkik olarak istenmektedir.

    Endometriozisin kesin tanısı laparoskopi ya da laparotomi ile doku biyopsisi yapılarak konulur. Laparoskopi ya da laparotomi esnasında endometriozis hafif (evre 1-2) ve şiddetli (evre 3-4) olarak değerlendirilebilir. Bir başka sınıflandırmada endometriozis periton endometriozisi, over endometriozisi ve derin endometriozis olmak üzere 3 grupta değerlendirilmektedir. Periton yani karın zarı ve overde endometriozis tespit etmek laparoskopi esnasında kolay olmasına rağmen, derin endometriozis derin pelvik dokuları tuttuğundan operasyon esnasında gözden kaçırılabilir.

    Endometriozis tedavisi nasıldır?

    Endometriozis kesin olarak tedavisi yapılıp, tamamıyla ortadan kaldırılabilen bir hastalık değildir. Endometriozis hastalığının evresi, şiddeti tedavi yaklaşımını etkilemektedir. Tedavide belirleyici iki önemli faktör ağrı ve infertilite (çocuk isteği)’dir.

    Endometriozis tedavisinde medikal ilaç kullanımı ve cerrahi olmak üzere 2 temel yaklaşım vardır. Medikal ilaç ile tedavide amaç düşük estrojenik bir durum oluşturarak endometriozis lezyonlarını baskılamak, enflamasyonu azaltmak, endometriozis lezyonlarının ilerlemesini durdurmaktır. İlaç tedavisinde ağrı kesiciler, doğum kontrol hapları, progesteron içeren ilaçlar ve rahim içi sistemler (spiral), GnRH analogları dediğimiz aylık ya da 3 aylık iğneler, aromataz inhibitörleri yer almaktadır. Bunlar arasında yan etki ve fiyat açısından fark vardır. İlaç tedavisi ne şekilde olursa olsun tedaviden 2 yıl sonra %50 oranında endometriozis tekrarlayabiliyor.

    Cerrahi tedavide amaç normal anatomiyi sağlamak, yapışıklıkları açmak, yumurtalık kistlerini kalan yumurtalık dokusuna en az hasar verecek şekilde çıkarmak, peritondaki endometriozis odaklarını koter ile yakmak, derin endometriozis nodüllerini çıkarmak olarak ifade edilmektedir. Endometriozis tedavisinde cerrahi koruyucu cerrahi şeklinde olmalı, sadece endometriozis odakları yok edilmelidir. Erken yaşlarda cerrahiden çok gerekli olmadıkça kaçınılmalıdır çünkü cerrahi sonrasında kadınların yarısında bir yıl içerisinde semptomlar geri dönmektedir, ameliyattan sonraki 5 yıl içerisinde olguların yarısında tekrar operasyon gerekmektedir. Cerrahi sonrası medikal ilaç tedavisi uygulanması semptomların yeniden ortaya çıkışını geciktirebilir.

    Ağrı şikayeti ön planda ise medikal tedavi de cerrahi tedavi de önerilebilir fakat cerrahi ağrı için en etkin yöntemdir. Burada kadının fertilitesi ve yaşı önem kazanmaktadır. Çocuğu olan, 35 yaş üstü kadınlarda cerrahi yapılması uygundur. Erken evre endometriozisde cerrahi sonrası medikal tedavi gerekmezken ileri evre endometriozisde cerrahi sonrası medikal tedavi uygulanması nüksün engellenmesinde faydalıdır.

    İnfertil bir kadında endometriozis tedavisi tartışmalıdır. Medikal ilaç tedavisinin infertil endometriozis olgularının yönetiminde yeri yoktur. Erken evre (evre 1-2) olgularda endometriozis odaklarının ameliyat ile çıkarılmasının gebelik oranlarını arttırdığı ileri sürülmektedir. Yumurtalıklarında endometrioması olan infertil kadınlarda bu kistin boyutu önemlidir. Eğer 5 cm ve üzeri ise cerrahi öncelikle önerilmektedir. Fakat bu cerrahi esnasında kalan over dokusuna minimal düzeyde harabiyet oluşturmak için dikkatli bir cerrahi yapılmalıdır, aksi takdirde over rezervi dediğimiz yumurtalık kapasitesi azalabilmektedir. Cerrahiyi takip eden 6 ay içerisinde kendiliğinden gebe kalma şansı en yüksektir. Eğer cerrahi sonrası 1 yıl içerisinde gebelik oluşmadı ise yardımla üreme tedavilerine geçilmelidir. İleri evre endometriozisi olan infertil kadınlarda cerrahi yapmadan yardımla üreme tedavilerine geçilebilir, cerrahi uygulanması durumunda ise ameliyat sonrası fazla beklemeden yardımla üreme tedavilerine geçilmelidir. İnfertil bir kadında endometriozis tedavisinde medikal ilaç tedavisi genellikle faydası olmadığı için uygulanmamaktadır, tersine infertilite tedavisini geciktirmektedir.

    Yine adolesan grupta ameliyat son çare olarak değerlendirilmeli, her iki yumurtalıkta endometrioma olan olgularda kistlerin boyutu büyük değilse ve henüz çocuk istemi yoksa cerrahiden kaçınılmalıdır. Bu olgularda çocuk istemi olana kadar, ya da acil kist rüptürü nedeniyle ameliyat yapılmış ise ameliyat sonrası medikal ilaç tedavisi yapılmalı, doğum kontrol hapları ve yıllık takiplerle hasta izlenmelidir.

    Menopozda endometriozis tespit edilen kadınlarda cerrahi tedavi düşünülmelidir.

    Zaman zaman endometriozis cerrahisi çok zorlu olabilmekte, barsak ve mesane tutulumları görülebilmekte, bu olgularda kolon cerrahı ve ürolog ile birlikte bir ekip olarak ameliyatı yapmak uygun olmaktadır. Zaman zaman da endometriozis cerrahisi öncesi medikal ilaç tedavisi verilmesi ve 2-3 ay sonra cerrahi yapılması uygun olabilmektedir. Sonuç olarak, endometriozis tedavisi bireyselleştirilmelidir.

    Endometriozis Hakkındaki Gerçekler

    Endometriozis, uterusun içini döşeyen ve endometrium olarak adlandırılan dokunun uterus dışında bir yerde görülmesidir. Buralarda kronik inflamatuar reaksiyonu indükleyerek skar dokusu oluşmasına yol açar. Başlıca pelvik periton, overler, rektovajinal septum, mesane ve bağırsaklarda görülür. Nadiren de akciğerlerde ve diyaframda görülebilir.

    Endometriozis üreme çağındaki 10 kadından 1’nde görülür (çoğunlukla 15-49 yaşları arasında). Dünyada yaklaşık 176 milyon kadında endometriozis görülür.

    Endometriozis, bir kızın ilk menstrüel siklusunda bile görülebilir. Skar dokusunda oluşmuş veya hastalığa yada geçirilmiş ameliyatlara bağlı yapışıklıkları olan kadınların menopoz’a girmesi ile semptomlar azalmayabilir.

    Endometriozis’in semptomları; ağrılı adet dönemi, ağrılı ovulasyon, cinsel ilişki esnasında veya sonrasında ağrı, anormal kanamalar, kronik pelvik ağrı, bitkinlik ve infertilite’dir. Hatta kadınların fiziksel, mental ve sosyal hayatını da etkileyebilir. Kadınların farkındalığının olmaması veya semptomların normalleşmesi, hastalığın ilk semptomlarının fark edilmesinden tanısının konulmasına kadar geçen süreyi uzatır.

    Endometriozis’in kesin bir tedavisi yoktur, fakat tıbbi olarak endometriozis tedavi edilebilir. Medikal tedavilerin uzun süreli kullanımına bağlı yan etkileri ile ilgili bilgilerimiz sınırlıdır. Cerrahi tedavi, endometriozis odaklarının ve skar dokusunun çıkarılmasında etkilidir ama başarı oranları hastalığın yaygınlığına ve cerrahın becerisine bağlıdır.

    Gebelik, hastalığın semptomlarını azaltabilir. Fakat hastalığı tamamen tedavi etmez. Histerektomi ile bütün endometriozis odaklarının çıkarılması, semptomları azaltmasına rağmen hastalığın kesin bir tedavisi değildir.

    Hastalığın bilinen bir sebebi yoktur, fakat genetik olarak yatkın kadınlarda görülmesi daha olasıdır. Annesinde veya kız kardeşinde endometriozis olan kadınlar, hastalığa yakalanma açısından daha risklidir. Çevresel faktörler de hastalığın gelişiminde rol oynayabilir. Örneğin birkaç araştırma, endometriozis’in dioksine (çevresel bir atık) maruz kalanlarda görüldüğünü göstermiştir. Fakat bununla ilgili kesin bir kanıt yoktur.

    Endometriozisli kadınların over kanseri açısından daha riskli olduğu düşünülse de, bu bilgi kesin değildir yada bu risk çok düşüktür. Endometriozis kansere neden olan bir hastalık olmamasına rağmen birkaç vakada kansere dönüşüm gözlemlenmiştir.

    Endometriozis inflamasyon ve immünolojik disfonksiyon ile alakalı olmasına rağmen otoimmün bir hastalık değildir.

    Kaynak: Endometriozis ve Adenomyozis Derneği

    Endometriosis (Çikolata kisti) Olanlar Tıklayın !

  • Gastrin Nedir, Gastrin Hormonu Yüksekliği Düşüklüğü Ve Normal Değerleri

    Gastrin Nedir, Gastrin Hormonu Yüksekliği Düşüklüğü Ve Normal Değerleri

    Gastrin hormonu yüksekliği özellikle mide hastalıkları sebebi ile meydana gelmektedir. Vücut için oldukça önemli bir hormon olan Gastrin hormonu yüksekliği ya da düşüklüğü vücuttaki bazı sorunlara işaret eder.

    Gastrin hormonu görevi tüketilen besinlerin midede sindirilmesi esnasında gerekli olan hidrolik asidi artırmasını sağlamaktır. Gastrin hormonu sindirimin başlamasına yardımcı olan önemli bir görevi yerine getirir. Gastrin hormonunun normal değerin üzerinde olması görevini yaparken bazı sorunlar olduğu anlamına gelmektedir.

    Gastrin Hormonunun Normal Değerleri Kaç Olmalıdır?

    Gastrin hormonu normal değerlerinin tam olarak belirlenmesi sabah aç karnına yapılan testlerle tespit edilir. Gastrin hormon normal değerinin <100 pg/mL olması gerekir. Gastrin hormon salgılanması gün içerisinde tüketilen besinlere göre farklı seviyelerde olabilir. Bu nedenle testten doğru sonuç alındığına emin olmak gerekir. Test sonucunun doğru olmasını sağlamak için test uygulanacak kişinin testi yaptırmadan önce 12 saat hiçbir şey yememesi ve 24 saat boyunca alkol tüketmemesi gerekir. Kullanılan ilaç var ise bu ilaçlar test öncesinde kesilebilir.

    Gastrin Nedir, Gastrin Hormonu Yüksekliği Düşüklüğü Ve Normal Değerleri | 25

    Gastrin Yüksekliği Tedavisi

    Gastrin yüksekliği tedavisi yüksek çıkan test sonuçları için doktorlar tarafından yapılan araştırmalar ile gerekli tetkikler yapılarak uygulanır. Doktorlar tarafından Gastrin yükselmesine ya da düşük olmasının altında yatan nedenler araştırılarak tedavi yöntemlerine karar verilir. Serum Gastrin değerleri nadir olarak düşük seviyede sonuçlanır. Düşük olarak çıkan sonuçlar takip gerektirmeyebilir.

    Bu test sonuçlarının kişinin yaşı ve o andaki fiziki durumuna göre değişiklik gösterebileceği düşünülürse karar verilmesi için doktor yorumlanması gerekmektedir.  Gastrin yüksekliği ile birlikte mide asidini yüksek olması sonucunun sebep olabileceği hastalık durumları;

    • Şeker hastalığı,
    • İltihaplı romatizma,
    • Böbrek yetmezliği,
    • Vitiligo hastalığı olabilir.

    Baso Nedir? Baso Yüksekliği Düşüklüğü Nedenleri Tıklayın !

    PLT Nedir? PLT Yüksekliği Düşüklüğü Ne Anlama Gelir? Tıklayın !

    MPV Nedir? MPV Yüksekliği Düşüklüğü Tehlikeli Mi? Tıklayın !

    Ferritin Yüksekliği Nedenleri Ve Tedavi Yöntemleri Tıklayın !

  • Limonlu Su Zayıflatır Mı Faydaları Nelerdir?

    Limonlu Su Zayıflatır Mı Faydaları Nelerdir?

    Limonlu su ile zayıflamak için günlük diyetlere limonlu su eklenmesi yeterli olacaktır. Limonlu su içeriğinde bulunan C vitamini ve mineraller sayesinde kilo verdirmenin yanı sıra sağlık için oldukça faydalı olan gıdalar arasında bulunur. Limonlu su içerek kilo vermek sadece limonlu su tüketimi ile sağlanabilir. Böylece düşük kalorili diyet uygulaması yapmak zorunda kalmadan kolaylıkla kilo verilebilir.

    Limonlu Su Ne Zaman İçilir?

    Limonlu su diyeti uygulayan kişilerin limonlu suyu tüketmeleri gereken zamanlar şu şekilde sıralanır;

    • Her sabah kahvaltı öncesinde aç karnına içilmelidir.
    • Spor yapılan süre içerisinde tüketilir.
    • Öğle ve akşam yemeğinin yemden önce tüketilir.

    Limonlu Su Zayıflatır Mı Faydaları Nelerdir? | 27

    Kilo Verdiren Limonlu Su Tarifleri

    Hazırlaması oldukça kolay ve pratik olan C vitamin deposu limon suyu hazırlanırken uygulanabilecek tarifler şunlardır;

    • Limon ve Su: 1 limon ılık 1 bardak su içerisine sıkılarak karıştırılır. Bu tarif limonlu su ile zayıflayanlar için uygulanması çok kolay olan tariftir.
    • Limon ve Bal: 1 limonu ılık 1 bardak su içerisine sıktıktan sonra 1 tatlı kaşığı bal eklenerek karıştırılır. Limonlu su faydaları yanında bal da kilo verdirmeye yardımcı olacaktır.
    • Limon ve Tarçın: 1 tatlı kaşığı tarçın bir bardak suya eklenerek bir gece boyunca bekletilir. Sabah su seviyesi yarım düzeye inene kadar kaynatılarak soğutulur. Soğuduktan sonra süzülen tarçınlı suya 1 adet limonun suyu eklenerek iyice karıştırılır.
    • Limon ve Pul biber: 1 bardak ılık su içerisine katılacak olan yarım tatlı kaşığı pul biber ve 1 limonun suyu iyice karıştırılır. Birçok sağlık sorununa iyi gelen pul biber limonlu su ile birleşimi zayıflamaya yardımcı olacak etkiye sahiptir.
    • Limon ve Nane: 6-7 yaprak nane ezilerek bir bardak limonlu su içerisine karıştırılır. Yağ yakımıza yardımcı olma özelliği bulunan nane limonlu su ile birleşerek kilo vermekte etkili olmaktadır.

    Tarçınlı süt ile kilo verme Tıklayın !

    Metabolizmayı Hızlandırma İçecekleri Tıklayın !

    Yoğurt Limon Pul Biber Kürü ile Zayıflama Diyeti Tıklayın !

    Günde 1 cm Karın Yağlarını Eriten Detox İçecek Tıklayın !

  • Tarçınlı Adaçayı Tarifi Diyet İçecek

    Tarçınlı Adaçayı Tarifi Diyet İçecek

    Adaçayı ve tarçın ikilisi ile harika bir zayıflatma kürü tarifi. Adaçayının faydalarını saymakla bitmez bir üstüne tarçın eklendimi harika bir doğal içecek tarifi oluyor…

    Tarçınlı Adaçayı Tarifi

    Malzemeleri

    – 1 kg. adaçayı
    – 1 tarçın çubuğu (10cm)
    – 2 poşet kuşburnu
    – Maden Suyu

    Hazırlanışı

    Adaçayını yıkayın ve temizleyin.Küçük parçalara ayırın.Şekeri ve tarçını 750 ml. suda ısıtın.Aşağı yukarı 10 dk. bekletin.Tülbentten geçirin.

    400 ml çayı demleyin ve soğumaya bırakın.50 ml şurup ve 100 ml çayı karıştırın.Maden suyu veya isteğe göre buz ilave edin.Geri kalan şurubu bir şişeye doldurun.Buzdolabında 4 hafta dayanabilir.
    Her bardakta:29 kcal