Uyaran sunmanın ne kadar kıymetli olduğunu oğlum büyüdükçe anladım. Bebekliğinden beri türlü türlü farklı yüzey, doku içeren oyunlar hazırladım. Bazen 2 sn ilgilendi bazen 20 dk. Bazen direkt dokundu oynadı, bazen irrite oldu. Mesela ilk ayaklarını 4-5 aylıklar otlara bastırdım sorun yoktu bir süre de olmadı ama 7-8 aylıkken otlara basmak istemedi. Yavaş yavaş alıştırdım. Her şeyi mıncıkladığı bir dönem vardı mesela. Engellemedim. Evin perdesinden kulaklarına kadar balkabağı temizlediğimi bilirim. Ekran sıfır, okuduğum kitabın haddi hesabı yoktu 1 yaşına kadar. (1 yaşında işe döndüm şuan benim evde olduğum dönemdeki kadar kitap okunmuyor) şuan 2 yaşında. Duyusal olarak uzak durduğu bir şey yok ama konuşmuyor mesela. Kelimeleri, 2 kelimeli cümleleri var ama akıcı bir konuşma yok. Elimden geleni yaptım gerisini oğlumun doğru zamanına bırakıyorum. Şuan tepki göstermediği bir şeye ileride tepki gösterebilir ama bir doktora gitmem gerekirse elimde veri var anlatabileceğim. Maruz bırakmak çok önemli dolayısıyla uyaran hazırlamak. Sık sık sosyal ortamlara sokmak mesela olmazsa olmaz. Bizde yaşıtı ile değil ama bizim arkadaşlarımızla çok sık iletişim kurdu. Küçükken gayet girişkendi son 2-3 aydır bir utangaçlık geldi. Bacağımıza yapışıyor açılana kadar. Güzelce yönetmeye çalışıyoruz huy kalmasın diye. Çünkü bebekken dahi iletişimi rahatlıkla kurardı. Demek istediğim şey bazen ne yaparsanız yapın olmuyor bazen de her şey kendiliğinden oluyor ama önemli olan bence ebeveynlikte elinden geleni yapmış olmanın verdiği iç huzur. Ve gelecekte bir sorun olursa gerçekten çocuğun herşeyine mümkün olduğunca hakim olmak. Kim ne derse desin ekran içeriklerini 3 yaşına kadar sıfırda tutmak. Devamlı iletişim kurmak. Hem başkalarıyla kurarken sizi gözlemlemesi hem de onun kurmasına izin vermek. Bu arada duyusal oyunlar konusunda pinterest muhteşem. Oraya yazarsanız birsürü öneri çıkacaktır. Ucuz, ulaşılabilir öneriler de bir sürü. Uygularsanız elbet faydasını görürsünüz.