2009 Nisan Anneleri buraya

kızlar bugün stede çok sorun varya sayfalar birden gidiyor,sorun var yazısı çıkıyor inşallah düzelir teşekkür butonunda da sorun oluyor basıyorum başka yazılar çıkıyor hayırdır inşallah
 
aaaaaaaaaaaaaaaaa kimse kalmamış herkez eve gidiyo sanırım..........................................................


benmi napıyorum abur cubur yiyorum.........................................hergün 1 tane yiyorum kesin................................
 

EVET HERKES KAÇIYOR BENDE GİDİCEM mesaim doldu bende yiyordum illaki hergün bi tane
2 gündür meyve getiriyorum yanımda bol sulu portakal ondan sonra canım istemiyor. iyi akşamlar canım.:içelim:
 
 
 
 
 
Hamile kadınlar ne tür stressler ile karşı karşıyadır?
Hamileliğe bağlı ortaya çıkan bulantı, kusma, sık idrara çıkma, bel ağrısıi, ellerde ve ayaklarda şişlikler gibi belirtiler hamile kadın için stress kaynağı olabilir. Hamilelik sürecinde ortaya çıkan hormonal değişimler kadının psikolojik durumunda ve mizacında değişikliklere neden olabilir.

Hamile kadın ve eşini stresse sokan önemli bir faktör de bebeklerinin sağlık durumudur. Bebeğin sağlıklı olup olmadığı hemen hemen tüm kadınlarının zihnini tüm hamilelik süreci boyunca meşgul eder. Bununla birlikte özellikle ilk hamileliğini yaşayanlar doğum süreci ve doğum şekli ile ilgili olarak da sıkıntılar yaşarlar. Kadınların pek çoğu doğum sancıları ile başa çıkamayacağını, rahat ve güzel bir doğum yapamayacağını ve bebeğine zarar verebileceğini düşünür.

Anne-baba adaylarını endişelendiren bir başka konuda ekonomik faktörlerdir. Bebeğin doğumu ve sonrasındaki harcamalar sırasında sıkıntı yaşayacakları korkusu geleceğin ebeveynlerini huzursuz eder. Özellikle son yıllarda tüm dünyada yaşanan ekonomik krizler nedeniyle işsiz kalma korkusunun da eklenmesi yaşanan stressin artmasına neden olmuştur.

Tüm bu stressler eğer riskli bir gebelik söz konusuysa kat be kat artar. Hamileliğin getirdiği yüksek risk nedeni ile işinden ayrılmak zorunda kalan, hele hele yataağa bağlanmak zorunda kalan kadın için önündeki dönem oldukça zor geçecektir.

Yapılan bazı çalışmalar yüksek orandaki stressin erken doğum ve düşük doğum ağrılıklı bebek dünyaya getirme riskini arttırdığını göstermektedir. Son zamanlarda araştırmacılar stressin hangi mekanizmalar ile bu sonuca neden olduğunu araştırmaktadırlar.

1999 yılında Kaliforniya Üniversitesi Los Angeles Tıp Fakültesinde yapılan bir araştırmada hamileliklerinin 18-20. haftasında yoğun stress yaşadıklarını ifade eden kadınların kan dolaşımında kortikotropin salgılatıcı hormon (CRH) adı verilen bir hormonun yüsek oranda bulunduğu saptanmıştır. Aynı çalışmada yüksek miktarlardaki CRH'nin erken doğum ile ilişkisinin olabileceği gösterilmiştir. Aynı bulgular başka araştırmalar tarafından da desteklenmektedir.

Beyin ve plasenta tarafından üretilen CRH doğum eylemi ile yakından ilgilidir. CRH vücutta prostoglandin adı verilen verahim kasılmalarına yol açan bazı maddelerin salınmasını tetikler. CRH stress ortaya çıktığında beyinden salgılanan ilk hormondur.

Erken doğan bebeklerin kilolarının düşük olması normaldir. Ancak stress, zamanında doğan bebeklerin kilolarının da olması gerekenden daha düşük olmasına yol açmaktadır. CRH ve benzeri stress hormonları plasentaya giden damarlarda daralmaya neden olarak bebeğe daha az oksijen ve besin maddesi gitmesine neden olmaktadırlar. Bu durum bebeklerdeki gelişme geriliğinin sebebi olabilir.

Öte yandan yaşanan stress anne adayının davranış ve alışkanlıklarının değişmesine neden olarak erken doğum ve düşük doğum kilosuna yol açabilir. Örneğin yüksek oranda stress yaşayan bir kadın sağlıklı yaşam koşullarına dikkat etmeyebilir, yeterli ve düzgün beslenmeyebilir ve hatta alkol ve sigara gibi hamilelik üzerinde olumsuz etkileri olduğu kanıtlanmış alışkanlıklar edinebilir. Bu alışkanlıklar sadece erken doğum ve düşük doğum ağırlığına değil bebekte bazı yapısal anomalilerede yol açabilir.

Yapılan çalışmalar stressin bazı gebelik komplikasyonları ile de ilgisinin olabileceğini göstermektedir. Finlandiya'da yapılan bir araştırmada gebeliklerinin erken döneminde yoğun stress yaşyan kadınlarda gebeliğe bağlı yüksek tansiyon ve preeklempsinin yaklaşık 3 kat daha fazla görüldüğü saptanmıştır. 1995 yılında Kaliforniya'da yapılan bir başka çalışma ise yoğun stress'in düşük riskini 2-3 kat arttırdığını ve bu artışın 32 yaşından büyük kadınlarda daha belirgin olduğunu ortaya koymuştur.

Her birey farklı durum ve davranışları stress kaynağı olarak görür. Birisi için eğlenceli olan bir durum diğeri için stress kaynağı olabilir. Benzer şekilde bireylerin strese verdiği cevap da farklıdır. Kentucky Üniversitesi Tıp Fakültesinde yapılan bir araştırmada kan basınçları normal olan hamile kadınlara bir matematik problemi sorulmuş ve daha sonra kan basınçları ölçülmüş.Kan basıncındaki artışın daha fazla olduğu kadınlarda hamileliğin ilerleyen dönemlerinde erken doğum ve fetal gelişim geriliğinin daha sık ortaya çıktığı saptanmış. Bu öncü çalışmanın sağladığı bulgular stress kaynakları ve bunlarla mücadele teknikleri konusunda yeni çalışmaların yapılmasına ön ayak olabilir.

Hamile kadın yaşadığı stressi nasıl azaltabilir?
Her hamile kadın özel ve iş yaşantısındaki stress kaynaklarını belirlemeli ve bunlarla mücadele yöntemleri geliştirmeye çalışmalıdır. Hamile olsun ya da olmasın her kadın eğer sağlıklı ve güçlü ise stress ile daha kolay mücadele edebilir. Bu nedenle hamile bir kadın sağlıklı beslenmeli, yeteri kadar uyumalı, alko ve sigaradan uzak durmalı ve egzersiz yapmalıdır. Egzersiz kadının güçlü olmasını sağlar ve yorgunluk, halsizlik ve bel ağrıları gibi hamilelik ile ilgili rahatsızlıkların görülme sıklığını azaltır.

Kadının eşi, ailesi ve iş arkadaşlarının desteği de son derece önemlidir. Bu kişiler hamile kadına duygusal açıdan destek olabilecekleri gibi, işlerinde yardımcı olarak da kadının yaşadığı stressin azalmasına yardımcı olabilirler.

Hamilelikte önerilen bazı stress ile mücadele teknikleri vardır. Özellikle gevşeme teknikleri doğum sırasında da kadına yadımcı olur.

Hamilelik süresince stress ile başa çıkmak için:
Bebeğinizin ve kendinizin sağlığı için gevşeyin.
Dinlenmek için gün içinde kendinize zaman ayırın.
Rahat bir pozisyon alın. Telefon ve televizyon gibi cihazların olmadığı bir odada uzanın.
Zihinsel olarak kendinizi hazırlayın. Aklınızdan herşeyi çıkartarak gevşemeye çalışın.
Soluk alıp verişiniz üzerine odaklanın. Karnınızdan (göğsünüzden değil) nefes alıp verin. Yavaş, derin ve ritmik bir şekilde soluk alıp verin.
Kaslarınızı dinleyin ve onları gevşetmeye çalışın.
Kendinizi huzur verici bir yerde düşleyin.
Bebeğinize güzel sözler fısıldayın.
Bunları hergün 20-30 dakika süreyle yapın.
 

Tuğçecim eşin Ankarada sizin evde yalnım mı kalıyo yoksa o da uzakta mı?

Şirvan bi sorun olmazsa gelirim tabiki ama kısmet çook var 31 Ocağa

kızlar hepinizi bekliyoruz.....
31 ocak - saat 2 de - kadıköy saray-

eda_edanur\ april16\rumelili\e_toprak\şirvan ........... varmı arttıran
 
Son düzenleme:
Kızlar bebeğine günlük tutan var mı?
Bazı kişiler yazıyorlar duygularını falan
yapan oldumu aranızda ?

evettt ben tutuyorum.ultrason fotolarını test sonuçlarını neler hissettiğimi ve gelecekte okurken zevk alacağı şeyleri yazıyorum.babasıyla kavga ettiğimiz zaman yazmıyorumlülülülülülü


canım yaa ikiz annesi olmak hep korkutmuştur beni,bana hep öyle dua ederlerdi işallah ikiz olur diye ondan heralde:bbo: neyse şu anda bildiğim kadarıyla kızım olacak ama bana karnın erkek karnına benziyor dedikleri zaman bende aldığım pembeleri düşünüyorum ama sonra diyorum sağlıklı olsunda aldığımız bikaç parça şey olmasalarda olur.bebek şekerlerinin biri mavi olsa ne olacak dağıtacaksın zaten,boşver öyle olsun kız olsada.yeterki Allah sağlıkla kucağımıza almayı nasip etsin bebeklerimizi..




cevabını yazmışsın zaten ama sana ufakta olsa bi önerim var bak benim kaynanam gelecek diye stres yaptım şimdi hastaneden çıkamıyorum.tansiyonum çıkıp düşüyor,bebek bu duruma isyan etti sanırım kasıklarıma vurmaya başladı sanırım gelmek istiyor ama daha 1 kilo bile değil 600gr cık yavrum nasıl yaşar:1no2: tansiyon hastasısın madem kimse seni düşünmüyorsa sen kendini düşün.nerde rahatsan orda ol,yalnız olsanda telefonlar var canım yaa , yarım saatte bir online ol bağlan kocişine yerimseniben
 
neden kadıköy yaasenağlama
ben gelemeyeyim diye değilmi?senağlama
hiç avrupa yakasında oturan nisan annesi yokmu..
 
fatihte oturuyorum normalde kadıköye giderim ama gel onu anlat bizimkilere hava soğuk ve yağmurlu olunca markete bile gidemiyorum..
 
:dance:
fatihte oturuyorum normalde kadıköye giderim ama gel onu anlat bizimkilere hava soğuk ve yağmurlu olunca markete bile gidemiyorum..

sağlık olsun canım,,, gönüller bir olsun ne yapalım ...
gelen de bizim arkadaşımız, gelmeyende....

bu arada bebekler yaza geliyor,,, bebekleri alır topluca buluşur,,, sahiilde tur atarız... (bu planı biraz önce e_toprakla msn de yaptık)


düşünsenize anneler ve bebekleri bir sürü,, sahilde bebek arabalarıyla yürüyor.....
 

ayy bak bu ii fikir bencede işte bunu sevdim :dance:
Allah ım o günleri göster bize:Saruboceq:
 
herkese günaydın nisan anneleri ve kuzuları..a.s..eşimi işe gönderdim uyanmışken bi günaydın diyim dedim...şimdi tekrar yatıcam ne zaman kalkarım allah bilir..gece uyuyamıyorum gündüz uyanamıyorum öyle sersem sersem geziom bakalım...-tatlicadiarzu-
 
Günaydın herkese
Okuldayım ben yine
Bugün akşama kadar dersim var nasıl dayanıcam bilmiorum
Artık çocukları da hiç çekemiorum valla:)
Hamilelik iice sinirli yaptı beni
 

hepinize günaydın kızlar
bugün erkenciyim sağolsun bebiş ve babası uyumama izin vermedi biri horlamalarıyla biri tekmeleriyle dört koldan uyutmadılar beni hihoyyyt:CüvCüv:
bi bakayım dedim ne var ne yok
sizede bol tekmeli günler kızlar a.s.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…