2011 gelin adayları buyrun sohbete


benimde isteme söz bir olmuştu.
ozaman söz havlusu dağıtmıştım bütün bayanlara :)
 

yaptım çizelgemi :))

bnmde dantelli pike takımımı annem 2 sene önce filan sardırdı turkuaz rengi :)
 
Benim sözde 30 kişi falan gelmişti, çay börek muhabbetinden hiçbişet dağıtmaya fırsat kalmamıştı...
bzm isteme söz ayrı oldu sözde 70-80 kişi vardı çk kalabalktık pasta kestik kuru pasta yaş pasta ve meyvesuyu ikram edildi
betülll çizelgeyi nasıl yaptın banada öğretin
burda anlatıo cnm bn burdan bakarak yaptım daisypathy i seçtim
http://www.kadinlarkulubu.com/sorulariniz-amp-sorunlariniz/327717-yeni-cizelgeler-nasil-eklenir.html
 
Benim sözde 30 kişi falan gelmişti, çay börek muhabbetinden hiçbişet dağıtmaya fırsat kalmamıştı...

ayh biz çok kalabalıka ileyiz sadece biz 30 kişiydik 10 kişide onlar geldi. eve zor sığdık. aynen dediğin gibi bizde de bişey dağıtmaya fırsat yoktu. ben hatta nişanlıma kahve vermeyi unutmuşum
 
Gelin – Kaynana!


Bu memlekette hiç bitmez gelin kaynana muhabbetleri. Muhabbet sayılmaz elbette. Dedikodular, tartışmalar, kırgınlıklar, kavgalar…

Ömrü olan her bayan, hem gelinlik hem kaynanalık yapmak zorunda kalıyor hayat yolculuğunda. Her bayan, hayat yolculuğunun gelinlik durağında da imtihan oluyor, kaynanalık durağında da…

“Bu tartışmalardan en çok kim acı çekiyor?” sorusunun cevabını vermek zor elbette. Herkes kendi sıkıntısını daha iyi bilir. Geçimsizlik, herkes için sıkıntılı bir süreçtir.

* * * * *

Yıllar önce, bu konuyla ilgili sıkıntısı olan bir arkadaşımdan duyduklarım halen kulağımda çınlar. Çok sevdiğim bir arkadaşımla buluşmuştuk… Uzun uzadıya hasret giderdik. Sıkıntılı olduğu her halinden belliydi. Zoraki tebessüm etmesi, sık sık boşluğa bakıp, dalgın dalgın düşünmesi dikkatimden kaçmamıştı.

Bir ara, ellerinde çıkmış olan büyük nasır gibi yaralar dikkatimi çekti. Elinde ki yaralardan dolayı doktora gitmiş. Doktor daha eline bakar bakmaz, “Oğlum sen neyi kafaya taktın bu kadar? Hayatta hiçbir şey, hiçbir dert kendini bu kadar üzmeye değmez!” demiş.

“Neyi bu kadar kafaya taktın?” sorusunu sorduğumda aldığım cevabı asla unutmadım. “Şimdi buradan eve gitsem… Evde Annemin de eşimin de ölmüş olduğunu görsem, zerre kadar üzülmem!” diye söze başlayınca, ben sadece sustum. Bu cümleden sonra anlattığı şeyleri burada hiç paylaşmaya niyetim yok.



Çocuğa sabreder gibi yaşlıya da sabretmeli.

İsra suresinde geçen (23 – 24) ayetler:

23) Rabbin, O’ndan başkasına kulluk etmemenizi ve anne babaya iyilikle davranmayı emretti. Şayet onlardan biri veya ikisi senin yanında yaşlılığa ulaşırsa, onlara: “Öf” bile deme ve onları azarlama; onlara güzel söz söyle.

24) Onlara acıyarak alçakgönüllülük kanadını ger ve de ki: “Rabbim, onlar beni küçükken nasıl terbiye ettilerse Sen de onları esirge.”

“Kuran’da anne baba hakkı” denilince, herkesin bildiği bu ayette “öf bile demeyin!” diye uyarıyor Allah. “Öf be! Yeter artık!” deme noktasına geldiğinizde bile, sabredin diyor Allah!

İnsan yaşlandıkça çocuklaşırmış. Nasıl ki çocukların gereksiz inatları, saçma istekleri, anlamsız kırılma ve küsmeleri olabiliyorsa, yaşlanan insanda da benzer tavırlar oluşmaya başlayabiliyor.

“Siz çocukken onlar sizin çocukluklarınıza katlandılar, sizde onların çocuklaşma döneminde sabırlı olun” mesajı veriliyor. Allah’a itaat etme emriyle peş peşe verilmiş olması da önemli bir mesajdır.

Ektiğini biçer insan!

Zaman, çok hızlı akan bir ırmak gibi, önümüzden akıp gidiyor. Dünün çocukları gelin, bugünün gelinlerinin kaynana oluyor zaman ırmağı akıp giderken. Herkes ne ekerse onu biçiyor hayat yolculuğunda. Kimi bu dünyada biçiyor ektiklerini, kimisi öteki dünyada biçecek…

* * * * * *

Bir arkadaşımın annesi aklı dengesini kaybetmişti. Eşi annesine o kadar iyi bakmış ki, “Ben bile anneme eşim kadar sabırlı değildim!” diye anlatmıştı. Ancak benim daha çok dikkatimi çeken cümlesi şuydu. “Eşimin anneme nasıl sabrettiğini, yaşlı ve huysuz annemi nasıl idare ettiğini, haftalık banyosunu yaptırma konusunda bile kız kardeşlerimden daha titiz davrandığını hiç unutuyorum. Annem aklıma geldikçe, hem anneme hem eşime dua ediyorum. Annemin duasını benden çok eşim almıştır. Eşimin bu tavrı benim kayınvalideme saygımı da kat kat artırdı.”

Kendi annesine saygılı davranılmasını isteyen eş, eşinin annesine saygı göstermeli…

* * * * * *

Yaşlı insanla, ister anne baba olsun ister kayınvalide, kurulan ilişki biçimi, çocukların da anne babalarıyla kuracakları ilişkiyi biçimlendirir. Annesinden veya babasından sürekli kayınvalide sıkıntılarını dinleyen, aile içi tartışmalara şahit olan bir çocuk, büyüdüğü zaman aynı davranış biçimini taklit edecektir.

Bazı anneler, erkek çocukları daha küçükken, “Şimdi kucağımdan inmiyorsun ama, yarın büyüyüp el kızının koynuna girince beni unutursun!” derler. Bu cümle karşısında, daha beş – altı yaşlarında olan çocuk, “O nasıl söz anne! Hele sana bir saygısızlık yapsın da göreyim!” diyerek tepkisini gösterir. Daha o yaşlarda bilinçaltına anneyi koruma psikolojisi yerleştirilir.

* * * * * *

Sürekli gelininden şikayetçi olan anasından, gençlik yıllarında da sürekli kaynana şikayetleri dinlemiş olan bir arkadaş, annesine; “Ah benim çileli anam! Sen ne çileli kadınsın. Kaynanaların kötü olduğu dönemde gelin, gelinlerin kötü olduğu dönemde kaynana olmuşsun!” demiş.

Gelinlerde imtihan oluyor, kaynanalarda…

Herkes kendi hesabını verecek.

Sadece sabredenler kazanacak…

Alıntıdır...
 
:)))) ayyyy bnde sözde ne ikram edldiğini konuşuosnz sanıorm bi yandan cuma msjı atıoprm bi yandan çizelgeye bakıorm diğer yandan burdaki muhabbete katılmak istiorm mllet söz mendli havlusu dio bn pasta vardı diorum
 
ayh biz çok kalabalıka ileyiz sadece biz 30 kişiydik 10 kişide onlar geldi. eve zor sığdık. aynen dediğin gibi bizde de bişey dağıtmaya fırsat yoktu. ben hatta nişanlıma kahve vermeyi unutmuşum

Bizde sadece kadınlar 50 kişi falandı zaten, o nedenle erkekleri ablama almak zorunda kaldık.
Dolayısıyla nişanlıma tuzlu kahve veremedim, ama sabah kahvaltıya gelmişti içimde kalmasın diye tuzlu çay verdim :))
Surat ifadesi çok komikti
 

Çok güzel bir paylaşım esracım :))
 
benimde aklıma geldi şimdi 5 ay öncesi ay ne koşuşuturmaydı
birde hacılarda vardı el öpmede el vermiyorlardı elim havada kaldı sen misin kalan tuttum öptüm adamın einden zorla .)))))))))))))) kardeşim koptu gülmekten
 

bende yapacağım tuzlu kahve ama onlarlar beraber oturamayacğım için yüz ifadesini göremeyeceğim çok merak ediyorum aslında suratındaki ifadeyi
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…