Sabahin korunde geldim ofise, saat 7'de basladim toplantilara. Alkan'in meyve bahcesi bir hayal gibi, su penceresiz odada video ekranlarina bakarken. Aaah ah! Alkan Dubai iyi fikir de... Biz transit gecerken 1 gun kaldik, alisveris merkezinin kapisinda, silah yasak, kopek yasak isaretlerinin yani sira, el ele tutusmak yasagini da gorunce esimle aramiza bir metre mesafe koyduk. Bir sey olmaz, nezarete alsalar bile, evli oldugunuzu anlayinca birakirlar dediler, dogrumu bilmem. Apostilli evlilik belgesini almistim yanima ne olur ne olmaz diye :) Denize girmek de bir dert, bekarlar icin ayri plaj, evli cocuksuzlar icin ayri plaj, cocuklu aileler icinse baska plaj. Oteller disinda zor yani :)
Sabah size bir mesaj yazdim, kayboldu gitti. Tekrar yaziyorum. Evden cikamayacak kadar karanlik bir iki gun gecirdikten, kanepe, kahve, cikolata, film dortlusunun dibine vurduktan sonra, bu konuda biraz dusundum. Kontrolumun disina cikan bir takim duygular icindeyim, daha derin bir seyler oluyor sanki bilincaltimda. Hosuma gitmiyor. Gunluk hayati toparlamak kolay da, bilincalti isleri biraz zor, uykularim bolunuyor, baska bir insan oluyorum, keyfim yerine gelmis gibi yapsam da, aslinda pek zevk almiyorum hayattan. Islerim ve iliskilerim de aksiyor. Iyi bir terapist buldum Istanbul'dan, telefonla gorustuk bir saat. Yardimi da oldu aslinda. Onun soyledigi herseyi bende goruyorum, soyluyorum, ama kendime yardim edemiyorum. Bana 100 milyar sinir hucresi ile dogdugumuzu, kortex gelistikten sonra sadece %28 ile iletisimde kaldigimizi (bunlarla dusunup, iletisim kurdugumuzu) soyledi, buna da alfa iletisim dermisiz. 72 milyar sinir hucremiz ise, duygularimizin depolandigi yer, bilincalti diyelim, beta iletisimini gerceklestirirmis. Yani bir bebegin kendisini seveni tanimasi, gulene degil sevene gitmesi. Bizler de beta iletisimi ile, cevremize sinyaller veriyoruz, anliyoruz, mesela esimizin her ruh halini havada kapmamiz gibi. Terapist hanima, ben neden kendime yardim edemiyorum dedigimde, 'bu %28'i kullanarak, %72'lik kortex altinda gerceklesen firtinalari kontrol edemezsin, kendi kendine acik mide ameliyati yapmaya benzer' dedi. Hmmm dedim. Kontrolu elimden kacirdim panigim gecti biraz. Peki ne yapmali bilincaltindaki 'uretemiyorum oyleyse yokum' travmasina dusmemek icin? Onun ustunde calisiyorum, sirrina erince paylasirim :)
Biz esimle bu konuyu hayatin akisina birakmaya karar verdik, su anda ben hic bir sey dusunmuyorum, ama hafiften evlat edinmeyi, hatta yumurta donoru konusmaya basladik. Bunlara hazir degiliz, ama ihtimalleri konusuyoruz. Hayati bazen o kadar zorluyoruz ki, olmuyorsa olmuyor, olacaksa da olacak. Biraktik, biraz da hayat bize soylesin be istiyor. Her sey bir hikayenin ya basi, ya gelismesi, ya sonu. Ancak 5-10 sene sonra anliyoruz gercek hikayenin ne oldugunu. Icindeyken yorum yapmak cok zor. Belki bu yasadiklarimiz bizi bilmedigimiz bir yone dogru goturuyor. Gorecegiz. 'Bulbulun olumunde bile bir bildigi vardir kaderin' demis, guzel demis Shakespeare :)
Hepinizi optum.