Alıntı...
Bir karınca ile ağustos böceği hikayesidir mücadelemiz.
İyi günlerde terler içinde çalışan, pes etmeden uğraşan karınca ile
"Bir ara çalışırım ya" diye düşünen ağustos böceği gibi...
Kışın ne ekerseniz,
Bu yaz onu biçeceksiniz.
Bu kış bitmek üzere,
Mart Nisan, havalar ısınmaya başlayacak.
Ve bir bakmışsınız ki, yaz gelmiş, havalar ısınmış,
Herkes göbeğini açıp sokaklarda süzülmeye başlamış.
Şu an mutfağınızda olan hiçbir abur cubur
Pes etmenize değmez.
Bu saatten sonra "Bir kereden bir şey olmaz" lüksünüz yok.
Kendinizi abur cuburla değil, sağlıkla ödüllendirin!
Beğendiğiniz vücuda sahip insanların hiçbiri
Tüm gün yatarak, abur cubur yiyerek, terlemeden o görüntüye sahip olmadı.
Sağlıklı yaşam bir yolculuktur.
Asla bitmeyecek bir maraton.
Yaza kadar sürecek, sonra kurtulacağınız kısa süreli bir zulüm olarak görürseniz
Yaza değil, bahara ulaşamadan pes edersiniz.
Sistem değişmek zorunda.
Damak tadı bir dakika bile sürmez,
ancak o zararlı gıdalar yüzünden vücudunuza yapışan yağlardan kurtulmak 1 ömür sürüyor bazen.
Buzdolabında, mutfak dolabında ne tür yiyecekler varsa, ona dönüşürsün.
Abur cubur yiyerek ya da açlık krizleri sonucu durmadan tıkınarak
Hayatınızdaki stresi gideremez ve içinizdeki boşluğu dolduramazsınız.
Hayatınız kontrol altındaysa, beyniniz de kontrolünüz altında olacaktır.
İradeniz ve nefsiniz de...
Yediğiniz her şeye "Bu bana ne kazandıracak?" diye yaklaşmalısınız.
Börekler, pastalar, pilavlar, makarnalar, şekerlemeler sizi doyurmaz, besleyici değildir.
Vitaminlerinizi, minerallerinizi, proteinlerinizi, kompleks karbonhidratlarınız ve sağlıklı yağlarınızı
Daha sağlıklı bir beden kadar, daha sağlıklı biz zihin için de tüketmelisiniz.
Spor yapmak mı istemiyorsun?
Enerjik mi hissetmiyorsun?
Odağın mı dağılıyor sürekli?
Kendini sürekli bitkin ve sinirli mi hissediyorsun?
Sık sık başaramayacağını mı düşünüyor,
ve bu yüzden pes edip abur cubura saldırıyorsun?
Tek bir yanıtım var: Hayatından zararlı karbonhidratı çıkart.
Beyaz ekmek? Çıkart.
Gerekirse 2 tabak sebze ye, bol bol yoğurt salata ile tıka kendini.
İçinde şeker olan her şey? Çıkart.
Şekeri bırakınca bir bağımlı gibi şekerin hayatını ele geçirdiğini fark edeceksin.
Paketli ürünler, cips, çikolata, bisküviler, marketteki her abur cubur? Çıkart.
Açlığını yatıştırmayan, aksine seni daha da acıktıran zehirleri sokma midene.
Kola, gazoz, meyve suları? Çıkart.
Onları içmekle kase kase küp şeker yemekle aynı şey.
Makarna, pilav, börek, hamur işleri, kek, pasta... Çıkart.
Yerine et, tavuk, çorba, sebze, yoğurt, salata koy.
1 hafta dene.
Hala bitkin hissedecek misin bakalım.
Hala motivasyonun düşük mü söyle.
Beslenme düzenini düzelttikten sonra öyle enerjik hissedeceksiniz ki,
Ağrı dağına bile tırmanırsınız tek nefeste.
Marmara Denizi'ni bir uçtan diğer uca yüzerek geçersiniz.
Kendinizi dışarı atar, kilometrelerce yürür de ah etmezsiniz.
İşin sırrı beslenmede.
Sistem..
..değişmek..
..zorunda.