Bugün konuştuk küçük kardeşimle babam onlara sormamış gelir misiniz diye, onlar da gidelim dememişler, demek ki eşim haklı dedim içimden. Gelmek istemeyen insanı zorla davet edemem, hem ne olacak gene aynı şeyler, yok bana şunu dedi, surat yaptı deyip gene huzursuzluk en güzeli uzak kalmak. Bugün gene eski şeyleri söyledi diğer kardeşim farklı anlatıyormuş olayları, ben tek taraflı bakıyormuşum vs; ben de açıkça söyledim, iyi günde herkes yanımda olur, gel yiyelim gezelim içelim desem dedim. Ben zor gününüzde size, kusura bakmayın benim de sorunum var kendi başınızın çaresine bakın demedim, diye belirttim. Çünkü hem okuyordum hem evliydim kredi borçlarımız vardı o halde aylarca kaldılar eşim dahi hiç ses etmedi, maddi manevi sıkıntıları vardı evde, biz borca girdik onlar senin kardeşin dedi. Bebeğim küçükken rahatsızlandı hem bebeğe hem kardeşime baktım, bir kere Allah razı olsun dediğini duymadım. Evden kovduğu halde özür dilesin diye bekledim o da olmadı. Sıkıntımız geçti nasılsa, sen kendi başının çaresine bak diyen kardeşi, bir de üstüne yaşadığı her olumsuzluğu benim ve eşimin üzerine atan birini ben ne yapacağım. İşi düştüğünde arar diye mi bekleyeyim. Bugün kandil hala haklı çıkalım derdinde diğerini savunuyor kardeşim, kalp kıran kişi af dileyeceğine üste çıkarsa nerde kaldı bugünün anlam ve önemi. Gün gelir devran döner, insanoğlu gerçekten nankör onu anlıyorum.