Ablanız çok yanlış yolda. Geçmişte yapamadıklarının ceremesini iki küçük çocuğa ödetmeyi ve kendi çocuklarının hayatını mahvetmeyi bile isteye göze alıyor demek. 38 yaşında, tam akl-ı kamil zamanı. En mantıklı düşüneceği, çiçek böcek kanmayacağı zamanlar.
Çok büyük hata yapıyor. Ha bundan sonra, yanlış yapmışım, aşkımı gömüp çocuklarIm için bu mefretlik hayatıma dönüyorum dese, yine o çocuklardan çıkarır hırsını, istemeden de olsa, sizin yüzünüzden mahkum oldum bu evliliğe diye. Hiç sağlıklı bir kafanın yapacağı işler değil çünkü yaptıkları.
Eşinden ayrılmak mı istiyor, düzgünce ayrılsın. Hayatını yeniden kurmak zor bir şey, önce cesaret lazım. Bir iş bulacak çalışmaya başlıyacak. Kaçmayı föze alacak kadar cesareti varsa, 40 ından sonra çalışmaya başlaya hayli hayli cesareti vardır. Bir anne ne olursa olsun çocuklarını bırakmaz.
Bıraktığında arkasından neler söyleyecekler, o çocukların hayatlarını nasıl mahvedecekler kim bilir. Ve bir ömür boyu o çocuklara anneleri de zaten böyleydi yaftası vuracaklar.
Evli bir kadınla ilişki yaşayan erkekten zırnık hayır gelmez ama hadi gerçekten seviyor diyelim, senelerce beklemeyi göze alacak.
İlişkileri gün yüzüne çıktı mı, çocukları alma ihtimali kalmaz. Ayrılık bu sebeple olursa, çocuklar da yüzüne bakmaz.
Hayatını gerçekten değiştirmek mi istiyor, o zaman cesur davransın. Kendi hayatını kursun önce. Ayakta dursun. Sonra ailesi ve eşiyle yüzleşsin.
Çocuklara anlatıp ne diyecek, allah aşkına. Ben başka birine aşık oldum, o yüzden gidiyorum, siz de bunu olgunlukla karşılarsınız eminim mi? Çocuk bundan ne anlar?
Ablanız geçmişte yaşamadığı romantizm ve ergen maceralarını, 40 yaşında yaşamaya çalışıyor. Kesinlikle macera. Eşinden boşanmadan nikah bile kıyamaz sevgilisiyle. Dinen zina, hukuken aldatma, her türlü pislik. Mantıken de hayata çevrilebilir bir yanı yok. İki çocuklu bir annenin hayatı bu zıpırlıkları kaldırmaz. Eminim, ayrılamaması, sevgilinin işine geliyor. Gönlünü eğlendirecek, çaresiz oldığu için ondan başka gidecek yeri de olmayacak, elinde oyuncak olacak.
Kendine ve çocuklarına bu yaşantıyı mı reva görüyor ablanız?
Çok sevdiğim bir teyzem, genç yaşta görücü usulü evlendirilmiş. Adam çok eziyet etmiş. Bildiğimiz ev hanımı. İki kızı var. Maddi açıdan hiçbir destekçisi yok. Kızları lisedeyken, çatır çatır ayrıldı adamdan. 40 ından sonra tekstilde çalıştı emek emek. Kızlrını evlendirdi, torunları oldu. Sonra tokiden taksitle küçük bir evi oldu. Dimdik ayakta durdu. Hem kızlarının gururu, hem de çok örnek bir kadın. Doğumumda, benim durumum yok biliyorsun deyip, bana atölyede kendi işlediği bir kaç küçük bez ve hurç filan getirmişti. Gözümde en pahalı hediyelerden daha değerli hala onun getirdikleri. Ablanızın yaptığını düzgün bir biçimde yapanlar da ve gördüğünüz gibi.