Artık mutsuzluktan mutluluk duyduğuma inanmaya başlıyorum.

Sürekli kötü bir şey olacak, bir şey olacak ve hayatım tepe taklak gidecek, ben kimseye yetemeyeceğim, takıntılarım daha da yoğunlaşacak kimseye faydam olmayacak gibi düşüncelerim yüzünden mutsuzum. Kendim dahil kimseye yük olmak istemiyorum.
Kotu birsey olacaksa oluyor zaten bosver ya olan olmus hamilesin birde keyfini cikar yokmu soyle caninin istedigi birsey?kostur esini ...herkese elinden geldigince faydali olmussun yine olursun ama insanlar da biraz sana faydali olsun dimi...yuk oldugunu dusunmek bence cocuklugundan gelen birsey gidemiuorsan uzmanlarin videolarini izle cunku cok hassassin hamilelikte var tabi fakat dunya hassas kalplere gore degil ,olumlu dusun
 
eşiniz doktor mu? o neden karar veriyor ilaç kullanıp bırakmanıza?
Hayır değil. İlaç kullanmayı, psikoloğa gitmeyi güçsüzlük olarak görüyor. Sen kendini iyileştiremiyorsan tanımadığın biri nasıl iyi etsin seni gibi psikoloji konusunda sığ düşünüyor. Ona göre kendini dışarı atarsan, aktivite vb hobi edinirsen kafan rahatlıyor iyileşiyorsun.

benim hobim zaten vardı. Şu an yapasım bile yok. Kpss çalışacaktım 2022 için , kafamda her şeyi planlamıstim çocuk doğunca 2021de ders falan çalışamam, şu ara işe de giremem. Evdeki zamanımı böyle değerlendiririm hem vaktim geçer oyalanırım vs vs boş değildim ama şimdi yataktan kalkmaya zorlanır oldum. Elimi kaldırmak gelmiyor içimden. Eşim şu an yok yanımda annemin yanındayım görev gereği 15 gün yok.

film dizilere başlamıştım açıp bakasım yok. Öylece yatıyorum ölü gibi. Depresyondayım kalkamıyorum psikiyatriye gideceğim diyorum, ailem ve eşim yanındayım deseler de içten içe hissediyorum aslında hayal kırıkkığı yaşadıklarını.

şimdi doktor ilaç verse kim bilir ne olacak. Ne güçsüzlüğüm ne iradesizliğim kalacak eşim ve ailesi tarafı özelinde. Kayınvalidem baslayacak ben 9 ay kustum serumlarla doğuma gittim, eşim annesinin hayatta yaşadığı Zorlukları anlatıp ilaç kullanmadığından vs bahsedecek.. ben ne yaşıyorum ki olacak. Daha kötüler var, şükret denecek.. evet şükretmek istiyorum ama yapamıyorum.
 
Merhaba hanımlar,

olabildigince kısa anlatmaya çalışacağım içimdekileri. Çocukluktan beri takıntılıydım aslında. Her şeyin melankolik tarafını düşünürdüm. Ailemden şiddet görmedim, ama aile üyelerinin birbirine hakaretleri, annemin ağlamaları, 4-5 yaşıma dair hatırladığım olumlu anım yok. Sadece annemin çantasını alıp anneanneme gidişimiz, eve gelişimiz, tekrar gidişimiz. Olmayan düzenim.

7 yaşında takıntılı bir düşünceye daldım. Bütün hayatımı (18ime kadar) bu takıntı etrafinda kurdum. Bu takıntı yüzünden yiyemedim, ölümden döndüm gelişim bozukluğu yaşadım. Ergenliğim güzel kızlara, dolgun hatları arkadaşlarıma özenmekle geçti. Tek duyduğum cümle: Çok zayıfsın oldu. Özgüvensiz büyüdüm. Ama bir yandan da cok iyi bir arkadaştım herkese. Sırdaş, yoldaş, ortamın en espirili kızı. Kimseyle kavga etmişliğim bile yoktur yani. Kimseye derdimi anlatmadım ama herkesn dipsiz kuyusu oldum. Hani msn vardı ya eskiden abartısız aynı anda 20 kişinin derdini dinler hepsine psikolog gibi tavsiyeler verirdim. Beni sorduklarında iyiyim boşver bişeyim yok derdim.

neyse işte bu takıntı ve özgüvensizlikler üniversiteye hazirlandığım sene vurdu beni. Mide bulantıları, öğürme krizleri, titremeler. Aman allahım ne oluyordu? Hiçbir şey anlamadan sınava girdim çalışmadım bile. Sonuç olarak istediğim üniversite ve bölümü de kazanamadım. Ağlama krizleri geldi, ailem psikiyatriye götürdü. 18 yaşında antidepresan, xanax vb ile tanıştım. 15 gün yataktan kalkamadım. Herkes geleceğini şekillendirirken ben okuluma gidemedim. Öyle böyle okul bitti ama ben hiç iyilesemedim. Zaten zorla gittim okula istemedim her şeye isyanım vardı. İyice kötüleştim sonra evden çıkamaz hale geldim.

1 saat deli gibi yürüyüp öylesine baska bir psikiyatra girdim. Doktorun yaninda atak geçirdim vs. Yeni bir ilaca basladim: paxil.

bu sırada tabii hayat kaçıyor düşüncesi ile hayatımın aşkı ile tanıştım. Bana güç verdi yanımda oldu. Onunla beraber ve ilacın da yardimi ile takıntılarımla baş edebildim. Sene 2013; hayat benim için bastan başladı.

gençliğimde deneyimleyemediğim tüm yerler, korkudan gezemediğim istanbul, özgürlük ve mutluluk hissi, aşk... korktuğum her şeyin üstesinden geldim ve sarhoş gibi hayatı yaşadım.

Mutlu olmayı o kadar özlemiştim ki, sadece anın büyüsüne kaptırdım kendimi. Birkaç iş yerinde çalıştım ama uZun soluklu olmadı, dikiş tutturamadım yani parça parça. Kendimi gelistirmek için(kariyer anlamında) adım atmadim.

neyse 2017de evlendim, evliliğimin ilk yılı sorunlar ile geçti bu sorumsuzluklarım yüzünden. Eşim sevmediğim işimde çalışmam için ısrar etti, çok mutlu olmadığım bir yerde 1.5 sene calistim falan filan... çok ağladım, eşimle olan sorunlardan vs dolayı. Kendisi de çok titizdi çünkü boğuyordu beni bazen.

her neyse bu arada tabii ben ilaca vs devam ediyorum çünkü bırakamıyorum, eşim de inatla bırak sen deli değilsin sen normalsin vs diyor. O hallerimi bilmediği için tabii.. bırakamadım. Ama 3,5 sene geçti ve çocuk istiyorduk artık. Hamile kaldım ilk denememde. 8 haftalığım şu an.

şu an ilacımı bıraktım ve benden baska herkes mutluymuş gibi hissediyorum. Cocukluk takıntılarım geri geliyomuş gbi, yiyemiyorum. Mahvoluyorum devamlı ağlıyorum. Mutsuzum ve çevremdeki herkesi mutsuz ediyorum. İlk defa sorunlarımla yüzleşmek zorundayım, artık birilerine anlatmak durumundayım ama yapamıyorum. Kendimi yiyorum. Bu bebeği hak etmediğimi düşünüyorum. Kendimi değersiz ve özgüvensiz hissediyorum. Mutsuzluktan beslendiğimi düşünüyorum . Nedir benim derdim, neden aşamıyorum?

eşim şu an yanındayim diyor ama ben inanmıyorum. Elbet sıkılacak, bıkacak gidecek diyorum. Çünkü kendime ben bile tahammül edemezken, o nasıl eder ki..?
EŞinizin yorumuna bayıldım, sen deli değilsin! Bu ilaçları kullananlar deli yani öyle mi? Size gelince o ilaçlara olan bağımlılığınız psikolojik yani o ilaçlar değil sizi ileştiren, bir şey içiyorum hissi. Hayat size inat bir eş şimdi de ne kadar insanın sahip olmak istediği bir bebek sunuyor size. Kendinizi suçlamaya, yetersiz görmeye devam ederseniz yine olan biteni kaçıracaksınız bir bakmışsınız çocuğunuz 4 yaşında. O yüzden silkelenin ve kendinize gelin. Hamilelik çok güzel bir olay içinizde can büyütüyorsunuz bunun tadını çıkarın. Bok şans😊
 
EŞinizin yorumuna bayıldım, sen deli değilsin! Bu ilaçları kullananlar deli yani öyle mi? Size gelince o ilaçlara olan bağımlılığınız psikolojik yani o ilaçlar değil sizi ileştiren, bir şey içiyorum hissi. Hayat size inat bir eş şimdi de ne kadar insanın sahip olmak istediği bir bebek sunuyor size. Kendinizi suçlamaya, yetersiz görmeye devam ederseniz yine olan biteni kaçıracaksınız bir bakmışsınız çocuğunuz 4 yaşında. O yüzden silkelenin ve kendinize gelin. Hamilelik çok güzel bir olay içinizde can büyütüyorsunuz bunun tadını çıkarın. Bok şans😊
Onlara göre öyle hiç görmemişler ki çevreden, aileden vs. Eskiden kalma inanışlar işte psikşyatriye şizofrenlee akıl hastaları gider ilaç alır uyur vs vs..

Şimdi şimdi biraz alışıyor ama ilk evliliğin baslarinda ben ilaçla yaşayan bi eş istemiyorym bile demişti yani.. çok yara var içimde çok. Haklısın en güzel en kıymetli zamanlar..
 
Onlara göre öyle hiç görmemişler ki çevreden, aileden vs. Eskiden kalma inanışlar işte psikşyatriye şizofrenlee akıl hastaları gider ilaç alır uyur vs vs..

Şimdi şimdi biraz alışıyor ama ilk evliliğin baslarinda ben ilaçla yaşayan bi eş istemiyorym bile demişti yani.. çok yara var içimde çok. Haklısın en güzel en kıymetli zamanlar..
Size ben ilacla yasayan bir es istemiyorum diyen adama haksizlik etdiginizi düsünmeyin. O bunlari size söylerken hic aciyormu size? Etrafinizda insanlar biraz cahil kalmis bu konuda. Nasil bedensel problerimizide ilac kullaniyorsak ruhsal sikintilardada kullanmak cok normal. Bana göre ruhsal hastaliklar bedensel agrilardan daha ciddi ve yipratici.
Biz insanlar aslinda basli basina yalniz varliklariz. Ailemiz bile bir yere kadar bize yardim edebilir. Kendinizi sevin ve deger verin. Siz kendinizi sevmezseniz kimse sevmez.
Ilac kullandignizi ve hastaliklarinizdan baskasina bahsetmek zorunda degilsiniz. En azindan ben gizlerdim ve sadece piskologumdan yardim talep ederdim. Mutluluk bizim icimizde. Kücük seylerden mutlu olmaya calisin.
Evet böyle olduğum için de çok kötü hissediyorum bencilmişim gibi. Başın sağolsun senin de...
Bu gereksiz vicdan. Bu hayata herkes biraz bencil. Öyle de olmali. Siz kimseye isteyerek zarar vermiyorsunuz. Bu durum gecici ve hekesin basina bu tür olaylar gelebilir. Hayat bu. Belki 10 yil sonra esinizin de basina bir rahatsizlik gelebilir. Kimsenin garantisi yok.
 
Kendi kendine ilacı bırakmakla iyi yapmamışsın. Vücudun bir süre sonra yoksunluk belirtisi gösterebilir. Üstelik hamilelikte hormonların dengesizliği de ekstra olur. Bu hissettikleriniz basit kaprisler değil. Bazen yaşadıklarından bazen de genetik olarak anksiyete ve depresyona eğilimli olunuyor. Beyinin mutluluk ve diğer hisleri hissetmenizi sağlayan hormonların hepsinin bir zarın diğer tarafına emilememesinden veya o hormonların az salgılanmasından da kaynaklanıyor. Terapi alacak durumunuz yoksa YouTubedan ünlü psikiyatristleri, nefes egzersizleri, yoga, motivasyon videolarını da izleyin. İlaç konusunda doktorun tavsiyesine kulak verin kafanıza göre ilacı bırakmak daha kötü olaylara sebebiyet vermesin
 
Kendi kendine ilacı bırakmakla iyi yapmamışsın. Vücudun bir süre sonra yoksunluk belirtisi gösterebilir. Üstelik hamilelikte hormonların dengesizliği de ekstra olur. Bu hissettikleriniz basit kaprisler değil. Bazen yaşadıklarından bazen de genetik olarak anksiyete ve depresyona eğilimli olunuyor. Beyinin mutluluk ve diğer hisleri hissetmenizi sağlayan hormonların hepsinin bir zarın diğer tarafına emilememesinden veya o hormonların az salgılanmasından da kaynaklanıyor. Terapi alacak durumunuz yoksa YouTubedan ünlü psikiyatristleri, nefes egzersizleri, yoga, motivasyon videolarını da izleyin. İlaç konusunda doktorun tavsiyesine kulak verin kafanıza göre ilacı bırakmak daha kötü olaylara sebebiyet vermesin
Valla sokağa cıkma yasaği bittiği gün psikiyatriye gideceğim randevumu aldım. Yılın son günü ayağa kalkacak halim yok. İlaç kullanırsam da kullanırım napayım böyle yaşamaya, yaşamak denmiyor. Bebeğime inşallah bir şey olmaz tek duam bu, ama bu gidişle ben de çok yıpranacagim.
 
Size ben ilacla yasayan bir es istemiyorum diyen adama haksizlik etdiginizi düsünmeyin. O bunlari size söylerken hic aciyormu size? Etrafinizda insanlar biraz cahil kalmis bu konuda. Nasil bedensel problerimizide ilac kullaniyorsak ruhsal sikintilardada kullanmak cok normal. Bana göre ruhsal hastaliklar bedensel agrilardan daha ciddi ve yipratici.
Biz insanlar aslinda basli basina yalniz varliklariz. Ailemiz bile bir yere kadar bize yardim edebilir. Kendinizi sevin ve deger verin. Siz kendinizi sevmezseniz kimse sevmez.
Ilac kullandignizi ve hastaliklarinizdan baskasina bahsetmek zorunda degilsiniz. En azindan ben gizlerdim ve sadece piskologumdan yardim talep ederdim. Mutluluk bizim icimizde. Kücük seylerden mutlu olmaya calisin.

Bu gereksiz vicdan. Bu hayata herkes biraz bencil. Öyle de olmali. Siz kimseye isteyerek zarar vermiyorsunuz. Bu durum gecici ve hekesin basina bu tür olaylar gelebilir. Hayat bu. Belki 10 yil sonra esinizin de basina bir rahatsizlik gelebilir. Kimsenin garantisi yok.
Haklısınız ama ben içime ata ata bu hale geldim biraz da. Şimdi hamileyim ve bu çocuk sadece benim değil, onun da çocuğu. Eşimden gizleyemem böyle bir durumda ilaç kullanacaksam yani ona da haksızlık olur. Beraber karar vermeliyiz, yarın öbür gün suçlanmak istemiyorum. Ama ailesine vb söylemeyi düşünmüyorum tabii. Hatta şimdi gel seni anneme götüreyim falan diyo annesi şehir dışında. İstemiyorum gitmek ama nasıl söylicem ben gitmek istemiyorum iyi değilim belki sonra diye onu bile bilmiyorum.
 
her neyse bu arada tabii ben ilaca vs devam ediyorum çünkü bırakamıyorum, eşim de inatla bırak sen deli değilsin sen normalsin vs diyor.
işte ben buna deliriyorum arkadaş!

konunun uzmanı olmayan herkes başımıza psikiyatr kesiliyor!

nasıl ki bir enfeksiyon veya diyabet gayet normal hastalıklarsa,psikiyatrik hastalıklar da aynı şekilde o kadar normaldir!

sizin durumunuzdaki birinin ilaçlarını asla ama asla doktordan habersiz bırakmaması lazım. psikiyatrik rahatsızlıklar utanılacak şeyler değildir, nasıl ki bedenimiz hastalanıyorsa zihin ve ruhumuz da hastalanabilir; ve bu hastalıkların da tedavisi vardır.

depresyon ve anksiyete yaşıyor gibisiniz, mutlaka tedavinize devam edin.

stres vücudumuzdaki her sistemi etkiler bana inanın,Allah korusun hamileliğinizi ve bebeğinizi de etkiler. Normal bir gebelik yaşamanızı engeller.

kimseyi dinlemeyin ve mutlaka doktora gidin lütfen :KK200:
 
işte ben buna deliriyorum arkadaş!

konunun uzmanı olmayan herkes başımıza psikiyatr kesiliyor!

nasıl ki bir enfeksiyon veya diyabet gayet normal hastalıklarsa,psikiyatrik hastalıklar da aynı şekilde o kadar normaldir!

sizin durumunuzdaki birinin ilaçlarını asla ama asla doktordan habersiz bırakmaması lazım. psikiyatrik rahatsızlıklar utanılacak şeyler değildir, nasıl ki bedenimiz hastalanıyorsa zihin ve ruhumuz da hastalanabilir; ve bu hastalıkların da tedavisi vardır.

depresyon ve anksiyete yaşıyor gibisiniz, mutlaka tedavinize devam edin.

stres vücudumuzdaki her sistemi etkiler bana inanın,Allah korusun hamileliğinizi ve bebeğinizi de etkiler. Normal bir gebelik yaşamanızı engeller.

kimseyi dinlemeyin ve mutlaka doktora gidin lütfen :KK200:
Ben 8-9 sene ilaç kullandım bıraktım bu hale geldim. 1 ay içinde. Üstelik ilaçlı dönemlerim de panik ataklarım sayılı da olsa olmuştu, şimdi ise çok kötüyüm. Stresten karnım geriliyor zaten, şimdi olmasa ilerde gelir başıma stresten ötürü. Gözümü kararttım malesef, böyle yaşayamacağım. Evliliğime, çocuğuma mal olsa bile böyle yaşamak istemiyorum ben.
 
Ben 8-9 sene ilaç kullandım bıraktım bu hale geldim. 1 ay içinde. Üstelik ilaçlı dönemlerim de panik ataklarım sayılı da olsa olmuştu, şimdi ise çok kötüyüm. Stresten karnım geriliyor zaten, şimdi olmasa ilerde gelir başıma stresten ötürü. Gözümü kararttım malesef, böyle yaşayamacağım. Evliliğime, çocuğuma mal olsa bile böyle yaşamak istemiyorum ben.
ilaç kullanırken iç sıkıntısı çok nadir geliyor değil mi ?
 
Merhaba hanımlar,

olabildigince kısa anlatmaya çalışacağım içimdekileri. Çocukluktan beri takıntılıydım aslında. Her şeyin melankolik tarafını düşünürdüm. Ailemden şiddet görmedim, ama aile üyelerinin birbirine hakaretleri, annemin ağlamaları, 4-5 yaşıma dair hatırladığım olumlu anım yok. Sadece annemin çantasını alıp anneanneme gidişimiz, eve gelişimiz, tekrar gidişimiz. Olmayan düzenim.

7 yaşında takıntılı bir düşünceye daldım. Bütün hayatımı (18ime kadar) bu takıntı etrafinda kurdum. Bu takıntı yüzünden yiyemedim, ölümden döndüm gelişim bozukluğu yaşadım. Ergenliğim güzel kızlara, dolgun hatları arkadaşlarıma özenmekle geçti. Tek duyduğum cümle: Çok zayıfsın oldu. Özgüvensiz büyüdüm. Ama bir yandan da cok iyi bir arkadaştım herkese. Sırdaş, yoldaş, ortamın en espirili kızı. Kimseyle kavga etmişliğim bile yoktur yani. Kimseye derdimi anlatmadım ama herkesn dipsiz kuyusu oldum. Hani msn vardı ya eskiden abartısız aynı anda 20 kişinin derdini dinler hepsine psikolog gibi tavsiyeler verirdim. Beni sorduklarında iyiyim boşver bişeyim yok derdim.

neyse işte bu takıntı ve özgüvensizlikler üniversiteye hazirlandığım sene vurdu beni. Mide bulantıları, öğürme krizleri, titremeler. Aman allahım ne oluyordu? Hiçbir şey anlamadan sınava girdim çalışmadım bile. Sonuç olarak istediğim üniversite ve bölümü de kazanamadım. Ağlama krizleri geldi, ailem psikiyatriye götürdü. 18 yaşında antidepresan, xanax vb ile tanıştım. 15 gün yataktan kalkamadım. Herkes geleceğini şekillendirirken ben okuluma gidemedim. Öyle böyle okul bitti ama ben hiç iyilesemedim. Zaten zorla gittim okula istemedim her şeye isyanım vardı. İyice kötüleştim sonra evden çıkamaz hale geldim.

1 saat deli gibi yürüyüp öylesine baska bir psikiyatra girdim. Doktorun yaninda atak geçirdim vs. Yeni bir ilaca basladim: paxil.

bu sırada tabii hayat kaçıyor düşüncesi ile hayatımın aşkı ile tanıştım. Bana güç verdi yanımda oldu. Onunla beraber ve ilacın da yardimi ile takıntılarımla baş edebildim. Sene 2013; hayat benim için bastan başladı.

gençliğimde deneyimleyemediğim tüm yerler, korkudan gezemediğim istanbul, özgürlük ve mutluluk hissi, aşk... korktuğum her şeyin üstesinden geldim ve sarhoş gibi hayatı yaşadım.

Mutlu olmayı o kadar özlemiştim ki, sadece anın büyüsüne kaptırdım kendimi. Birkaç iş yerinde çalıştım ama uZun soluklu olmadı, dikiş tutturamadım yani parça parça. Kendimi gelistirmek için(kariyer anlamında) adım atmadim.

neyse 2017de evlendim, evliliğimin ilk yılı sorunlar ile geçti bu sorumsuzluklarım yüzünden. Eşim sevmediğim işimde çalışmam için ısrar etti, çok mutlu olmadığım bir yerde 1.5 sene calistim falan filan... çok ağladım, eşimle olan sorunlardan vs dolayı. Kendisi de çok titizdi çünkü boğuyordu beni bazen.

her neyse bu arada tabii ben ilaca vs devam ediyorum çünkü bırakamıyorum, eşim de inatla bırak sen deli değilsin sen normalsin vs diyor. O hallerimi bilmediği için tabii.. bırakamadım. Ama 3,5 sene geçti ve çocuk istiyorduk artık. Hamile kaldım ilk denememde. 8 haftalığım şu an.

şu an ilacımı bıraktım ve benden baska herkes mutluymuş gibi hissediyorum. Cocukluk takıntılarım geri geliyomuş gbi, yiyemiyorum. Mahvoluyorum devamlı ağlıyorum. Mutsuzum ve çevremdeki herkesi mutsuz ediyorum. İlk defa sorunlarımla yüzleşmek zorundayım, artık birilerine anlatmak durumundayım ama yapamıyorum. Kendimi yiyorum. Bu bebeği hak etmediğimi düşünüyorum. Kendimi değersiz ve özgüvensiz hissediyorum. Mutsuzluktan beslendiğimi düşünüyorum . Nedir benim derdim, neden aşamıyorum?

eşim şu an yanındayim diyor ama ben inanmıyorum. Elbet sıkılacak, bıkacak gidecek diyorum. Çünkü kendime ben bile tahammül edemezken, o nasıl eder ki..?
İlacı kendi kendinize mi yoksa doktor kontrolünde mi bıraktınız? Zira psikiyatrik ilaçların kullanımını çok dikkatli takip etmek gerekir, bazı ilaçlar öyle bi andan kesilmezler.

Terapi için maliyeti karşılayamıyorum demişsiniz, devletin sağladığı imkanları daha detaylı araştırsanız, kullandığınız ilaçları size yazan psikiyatra durumu anlatıp bi yönlendirme isteseniz işe yaramaz mı? Şu an aklınız korku ve kaygılarla, olmazlarla dolu farkındayım ama burada konuyu tartışmaya açtıgınıza göre durum o kadar da ümitsiz degil, oluruna bakabilirsiniz.

Bu tarz rahatsızlıklar şeker gibi, tansiyon gibi uzun vadeli planlama gerektiren ve tedavilerinizi aksatırsanız kötüleşen hastalıklar. Ve hasta olmakta ayıp ya da utanılacak bi şey yok. Ki bu noktada eşinizin sen deli degilsin bırak bu ilaçları tavrı çok yanlış ve sorumsuzca. Sonuçlarını kestirebilse eminim o da bu lafı etmezdi.

Siz lütfen samimiyetle eşinize geçmişte yaşadığınız atakları vs. anlatın, başlangıçtaki belirtileri tekrar göstermeye başladığınızı ona söyleyin ve desteğini isteyin. İyi günde kötü günde dedikleri bu oluyo zira. Sonra bütçenize uygun bi tedavi yolu bulun el ele verip.
 
İlacı kendi kendinize mi yoksa doktor kontrolünde mi bıraktınız? Zira psikiyatrik ilaçların kullanımını çok dikkatli takip etmek gerekir, bazı ilaçlar öyle bi andan kesilmezler.

Terapi için maliyeti karşılayamıyorum demişsiniz, devletin sağladığı imkanları daha detaylı araştırsanız, kullandığınız ilaçları size yazan psikiyatra durumu anlatıp bi yönlendirme isteseniz işe yaramaz mı? Şu an aklınız korku ve kaygılarla, olmazlarla dolu farkındayım ama burada konuyu tartışmaya açtıgınıza göre durum o kadar da ümitsiz degil, oluruna bakabilirsiniz.

Bu tarz rahatsızlıklar şeker gibi, tansiyon gibi uzun vadeli planlama gerektiren ve tedavilerinizi aksatırsanız kötüleşen hastalıklar. Ve hasta olmakta ayıp ya da utanılacak bi şey yok. Ki bu noktada eşinizin sen deli degilsin bırak bu ilaçları tavrı çok yanlış ve sorumsuzca. Sonuçlarını kestirebilse eminim o da bu lafı etmezdi.

Siz lütfen samimiyetle eşinize geçmişte yaşadığınız atakları vs. anlatın, başlangıçtaki belirtileri tekrar göstermeye başladığınızı ona söyleyin ve desteğini isteyin. İyi günde kötü günde dedikleri bu oluyo zira. Sonra bütçenize uygun bi tedavi yolu bulun el ele verip.
Merhaba, paylaştım sıkıntılarımı. Destek olacağım dedi, valla doktor ilaç yazarsa köstek olmasınlar baska bir şey istemiyorum.

bana bu ilaçları veren doktorum ile görüşemiyoruz, kendisi evlendi ve şehir dışına taşındı. Ben de atak olmadığı zamanlar iyiyim diye gitmedim kontrole. Öyle kullandım ilaçları. Yazın baska doktora gittim birakmak için, azar azar bırakma metodu uyguladık. En düşük doza indirdim yazdan beri düsük doz kullanıyodum. Sonra işte hamile kalma çabaları vs reglim gecikmeden ben kendim 1 gün alıp 1 gün almıyodum, ama remeronu baya küt diye kestim. Asıl ilacım paxili nispeten azaltarak kesmiş oldum. Oldum da pek bir işe yaramadı geri döndü seratonin eksikliğim :) Bir de hamilelik ile birleşince karıştı. Dayanırım dedim ama bu kadar ağır olacagini düsünmemistim. Şimdi 8. Haftamın içindeyim pazartesi doktora gidiyorum psikiyatri. Konuşacağım bakalım anlatcam yaşadıklarımı. Doktor ne derse onu yapicam ama ilaç verir umarım çünkü yaşamaktan bezdim.
 
Kesinlikle basit bir kapris değil belki ömür boyu ilaç kullanmak zorunda kalacağım, eşime çocuğuma hayatı zindan edeceğim keske evlenmeseydim vs sürekli kendimi suçluyorum. Terapiye inancım kalmadı çok gittim anlık rahatlama dışında faydasini göremedim. Çocukluktan yerleşme sistemin bir parçası olmuş gibi atamıyorum hep orada sadece bastırabiliyorum...

Sanırım bir psikiyatri zamanı geldi.
Hipnoterapi uzmanı olan bir psikiyatrist araştırın lütfen.
Bilinçaltı temizliği yaparak çocukluk travmalarınızı iyileştirebilirsiniz.
 
Bile isteye zarar verme çabasında olsam emin ol ilaçları kesmezdim birden. Aşkla bağlı olduğum eşim, ailem dahil kimse bana ilacı birden bıraktıramazdı bebek dışında :) Bu benim istemeyerek yaptığım bir durum. Yani tabii yemek yiyorum insanız aksi halde hayatta kalamazdık hatta şu an kendimi telkin ediyorum onun için ye, onun için yap vs diye. Ama eskisi gibi degil hissediyorum. Çevrenizde hiç panik atak yaşayan var mı bilmiyorum ama sürekli kendini dinleme ve kasılma hali oluyor. Kimine çarpıntı, kimine baş dönmesi. Beni de geldiğinde böyle kitliyor yeme içmeden kesiyor.

psikiyatriye gideceğim evet, bu durum ilerlemeden müdahale etmem lazım. Gebelikte kullanılabilen ilaçlar mevcut. 3 aydan itibaren gerekli ise başlanıyor. Benim durumnda grekli kategorisine girer sanırım bu sekil devam ederse hadi şimdi neyse de ilerde karnımdakine zarar. İlaç içsem ona zarar mı acaba? Kafamda bir ton tilki ile tabi gelir mutsuzluk. Sadece çok üzülüyorum; onun için bile iradeli olamadım.. İnsan böyle durumlarda yaşam ne için var diye kendine soruyor.
Ilaclari aniden kestiginiz icin o kasılmalar oluyor.
Hamilelik hormonlari zaten depresyon hastalarini inanilmaz etkiliyor ben ilac kullanmiyordum ama gecmiste majör depresyon ve depresyon cok kez yasadim.
Ve hamilelik hormonlari ilk 12 hafta inanilmaz etkiledi resmen kendimde degildim geceleri sıkıntı ile uyanmak ne demek gel bana sor
Ilk hamileligimde basimi duvarlara vurmak isterdim annemlerde kaldim ya gece bana yardim edin diye uyandirirdim allah kimseye yasatmasin cok zor bilirim.
Ama gecicek olumsuz dusunce geldikce atmaya calis kafandan.
Ic sıkıntılar geldikce dusunmemeye calis gecicek zamanla.
 
Siz kendinizi düşünce gücüyle iyilestiremiyosunuz ilaçlara guveniyosunuz. Ama ilaçlar sadece birer destektir. Sakinleştirici bitki çayları var düzenli şekilde bunlara geçmenizi öneririm. Sarı kantaron hem hormonlarılari düzenler hem de sakinleştirir. Günduz ve ilaçlarla içmeyin. Kendinize bir buhurdan alın ve lavanta yağı gibi kokularla evinizi hep kokutun. Kokutmiycaksaniz da burun kanatlariniza bu yatıştırıcı yağlardan sürebilirsiniz tüm gün etkilidir. demir ve vitamin takviyesine de ihtiyacınız olabilir değerlerinize baktirin. Kaygıya bağlı yeme bozukluğu olan ve panik atakları olan biriydim. Bunlar çok etkili doğal ilaçlar.
 
Absürt bi tavsiye olacak ama, dondurma sever misiniz, sevdiğiniz bi tatlı var mı böyle? Vardır muhakkak.
Hamileliğimde sigarayı bıraktım, artı bipolar hastasıyım (Sebepsiz iç huzursuzluk bol olur bizde de) ilaçları da bıraktım tabi doktor kontrolünde ve kendimi en sevdiğim tv programlarını izlemeye, dondurma yemeye vurdum. Psikolojik olarak o kadar rahat yaşadım ki hamileliği, anlatamam. En ağır tablo da dahil doktorlarımla konuşmuş, izleyeceğimiz yolu netleştirmiştik çünkü, doğumuma kadar her şey planlı ve kontrollüydü, elektroşok ihtimaline kadar konuştuk.
Sizin de ihtiyacınız olan şey bu güvenli alan, en zor anda ne yapılabilir rotasının çizilmiş olması.

Sigarayı bırakmışsınız, ilaçları bırakmışsınız ki keşke sürece hazırlanarak-kendinizi ilaçsız gözlemleyeceğiniz en azından bir sene geçirerek hamile kalsaydınız. Neyse; şu halde tavsiyem psikoterapi filan olaylarına girmemeniz, sarsılmamanız ve anı kurtaracak formüller edinip sonuç odaklı kalmanız. Süreci takip edecek, sizinle ara ara konuşup halinizi gözlemleyecek bir psikiyatr ve bu özel durumunuzdan haberdar olan bir jinekolog ile takım halinde çalışmanız, sizi rahat hissettirecektir.

Ve tavsiyem, dondurma yiyin; illaki sevdiğiniz vardır, ben çikolatalıya bayılırım; hamileliğim sürecinde gün aşırı ve belki her gün dondurma-tv programı zamanım olurdu. Yarım kilo dondurmayı, gün içinde azar azar yer bitirirdim. Bazen oburluk eder daha çok yerdim ve umurumda olmazdı, tavsiye ederim.

Sevdiğiniz bir dizi var mı? Eskilerden, biraz unuttuğunuz ama hatırladıkça keyif alacağınız? Ne bileyim belki Avrupa Yakası, belki HIMYM vb. izlerken dalıp gideceğiniz? Kullanın bunları, haliniz ilerlemiş değil, aşacağınızı düşünüyorum.
Doğumdan sonra lohusa depresyonuna karşı da takipte kalır, gerekirse psikoterapiye o zaman başlarsınız, hamilelikte derinlemesine işlere pek girmeyin, daha gündelik, daha sonuç odaklı, günü kurtarma üzerine ilerleyin derim, tabi bir doktorun fikrini almakta fayda var.
 
X