9 eylül 2011 te 4 haftalık bebeğimi düşürdüm. 22 eylül 2013 ikinci yavrumu kaybettim. Bebeğim 40 haftalıktı. Güle oynaya doğuma gittik. Ne hayaller ne umutlarla gittiğimiz hastaneden yavrum olmadan döndük. O kadar zor bir şey ki. Suni sancıyla normal doğum oldu. Bebeğim doğduğunda ne ağladı ne de hareket etti. Yavrumu, ciğerparemi sadece aralık kalan perdenin arasından gördüm. Bana göre yavrum doğduğunda yaşamıyordu. Doktora göre doğduğunda kalbi atıyordu. Sonra dan kalp atışları yavaşladı. Göbek bağında 3 damar olması gerekirken 2 damar var dedi. Doğumdan sonra bana hiç göstermeden aldılar götürdüler yavrumu. Bebeği makineye bağlıyoruz kalbi atıyor makineden çekiyoruz kalbi yavaşlıyor dedi. Yoğun bakımda görmek istedik göstermediler yavrumuzu. Sonra bize sormadan yavrumuzun fişini çekmişler. O an dünya başımıza yıkıldı sanki. Yavrum vefat ettikten sonra görmek ister misiniz diye soruyorlar. Göremedik yavrumuzu. yavrumu sadece o perde aralığında gördüm kadarıyla hatırlıyorum. Ama şimdi diyorum keşke görseydim yavrumu. Keşke sarılsaydım. O minicik ellerini ayaklarını bi kerede olsa öpseydim. Kokusunu içime çekseydim yavrumun. Ama işte o an düşünemiyorsun. Oğlumuzun yeni doğan kıyafetleri öylece doğum hanede kaldı. Sonradan ablam almış ama gidip ablamdan alamıyorum. Bebeğimize beyaz battaniye almıştık. Çok beğenerek almıştık o battaniyeyi. Oğlumu o battaniyenin içinde çok merak ediyordum. Ama oğlumu beyaz battaniyesine saramadan beyaz kefene sardık yavrumuzu. Otopsiye gönderdik. O da çok acı veriyor bana. Ama doktor o kadar çelişkili konuştu ki. Yavrum neden vefat etti. Bilmek istedik. Ama inşallah ALLAH ' ım bir gün yavrularımızla kavuşturur. Onları doya doya sevmemizi, bizlere o mutluluğu yaşamayı inşallah YÜCE YARABBİM nasip eder inşallah. AMİN