33 yaşımdayım. Artık metabolizmanın yavaşladığı, vücudun yorgunluklara üzüntülere verdiği tepkinin daha belirgin olduğu yaşlar başladı sanırım. En azından benim için öyle oldu. Geçen seneye dek hep çok sağlıklı biri oldum. Ömrümde çektiğim baş ağrısı sayısı beştir (5). Doktora gitme sayım da yine geçen seneye kadar tek haneli rakamlarla ifade edilebilir sayıdaydı. Her sabah duş alır bir Allah’ın günü kurutmadan dışarı çıkar ve bu yüzden minicik kadar bile bir rahatsızlık yaşamazdım. Kolay kolay üşümezdim bu yüzden grip ve nezleyi pek tanımazdım. Hem ruhsal hem biyolojik olarak gerçekten güzel bir 32 sene geçirdim. Geçen yıl kontrole gittiğim kadın doğumcuda 25 cm lik myomum olduğunu

öğrendim. Aynı sene myomum sıkıştırdığı bağırsaklarımın sıkıntısı yüzünden ciddi sorunlar yaşadım kilo almaya başladım. Ameliyat oldum. Dizlerim ağrımaya başladı. Fazla kilolardan kurtuldum fakat ağrılarım azalmadı. Genellikle merdiven inerken ve çıkarken kendisini hissettiren bir ağrı. Zaman zaman bazı kemiklerim ağrıyor. Bir yeri ciddi bastırarak ovalasam ertesi gün el bileğim ağrıyor. Ağrıyor da ağrıyor arkadaşlar. Bazı hastalık ve hasta sahipleri için çok şımarık yakınmalar farkındayım ve herkese şifa ve sabır diliyorum gerçekten. Fakat bu tersine akış moralimi bozmaya başladı. Ruhum dinç olabilir ama bedenim gıcırdamaya başladı. Acaba yavaştan hastalık hastası mı olmaya başladım yoksa benim gibi düşünen yahut bunu yaşayıp gidişatını değiştiren birileri var mı sormak istedim.
Derdimi beğenmeyip 'o zaman doktora gideceksin biz napalım

'diyecekler için Zeynep ergül 'den gelsin,
'Beni kınayan benim köyneğimi giysin.'