bende erkek arkadaşımla bu şekilde tanıştım...mesleki bi sitede ben bi konu açmıştım,o da yorum yapmıştı...
nedense onca insan yorum yapmasına rağmen onunki ilgimi çekmişti...
sonra yazıştığı açtığı tüm konuları gizliden gizliye takip etmeye başladım...
yazdıklarıyla,yorumlarıyla onun duuygularını,fikirlerini tasfir etmeye çalışıyordum kendimce...bu yakşalış 3 ay kadar sürdü ve bu sürede rastlaştığımız konularda muhabbet ediyorduk..derken nasıl olduysa,yakınen tanıdıklarıma dahi msn adresimi vermeye çekinen ben,ona msn adresimi verdim...
inanırmısınız...sabaha kadar konuşuyorduk...din,siyaset,ahlak,eğitim,aile...herşeyi ama herşeyi konuşuyorduk...
sonra bi baktıkki düşüncelerimiz hemen hemen uyuşuyor...kendisi öğretmendi.
sonra bi gün msn de konuşurken konu İLK DEFA evliliğe,sevgiye geldi...
üniversitede sevdiği kızı anlattı...
bende o sıralar bitmiş ilişkimi anlattım...
derken...
dediki...
'civcivvvv...farkındamısın gönül yaralarımız birbirnkine çok benziyor...biz birbirimizi anlayabiliriz...günlerdir düşünüyorum,sürekli aklımdasın...eğer sende aynı şeyleri düşünüyorsan,bize bi şans verelim mi?' diye sordu...
bende bi kaç gün düşünme süresinin(aslında tamamen nazdı

) kabul ettim...
ve 9 saatlik yolu teperek bulunduğum şehre geldi...
hala gözümün önünden gimiyor o sahne...
o beni bekliyordu...kalbim sanki fırlayacaktı...kalabalıktı bayağı etraf...
beni sadece resimlerden gördüğü için(bende öyle) hemen tanıyamazdı...
o esnada hem heyecanımın yatışması hemde onu biraz seyretmek için 2 3 dk izledim uzaktan...merakla gözü etrafı tarıyordu...
yanına doğru yürümeye başladım...derken gördü beni..göz göze geldik!
o anı anlatmaya türkçemizin kelime haznesi bile yetmez

öyle masum,öyle temiz,öyle utangaç bi bakışma yaşadıkki...
konuşurken ikimizde heyecandan kekeliyorduk

dikkatimi çekti...yanında beline kadar uzanan kocaman bi tablo vardı,pakete sarılmış...ama heyecandan soramadım bile...bi yere oturduk..ikimizinde eli ayağı titriyor...yeni ergenlik dönemi çocukları gbiydik aynı

biraz muhabbet ettikten sonra tabloyu bana uzattı..bu senin dedi...şaşırdım...
bayağı büyük bi tabloydu...açtım ne göreyim..!
benim resmim...
kendisi resim öğretmeni...koca tabloya benim karakalemimi çizmiş

altında da bir gül yapıştırılmış...
o gün birbirimize yeniden aşık olduk...
yeniden diyorum çünkü...bizim ilk yüreklerimiz,fikirlerimiz sevdalandı..sonra bedenler...
bunu hep söyleriz...
bazen ben ailelere nasıl anlatacağız bu durumu diye iç yanarken hep avutur beni:'bizim önce yüreklerimiz aşık oldu...çok masum ve temiz...bundan daha güzel ne olabilirki' der hep...
gerçektende öyle...
sonra ne mi oldu?
8 ay boyunca her ay 9 saatlik yolu teperek geldi yanıma...
her gelişi ayrı bi portre ve gülle

bi kaç ay evvelde evlenme teklifimi aldım...
öbür aya ailesiyle beni görmeye,ailemle tanışmaya gelecekler...
inanın ben gerçekte ömür boyu arasam bitanem gibi geniş yürekli,sevgi dolu,merhametli,iyi yürekli,şevkatli ve enönemlisi beni bu kadar çok sevip değer verecek birini bulamazdım...
o Rabbimin bana bir lutfu...
hergün hamd ediyorum Allaha onu bana verdiği için...
ve her gün dua ediyoruz birlikte...bir an önce evlenip,huzurlu yuvamızı kurmak için :127:
bunu anlattım çünkü ben sevdiğimi tanımadan önce çok hayırsız biri vardı hayatımda...onu gerçek hayatta tanıdım...çok büyük üzüntüler yaşattı bana...
ve ben hep sanalda başlayan aşkları sağlıksız görürdüm,çok ön yargılydım ve başına bu durum gelen arkadaşlarıma hayret ederdim...
dilden olmasa bile yürekten mi kınadım bilmiyorum ama

Rabbim banada yaşattı...
iyikide yaşamışım...
yoksa tanıyamazdım bu güzel insanı...
fakat genede çok ama çok temkinli olunmalı...dünyada en az iyi insan adar kötü insanda var...ve bu aynı evliliktede olduğu gibi şans işi...
çok ama çok iyi tanımak lazım...
bu şekilde yeni tanışanlara veya buna ılımlı bakanlara tavsiyem,körü körüne bağlanmamaları,karşıdaki insanı denemeli test etmeli...
verdiği cevaplardaki samimiyete,sizin beklediğiniz cevap o olduğu için mi yoksa gerçekten öyle düşündüğü için mi konuşuyor,fikirlerini paylaşıyor bunu sürekli kelimelerini,konuşmalarnı inceleyerek az da olsa anlayabilirsiniz..
ve son olarak mutlaka ama mutlaka reelde görülmeli...
ne kadar görüşleriniz uyarsa uysun,ileriye dönük şeyler düşünülüyorsa yüzyüze görüşme olanağı ertelenmemeli...