Boğuluyorum...

hawana

Guru
Kayıtlı Üye
11 Mayıs 2012
806
595
323
Edirne
Merhaba,

Daha önce de benzer bir konu açmıştım ama şimdi işin boyutu biraz daha farklı gibi, ya da ben mi büyütüyorum bilmiyorum.
Ben 32 yaşındayım ve 4 yıl önce iş için ailemin yanından ayrılıp İstanbul'a geldim 2 sene çalışır dönerim diyerek ama olmadı işte, hayat...
Eşimle tanıştım, evlendik, hala İstanbul'dayım... 1,5 senelik evliyiz, eşimi seviyorum, o da beni seviyor, güzel de bir yaşantımız var çok şükür, çocuğumuz yok. Sorun şu ki ben evliliğe alışamadım.Aile özlemim çok çok fazla...
Eşimin de ailesi başka memlekette ama o üniversiteden beri İstanbul'da olduğu için artık aşmış bu konuları.İşimiz ve sosyal çevremiz dışında bizi İstanbul'a bağlayan pek bir şey yok esasen.

Benim ailemle bağlarım çok kuvvetlidir, sevgi dolu bir ailede büyüdük kız kardeşim ve ben, durumumuz da iyiydi çok şükür, ailem bilinen bir ailedir memlekette.

Geçen hafta ailem İstanbul'a geldi, özlem giderdik, gezdik ettik, şu an dönüş yolundalar ama ben çok kötüyüm, bir ara eşyalarımı toplayıp onlarla beraber döneyim diyordum ciddi ciddi, her şeyi arkamda bırakayım...
Sürekli kendimi ailemin yanına dönmüş olarak düşünüyorum, birlikte oraya gideriz bunu yaparız vb. ve bu düşüncelerimde eşim yok, yani olsa da olur olmasa da gibi.
Aileme bir şey olacak diye aklım çıkıyor, zaman geçiyor, yaşlanıyorlar ve ben onlarla değilim, boşa zaman öldürüyorum buralarda diye düşünüyorum.Her görüşmemizde daha da yaşlanıyorlar tabi ki ve bu beni delirtiyor, kabul edemiyorum yaşlanmalarını.
Sürekli dua ediyorum Allah'ım diyorum n'olur kazadan beladan koru onları, sağlıklı uzun ömürler ver.
Şımarıklık değil bu, aksine etrafımda hep yaşından olgun biri olarak bilinirim, bu duygunun tarifi, adı yok gibi sanki.
Arkadaşlarımla paylaşıyorum kader diyorlar, amaaan uçağa atlar gidersin görüntülü konuşuyorsunuz ya yetmiyor mu diyorlar, anlamıyorlar beni.

Günden güne şiddetleniyor bu hislerim ve ben nefes alamıyorum artık, buralardan gitmem lazım sanki.
Nasıl üstesinden gelebilirim ben bu durumun, destek mi almam lazım bilmiyorum, paylaşıp içimi dökmek istedim...
 
Evliliğinizden eminseniz eğer bi psikologla görüşseniz faydalı olur bence.

Ama hayallerinizin içinde eşinizin olmaması evliliğinizden de çok emin olduğunuz hissi vermedi bana doğrusu. Eşinizle gelecek hayal etmek ailenizle hayal etmekten daha az heyecanlandırıyorsa sizi eşinize de haksızlık etmeyip boşanın bence. Sonuçta eşiniz de beraber gelecek hayalleri kuran biriyle evli olmayı tercih edecektir.

Ailenize olan özleminiz çok normal ama atmak istediğiniz adımlar biraz aşırı geldi bana. Hepimiz ailemize kötü bi şey, kaza, hastalık olmasın diye dua ediyoruzdur hatta uzaktayken olması şart değil aynı evde yaşarken de ediyordum ben yani. Ben de ailemi özlüyoruö ve ilk fırsatta yanlarına gitmek istiyorum. Ama eşime hiç dönmesem de hep ailemle kalsam gibi bi his uyanmıyor içimde.
 
Bence bu yasanmisliklada alakali
32yekadar aileye yasayan insanlarda aile bagi hissi fazla oluyor
Erken yasta evdencikan üniversite yada evlilik icin adapte olmalari daha kolay
Sizin 32yil aileyle 1 yil esle gecmis
Hâliyle aileyle bag daha kuvvetli
Ailenizin yanina tayin mumkun degilmi
Enazindan haftasonlari görüşebilirsiniz
 
Eşinizle her ne kadar mutluyum deseniz de ,aslinda ailenizle geri dönmek istemenizin sebebi ,farkinda olmadiginiz mutsuzlugunuz olabilir.Bazen eşlerle elle tutulacak bir sorun yoktur ama insan yine de kendini eğreti otu gibi hisseder,uyum yoktur özde.Kız cocuklarinin cogu ailelerine baglidir ama eşleri ile bir sorun yoksa onlarla yaşayayim vs demezler yani.Bence sizin sorununuzdaki altinda yatan sebep icin eşinizle olan ilişkinizi mercek altina alin derim ben nacizane.
 
Şımarıklık değil ama siz ailenize bağımlısınız. Bağlılık ve bağımlılık farklı şeyler. Birey olmuş bir insanın aileye bağımlı olması normal değil. Dahası siz kendi ailenizi kurmuşsunuz. Gerçekten anlayamıyorum bu duyguyu, insan ailesini özler, yanında ister vs anlıyorum ama yaşınız küçük değil, kendi hayatınızı kurmuşsunuz artık. Ya destek alın ya ayrılın dönün ailenizin yanına madem böyle mutlu olacaksınız.
 
Artık sizde bir aile oldunuz hayatınıza boyle bakmak yerine eşiniz hiç yokmuş gibi düşünüyorsunuz yani sonucta evlenince illaki aile özlemi olucak acaba altta yatan başka bi sebeb mi var
 
Ailenizi ozlemeniz çok normal. Ancak sizinki özlemden daha yoğun bir duygu. Hayallerinizde eşinizin olmaması da çok dikkat çekici. Üstelik önceliği (esiniz olsun ya da olmasin) kendi düzeninize hayatınıza vermiyor oluşunuzun sebebini öğrenmelisiniz. Artık yetişkin bir bireysiniz ve bir hayat, iş ve ev düzeni kurmanız gerekiyor. Bence bir uzmana danışmakta fayda var.
 
Herkese yorumlari icin tesekkurler, soyle toparlamaya calisayim, esimle aramizda hicbir sorun yok, ben cok asik olarak evlendim esime, o da ayni sekilde...
Ailemden 4 yildir ayriyim ama evlendikten sonra bu kadar yogun hissetmeye basladim bu duygulari.Aramizdaki mesafe karayoluyla 900 km maalesef ha deyince atlayip gidilebilecek bir mesafe degil, haftasonlari ucakla anca ki her hafta sonu gitmek istesem esimi surekli surukleyemem veya her hafta sonu yalniz olmaktan o da hoslanmaz evliligim zarar gorur bu sefer.
İslerimiz de tayin istemeye musait alanlar degil.
 

Sorun zaten her hafta sonu gitmek istemenizde. Aynı şehirde bile yaşasanız her haftasonunu ailenizle geçirmeniz fazla. Böyle olmaz ne yardan geçiyorsunuz ne serden. Ne yapmak istediğinize karar verin dayanamıyorum ailemin yanına gideceğim diyorsanız istifa edin boşanın yaşayın ailenizle. Yok yapamam diyorsanız da bu ruh halinden çıkın eşiniz illa ki hissediyordur mutsuzluğunuzu
 
Aileyi çok sevsen de malesef bir gün kaybediyorsun.. Bence bir uzmandan destek alın. Ben anne ve babamı 20 yıl önce 16 yasimda kaybettim. Cok zor çok.
 
Neden her hafta sonu gidilmez. Hafta içi çalışıp gidilmiyor sa hafta sonu gitmek istemek normal değilmi.
 
Neden her hafta sonu gidilmez. Hafta içi çalışıp gidilmiyor sa hafta sonu gitmek istemek normal değilmi.
Yani 900 km varmis arada ,kolay mi öyle her hatfa sonu .İşin maddi boyutundan girin,yorgunlugundan cıkın,bir de eşi ile hafta sonlari yapabilecekleri farkli aktiviteler vs olabilir.Bilemedim..
 
20 li yaşlarımda ilk evden ayrılıp çalışma hayatima başladığımda aynen böyle hissediyordum.

Aylarca eve gidememek beni kavuruyordu.ozman görüntülü telefonlar falanda yoktu.ki olsa da aynı şey tabiki de değil zaten.

Neyse gel zaman git zaman yolun yarisini geçmiş bi yaştayım şuan.ben sizin bu duygularınızı yaşarken ne oldu biliyormusunuz canımıniçi babamı genc yaşta aniden kaybettim.dünyam durdu bian da..hayat ışığım söndü.Şu hayatta en en en korktuğum 3 seyden biri başima gelivermisti.malesef benimde tayin vs hicbir sansim yoktu.onlarin yanina dönemediğim için halen daha şu yaşımda pişmanlığım içimdedir.

Ha kader bu elbetteki yaşayacaktım o kaybı ama arada geçen zamanda beraber olabilirdik.o gün kardeşimi ve beni dilinden hiç düşürmemiş canım babam.sanki malum olmus gibi..

Halen daha niye istifa edip dönmedim diye pişmanlığın yok değil.Ama ben henuz yirmili yaşlarımın en başındaydım ve tek tabancaydım.

Diyeceğim odur ki eğer evliliğinde bir sorunun yoksa mutluysan gemileri yakmaya gerek yok.hayat fırsatlar sunmuyor herzman bunu bende yaşadım ama inan ki careler bulabilirsin bu hasreti en aza indirmek adına.yalniz yinede bütün bu duyguların hepsi sende biraz aşırı gibi.işte bu noktada mutlaka psikolog desteği almalısın.kaygı bozukluğu ve bağımlılık durumları olabilir gibi.nacizane epey okurum arastiririm bu konuları onlara binaen böyle söylüyorum

İnşallah en makul çözümler üretip tekrar hep beraber mutlu olacağınız günleriniz olur.
 
Ayni duygulari paylasiyoruz ama benimki sizinkinden daha zor. Aileniz istediginizde yaniniza geliyor ama ben londradayim ve benimkilerin gelme gibi bir durumlari soz konusu degil. En azindan vataninizdasiniz Istediginizde atlar ucaga gidersiniz. Benim oyle bir imkanim yok malesef. Aileniz kendilerine bakamadiginda yaniniza alirsiniz. Bulundugunuz yerden onlara destek olursunuz. Evliligi bitirmeniz ailenizi üzer ben cok donmeyi düşündüm ama her defasinda annem bir yol cizdigimi anlatmaya çalıştı. Kendimi hala evli gibi hissetmiyorum ama cabaliyorum. Caba gösteriniz. Iyi bir evlilikte bir nimettir aile gibi. Ha derseniz esimle anlasamiyoruz o zaman sizi anlarim. Hem baktiginizda ailelerde çocukları mutlu olsun isterler. Bu sekilde teselli seyler yazabilecegimi dusunmezdim. Cunku bizde de aile kavrami cok yuksektir. Bagliyizdir. Evleneneler hep yakındadırlar. Bir yola cikmissaniz o yolda yanlis seyler olmadigi surece yürümeniz gerekir. Geri dönünce mutlu olmakta hayal olabilir. Bu kezde bir pismanlik yasayabilirsiniz. En büyük mesafe gönül mesafesidir. Gönüller bir olsun ailelerimizde iyi olsun bizlerde öyle.
 
Neden her hafta sonu gidilmez. Hafta içi çalışıp gidilmiyor sa hafta sonu gitmek istemek normal değilmi.

Her kısmını özellikle belirttim aslında. Her hafta sonu bunu adeta bir görev belleyip gitmek bence normal değil. Arkadaşım evli karı koca çalışıyorlar cumartesi kızın pazar da eşinin ailesine gidiyorlar. 1 senedir evliler hiç sektirmemişler. Görüşeceksek cuma akşamı oturmaya gelin diyorlar mesela cumartesi pazar rezerve çünkü. Ben kendi adıma onlara baktığımda karı-koca işten gelip evde oturmak haricinde baş başa yaptıkları aktivite göremiyorum. Böyle bir evlilik bana doğru gelmiyor.
 
İnsanın kendi kurduğu aile büyüdüğü aileden bir adım önde olmak durumundadır. Korumak kollamak yaşamak sorumluluğunun 1. planda olması gerekliliği ile öndedir.
Anne baba kardeş elbette sevilecek sayılacak birlikte hayal de kurulacak. Hayatımızdaki insanları ve kendimizi doğru yere konumlandırmadığımız sürece duygusal anlamda iyi hissetmeyeceksiniz.
Ailenize karşı bağlılık mı hissediyorsunuz bağımlılık mı?
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…