E
ezel78
Ziyaretçi
- Konu Sahibi CamasirSuyunaCorba
-
- #161
Öncelikle allah doğru kararı almanızda size yardımcı olsun ve allah hakkınızda hayırlısı neyse onu yaşatsın.
İNSAN
kadın ve erkeğin ortak adı insan aynı materyalden topraktan varolmuşuz.
ama ruh verilince işe gurur duygular,karakter,kişilik vs vs herkese göre değişkenlik gösteren faktörler giriyor işte tamda burada kadın ve erkek mekanizmasının ayrı ayrı mükemmelliği ve özellikleri var oluyor.
bu iki varlık beğeni denen duygu ile birbirine çekiliyor aslında bir bakıma zıtlıklar birbirini cezbediyor.
flört ederken bariz hataları bile göz ardı edebilen kadın ve erkek.evliliğe adım atmış ve aynı evde yaşamaya başlamışlarsa işler puff birden değişiveriyor çünkü bu saatten sonra emek işin içine ilave oluyor. farklı mekanizma ile çalışan kadın ve erkek beyni birbiri ile yarışa giriyor LİDERLİK savaşı ise evliliği inanılmaz kasıyor.
sevgili çamaşırsuyu arkadaşım demek istediğim şu erkekler ve kadınlar yeryüzüne yollandıkları günden beri bir savaştalar.
hem birbirimizi isteriz hemde birbirimizdeki farklılıkları görünce iteriz öteleriz.
sen hem bir eğitimci hemde yaratıcının sadece kadınlara bahşettiği ''annelik'' vasfı ile duygulu güçlü ve zeki bir varlık yani kadınsın erkekler değil eşlerini dünyayı bile kendilerinin yönettiğini düşünmek isterler onlar güç abidesidirler onlarsız olunmaz onlar vazgeçilmez üstün nitelikli kişilerdir.onlara göre kadın ise erkeğin merhametine şefkatine
korumasına muhtaç ikincil pasif erkeksiz bir hiç olan varlıklardır ama bu sadece onların düşüncesidir ve en kültürlüsünden en cahiline bu asla değişmeyecek bir olgudur.
ama gerçek bambaşkadır kadın hem erkeğini hem çocukalrını hem evini hem işini hem çevresini aynı anda yönetebilen ve bunları yaparken kusursuz denecek kadar iyi yapabilen varlıklardır.
aslında senin durumunda ve tüm evliliklerde hep kadının dediği istediği olur bırak erkek ben liderim desin sonuç ve gerçek değişmeyecek ki.
bu durumda arkadaşım evlilikler kolay kurulmuyor aşk herkese uğruyorda her zaman doğruları birleştirmiyor sevgi nadiren kalplerde kalıyor.
sen bunları bulmuş ve yakalamışken hatta evlilikle taçlandırmışken GURURU kenara bırak ve direksiyonun hakimiyetini hissettirmeden tekrar al ve bu evliliği harcama.
aşk neydi sevgi neydi EMEK'ti napalım canım kadınlar her yerde toparlayıcı yapıcı iyileştirici olamk durumundalar çünkü YARATILIŞIMIZ VE MİSYONUMUZ BU BİZ ANNEYİZ BİZ KADINIZ.
toparlan silkelen ve eşini sensiz bırakma olurmu kavgalarında sürtüşmelerinde sonunu sen getirebilirsin yorulmadan yemek bile olmuyor kaldıki evlilik önce yoruyor sonrada
ballanıyor tecrübe ile sabittir.
son bir dip not hani eşin bir keresinde sana sormuş ya neden benle diyalog kurmaya çalışıyorsun diye;aslında senden şunu duymak istemiş bu sorusuyla ,seni seviyorumda ondan demeni
bir daha adliyeye gidip dilekçe verecek kadar derinleştirmemeniz dileği ile çünkü o durumda geri adım atan taraf kendini yenilgiye uğramış hissedeceğinden dönüşler zor oluyor sevgiyle kal canım.
İNSAN
kadın ve erkeğin ortak adı insan aynı materyalden topraktan varolmuşuz.
ama ruh verilince işe gurur duygular,karakter,kişilik vs vs herkese göre değişkenlik gösteren faktörler giriyor işte tamda burada kadın ve erkek mekanizmasının ayrı ayrı mükemmelliği ve özellikleri var oluyor.
bu iki varlık beğeni denen duygu ile birbirine çekiliyor aslında bir bakıma zıtlıklar birbirini cezbediyor.
flört ederken bariz hataları bile göz ardı edebilen kadın ve erkek.evliliğe adım atmış ve aynı evde yaşamaya başlamışlarsa işler puff birden değişiveriyor çünkü bu saatten sonra emek işin içine ilave oluyor. farklı mekanizma ile çalışan kadın ve erkek beyni birbiri ile yarışa giriyor LİDERLİK savaşı ise evliliği inanılmaz kasıyor.
sevgili çamaşırsuyu arkadaşım demek istediğim şu erkekler ve kadınlar yeryüzüne yollandıkları günden beri bir savaştalar.
hem birbirimizi isteriz hemde birbirimizdeki farklılıkları görünce iteriz öteleriz.
sen hem bir eğitimci hemde yaratıcının sadece kadınlara bahşettiği ''annelik'' vasfı ile duygulu güçlü ve zeki bir varlık yani kadınsın erkekler değil eşlerini dünyayı bile kendilerinin yönettiğini düşünmek isterler onlar güç abidesidirler onlarsız olunmaz onlar vazgeçilmez üstün nitelikli kişilerdir.onlara göre kadın ise erkeğin merhametine şefkatine
korumasına muhtaç ikincil pasif erkeksiz bir hiç olan varlıklardır ama bu sadece onların düşüncesidir ve en kültürlüsünden en cahiline bu asla değişmeyecek bir olgudur.
ama gerçek bambaşkadır kadın hem erkeğini hem çocukalrını hem evini hem işini hem çevresini aynı anda yönetebilen ve bunları yaparken kusursuz denecek kadar iyi yapabilen varlıklardır.
aslında senin durumunda ve tüm evliliklerde hep kadının dediği istediği olur bırak erkek ben liderim desin sonuç ve gerçek değişmeyecek ki.
bu durumda arkadaşım evlilikler kolay kurulmuyor aşk herkese uğruyorda her zaman doğruları birleştirmiyor sevgi nadiren kalplerde kalıyor.
sen bunları bulmuş ve yakalamışken hatta evlilikle taçlandırmışken GURURU kenara bırak ve direksiyonun hakimiyetini hissettirmeden tekrar al ve bu evliliği harcama.
aşk neydi sevgi neydi EMEK'ti napalım canım kadınlar her yerde toparlayıcı yapıcı iyileştirici olamk durumundalar çünkü YARATILIŞIMIZ VE MİSYONUMUZ BU BİZ ANNEYİZ BİZ KADINIZ.
toparlan silkelen ve eşini sensiz bırakma olurmu kavgalarında sürtüşmelerinde sonunu sen getirebilirsin
ballanıyor tecrübe ile sabittir.
son bir dip not hani eşin bir keresinde sana sormuş ya neden benle diyalog kurmaya çalışıyorsun diye;aslında senden şunu duymak istemiş bu sorusuyla ,seni seviyorumda ondan demeni
bir daha adliyeye gidip dilekçe verecek kadar derinleştirmemeniz dileği ile çünkü o durumda geri adım atan taraf kendini yenilgiye uğramış hissedeceğinden dönüşler zor oluyor sevgiyle kal canım.