- 25 Nisan 2011
- 2.941
- 2.103
- 373
- Konu Sahibi miniktarlafaresi
-
- #61
Onves yirmi dk once mesaj atmis daha da yazmayacakmis....Bunları neden yapıyorlar?
Çünkü bu kız kimsesiz güçsüz e bi de hamile diye düşünüyorlar.
Siz buna fırsat vermeyin güçlü durun lütfen.
Size ne derlerse desinler boşverin.
Kötü rüya anlattıklarında anne anlatma duymak istemiyorum deyin geçin.
Canım dedikodu duymak istemiyor deyin evet asosyalim beni de böyle kabul edin deyin geçin.
Bebek doğsun onun sevgisi size güç versin inşallah.
Sonra da ne yapın edin eşinizi bi şekilde ikna edin ayrı eve çıkın.
Ama lütfen güçlü olun.
Kimse yoksa da biz varız içinizi dökmek istediğinizde yazın lütfen ben okurum dinlerim sizi.
Gecici gorev oldugu icin izin verilmiyoatla şırnak'a git.ne koşulda olursa olsun daha huzurlu yaşarsın...
ise gidip debelenecegime evlenirim daha iyi dedim.
Anlamadım kim ne mesaj yazmış??Onves yirmi dk once mesaj atmis daha da yazmayacakmis....
Dua edin vallahi dua edin ....
EsimAnlamadım kim ne mesaj yazmış??
ALINTI...
Gelin arabasında âdeta cenaze havası vardı. Gelin ve damadın ikisi de bir karış suratla, hiç konuşmadan oturuyorlardı. Düğün az önce bitmiş, evlerine gidiyorlardı. Arabaya oturana kadar düğünde ikisi de zoraki gülümsemişlerdi. Artık bütün enerjileri bitmişti.
Oysa bu günü ne çok beklemişlerdi… İki yıl olmuştu tanışmalarına. Çok sevmişlerdi birbirlerini. Düğün günü ömrünün en mutlu günü olacak diye düşünmüştü Mehlika. Bu yüzden bugünü burnundan getiren kayınvalidesini bir kaşık suda boğmak istiyordu. Kayınvalidesi hiç kimseyi dinlememiş, ucuza gelsin diye kendi istediği düğün salonunu tutmuştu. Salon davetlilere küçük gelmiş, ayakta kalanlar olmuştu.
Mehlika ve annesi “Ele güne mahcup olduk!” diye çok fena sinirlenmişlerdi. Mehlika düğün boyunca söylenmese Abdullah için bir problem yoktu. Anne babası aksaklıkları gidermek için uğraşıyorlardı. Ayakta kalanlara sandalye ve masa ayarlamaya çalışıyorlardı.
Düğün bittiğinde Mehlika salonda anne babası ile vedalaştı. Annesinin yüzünden düşen bin parçaydı. “Seviyorum, âşığım demeseydin ben bu pintilere kız mı verirdim?” diye söylendi. Mehlika ne diyeceğini bilemedi. Babası kimseye göstermemeye çalışarak eline bir zarf tutuşturdu. “Bunu eve gidince mutlaka oku.” diye eğilip kulağına fısıldadı. Mehlika zarfı çantasının içine koydu.
Eve varana kadar hiç konuşmadılar. Kapıya geldiklerinde Abdullah anahtarı çıkardı, kilidin üzerine taktı fakat kapıyı açmadı. Döndü, Melika’ya baktı:
“Karıcığım gel şu an itibariyle bütün tatsızlıkları dışarıda bırakalım ve evimize iki sevgili olarak girelim. Yaşadığımız hiçbir şey bizden daha mühim değil.” dedi.
Mehlika “Tamam…” diyemedi. Düğün boyunca içinde biriktirip söyleyemediği şeyler vardı. Onları Abdullah’a söylemeden rahat edemezdi.
“Senin için söylemek kolay…” dedi. “Düğünüm burnumdan geldi. Tabii annenin yaptıklarını duymak istemiyorsun. Bundan sonra anneni asla görmek istemiyorum.”
“O düğün aynı zamanda benim de düğünümdü, sen üzüldüğün için benim de burnumdan geldi… Ne yapalım, olan oldu. Bunların hepsini dışarıda bırakalım diye sana gül uzatıyorum.”
“Kapıyı aç, ben çok yorgunum, ayakta durur halim yok.” dedi Mehlika.
“İyi o zaman, ben de yorgunum, bu akşam düğüne ait hiçbir şey duymak istemiyorum, yarın konuşuruz.” dedi ona karşılık Abdullah.
Evlerine girdiler ve hiç konuşmadan sessizce yattılar. Birbirlerine dokunmak bile istemiyorlardı. Mehlika düğün gecesi giymek için hazırladığı seksi ipek gecelik yerine ayıcıklı pjama takımlarını giyip yatağın bir ucuna kıvrıldı. Abdullah da diğer ucuna yattı. Çok yorgun olmalarına rağmen ikisini de uyku tutmuyordu, yatakta dönüp durdular.
Mehlika’nın aklına babasının verdiği zarf geldi. Yataktan usulca kalkarak çantasını alıp salona geçti. Zarfı açtığında içinden bir mektup çıktı. Babası ona mektup yazmıştı. Merak içinde hemen okumaya başladı.
Sevgili kızım, Mehlikam!
Bugün yuvadan uçtun. Artık kendi yuvanı kurma zamanı. İnşallah çok mutlu olursun. Mutluluğuna katkısı olsun diye bir baba olarak sana nasihatlerim var. Bunları sana söylemeyi düşündüm fakat “Söz uçar, yazı kalır…” derler. Kalıcı olsun diye yazmaya karar verdim.
Belki diyeceksin ki “Baba senin çok mutlu bir evliliğin mi vardı ki bana nasihat ediyorsun?” Biliyorum kızım, mutlu bir evliliğimiz yok, zaten bunun için yazıyorum sana.
Biz annenle birbirimize âşık olarak evlenmiştik; fakat aşkımız pek uzun ömürlü olmadı. Ben de annen de hata yaptık. Bu aşkın neden bittiğini, neden sevgisiz bir evliliğe kendimizi mahkûm ettiğimizi ben ayrı izah ediyorum, annen de kendine göre açıklıyor. “Kızlar annelerini model alır.” derler. Beni annenden soğutan hataları bu yüzden yazıyorum ki sen de aynısını yapma. Çünkü sen bir kadın olarak erkeklerin nelerden çok incindiğini bilemezsin. Bu sözlerim kulağına küpe olsun.
Yavrucuğum, erkeği üç şey çok incitir:
Birincisi: Karısı tarafından saygı görmemek, adam yerine konmamak erkeği çok incitir ve karısına olan sevgisini bitirir. Kadın kocasını evin reisi olarak değil de terbiye edilmesi gereken bir çocuk olarak görür, tenkit eder, azarlarsa yani erkeğin erkek olmasına izin vermezse karı-koca arasında muhabbet olması mümkün değildir. Aman kızım, kocana saygılı ol ki o da sana sevgisini göstersin.
İkincisi: Bir kadın kocasının ailesini sevmiyorsa, saygı duymuyorsa erkek karısına çok kırılır.
Canım kızım, eşinin ailesine saygılı ol ve onları sevmeye gayret et. Arkalarından konuşma. Hataları elbette olacaktır, hepimizin olduğu gibi. Hatalarına takılma, gözünde büyütme.
Hiçbir erkek “Seni çok seviyorum aşkım ama anneni sevmiyorum…” diyen bir kadının sevgisinin gerçek olduğuna inanmaz. Kadınların çoğu bu ifadeyle söylemese de eşlerine annesini sevmediğini her vesile ile anlatırlar. Bir erkeğe “Annen dedikoducu, annen cimri, annen arkamdan konuşuyor, annen temiz değil…” denmesi erkek için “Sen dedikoducu, kötü bir kadının kötü oğlusun…” demektir. Erkekler bunu “Sen kötü kadının iyi oğlusun…” diye anlamazlar.
Erkekler korumacıdır. Vatanı aileyi korumak bizim vazifemizdir. Sadece eşimizi ve çocuklarımızı değil; annemizi ve kız kardeşlerimizi de korumak isteriz.
Kocanın annesi hakkında söyleyeceğin her kötü söz; kocanın kalbine attığın kocaman bir ısırıktır. O ısırık yüreğini kanatır, içini sızlatır. Isırık izleri yan yana çoğaldıkça büyük bir yaraya dönüşür. O yaralı yürekle seni ne kadar sevmesini bekleyebilirsin?
Erkeğin kalbi kadınındır; kadının kalbi de erkeğindir. Eşin kalbinde senin sevgini taşıdığı için o kalp sana aittir. O kalbi kırma, yaralama, iyi bak ki sevginiz zarar görmesin.
Kocana annesinin hatalarını göstermek için boş yere uğraşıp onu kırma. Kadınlar zannederler ki biz erkekler annelerimizin hatalarını görmüyoruz. Oysa annelerimizin bütün hatalarını görürüz; fakat eşlerimize itiraf etmek zorumuza gider. Annemiz nasıl küçükken bizi koruyup kollamışsa biz de onu koruyup kollamak isteriz. İşte bu yüzden kadın kayınvalidesinin hatalarını söyleyince erkek hatasını gördüğü halde annesini savunur.
Kayınvaliden senin arkandan konuşsa bile sen onun için kötü bir şey söyleme kızım. Birbirini kötüleyen iki kadının ortasında kalan erkek daha çok annesinin tarafında olur, ona inanır. Onunla kan bağı ve uzun bir geçmişi vardır. Onu doğuran, büyüten, üzerinde o kadar emeği olan annesine sırtını dönüp karısının yanında yer almak istemez. Akıllı bir kadın hiçbir zaman kocasını annesi ile kendi arasında bırakmaz.
Kocana annesinin hatalarını göstermek istiyorsan ona annesini öv, annesi hakkında iyi şeyler söyle. Mesela annesi:”Karın kötü, dağınık…” diyor; sen “Annen çok iyi bir kadın, onu seviyorum” diyorsun. Ne düşünür erkek? “Karım ne kadar iyi bir kadın, demek ki annem onu kıskandığı için arkasından konuşuyor.” O zaman annesi senin için ne söylerse söylesin kocan ona inanmaz, tam aksi, güzel tutumundan dolayı seni takdir eder.
İşte böyle güzel kızım. Kocanın ailesi ile uğraşma. Sevginize kendi elinle zarar verme. Kayınvaliden ne yaparsa yapsın, sen doğru davranışı gösterirsen mutluluğunuza gölge bile düşüremez.Gelinler yardım etmezse kayınvalideler evliliklere zarar veremezler.Kocanla yapacağın hiçbir tartışmaya ailesini karıştırma. Ailelerimiz bizim zayıf yanlarımızdır. Onlara gücümüz yetmez, istesek de değiştiremeyiz onları. Bu yüzden kocanı hiçbir zaman zayıf noktasından vurma ki senden nefret etmesin.
Üçüncüsü: Bir babanın kızına söylemesi ne kadar uygun olur bilmiyorum ama erkeğin yatakta karısı tarafından reddedilmesidir. Bu da erkeği çok fazla yaralar, incitir, karısından soğutur.
Sevgili kızım Mehlika’m,
Benim söyleyeceklerim bu kadar. Sözlerimi okuyup geçme, bu sözlerde yılların tecrübesi var. Bunları annene anlatamadım, biz mutlu olamadık; ama sen anla ve mutlu ol kızım.
Seni çok seven baban.
Mehlika, elinde mektup, uzun uzun düşündü. Mektubu iki kez daha okudu. Sonra gitti, bu gece için önceden hazırladığı geceliğini giydi, saçlarını taradı ve yatağa girip sırtı dönük yatan kocasına sarıldı. Kulağına “Tatsızlıkları bir daha açmamak üzere geride bırakacağıma ve bundan sonra ‘sevdiğimi doğuran kadına’ iyi davranacağıma söz veriyorum.” dedi. Ona dönüp bakan kocasının gözlerinde gördüğü sevgiden dünyada daha değerli hiçbir şeyin olmadığını düşündü.
Sema Maraşlı “Tatlıya Bağlayalım” kitabından
Hamile karısına bunları söyleyebiliyorsa bir öküz olmalı.
Bende bugun ona mesaj attim madem benden sogudum cocugumuzu tasiyorum dedim onu da mi dusunmuyorsun benim hissettiklerimi o da hissediyor dedim bana cevap olarak yazmayacagim artik demisCok üzüldüm durumunuza..size dua edeceğim. Allah yardımcınız olsun.esinize de çok kızdım. Hadi sizden sogumus karnınizdaki çocuğu da mı düşünmüyor??sizin uzuntunuzden etkilenir sonuçta bebek.bu vicdansizlik niye?çocuğu da umursamiyor belli ki.
Bende yazmayacagim olabildigince bekleyecegim bebegimi dusunecegim...Hamile karısına bunları söyleyebiliyorsa bir öküz olmalı.
Seni korkutmak için yapıyordur bence.
Valla ne diyelim ki yağmurdan kaçarken doluya tutulmak diye buna denir.
Bu adama çocuk vermek çok yanlış çok.
Boşver sen de arama madem kalkmasın bi tarafları iyice.
Hamile karısına bunları söyleyebiliyorsa bir öküz olmalı.
Seni korkutmak için yapıyordur bence.
Valla ne diyelim ki yağmurdan kaçarken doluya tutulmak diye buna denir.
Bu adama çocuk vermek çok yanlış çok.
Boşver sen de arama madem kalkmasın bi tarafları iyice.
Bütün mesajları okudum nerdeyse bol dua et zor bir durum bence sürdürme derim ilerde bebeğini kucağına alıncada karışıcaklar belki senin istemediğin bir yetiştirme yöntemi ile yetiştirmek istiycekler, hiç mi akraban yok ? Eşini yazmazsa yazmasın yoksa bir akraban bir sığınma evine git, büyüt bebeğini allahım seni görür ve kapılarını açar korkma alamazlar anneye muhtaç bebeği ki eşininde düşündüğünü sanmıyorum bebeği, özelden dertleşmek istersen derdini dinlerim benimde 11aylık bir kızım var.Öncelikle herkese merhabalar size yasadiklarimi kisa kisa aktaracagim en basindan.
Bekarlik donemlerimde tek yasadim annem vefaat etmisti. Babam ise evli ve esi haliyle beni istemedi yani klasik cici anne durumlari. Ise girdim kendimi idare ettim. Fakat aile ozlemi icimde hep bi yara olarak kaldi.
Babamin tanidigi olan bi aile gorucu usulu ile istedi beni bende dusundum tek yasayip insanlarin gozune batacagima ise gidip debelenecegime evlenirim daha iyi dedim.
Evlendikten 1.5 ay sonra esim dogu gorevi ile sirnaga gitti. O gittikten 2 hacta sonra hamile oldugumu ogrendim bu sirada,Beni de kaynanama birakti.
Zaman gectikce kaynanamla aramada klasik gelin kaynana tartismalari oldu fakat benden 3 yas kucuk gorumcen beni artik azarlamaya baslayinca bende yildim sonucta (evlenmeden once esim tum arkadaslarimla iletisimimi kestigi icin bir tek esime icimi dokup onunla konusuyordum) bi gun esim ailesini arayip sormus onlarda haliyle yok bi durum demis. Esim de bebi arayip sen yalancisin demeye basladi. Onun aileci olacagini bilmiyordum benim tahminim orta yolu bulmasiydi.Suan bana inanmiyormus sevgisi tukenmis...
Ben ise 15+5 hamileyim.
Ne yapacagim bilmiyorum. Ailesi arada bi laf sokuyor. Esim ise aramiyor arasada bitti gibilerinden konusuyo.
Ne yapmaliyim nasil duzeltebilirim bilmiyorum...
Huylarina gitmeliyim gibi hissediyorum cunku donecek bi evim ailem yok ve hamileyim.
Zor bir durum yasim 21..
Bana biraz akil verin cunku artik benim beynim gercektende calismiyor
Gorucu usuluydu emin olun bende hersey guzel olacak umidiyle gittim kimse ilk anda gercek yuzunu gostermemis bunu anladim.. Yoksa ilk evde oldugumuz ay harika bi insandi sonradan cok degistiBu adama çocuk vermek yanlış ama bu kadın bu adama ikinciyi de verir üçüncü yü de.
Neden? Çünkü maddi manevi desteği yok, yaşı da tüm bunlar için küçük sayılır.
Keşke Allahtan korkan biriyle evleneydin be çocum
Cok tesekkur ederim dualariniz icin fakat size mesaj atamiyorum atamadimBütün mesajları okudum nerdeyse bol dua et zor bir durum bence sürdürme derim ilerde bebeğini kucağına alıncada karışıcaklar belki senin istemediğin bir yetiştirme yöntemi ile yetiştirmek istiycekler, hiç mi akraban yok ? Eşini yazmazsa yazmasın yoksa bir akraban bir sığınma evine git, büyüt bebeğini allahım seni görür ve kapılarını açar korkma alamazlar anneye muhtaç bebeği ki eşininde düşündüğünü sanmıyorum bebeği, özelden dertleşmek istersen derdini dinlerim benimde 11aylık bir kızım var.
Elbette ki var fakat birakmiyorlar kayinvalidemde esimde malatyada kalacaksin diyorlarGörev geçici ise evin yok mu senin
Git evine geçici iş vs ara
Belediyeye vs git kaymakamlık
Vs yardım ara
Sistemlik bir sorun olabilirCok tesekkur ederim dualariniz icin fakat size mesaj atamiyorum atamadim
Bir kere daha çok gencsin. Annen baban olmasa bile çocuğun var. Yalnız degilsin. Arkadaşlarinla iletisimin kopmuş olabilir ama bence ara arayi duzelt. Teyzen dayin anneannen halan babaannen falan varsa onlarla arayi iyi tut. Sen şöyle bir hata yapmissin. Yalnizlik duygusundan evlenmissin esin de farkinda her şeyi yapabileceğini düşünüyor. Keşke evinde yalniz kalsaydin yada eşinle gitseydin. Şırnak evet çok zor bir yer ama orada görev yapan bir sürü bayan devlet memuru var. Kv nin yanindan ayril kendi evinde kal derim.Öncelikle herkese merhabalar size yasadiklarimi kisa kisa aktaracagim en basindan.
Bekarlik donemlerimde tek yasadim annem vefaat etmisti. Babam ise evli ve esi haliyle beni istemedi yani klasik cici anne durumlari. Ise girdim kendimi idare ettim. Fakat aile ozlemi icimde hep bi yara olarak kaldi.
Babamin tanidigi olan bi aile gorucu usulu ile istedi beni bende dusundum tek yasayip insanlarin gozune batacagima ise gidip debelenecegime evlenirim daha iyi dedim.
Evlendikten 1.5 ay sonra esim dogu gorevi ile sirnaga gitti. O gittikten 2 hacta sonra hamile oldugumu ogrendim bu sirada,Beni de kaynanama birakti.
Zaman gectikce kaynanamla aramada klasik gelin kaynana tartismalari oldu fakat benden 3 yas kucuk gorumcen beni artik azarlamaya baslayinca bende yildim sonucta (evlenmeden once esim tum arkadaslarimla iletisimimi kestigi icin bir tek esime icimi dokup onunla konusuyordum) bi gun esim ailesini arayip sormus onlarda haliyle yok bi durum demis. Esim de bebi arayip sen yalancisin demeye basladi. Onun aileci olacagini bilmiyordum benim tahminim orta yolu bulmasiydi.Suan bana inanmiyormus sevgisi tukenmis...
Ben ise 15+5 hamileyim.
Ne yapacagim bilmiyorum. Ailesi arada bi laf sokuyor. Esim ise aramiyor arasada bitti gibilerinden konusuyo.
Ne yapmaliyim nasil duzeltebilirim bilmiyorum...
Huylarina gitmeliyim gibi hissediyorum cunku donecek bi evim ailem yok ve hamileyim.
Zor bir durum yasim 21..
Bana biraz akil verin cunku artik benim beynim gercektende calismiyor
Dinleme sende bak sen böyle boyun egersen arkası kesilmez. Çalışmak istiyorsun bu kötü bir şey degil. Diret diret ve diret. Çocuğun seni örnek alacak unutma.Elbette ki var fakat birakmiyorlar kayinvalidemde esimde malatyada kalacaksin diyorlar
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?