- 27 Aralık 2016
- 1.089
- 2.203
- 133
- Konu Sahibi MelegimveAskim
-
- #2.241
Basiniz sagolsun arkadasim15 gün önce kollarımda bebeğimi kaybettim nedenini açıklayamadılar bile daha 30 günlüktü ve sapasağlamdı öyle canım yanıyor ki nefes alamıyorum, hergün tekrar ölüyorum. Hergün mezarına gidip minik bebeğimle konuşuyorum...dünya hergün başıma tekrar tekrar yıkılıyor. Yavruma kavuşacağım onun yanına gideceğim günü sabırsızlıkla bekliyorum. Allah benim gibi bunu yaşayan herkese sabır versin. Günlerin gecelerin hiç bir anlamı yok artık...
Allahim size sabirlar versin...Buzluğumun bir çekmecesini tamamen sütümle doldurmuştum. Oğlum belki birkaç damla içti ama rızkı çok boldu. Artık sagıp sagıp lavoboya döküyorduk.. oglum öldüğü gün aglaya aglaya sütümü sağdım. O gitmişti ama sütü hala gögsümdeydi.. ilk kez ona dokundugumda elleri çok üşümüştü. O zaman anladim ki, o kesin artik geri dönmezdi.. yumuşacikti minicik ayaklari. Yaşamasına engel olan böbrekleri karnini iyice şişirmiş, mos mor etmişti. Allahım nasil dayanilmaz bir acı.. mezarlikta gasilhanede yıkama görevlisiyle birlikte yıkadık bebegimi.. gömülürken mezarinin başinda oturdum. Hayirla git oglum, dedim. Biz de gelicez. Sakın korkma, gittigin yer cok guzel. Hayirla git oglum... Bu cumleyi cok tekrarlamisim ama farkinda degildim.
Şimdi bir hamile gördüğümde yüreğim yanıyo. Hemen evime gidip saatlerce agliyorum. Bir bebek gordugumde, bebek arabasi gordugumde icim alev alıyor. Çok zor.. Çogu zaman kendimi isyanin kiyisinda buluyorum ama diyorum ki, Allahim daha kotulerini yasayanlara sabir ver...
Amiinİlk annelik heyecanı,
İlk tekmeleri hissetmenin verdiği mutluluk
Anne adayı olmanın verdiği binlerce şükür
Doğacak bebeğinin odasından geleceğine Binlerce kurduğun toz pembe hayaller,
"Oğlum benim, ne koysak adını" telaşları,
Her geçen gün büyüyen karnınla sımsıkı kurduğun o bağ...
Zaman hızla geçip giderken
Haftalar 20'lerin kapısına dayandığında
Sebepsiz bir fırtına gelir bir gün
Adı erken doğumdur ve alır götür bebeğini
Sadece bebeğini mi?
Anneliğini, umutlarını, evladını,
hatta nefesini
Kısaca herşeyini...
Kayıptan sonraki ilk onsuz uyandığın sabah
Bebeğin için tükettiğin cevizler, ilaçlar,
O tadını hiç sevmediğin
haşlanmış yumurtalar yok
Kahvaltılar bile artık çok anlamsızdır
Sanki o'ndan önce hiç yaşamamışsın gibi
Yaşam damarlarından biri kopar
Elini her karnına attığında
O koca boşluk dolar gözyaşlarınla
Sıkı sıkı sarıp kokusunu duyamadan
O küçük elleri tutamadan
Bebeğim diye bağrına basamadan
Bir sebepsiz fırtına alıp gider herşeyini
Bebeğini kaybetmiş bir lohusa anneysen
Lohusalıktan sütün gelir, olmayan bebeğine sağarsın,
İçini acıttıkça acıtır,
Olmayan bebeğinin sütü...
Neden diye kendine soramadan duramazsın
Cevabını bulamayacağını bile bile,
Zamanla geçer her acı derler ya,
Dışındaymış "evlat acısı" bir kere...
Oysa sen ki, ne hayaller kurmuştun
Masmavi tulumlardan
Denizci odasından oyuncaklarına kadar
Şimdi evladını verdiğin toprak dinsin de
Mezar taşını yaptırasın oğlunun
Adını da koyasın canının parçasının
Karanlık hayallerinde
Boğulmadan,
İsyan etmemekle acıyı hazmetmek arasında Yaşamaya mecbursun
Mezardaki bebeğin annesi olmak var ya,
Ellerini bebeğinin yumuşacak teni yerine
Toprağın soğuğuna sarmak,
Bebeğinin cansız bedenini
Görüpte aklından çıkaramamak var ya
Bu kadar acının var olduğu cümlelerde
Sensizliği yaşamak
Ben seni çok özledim oğlum...
Yüca Rabbim kimseyi evladı ile imtihan etmesin, acısını yaşatmasın...
Amiin
Basiniz sagolsun arkadasim
Bir su gibi guzel ve duru anlatmissiniz bebek kaybetmeyi ...
Bu sozlere basla ekleyecek hic bir sey yok inanin...duru bir su gibi ...
Basiniz sagolsun ...
Rabbim sabirlar versin...
Iki ay degilde on yil gecse bes tane de sonra evladin olsa unutulmaz ki...sağol cnm,
2 ayı geçti ama acım o kadar taze o kadar derin ki
İçimi susturamıyorum hala...
Rabbim yeni gebelikler nasip eyler inşallah tüm isteyenlere
Iki ay degilde on yil gecse bes tane de sonra evladin olsa unutulmaz ki...
Hep kaybedilen en degerli en ozlenen olarak yerini aldı bile...
Bir dusuk bile unutulamazken kalp atisini aldigin kipirtilarini hissettigin hayaller kurduran evladi unutmak kolay mi...
Her sey yarim bizim icin ...
Yeni bir bebekte belki bir heves...
Yeni bir bebek hep aklima karisi ölünce yeniden evlenmis bir adami aklima getiriyor nedense òlen kadinin kullanmaya kiyamadigi esyalarini evini her seyini yerine gelen kadin kullaninca insanin ici eziliyor ya bir kadin olarak; sanki yeni bir bebekte oyle olacakmis gibi geliyor... elbet evlatlarimizin kardesleri olacaklar ama yine de zor geliyor cok istiyorum bir yandan da kaybettigim evladim olamayacagi icin olmayan kardesine boyle dusunceler buyutuyorum...
Rabbim yardimcimiz olsun gercekten zor bir durum bizimki...
Amiin canim amiiin bu cuma gunu kimin ne dilegi varsa kabul olmasi dilegi ile...Evet çok haklısın
"O" benim hep ilk bebeğim olacak...
Çok zor bir psikoloji acının yanında
İlki unutamamak, kollarını ikinci bebeğin doldurması için can atmak ama ikinci bir hamileliğin de sonunu görecek o uzun süreci kaldırabilecek kadar güçlü hissedememek
Allah gidenin sabrını, gelecek olan için de güç versin
sağol cnm,
2 ayı geçti ama acım o kadar taze o kadar derin ki
İçimi susturamıyorum hala...
Rabbim yeni gebelikler nasip eyler inşallah tüm isteyenlere
Anladim ki yalniz degilim... Degiliz.
Rabbim sabır versin, başın sağolsun..
Benim neredeyse 3 sene olacak, acım aynı..
Onunla aynı senenin bebekleri 3 yaşını karşıladı..
Benim kuzum hiç büyümedi, o hep bebek kaldı..
Melek oğlum İbrahim .. Ah..
Evlat acısı dinmez bir sızı, o kadar zor ki,
rüyalarda görmek ve kavuşamamak...
(Bu arada erken doğumun sebebini araştırın.)
Başınız sagolsun arkadaşım allah sabırlar versin ... yalniz degilsin tek de degilsin üc yil bes yil evladiyla gun gecirip topraga koyan anneler var yuzunu hic goremeden topraga veren anneler de...sabirlar diliyorum arkadasim sana da..Acılar dinmeyecek yüreğimdeki sızı asla geçmeyecek. Nicelerinin yaşamadığı, düşündüğünde bile aklını kaybedebileceği bir acıyı yaşamak... nice nice hayallerle alınmış pembe pembe minicik giyilmemiş giysiler, el bile sürülmemiş oyuncaklarla birlikte geride kalan umutlar,hayaller,yaşanacaklar... boğazda bir yumru nefes almak imkansız zaten alsanda anlamsız... Herkesin hayatına devam etmesi zoruna gidiyor yavrum bebekli evleri görmek canını yakıyor insanın. Herkes çocuğunu arabalarında, kıcağında gezdiirirken bizimse hergün senin mezarına giderken akıttığımız göz yaşları, zihnimde deli sorular. Oysa ne hayallerle almıştık bebek arabanı “aman sarsmasın” diye ince ince düşünerek bir kere bile gezdiremeden yavrum seni toprağa vermek. Doğduğun gün sabaha kadar seni izlemiştim aman birşey olurda göremem diye. Yatağında yatarken kafanı çevirip yatırdığım tarafa dönüp yatardım sana birşey olurda göremem diye. Nefesini kontrol ederdim nefes alıyo mu almıyo musun diye. Bilemedim ki kuzum ellerimde gideceğini. Daha 2 saat önce göğsümde uyutup senle birlikte uyurken akşama kollarımda olmayacağını bilemedim ki ben şimdi benim acımı ne hafifletebilir ki nefesine,sesine hasret kalmayı ne hafifletir ki. Öyle özledim ki öyle hasretimki sana güzel yüzlü sarı papatyam.Üstünde olan son giysilerini koklamaya korkar oldum kokun üstünden gider diye. Senden kalan tek şey onlar bana.odan boş, evimiz sessiz,ben sensiz. Ya Rabbi bu nasıl büyük bir acı bu nasıl bir sınav...Uyu diye ninniler söylerdim şimdi uyan diye çığlıklar atıyorum...seni yoğun bakıma götürürken bana son kez tek gözünü açıp veda eden bakışın nasıl aklımdan çıksın. “ Allah verdi, Allah aldı” diyoruz elhamdulillah iman ediyoruz ama can parçam canımdan canımın gitmesini nasıl sindireyim ben bilmiyorum ki. Yaşam bir zulüm gibi artık. Beni sen almaya gel minik prensesim tamam mı hergün bunun için dua edyorım. Ebedi alemde senden hiç ayrılmamayım diye dua ediyorum kuzum Allaha. Birgün daha geçti senle kavuşacağımız günden. Biz sen doğ diye çok bekledik çok heyecanlandık çok sabırsızlandık orda zaman mevhumu yok şimdi sen bekle bizim gelceğimiz günü... seni çooookkk seviyorum anneeemm seni çoookk özlüyorum...
Canım kardeşim...Acın çok büyük...İnan benim de içim çok yandı.Mesajımı yazıp yazıp siliyorum. Acımın büyüklüğünü hiçbir kelime ifade etmiyor.Rabbim yâr ve yardımcın olsun.Minik bebeğinle ebedi cennetlerde kavuşursun inşallah.Canım benim Rabbim sana dünyada da hayırlı uzun ömürlü yavrular versin. @Ay-hal arkadaşımızın paylaştığı yazıyı okumuşsun , seni ve kızını anlattığını yazmışsın. O yazıda verilen mesajı düşün ve uygulamaya çalış lütfen.Canım benim; yine yazıp yazıp siliyorum.Seni üzecek birşey yazarım diye korkuyorum.En iyisi seni tüm acılarını dindirecek Rabbime emanet edeyim .Latif olan Allahım yaralarını sarsın en güzel şekilde...15 gün önce kollarımda bebeğimi kaybettim nedenini açıklayamadılar bile daha 30 günlüktü ve sapasağlamdı öyle canım yanıyor ki nefes alamıyorum, hergün tekrar ölüyorum. Hergün mezarına gidip minik bebeğimle konuşuyorum...dünya hergün başıma tekrar tekrar yıkılıyor. Yavruma kavuşacağım onun yanına gideceğim günü sabırsızlıkla bekliyorum. Allah benim gibi bunu yaşayan herkese sabır versin. Günlerin gecelerin hiç bir anlamı yok artık...
Acılar dinmeyecek yüreğimdeki sızı asla geçmeyecek. Nicelerinin yaşamadığı, düşündüğünde bile aklını kaybedebileceği bir acıyı yaşamak... nice nice hayallerle alınmış pembe pembe minicik giyilmemiş giysiler, el bile sürülmemiş oyuncaklarla birlikte geride kalan umutlar,hayaller,yaşanacaklar... boğazda bir yumru nefes almak imkansız zaten alsanda anlamsız... Herkesin hayatına devam etmesi zoruna gidiyor yavrum bebekli evleri görmek canını yakıyor insanın. Herkes çocuğunu arabalarında, kıcağında gezdiirirken bizimse hergün senin mezarına giderken akıttığımız göz yaşları, zihnimde deli sorular. Oysa ne hayallerle almıştık bebek arabanı “aman sarsmasın” diye ince ince düşünerek bir kere bile gezdiremeden yavrum seni toprağa vermek. Doğduğun gün sabaha kadar seni izlemiştim aman birşey olurda göremem diye. Yatağında yatarken kafanı çevirip yatırdığım tarafa dönüp yatardım sana birşey olurda göremem diye. Nefesini kontrol ederdim nefes alıyo mu almıyo musun diye. Bilemedim ki kuzum ellerimde gideceğini. Daha 2 saat önce göğsümde uyutup senle birlikte uyurken akşama kollarımda olmayacağını bilemedim ki ben şimdi benim acımı ne hafifletebilir ki nefesine,sesine hasret kalmayı ne hafifletir ki. Öyle özledim ki öyle hasretimki sana güzel yüzlü sarı papatyam.Üstünde olan son giysilerini koklamaya korkar oldum kokun üstünden gider diye. Senden kalan tek şey onlar bana.odan boş, evimiz sessiz,ben sensiz. Ya Rabbi bu nasıl büyük bir acı bu nasıl bir sınav...Uyu diye ninniler söylerdim şimdi uyan diye çığlıklar atıyorum...seni yoğun bakıma götürürken bana son kez tek gözünü açıp veda eden bakışın nasıl aklımdan çıksın. “ Allah verdi, Allah aldı” diyoruz elhamdulillah iman ediyoruz ama can parçam canımdan canımın gitmesini nasıl sindireyim ben bilmiyorum ki. Yaşam bir zulüm gibi artık. Beni sen almaya gel minik prensesim tamam mı hergün bunun için dua edyorım. Ebedi alemde senden hiç ayrılmamayım diye dua ediyorum kuzum Allaha. Birgün daha geçti senle kavuşacağımız günden. Biz sen doğ diye çok bekledik çok heyecanlandık çok sabırsızlandık orda zaman mevhumu yok şimdi sen bekle bizim gelceğimiz günü... seni çooookkk seviyorum anneeemm seni çoookk özlüyorum...
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?