Davranış Bozuklukları cocugunuz istemediginiz bir seyimi yapiyor?yoksa inatcimi???

Çocuğumuzda karşılaştığımız huysuzluk, saldırı, şiddet, içe dönüklük, korkaklık, hiperaktiflik, pasiflik, dikkatsizlik, çevreye uyum, utangaçlık, hırçınlık vs birçok sorununuzun paylaşıldığı konular.
çocuklarda bilirsiniz istedikleri yapılmayınca sinir krizi geçirir gibi davranırlar. kendilerini yere atmak, bağırmak, sanki bir yerine bir şey olmuş gibi çığlıklar vs.
kızımın daha ilk böyle davrandığı zamanda odasına gönderdim ve aynen şunu dedim " odana git ve 5 dakika orada kal sakinleş ve öyle gel." ve odadan çıktığı zamanda şunu sordum, odanda sakinleşmeyi beklerken neden seni odana gönderdiğimi düşünmüşsündür,şimdi sakinsen anlat bakalım. ve bu işe yarıyor. bir kaç seferden sonra inanın artık böyle hırçınlıkları kalmadı ve ben bunu 2,5- 3 yaşındayken yaptım... işe yarıyor . çocuğun yaşıyla doğru orantıda bir zaman odasında sakince durup düşünmesini isteyin sadece...burada yalnız dikkat edin oda karanlık olmasın . svgler...
 
çocuklarda bilirsiniz istedikleri yapılmayınca sinir krizi geçirir gibi davranırlar. kendilerini yere atmak, bağırmak, sanki bir yerine bir şey olmuş gibi çığlıklar vs.
kızımın daha ilk böyle davrandığı zamanda odasına gönderdim ve aynen şunu dedim " odana git ve 5 dakika orada kal sakinleş ve öyle gel." ve odadan çıktığı zamanda şunu sordum, odanda sakinleşmeyi beklerken neden seni odana gönderdiğimi düşünmüşsündür,şimdi sakinsen anlat bakalım. ve bu işe yarıyor. bir kaç seferden sonra inanın artık böyle hırçınlıkları kalmadı ve ben bunu 2,5- 3 yaşındayken yaptım... işe yarıyor . çocuğun yaşıyla doğru orantıda bir zaman odasında sakince durup düşünmesini isteyin sadece...burada yalnız dikkat edin oda karanlık olmasın . svgler...

slm canim,evt katiliyorum ayni seyleri bnde yazmistimm,bnm kiz suan 2 yasina girecek daha tm konusamiyor ama oda cok iyi anlyior ne dedigimi yani birz konusuyorr,bnde denemistimm odaya koymayi ama 2,kereden sonra ise yaramistii,dedigin gibiodayi kilitlemeden,karanlik olmadan,sevgilerle
 
Merhaba arkadaşlar,
Benim kızım 17 aylık ele avuca sığmıyor,beni bütün gün yanında istiyor anne gel oyunları hep bereber oynamak istiyor kendi hline hiç kalmıyor kalsada dolapları dağıtmak yaramazlık yapmak için.beni babasını dövüyor ıssırmaya çalışıyor uyarıyorum ama bir dinliyo ertesi gün aynı çok hareketli konuşmasıda güzel herşeyi söylüyor,oyuncaklarıyla pek oynamıyor 5 dk dikkatini çekiyor sonra evin içinde tur atmaya başlıyor mutfak masasının üstünde koltuk tepelerinde koşturuyor.Sizce normlmı nasıl davranmalıyım.Aşırı sinirli bir çocuk
 
İlgi çekmek istediğini yaptırmak için başını yere vuruyordur biliyorki siz dayanamayıp onu lıp istediğini yapacaksınız en iyisi bir süre görmezden gelmeye çalış sinirlenince başka odaya git etrafında kimse olmayınca bırakabilir benim yiğenimde yapıyordu kendi haline bıraktık siniri geçincede konuştuk bıraktı umarım işe yarar kolay gelsin.
 
bu kadar inatçı bir çocuğa"git odana düşün" dediğinizde gitmeyecektir.gitsede Geri çıkacaktır. O yüzden kitlemek çözümünü düşünebilir anneler. Ama şunu bilmeliki anneler, küçükken odaya kitlenen çocuklarda kapalı mekanda kalma korkusu oluşaabiliyor. Klostrofobi. Aman dikkat. Hiçbir uzmanın kapıyı üstüne kitleyin diyeceğini zannetmiyorum. Demezlerde
 
Çocukların durup dururken, herhangi bir yaşta sorun çıkarmaları çok normal. Eğer 2 yaşında olsalardı 2 yaş sendromundan kaynaklanıyor diyebilirdim ama 3 ve 4 yaşlar çocukların genelde uyum içinde oldukları zamandır.
İkizleri disiplin ederken sana yardımcı olacağını düşündüğüm bir kaç noktaya değinmek istiyorum. Öncelikle çocuklarına disiplin verirken esnek olmalısın. Kendi metodunuzu zamanla değiştirmeye, olaylara gore uyarlamaya, değişik yöntemler denemeye hazırlıklı olun. Unutulamaması gereken bu yaştaki çocukların kuralları anlayabilecek ve uygulayabilecek olgunlukta olduklarıdır.
İlk olarak disiplin tarzına göre ayrılmış olarak üç değişik ebeveyn modeli var, bahsetmek istediğim.
1. Aşırı Otoriter Ailelerde ebeveyn sürekli çocuğun davranışlarını kontrol eder, büyüklere uyulması gerektiğinden bahseder ve tartışmalara kapalıdır. Bu aileler genellikle ceza yöntemlerini uygularlar.
2. Otoriter Ailelerde ise ebeveyn limitleri belirler ve çocuğunun doğal ve mantıklı yollardan hatalarından ders almasını ister. Çocuklarına kurallara uymanın öneminden ve neden kurallara uyulması gerektiğinden bahseder. Çocuklarıyla aynı fikirde olmasa bile onları dinler ve söylediklerini dikkate alır. Nazik ama kurallara uymada sıkı, ama sıcak ve sevgi doludur. Standartları yüksek tutar ve çocuğunu bağımsız olmaya teşvik eder.
3. Müsamahakar Ailelerde ebeveynin çok az kontrolü vardır. Çocuklar kendi kurallarını koyma, istediği aktiviteyi istediği zaman yapma hakkına sahiptir. Çocuklarının davranışlarında diğer aile tiplerine nazaran çok olgunluk beklemezler.
Araştırmalara göre orta yolu bulan yani otoriter ailelerde yetişen çocuklar kendini bilen, sorumluluk sahibi, dayanışmadan yana, kendine güveni olan, araştırmacı oluyor. Aşırı otoriter ailelerde yetişen çocuklar korkak, kafaları karışık, araştırmaya çok meyili olmayan ve otoriteye bağlı oluyorlar. Müsamahakar ailelerde yetişenler ise olgunlaşmamış, sorumluklara ya da özgürlüğüne karşı isteksiz olurlar.
Disiplin tarzını düşündükten sonra kısa şekilde bir kaç metod öneriyorum.
*Çocuklarınızla iletişim kurarak problemleri çözün: Kolay anlaşılır ve net kurallar koyun. Kendilerini ifade ederken kullacakları kelimeleri bulmalarında yardımcı olun. Eğer kendini ifade edemezse hırçınlık gösterebilir o yüzden “Şu an ağlıyorsun sebebi şu mu? Hissettiğin şu mu?” şeklinde hem soru sorarak hem de kendini ifade etmesine yardımcı olarak sorunu çözmeye çalışın. Istediği şeyi elde etmek için kendini yerlere attığında, “İstediğin şeyi elde etmek isteğini anlıyorum. Ama bu şekilde davranman gerekmiyor, bu şekilde göstermen yerine benimle konuşmalısın” diyebilirsiniz.
*Önemsemezlikten gelin: Bazen yaptıklarını önemsemek o hareketi bir daha tekrar etmelerini engelliyor. Hoşlanmadığınız hareketi yaptıklarında önemsemezlikten gelip, doğrusunu yaptığında dikkatini ona yöneltin.
* Ödüllendirme: Sözle ya da başka şekilde ödüllendirmeye gidebilirsiniz. Burda sıkça kullanılan metod sticker yani etiket ile ödüllendirme. Yakalarına yapıştırılan minicik bir sticker bile kötü davranışlarını düzeltmelerine yardımcı olabiliyor. Şunu yaparsan şunu veririm değil de doğru hareketi yaptıkları zaman ödüllendirmeye giderseniz daha iyi sonuç alabileceğinizi duüşünüyorum.
* Hayır kelimesini kullanmamaya çalışın: Çocuklara ne yapmamaları gerektiğini söylemek yerine ne yapmaları gerektiğini söylemeye çalışın. Pozitif yaklaşmanız daha olumlu sonuçlar yaratacaktır.
* Zorlamayın, anlaşma yoluna gidin: İlacını içmek istemiyorsa ona seçenek sunun, meyve suyuyla mı içmek istiyorsun yoksa süt ile mi? diye seçenek sunabilirsiniz. Basit gibi görünse de işe yaradığını göreceksiniz.

Unutulmaması gereken son nokta da eğer kabul edilmez bir davranışta bulunursa öncelikle net ve kesin bir şekilde ne demek istediğinizi belirtin, daha sonra kesinlikle bağırmayın ya da sert davranmayın. Yaptığı harekete ceza vermek gerekiyorsa tek başına odasına gönderebilirsiniz. Yalnız bu konuda tavsiye edilen sürede dikkatli olmalısınız. Çocuğunuzun yaşı kadar süre oda cezası yeterli. Yani 4 yaşındaki çocuk için 4 dakika. Bu süreden sonra hatasını unutacaktır o yüzden süresi dolunca güzelce konuşup neden oda cezası aldığını açıklayın. Oda cezasından kastım kesinlikle kapının yapatılması, çocuğu odaya kitleme şeklinde değildir. Tam tersine odasının kapısı açık olsun ama süresi dolmadan çıkamayacağını bilsin. alıntıdır...
 
Selam kızlar. Benimde martta 3 yaşını dolduracak bir oğlum var.
Sorunumu nasıl ve nerden anlatmaya başlasam bilmiyorum. Ben çalışıyorum oğluma annemler bakıyor. Kalabalık bir aileyiz tek torun ve babamın göz nuru değilde babamın tutkusu diyebilirim oğlum için. Onlar baktığı için minnettarım ama sorun tamda burda başlıyor. Oğluma asla kimse laf söyleyemez ne isterse anında olur. Hayır kelimesi kullanılamaz, ona kimse laf söleyemez hele hele biri kızacak mümkün değildir.(dede kuralı) giydiği elbiseden , yattığı yorganın kalınlığına kadar dedesi kontrol eder. Ben öte git desem babamla 2 saak tartşırız. Neden bunları anlatıyorum.
Babam torununu öyle bir tutku haline getirdiki sevgisi o kadar fazlaki kendi evine gitmesine bile tahammülü yok .
Anıl bunları o kadar iyi biliyorki istediği heerşeyi yaptırıyor. Hayır kelimesi kullandığım anda vicdansız oluyorum annelikten nasibini alamamış oluyorum. Ben nedersem deyim herkes bildiğini okuyor. Akşam benim ve dedesinin geliş saatlerinde hırçınlaşıyor ağlamalar sinirlenmeler tabi evdeki 6 7 kişi başında pervane
anıl bunu istermisin anıl hastamısın. çıldırıyorum. Bazen ağlama krizleri geçirirken alıyorum eve götürüp salona oturtuyorum
burda ağla ağlaman bitince bana haber ver diyorum 1 dakka sonra sustum özür dilerim diyor ama daha ceza bitmeden babamlar kardeşlerim evdeler. Işkence ediyorum ya hayır diyorum ya.
Offf nasıl anlatsam ki. Anılın hastalanması banyo suyunun sıcaklığı yediği yemekler herşey tartışma konusudur bizde.

Nasıl başedeceğim ne yapacağım bilmiyorum.
O yüzden gün geçtikçe hırçınlaşıyor.
Annemlere ayakkabı ile girer annecim neden çıkarmıyorsun deyince ama gülübik(annem) bana kızmaz ki diyor. Evi altına üstüne getiriyor.
Bize gidince kapıya gelmeden çıkarır ayakkabılarını , kitaplarını dağıtıren gayiii kitaplarımı dağıtabilir miyim canım dağıtmak istiyor der. Bunlar sadece örnek...
Ama benimde başedemediğim şeyler var inat konusunda ama dediğim gibi tek olmadığım ve arkasında kocaa bir güç varken onu destekleyen vazgeçirebilir miyim bilmiyorum...
Anıla birşeyi yapma derdiğinde sanki ona demiyorsun hiiç umursamıyor gözünün içine baka baka anıl yapma annem anıl yapma annem dedikçe gülerek gözlerime bakarak yapıyor.
Allah beni kahretsinki öfkemi kontrol edemediğim için sesimi yükseltiyorum bağırınca hemen yapıyor. Sonra pişman oluyorum eğer anlarsa pişmanlığımı bunu bile kullanıp sen bana neden kısdın diyip duygu sömürüsü yapıyor yok tavrımı korursam sırnaşıyor özürler diliyor. Ilk önce sesimi yükseltme (bağırma)olayını çözüp sonra onu eğtmeye başlamam lazım sanırım...
 
Selam kızlar. Benimde martta 3 yaşını dolduracak bir oğlum var.
Sorunumu nasıl ve nerden anlatmaya başlasam bilmiyorum. Ben çalışıyorum oğluma annemler bakıyor. Kalabalık bir aileyiz tek torun ve babamın göz nuru değilde babamın tutkusu diyebilirim oğlum için. Onlar baktığı için minnettarım ama sorun tamda burda başlıyor. Oğluma asla kimse laf söyleyemez ne isterse anında olur. Hayır kelimesi kullanılamaz, ona kimse laf söleyemez hele hele biri kızacak mümkün değildir.(dede kuralı) giydiği elbiseden , yattığı yorganın kalınlığına kadar dedesi kontrol eder. Ben öte git desem babamla 2 saak tartşırız. Neden bunları anlatıyorum.
Babam torununu öyle bir tutku haline getirdiki sevgisi o kadar fazlaki kendi evine gitmesine bile tahammülü yok .
Anıl bunları o kadar iyi biliyorki istediği heerşeyi yaptırıyor. Hayır kelimesi kullandığım anda vicdansız oluyorum annelikten nasibini alamamış oluyorum. Ben nedersem deyim herkes bildiğini okuyor. Akşam benim ve dedesinin geliş saatlerinde hırçınlaşıyor ağlamalar sinirlenmeler tabi evdeki 6 7 kişi başında pervane
anıl bunu istermisin anıl hastamısın. çıldırıyorum. Bazen ağlama krizleri geçirirken alıyorum eve götürüp salona oturtuyorum
burda ağla ağlaman bitince bana haber ver diyorum 1 dakka sonra sustum özür dilerim diyor ama daha ceza bitmeden babamlar kardeşlerim evdeler. Işkence ediyorum ya hayır diyorum ya.
Offf nasıl anlatsam ki. Anılın hastalanması banyo suyunun sıcaklığı yediği yemekler herşey tartışma konusudur bizde.

Nasıl başedeceğim ne yapacağım bilmiyorum.
O yüzden gün geçtikçe hırçınlaşıyor.
Annemlere ayakkabı ile girer annecim neden çıkarmıyorsun deyince ama gülübik(annem) bana kızmaz ki diyor. Evi altına üstüne getiriyor.
Bize gidince kapıya gelmeden çıkarır ayakkabılarını , kitaplarını dağıtıren gayiii kitaplarımı dağıtabilir miyim canım dağıtmak istiyor der. Bunlar sadece örnek...
Ama benimde başedemediğim şeyler var inat konusunda ama dediğim gibi tek olmadığım ve arkasında kocaa bir güç varken onu destekleyen vazgeçirebilir miyim bilmiyorum...
Anıla birşeyi yapma derdiğinde sanki ona demiyorsun hiiç umursamıyor gözünün içine baka baka anıl yapma annem anıl yapma annem dedikçe gülerek gözlerime bakarak yapıyor.
Allah beni kahretsinki öfkemi kontrol edemediğim için sesimi yükseltiyorum bağırınca hemen yapıyor. Sonra pişman oluyorum eğer anlarsa pişmanlığımı bunu bile kullanıp sen bana neden kısdın diyip duygu sömürüsü yapıyor yok tavrımı korursam sırnaşıyor özürler diliyor. Ilk önce sesimi yükseltme (bağırma)olayını çözüp sonra onu eğtmeye başlamam lazım sanırım...

ailenizin tutumu çooooook ama çok yanlış..kusura bakmayın bunu söylemek istemezdim ama şımarık çocuklar böyle yetişiyorlar..aman dedi yapalım,aman şöyle böyle derken çocuk evin reisi her dediği olan bir konuma geliyor sonra zaptedilemez bir hal alıyor..hele size yaptıkları hiç hoş değil..siz annesiziniz elbette bir otorite olmalı evde,çocuk en azından birinin lafını dinlemeli.olmaması gereken şeyleri bilmeli.senin alfının üstüne laf söyleyip hemen kavgaya geçmeleri ne kadar yanlış bide çocuğun yanında yapıyorlarsa oooo..Allah kolaylık versin canım..hiçbir çocuk terbiye edilmeyecek türden değildir..bir sürü pedagogların kitapları var..farklı farklı yöntemler var mutlaka biri işe yarar ama ailen böyle davranmaya devam ettiği sürece çocuğun ele avuca sığmayan,her istediğini illa yaptıran ve en önemliside sizi takmayan bir birey haline gelecek


anneanneler dedler babanneler torunlara pek kıyamıyorlar..ben tek çocuktum ve beni hiç şımartmadılar...her zaman paylaşmayı öğretmeye çalıştılar.her istediğim her zaman nerdeeee...eğer gerekliyse alınırdı,gereksizse hayır denirdi..sofrada ne yemek varsa ondan yenecekti,eğer yemezsem canımın istediği bir şeyi arada yeme hakkım yoktu bir diğer öğünü bekleyecektim.evinde belli kuralları vardı ve çiğneyemezdim.bende o evde yaşayan bir bireydim...belki zorluk çektiler belli dönem..ilkoula gelene kadar falan..ama şuan benim tek çocuk olduğumu duyan şaşırıyor..aaaa ama sen çok cömert birisin nasıl yani diye...tek çocukların üstüne yapışmış terimler var..bencil,paylaşmayı bilmeyen vs vs...ben daha doğduğunda dedim kendi aileme.beni nasıl yetiştirdiyseniz bunadao muamele olacak..aman canım cicimlerle şımartmak yok.ben burda kaldığım süre zarfında şımarık karakteri değişmiş bir çocukla eve gidip tekrar onu eğitmek zorunda kalmak istemiyorum..bana uyguladığınız belli kuralları uygulayın ama bağırmayın o lazımsa bana kalsın dedim..zaten bağıramazlarda söyledim işte..
şimdi sağolsunlar hiç müdahele etmezler.ev kurallarını öğretirler,şımartmıyorlar..herşeyin vakti zamnında yapıtor..çocuk gece park istedi diye parka götürmüyorlar yırtsa bile
yada öğün öncesi atıştıramaya abur cburu falan asla vermiyorlar...ama kayınvalideme gittiğimde sıkıntı çekiyorum..neyseki az kalıyorum.kayınvalidem ve kayınpederim değilde,eşimin babannesi çok karışıyor her yaptığımın arkasına laf söylüyor..kendi profesör sanki.kimsede ona bişey diyemez,ama böyle devam ederse bir gün patlayacağım ya hadi hayırlısı
 
ailenizin tutumu çooooook ama çok yanlış..kusura bakmayın bunu söylemek istemezdim ama şımarık çocuklar böyle yetişiyorlar..aman dedi yapalım,aman şöyle böyle derken çocuk evin reisi her dediği olan bir konuma geliyor sonra zaptedilemez bir hal alıyor..hele size yaptıkları hiç hoş değil..siz annesiziniz elbette bir otorite olmalı evde,çocuk en azından birinin lafını dinlemeli.olmaması gereken şeyleri bilmeli.senin alfının üstüne laf söyleyip hemen kavgaya geçmeleri ne kadar yanlış bide çocuğun yanında yapıyorlarsa oooo..Allah kolaylık versin canım..hiçbir çocuk terbiye edilmeyecek türden değildir..bir sürü pedagogların kitapları var..farklı farklı yöntemler var mutlaka biri işe yarar ama ailen böyle davranmaya devam ettiği sürece çocuğun ele avuca sığmayan,her istediğini illa yaptıran ve en önemliside sizi takmayan bir birey haline gelecek


anneanneler dedler babanneler torunlara pek kıyamıyorlar..ben tek çocuktum ve beni hiç şımartmadılar...her zaman paylaşmayı öğretmeye çalıştılar.her istediğim her zaman nerdeeee...eğer gerekliyse alınırdı,gereksizse hayır denirdi..sofrada ne yemek varsa ondan yenecekti,eğer yemezsem canımın istediği bir şeyi arada yeme hakkım yoktu bir diğer öğünü bekleyecektim.evinde belli kuralları vardı ve çiğneyemezdim.bende o evde yaşayan bir bireydim...belki zorluk çektiler belli dönem..ilkoula gelene kadar falan..ama şuan benim tek çocuk olduğumu duyan şaşırıyor..aaaa ama sen çok cömert birisin nasıl yani diye...tek çocukların üstüne yapışmış terimler var..bencil,paylaşmayı bilmeyen vs vs...ben daha doğduğunda dedim kendi aileme.beni nasıl yetiştirdiyseniz bunadao muamele olacak..aman canım cicimlerle şımartmak yok.ben burda kaldığım süre zarfında şımarık karakteri değişmiş bir çocukla eve gidip tekrar onu eğitmek zorunda kalmak istemiyorum..bana uyguladığınız belli kuralları uygulayın ama bağırmayın o lazımsa bana kalsın dedim..zaten bağıramazlarda söyledim işte..
şimdi sağolsunlar hiç müdahele etmezler.ev kurallarını öğretirler,şımartmıyorlar..herşeyin vakti zamnında yapıtor..çocuk gece park istedi diye parka götürmüyorlar yırtsa bile
yada öğün öncesi atıştıramaya abur cburu falan asla vermiyorlar...ama kayınvalideme gittiğimde sıkıntı çekiyorum..neyseki az kalıyorum.kayınvalidem ve kayınpederim değilde,eşimin babannesi çok karışıyor her yaptığımın arkasına laf söylüyor..kendi profesör sanki.kimsede ona bişey diyemez,ama böyle devam ederse bir gün patlayacağım ya hadi hayırlısı

söylediklerinize harfiyen katılıyorum.çok doğru noktalara değinmişsiniz..
 
X