- 28 Eylül 2022
- 1.346
- 4.971
- 63
- 37
Ailenize daha fazla zaman ayırmak istemişsiniz. Çocuklarınıza kendiniz bakmak istemişsiniz. Evet ilk birkaç yıl çocuğuna konsantre olmak, her anına şahit olmak istemek tabi ki herkesin hakkı. Anlayabiliyorum.Size sonsuz katılıyorum.
Üniversite okumuş ve 3sene üst düzey çalışıp ev hanımlığını transfer oldum.kendim bile isteye.şükür durumumuz buna elverişliydi.
Hayata bakış açım farklıydı herzaman.çocuklarımı kendim büyütmek ilk adımlarına şahit olmak , istediğim zaman çıkıp kahve içmek istediğim zaman kitap okumak ( çalışırken en büyük zevkim olan kitap okumaya bile vakit kalmıyordu) gibi gibiii.....iş yerinde birgün yanımda çalışan arkadaşım wc de süt sağmak zorunda kaldığında ,işi bıraktım...bu sistemi asla kabul etmiyorum.bence çoğu çalışan kadında adamda imkanı olsa bu zorlukları çekmez.dilerim daha iyi şartlarda bir düzen oluşturulur ülkemizde ve çalışan insanlarda kendilerine ve ailelerine ayırwcak daha çok zaman bulur.çünkü hayat kısa ve 1 günün sadece 3-4saatini ailemize ayırabilmek çok üzücü...
Ama anlayayamadığım ve burada da birkaç kez daha belirttiğim bir husus var. Erkekler de zor şartlarda çalışıyor, onlar da mobbinge uğruyor, onlar da kendilerine ve hobilerine vakit ayırmakta zorlanıyor. Onlar da aynı şekilde evde kalmak istese geçimi kim sağlayacak? 'Çalışmak istemezse çalışmaz.' denen taraf neden kadınlar sadece? Ben istemezsem çalışmam/eşim bana bakmak zorunda/evi geçindirmek erkeğin görevi para kazansam da benimdir gibi bir anlayışı benimsediğinizde ataerkil bakış açısının getirdiği toplumun kadına biçtiği role dair de büyük küçük bir sürü görevi kabullenmek durumunda kalırsınız.
Bana göre adil olan şey hayatın getirdiği maddi manevi her yükü paylaşmaktır. Para kazanmayı da, çocuk bakmayı da, ev işlerini de eşler paylaşabilmeli.
Çocuğum olduğunda ücretsiz izin kullandım iki yıl. O iki yılda 7/24 bitmeyen bir çocuk bakma işim vardı. Şu anda yine ücretsiz izindeyim başka bir sebepten. Çocuğum kreşe, eşim işe gidiyor.
Ortalama günlük 2 saatimi alırsam ev işlerine fazla fazla yetiyor. Kendime, ilgi alanlarıma vakit ayırmak evet güzel. Ama bütün bir ömür böyle geçer mi? Ya da bütün bir ömür boyunca bir taraf rahat ederken diğer tarafın geçimi tek başına üstlenmesi adil mi? Daha çok kısa süre oldu ben izne çıkalı fakat vicdan azabı duymaya başladım yavaş yavaş. Eşim iyi kazanıyor, benim kazancıma ihtiyacımız yok. Yani mesele sadece maddi yeterlilik de değil.
Ülkemizdeki çalışma saatlerinin uzunluğu, part time iş imkanlarının kısıtlı olması, ücretli/ücretsiz doğum izinlerinin yetersiz olması, çocuk için alınacak izinlerin sadece anne tarafından alınabilmesi, çocuklu aileler için iş yerlerindeki kreş imkanlarının yetersiz olması... daha aklıma gelmeyen bir sürü sorun var kabul ediyorum. Ben de çalışan ve çocuklu bir kadın olarak çok zorlandım dönem dönem. Ama bizler bunların düzeltilmesi için çabalamak, talep etmek, hakkımızı aramak yerine çalışma hayatından çekildikçe bu sorunlar sonsuza kadar böyle sürüp gidecek.